Küçük bir analiz!

Her şeyin bir şekilde planlı yürütüldüğünü düşünüyorum. Bundan 1 sene önce Apple hatırlarsanız Samsung şirketine patent davası açıp aşağı yukarı 80 milyar dolar tazminat almıştı. Acaba diyorum bu krizde Apple'in yapacağı zarara karşı önceden ön mü aldılar? Bu herifler bir şeyi planlarken yıllar önce temelini hazırlıyorlar.

Ama neden?

Hiçbir şey tesadüf değil. Biz dik durduğumuzu sanıyoruz. Belki bu bile bir algı! Bana öyle geliyor ki herifler rüzgara karşı ters yelken açarak ilerliyorlar. Yani bizim tepkiselliğimizi yöneterek istedikleri şekle sokuyorlar. Aksini kafam almıyor. Çünkü ABD süper güç, ve binlerce think tenk kuruluşu var. Her attıkları adımın, her lafın nereye gideceğini, nasıl sonuçlar doğuracağını bilemeyecek kadar aptal değiller.

Irak ve Suriye Savaşları'nda ABD'nin zarar ettiği gibi algılar dahi kasıtlı oluşturuluyor. Bu ABD'nin ''zarar ettim, kaybettim'' dediği savaşların neticelerine bakıldığı zaman herifler dibine kadar kârlı. Şimdi birileri ''nasıl ya milyarlarca dolar zarar ettiler'' diyecek. Her şey para değil. Gömdüğün paranın ne neticeler doğurduğuna bakacaksın. O netice sosyolojik de olabilir. Bir şekle sokuyor, o şekil uzun vadede kimin işine yarıyor ona bakacaksın. Bize öğretmişler her şeyi para üzerinden okumayı! İşin gerçeği, bu bölgelere yaptığı tüm harcamalara, asker maaşlarına kadar olan harcamalara karşılık olarak ham petrol alıyor mu alıyor! E bitti işte, ordusuna baktırıyor, silah sanayisini işletiyor, ne zararından bahsediyorsunuz?

''Ama neden'', demiştim! Soğuk Savaş döneminde Türkiye'nin ABD'ye olan ekonomik yükünü kimse konuşmuyor. ABD bu kalemleri tek tek siliyor şimdi. ''Git, düş yakamdan artık'' demeye getiriyor. Belki de işin gerçeği bizimkiler düşmek istemiyor! ABD ise ''o zaman Güneydoğu'yu ver, doları yükselt, şunu yap şunu yapma'' diyor. Haliyle bunlar da bizim işimize gelmiyor!

Velhasılı biz artık bir şekilde kendi ayaklarımız üzerinde durmayı öğreneceğiz. ABD bizim yumuşak karnımıza vura vura bir şekilde kendinden bağımsız hale getiriyor bizi. Bağımsız ve güçlü bir Türkiye ABD'nin ne işine yarar diye bir soru geliyor akla? Gayet basit. Çin geliyor, ve Türk dünyasına güçlü bir lider lazım. Hiçbir süper güç böyle bir gelecek savaşında 700 milyonluk bir Türk dünyasına dadılık yapmak istemez. Artık açık açık defol git diyor, büyü adam ol bunların lideri ol diyor.

Peki bağımsız bir Türk dünyası ABD'nin başına dert olur mu? Sanmıyorum. Çünkü ekonomik olarak güçlenmiş bir Türk kuşağını ne Rusya ister ne Çin. ABD güçlü bir Türk dünyasının doğal olarak kendi safında yer alacağını biliyor.

Yazın bunu bir kenara! Gelecekte Pandoranın Kutusu'ndan bize gerçek düşman olarak Rusya ve Çin çıkacak. Hatta ipek yolu güzergâhını Türk kavimlerinden arındırmak için etnik temizliğe bile girişecekler.

ABD bize iyilik mi yapıyor? Hayır, bilakis denge kuruyor. Çin ve Rusya ile uzun vadeli bir çatışma sürecinin oluşmasını istiyor. Hani Türkçe'de bir tabir vardır ''yiyin birbirinizi''. İşte ABD o dengeyi kurup kenara çekilecek. Güçlü bir Japonya'nın oluşmasına hangi sebepten ötürü yol verdiyse şimdiki şartlarda aynı sebepten yol veriyor.

Ya biz Rusya ve Çin'le çatışmazda birlik kurarsak?

ABD'nin iki planı var. Birinci planı tekrar hatırlatalım: Haritaya bir bakın! Kuzeyinde güçlü bir Rusya, güneyinde güçlü bir Çin, tam ortalarında İpek Yolu üzerinde güçlü bir Türk dünyası! Bu dikiş tutmaz arkadaşlar. Mutlaka çatışma çıkar. Nedenini uzun uzadıya anlatmaya gerek yok, tarihe bakarsanız bunu görürsünüz. Bunu bir kenara yazdık.

İkinci plan şu: Çin durdurulamıyor. Çin'i küresel ekonomik düzen içinde çevresiyle çatıştırarak ya zarar ettireceksin yahut eskiden olduğu gibi iki kutuplu bir dünya düzeni kurarak sistemin dışına iteceksin. Eğer Türk dünyası istenilen sonucu vermezde Asya ve Avrasya birliği içinde yerini alırsa, yani güçlenip ABD adına çatışmak yerine zayıf kalmayı tercih edip Rusya ve Çin'e teslim olursa bu Türk dünyasını perdenin öbür tarafında bırakacak. Bunun ABD'ye bir faydası olur mu? Valla bizde bu Batı hayranlığı olduğu sürece bizi nereye soksa orada istediği gibi oynatır. Hatırlayanlar vardır, Soğuk Savaş döneminde Doğu Bloğu nereden çatırdamaya başladı? Polonya, Romanya, Doğu Almanya.. Bunun nedenini hiç düşündünüz mü? Bu ülkeler Doğu Bloğuna yük ülkelerdi. Sırf stratejik önemlerinden ötürü Rusya bunları tutuyordu. Ve bu ülkelerin insanları ciddi bir biçimde Batı hayranıydılar. En ufak dengesizlikte hemen sokaklara dökülürlerdi, ve Rusya bu yürüyüşleri kanlı bir biçimde bastırırdı. Bu hadiseler Batı bloku için bulunmaz hint kumaşı niteliği taşıyordu. Zaten Doğu Bloku bu ülkelerden çözülmeye başladı. İleride oluşacak iki kutuplu bir dünyada Türkiye önderliğindeki türkî devletlerin ABD için oynayacağı rol işte budur.

Fark ederseniz Türklük söylemi ağır basmaya başladı, ve hepimiz bir şekilde içinden geçtiğimiz süreçlerin neticesi olarak doğrusunun bu olduğuna inanmaya başladık! Sizce neden?

Kadir Kurtdemir (DostunDostu)