Kreş merakı analık şefkatinin doğru mecrasından kaymasıdır.
Ana evladına en güzelini vermek ister. Lakin, güzellik algısı cehalet ile dünyadan ibaret kabul görmeye başlandığında mecra kayar. Öyle mecrası kaymış bir anne ister ki evladı zeki olsun, bilgili olsun. Erdemi bunlardan ibaret saydığı için, evladı sevgiye daha doymamışken -güya evladının iyiliği için- yanından uzaklaştırır kreşe verir.
Kreşe giden çocuğun zekası gelişir, el becerileri artar, bilgi küpü olur, 4 yaşında okur yazar olur.
Sonra o çocuk büyür, iyi bir kariyeri olur, dünyası kurtulur.
Peki, ahireti...
Oysa çocuğun en has gıdası ve en lazım olan sevgidir. Zekanın işletilmesi değil hislerin geliştirilmesidir. Zihnin doldurulması değil kalbin tatmin edilmesidir. El becerileri değil, sevgi ifadeleridir.
Çocuğun evvela hissiyatları geliştirilmelidir.
Aşağıda çocukta geliştirilmesi gerek bazı hisler ve hissiyatlar yazılmıştır.
hissiyat-ı beşeriye
hissiyat-ı diniye,
hissiyat-ı imaniye
hissiyat-ı islamiye,
hissiyat-ı cumhur,
hissiyat-ı kalbiye
hissiyat-ı mütevarise
hissiyat-ı Yakubiye
hissiyat-ı askeriye
hiss-i şefkat
hiss-i uhuvvet
hiss-i şükran ve memnuniyet ve müteşekkirane
hiss-i milli
hiss-i karabet
hiss-i havf
hiss-i hürriyet
hiss-i adalet
Aşağıda da mecrası hayıra yöneldirilecek veya men edilecek hisler yazılacak
hissiyat-ı nefsaniye
hissiyat-ı süfliye
hiss-i intikam
hiss-i tahkir
hiss-i gurur
hiss-i nefs-i cisim
hiss-i inkar,
fikr-i milliyet,
hiss-i taklidi (bence bu zaman da en çok ihmal edilen)
hiss-i tenkit ve muaraza
hiss-i taraftarlık
hiss-i hayvani