Konularına Göre Ayeti Kerime Meali

Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
Konularına Göre Ayeti Kerime Meali
Veya Kur'an Fihristi

Allah’a hamd olsun. Salât ve selâm, kendisinden sonra Nebi gelmeyecek olan Muhammed - sallallahu aleyhi ve sellem-’e olsun.

İşte bu (Kur'an), kendisiyle uyarılsınlar, Allah'ın ancak bir tek İlah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri
iyice düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara (gönderilmiş) bir bildiridir. (İbrahi Suresi - 52)

Rahmân ve Rahîm Allah'ın adıyla.
1. Elif. Lâm. MÎm.
2. İşte bu (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O (Allah'ın Kelamıdır), müttakîler için bir yol göstericidir.
3. Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar.
4. Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar.
5. İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır. (Bakara Suresi - 1 - 5)


Rahmân ve Rahîm Allah'ın adıyla
1. Elif. Lâm. Mîm.
2. Hayy ve kayyûm olan Allah'tan başka ilâh yoktur.
3. (Resûlüm!) O, sana Kitab'ı hak ve önceki kitapları tasdik edici olarak indirdi, Tevrat ile İncil'i ve Furkan'ı indirmişti.
4. Daha önce de, insanlara doğru yolu göstermek üzere Furkan'ı indirmiştir.
Bilinmeli ki, Allah'ın âyetlerini inkâr edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah, suçlunun hakkından gelen mutlak güç sahibidir. (Ali İmran Suresi - 1 - 4)


Lafzı muhkem anlaşılan Kur'an-ın
Çünkü kayıdında değiliz hiç birimiz mananın

Ya açar bakarız nazmı celilin yaprağına
Ya da üfler geceriz bir ölünün toprağına

İnmemiştir hele Kur'an bunu hakkıyla bilin
Ne fal bakmak ne de toprağa üflemek için

Mehmet Akif Ersoy

En iyi Bilgi Dünya ve Ahiret Saadeti Sağlayan Bilgidir
 
Son düzenleme:
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
ABDEST
ALMAMIZI EMREDEN AYETİ KERİME​

Rahman ve Rahim Allah'ın Adıyla
Ey iman edenler,
namaza kalktığınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve her iki topuğa kadar ayaklarınızı da (yıkayın.)
Eğer cünüpseniz temizlenin (gusül edin);
Eğer hasta veya yolculukta iseniz ya da biriniz ayak yolundan (hacet yerinden / def-i hacetten) gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız da su bulamamışsanız, bu durumda, temiz bir toprakla teyemmüm edin (hafifçe) yüzlerinize ve ellerinize ondan sürün.
Allah size güçlük çıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimeti tamamlamak ister.
Umulur ki şükredersiniz. (Maide Suresi - 6)



Ey iman edenler,
sarhoş iken, ne dediğinizi bilinceye ve cünüp iken de -yolculukta olmanız hariç- gusül edinceye kadar namaza yaklaşmayın.
Eğer hasta veya yolculukta iseniz ya da biriniz ayak yolundan (hacet yerinden) gelmişseniz yahud kadınlara dokunmuş da su bulamamışsanız, bu durumda, temiz bir toprakla teyemmüm edin, (hafifçe) yüzlerinize ve ellerinize sürün. Şüphesiz, Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. (Nisa Suresi - 43)

Ona ancak temizlenenler dokunabilir. (Vakia Suresi - 79)

"...İlk günden takvâ üzerine kurulan mescit (Kuba Mescidi) içinde namaz kılman elbette daha doğrudur.
Onda temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da çok temizlenenleri sever. (Tevbe Suresi - 108)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
ŞİRK

Gerçekten, Allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışında kalanı ise, dilediğini bağışlar. Kim Allah'a şirk koşarsa, doğrusu büyük bir günahla iftira etmiş olur. (Nisa Suresi - 48)

Hiç şüphesiz, Allah, kendisine şirk koşanları bağışlamaz. Bunun dışında kalanlar ise, (onlardan) dilediğini bağışlar. Kim Allah'a şirk koşarsa elbette o uzak bir sapıklıkla sapmıştır. (Nisa Suresi - 116)

Bizim dayanılmaz-azabımızı gördükleri zaman, dediler ki:
"Bir olan Allah'a iman ettik ve O'na şirk koştuğumuz şeyleri de inkar ettik." (Mümin Suresi - 84)

Hani Lukman oğluna -öğüt vererek- demişti ki;
"Ey oğlum, Allah'a şirk koşma. Şüphesiz şirk, gerçekten büyük bir zulümdür." (Lokman Suresi - 13)

Andolsun, sana ve senden öncekilere vahyolundu (ki):
"Eğer şirk koşacak olursan, şüphesiz amellerin boşa çıkacak ve elbette sen, hüsrana uğrayanlardan olacaksın. (Zümer Suresi - 65)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
ŞAH DAMARI
Kullarım sana, beni sorduğunda (söyle onlara):
Ben çok yakınım. Bana dua ettiği vakit dua edenin dileğine karşılık veririm.
O halde (kullarım da) benim davetime uysunlar ve bana inansınlar ki doğru yolu bulalar. (Bakara Suresi - 186)

Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınız (Kaaf Suresi - 16)

Eğer (Peygamber) bize atfen bazı sözler uydurmuş olsaydı,
Elbette onu kıskıvrak yakalardık.
Sonra onun can damarını koparırdık (onu yaşatmazdık). (Hakka Suresi - 44 - 45 - 46)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
TAĞUT
Dinde zorlama (ve baskı) yoktur. Şüphesiz, doğruluk (rüşd) sapıklıktan apaçık ayrılmıştır.
Artık kim tağutu tanımayıp Allah'a inanırsa, o, sapasağlam bir kulpa yapışmıştır; bunun kopması yoktur. Allah, işitendir, bilendir. (Bakara Suresi - 256)


Allah, iman edenlerin velisi (dostu ve destekçisi)dir. Onları karanlıklardan nura çıkarır; inkâr edenlerin velileri ise tağut'tur.
Onları nurdan karanlıklara çıkarırlar. İşte onlar, ateşin halkıdırlar, onda süresiz kalacaklardır.(Bakara Suresi - 257)


Kendilerine kitaptan bir pay verilenleri görmedin mi? Onlar, tağuta ve cibt'e inanıyorlar ve diğer inkâr edenler için:
"Bunlar, iman edenlerden daha doğru bir yoldadır" diyorlar. (Nisa Suresi - 51)


Sana indirilene ve senden önce indirilene gerçekten inandıklarını öne sürenleri görmedin mi?
Bunlar, tağut'un önünde muhakeme olmayı istemektedirler; oysa onlar onu reddetmekle emrolunmuşlardır.
Şeytan da onları uzak bir sapıklıkla sapıtmak ister. (Nisa Suresi - 60)


İman edenler Allah yolunda savaşırlar; Kafirler ise tağut yolunda savaşırlar öyleyse şeytanın dostlarıyla savaşın.
Hiç şüphesiz, şeytanın hileli-düzeni pek zayıftır. (Nisa Suresi - 76)


De ki: Allah katında yeri bundan daha kötü olanı size haber vereyim mi?
Allah'ın lânetlediği ve gazap ettiği, aralarından maymunlar, domuzlar ve tâğuta tapanlar çıkardığı kimseler.
İşte bunlar, yeri (durumu) daha kötü olan ve doğru yoldan daha ziyade sapmış bulunanlardır" (Maide Suresi - 60)


Andolsun, biz her ümmete: "Allah'a kulluk edin ve tağuttan kaçının" (diye tebliğ etmesi için) bir elçi gönderdik.
Böylelikle, onlardan kimine Allah hidayet verdi, onlardan kiminin üzerine sapıklık hak oldu.
Artık, yeryüzünde dolaşın da yalanlayanların uğradıkları sonucu görün. (Nahl Suresi - 36)


Tağut'a kulluk etmekten kaçınan ve Allah'a içten yönelenler ise; onlar için bir müjde vardır, öyleyse kullarıma müjde ver. (Zümer Suresi - 17 )
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
Aldatmak (Ölçüde ve Tartıda)

"Ey kavmim, ölçüyü ve tartıyı -adaleti gözeterek- tam tutun ve insanların eşyasını değerden düşürüp- eksiltmeyin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın." (Hud Suresi - 85)


Ölçtüğünüz zaman ölçüyü tam tutun ve dosdoğru bir tartıyla tartın; bu, daha hayırlıdır ve sonuç bakımından daha güzeldir. (İsra Suresi - 35)


"Ölçüyü tam tutun ve eksiltenlerden olmayın." "Dosdoğru olan terazi ile tartın." (Şuara Suresi - 181 - 182)


Sakın mizanda 'haksızlık ve taşkınlık yapmayın.' Tartıyı adaletle tutup-doğrultun ve tartıyı noksan tutmayın. (Rahman Suresi - 8 - 9)


Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay haline!
Onlar insanlardan (bir şey) ölçüp aldıkları zaman, tam ölçerler.
Fakat, kendileri onlara bir şey ölçüp, yahut tartıp verdikleri zaman eksik ölçüp tartarlar. (Mutaffifin Suresi - 1 - 2 - 3)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
AKLI KULLANMAK

De ki: “Eğer Allah dileseydi, ben size onu okumazdım, Allah da size onu bildirmezdi. Ben sizin aranızda bundan (Kur’an’ın inişinden) önce (kırk yıllık) bir ömür yaşadım. Hiç düşünmüyor musunuz?” (Yunus Suresi - 16)

“Ey kavmim! Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim, ancak beni yaratana âittir. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?” (Hud Suresi - 51)

"...Elbette ahiret yurdu Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için daha iyidir. Hâlâ aklınızı kullanmıyor musunuz? (Yusuf Suresi - 109)

O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı sizin hizmetinize verdi. Bütün yıldızlar da O’nun emri ile sizin hizmetinize verilmiştir. Şüphesiz bunlarda aklını kullanan bir millet için ibretler vardır. (Yusuf Suresi - 12)

Yoksa sen onların çoğunun (söz) dinleyeceklerini yahut akıllarını kullanacaklarını mı sanıyorsun? Onlar hayvanlar gibidirler, belki yolca onlardan daha da şaşkındırlar. (Duhan Suresi - 44)


ALKIŞ VE ISLIK ÇALMAK
Onların Beyt(-i Şerif) önündeki duaları, ıslık çalmaktan ve el çırpmaktan başkası değildir. Artık inkâr ettikleriniz dolayısıyla tadın azabı. (Enfal Suresi - 35 )
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
ALLAHA VE RESULUNE İTAAT


"Herkesin, iyilik olarak yaptıklarını da kötülük olarak yaptıklarını da karşısında hazır bulduğu günde (insan) isteyecek ki kötülükleri ile kendisi arasında uzun bir mesafe bulunsun. Allah, kendisine karşı (gelmekten) sizi sakındırıyor. Allah kullarına çok şefkatlidir.

(Resûlüm!) De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah Raufdur ve Rahimdir. De ki: Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin. Eğer yüz çevirirlerse bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez." (Ali İmran Suresi 30-32)


"Ey iman edenler! Allah'a itaat edin.Resule ve sizden olan ülülemre (Halifeye)de itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz -Allah'a ve ahirete gerçekten inanıyorsanız- onu Allah'a ve Resûl'e götürün (onların talimatına göre halledin); bu hem hayırlı, hem de netice bakımından daha güzeldir.."(Nisa Suresi 59)


Biz her Resul ve Nebiyi -Allah'ın izniyle- ancak kendisine itaat edilmesi için gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan bağışlanmayı dileseler, Resûl de onlar için istiğfar etseydi Allah'ı ziyadesiyle affedici, esirgeyici bulurlardı.(Nisa Suresi 64)


"Kim Allah'a ve Resûl'e itaat ederse işte onlar, Allah'ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddîkler, şehidler ve salih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır! Bu lütuf Allah'tandır. Bilen olarak Allah yeter."(Nisa Suresi 69-70)


"Kim Resûl'e itaat ederse Allah'a itaat etmiş olur. Yüz çevirene gelince, seni onların başına bekçi göndermedik!(Nisa Suresi 80)


Kendisi için doğru yol belli olduktan sonra, kim Resul'e karşı çıkar ve müminlerin yolundan başka bir yola giderse, onu o yönde bırakırız ve cehenneme sokarız; o ne kötü bir yerdir.(Nisa Suresi 115)


"Allah'ı ve Resullerini inkâr edenler ve (inanma hususunda) Allah ile Resullerini birbirinden ayırmak isteyip «Bir kısmına iman ederiz ama bir kısmına inanmayız» diyenler ve bunlar (iman ile küfür) arasında bir yol tutmak isteyenler yok mu;İşte gerçekten kâfirler bunlardır. Ve biz kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamışızdır.Allah'a ve Resullerine iman eden ve onlardan hiçbirini diğerlerinden ayırmayanlara (gelince) işte Allah onlara bir gün mükâfatlarını verecektir. Allah Ğafurdur ve Rahimdir.."(Nisa Suresi 150-152)


"Ey insanlar! Resûl size Rabbinizden gerçeği getirdi (bunda şüphe yoktur), şu halde kendi iyiliğinize olarak (ona) iman edin. Eğer inkâr ederseniz, göklerde ve yerde ne varsa şüphesiz hepsi Allah'ındır. (O'nun sizin inanmanıza ihtiyacı yoktur). Allah geniş ilim ve hikmet sahibidir."(Nisa Suresi 170)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
LANET

İndirdiğimiz açık delilleri ve hidâyet yolunu -kitapta onu insanlara apaçık göstermemizden sonra- gizleyenler yok mu, işte onlara hem Allah hem de bütün lânet ediciler lânet eder. (Bakara Suresi - 159)

Ancak tevbe edip durumlarını düzeltenler ve gerçeği açıkça ortaya koyanlar başkadır. Zira ben onların tevbelerini kabul ederim. Ben tevbeyi çokça kabul eden ve çokça esirgeyenim. (Bakara Suresi - 160)

(Âyetlerimizi) inkâr etmiş ve kâfir olarak ölmüşlere gelince, işte Allah'ın, meleklerin ve tüm insanların lâneti onların üzerinedir. (Bakara Suresi - 161)

Onlar ebediyen lânet içinde kalırlar. Artık ne azapları hafifletilir ne de onların yüzlerine bakılır. (Bakara Suresi - 162)

İlâhınız bir tek Allah'tır. O'ndan başka ilâh yoktur. O, rahmândır, rahîmdir. (Bakara Suresi - 163)

Münafık erkekler ve münafık kadınlar (sizden değil), birbirlerindendir. Onlar kötülüğü emreder, iyilikten alıkor ve cimrilik ederler. Onlar Allah'ı unuttular. Allah da onları unuttu! Çünkü münafıklar fâsıkların kendileridir. (Tevbe Suresi - 67)

Allah erkek münafıklara da kadın münafıklara da kâfirlere de içinde ebedî kalacakları cehennem ateşini vâdetti. O, onlara yeter. Allah onlara lânet etmiştir! Onlar için devamlı bir azap vardır. (Tevbe Suresi - 68)

Açıklama
Allah’ın münafıkları unutmasından maksat, onlardan yardımını, hidayetini ve rahmetini kesmesi, münafıklıkları sebebiyle onları unutulmuş ve terkedilmiş bir vaziyette bırakmasıdır.
Buna göre, Allah’ın münafıkları unutması mecazî manadadır. Zira Allah unutmaktan münezzehtir.
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
MÜNAFIKLAR

Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla
İnsanlardan öyleleri vardır ki: "Biz Allah'a ve ahiret gününe iman ettik" derler; oysa inanmış değillerdir. (Bakara Suresi - 8)

(Sözde) Allah'ı ve iman edenleri aldatırlar. Oysa onlar, yalnızca kendilerini aldatıyorlarlar ve şuurunda değiller. (Bakara Suresi - 9)

Kalplerinde hastalık vardır. Allah da hastalıklarını arttırmıştır. Yalan söylemekte olduklarından dolayı, onlar için acı bir azab vardır. (Bakara Suresi - 10)

Kendilerine: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiğinde: "Biz sadece ıslah edicileriz" derler. (Bakara Suresi - 11)

Bilin ki; gerçekten, asıl fesatçılar bunlardır, ama şuurunda değildirler. (Bakara Suresi - 12)

Ve (yine) kendilerine: "İnsanların iman ettiği gibi siz de iman edin" denildiğinde: "Düşük akıllıların iman ettiği gibi mi iman edelim?" derler. Bilin ki, gerçekten asıl düşük-akıllılar kendileridir; ama bilmezler. (Bakara Suresi - 13)

İman edenlerle karşılaştıkları zaman: "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki: "Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) yalnızca alay ediyoruz." (Bakara Suresi - 14)

(Asıl) Allah onlarla alay eder ve taşkınlıkları içinde şaşkınca dolaşmalarına (belli bir) süre tanır. (Bakara Suresi - 15)

İşte bunlar, hidayete karşılık sapıklığı satın almışlardır; fakat bu alışverişleri bir yarar sağlamamış; hidayeti de bulmamışlardır. (Bakara Suresi - 16)

Münafık erkekler ve münafık kadınlar, bazısı bazısındandır; kötülüğü emrederler, iyilikten alıkoyarlar, ellerini sımsıkı tutarlar. Onlar Allah'ı unuttular; O da onları unuttu. Şüphesiz, münafıklar fıska sapanlardır. (Tevbe Surei - 67)

Allah, erkek münafıklara da, kadın münafıklara da ve (bütün) kâfirlere, içinde ebedi kalmak üzere cehennem ateşini vadetti. Bu, onlara yeter. Allah onları lanetlemiştir ve onlar için sürekli bir azab vardır. (Tevbe Surei - 68)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
ALLAHIN SEVMEDİGİ İNSAN

"Allah, bozgunculuk yapanları sevmez." (Mâide Suresi-64) - (Kasas Suresi-77)


"Allah, hiçbir nankör günahkârı kafirleri sevmez." (Bakara Suresi-276)-(Âl-i İmrân Suresi-32) (Nahl Suresi-23)-(Hacc Suresi-38)

"Allah zâlimleri sevmez." (Âl-i İmrân Suresi-57-140)

"...çünkü Allah hainliği meslek edinmiş günahkârları sevmez."(Nisa Suresi-107)

Allah, kendini beğenmiş, övüngen insanı sevmez." (Nisa Suresi-107)

Allah açık açık kötü söz söylemeyi sevmez. Ancak kendine haksızlık edilen (yapılan haksızlığa cevap verebilir)." (Nisa Suresi-148)

Allah, israf edenleri sevmez." (En'âm Suresi-141)-(A'râf Suresi-31)

"Hiç şüphesiz Allah, onların gizleyeceklerini de açıklayacaklarını da bilir. O, büyüklük taslayanları asla sevmez" ( Nahl Suresi-23)

Allah, kâfirleri sevmez." (Rum Suresi-45)
De ki: Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin. Eğer yüz çevirirlerse bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez.(Âl-i İmrân Suresi-32)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
AMEL DEFTERİ

Biz, her insanın kuşunu (işlediklerini, yaptıklarını) kendi boynuna doladık, kıyamet gününde onun için açılmış olarak önüne konacak bir kitap çıkarırız. (İSRA SURESİ / 13)



Yer, Rabbi'nin nuruyla parıldadı; (orta yere) kitap kondu; peygamberler ve şahidler getirildi ve aralarında hak ile hüküm verildi, onlar haksızlığa uğratılmazlar. (ZÜMER SURESİ / 69)



Hayır; her biri, kendisine açılmış sahifelerin verilmesini ister. (MÜDDESSİR SURESİ / 52)



Sahifeler (amel defterleri) açıldığı zaman, (TEKVİR SURESİ / 10)



Hayır; facir olanların kitabı şüphesiz "Siccîn" dedir. (MUTAFFİFİN SURESİ / 7)



"Siccîn"in ne olduğunu sana öğreten nedir? (MUTAFFİFİN SURESİ / 8)



Yazılı bir kitaptır. (MUTAFFİFİN SURESİ / 9)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
TEVBE


Ancak tevbe edenler, (kendilerini ve başkalarını) düzeltenler ve (indirileni) açıklayanlar(a gelince); artık onların tevbelerini kabul ederim.
Ben, tevbeleri kabul edenim, esirgeyenim. (Bakara Suresi - 160)

Şayet böyle yapmazsanız, Allah'a ve Resulüne karşı savaş açtığınızı bilin. Eğer tevbe ederseniz, artık sermayeleriniz sizindir.
(Böylece) Ne zulmetmiş olursunuz, ne zulme uğratılmış olursunuz. (Bakara Suresi - 279)

Şüphesiz Allah, tevbe edenleri sever, temizlenenleri de sever." (Bakara Suresi - 222)

Ancak bundan sonra tevbe edenler, 'salih olarak davrananlar' başka.
Çünkü Allah, gerçekten bağışlayandır, esirgeyendir. (Ali İmran Sursi - 89)

(Allah'ın) Onların tevbelerini kabul etmesi veya zalim olduklarından dolayı
azablandırması işinden (dolayı Rasulum) sana bir şey (sorumluluk ve görev) yoktur. ((Ali İmran Sursi - 128)

Tevbe; ne, kötülükleri yapıp-edip de onlardan birine ölüm çatınca:
"Ben şimdi gerçekten tevbe ettim" diyenler, ne de kafir olarak ölenler için değil. Böyleleri için acı bir azab hazırlamışızdır. (Nisa Suresi - 18)

Allah, size açıklayarak anlatmak, sizi sizden öncekilerin sünnetine iletmek ve tevbelerinizi kabul etmek ister.
Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (Nisa Suresi - 26)

Allah, tevbelerinizi kabul etmek ister; şehvetleri ardınca gidenler ise, sizin büyük bir sapma ile sapmanızı isterler. (Nisa Suresi - 27)

Dedim ki: Rabbinizden mağfiret dileyin; çünkü O (Günahları) çok bağışlayıcıdır. (Nuh Suresi - 10)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
ZAN ve TECESSÜS
Şirk koşanlar diyecekler ki:
"Allah dileseydi ne biz şirk koşardık, ne atalarımız ve hiç bir şeyi de haram kılmazdık."
Onlardan öncekiler de, bizim zorlu-azabımızı tadıncaya kadar böyle yalanladılar.
De ki: "Sizin yanınızda, bize çıkarabileceğiniz bir ilim mi var?
Siz ancak zanna uymaktasınız ve siz ancak "zan ve tahminle yalan söylersiniz." (Enam Suresi - 148)

Haberiniz olsun; şüphesiz göklerde kim var, yerde kim var tümü Allah'ındır.
Allah'tan başkasına tapanlar bile, şirk koştukları varlıklara ve güçlere (gerçekte) uymazlar.
Onlar yalnızca bir zanna uyarlar ve onlar ancak 'zan ve tahminde bulunarak yalan söylemektedirler.' (Yunus Sursi - 66)

Ey iman edenler, zandan çok kaçının; çünkü zannın bir kısmı günahtır.
Tecessüs etmeyin (birbirinizin gizli yönlerini araştırmayın). Kiminiz kiminizin gıybetini yapmasın (arkasından çekiştirmesin.)
Sizden biriniz, ölü kardeşinin etini yemeyi sever mi? İşte, bundan tiksindiniz.
Allah'tan korkup-sakının. Şüphesiz Allah, tevbeleri kabul edendir, çok esirgeyendir. (Hucurat Suresi - 12)

Bu (putlar ise,) sizin ve atalarınızın (kendi istek ve öngörünüze göre) isimlendirdiğiniz (keyfi) isimlerden başkası değildir.
Allah, onlarla ilgili 'hiç bir delil' indirmemiştir. Onlar, yalnızca zanna ve nefislerinin (alçak) heva (istek ve tutku) olarak arzu ettiklerine uyuyorlar.
Oysa andolsun, onlara Rablerinden yol gösterici gelmiştir. (Necm Suresi - 23)


Kahrolsun, o 'zan ve tahminle yalan söyleyenler'; (Zariyat Suresi - 10)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
KAFİRLERE ( YALANLAYAN / İNANMAYAN ) MÜHLET VERİLMESİ

(Ey Muhammed!) Bu sözü (Kur’an’ı) yalanlayanlarla beni başbaşa bırak. Biz onları bilemeyecekleri biçimde adım adım helaka yaklaştıracağız. (Kalem Suresi - 44)

Onlara mühlet veriyorum. Şüphesiz benim tuzağım sağlamdır. (Kalem Suresi - 45)

Âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, biz onları bilemeyecekleri bir yerden yavaş yavaş felakete götüreceğiz. (Araf Suresi - 182)

Ben onlara mühlet veririm. Şüphesiz benim tuzağım çetindir. (Aaraf Suresi - 183)

Nimet içinde yüzen o yalanlayıcıları bana bırak ve onlara biraz mühlet ver. (Araf Suresi - 11)

9. Gizlenenlerin ortaya döküldüğü gün
10. O gün insan için ne bir güç ne de bir yardımcı vardır.
11. Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, yemin ederim ki,
12. (Nebat ile) yarılan yere ,
13. Şüphesiz Kur'an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür.
14. O, asla bir şaka değildir.
15. Onlar bir tuzak kurarlar,
16. Ben de bir tuzak kurarım.
17. Sen; şimdilik kafirlere mühlet ver, onları biraz geciktir. (Tarık Suresi - 9 - 17)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
ALLAH (C.C) ve RASULLULAH (a.s)'a İTAAT ETMEK - EMİRLERE UYMAK

Rasul, Rabbi tarafından kendisine indirilene iman etti, müminler de (iman ettiler). Her biri Allah a, meleklerine, kitaplarına, rasullerine iman ettiler. "Allah'ın rasullerinden hiçbiri arasında ayırım yapmayız. İşittik, itaat ettik. Ey Rabbimiz, affına sığındık! Dönüş sanadır" dediler. (Bakara Suresi - 285)

(Resûlüm! ) De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana itaat edin ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir. " Eğer yüz çevirirlerse şüphesiz Allah, kafirleri sevmez. (Ali İmran Suresi - 31)

De ki: "Allah'a ve elçisine itaat edin. " Eğer yüz çevirirlerse şüphesiz Allah, kafirleri sevmez. (Ali İmran Suresi - 32)

ve size: Melekleri ve peygamberleri ilâhlar edinin, diye de emretmez. Siz müslüman olduktan sonra hiç size kâfirliği emreder mi? (Ali İmran Suresi - 80)
Allah'a ve elçisine itaat edin, ki merhamet olunasınız. (Ali İmran Suresi - 132)

Ey iman edenler! Eğer kâfirlere uyarsanız, gerisin geriye (eski dininize) döndürürler de, hüsrana uğrayanların durumuna düşersiniz. (Ali İmran Suresi - 149)

Kim, Allah'a ve elçisine isyan eder ve onun sınırlarını aşarsa onu da içinde ebedi kalacağı ateşe sokar. Onun için alçaltıcı bir azab vardır. (Nisa Suresi -14)

Ey iman edenler, Allah'a itaat edin; elçiye itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de...." (Nisa Suresi - 59)

Biz elçilerden hiç kimseyi ancak Allah'ın izniyle kendisine itaat edilmesinden başka bir şeyle göndermedik...." (Nisa Suresi - 64)

Kim Allah'a ve Resûl'e itaat ederse işte onlar, Allah'ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddîkler, şehidler ve salih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır! (Nisa Suresi - 69)

Kim Resûl'e itaat ederse, gerçekte Allah'a itaat etmiş olur. Kim de yüz çevirirse, Biz seni onların üzerine koruyucu göndermedik. (Maide Suresi - 80)

Göklerde ve yerde ne varsa, O'nundur, din de yalnız O'nundur. O halde Allah'tan başkasından mı korkuyorsunuz? (Nahl Suresi - 52)

Ey Peygamber! Allah'tan kork, kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Elbette Allah her şeyi bilmekte ve yerli yerince yapmaktadır. (Ahzab Suresi - 1)
Rabbinden sana vahyedilene uy. Şüphesiz Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır. (Ahzab Suresi - 2)
Allah'a güven. Vekîl olarak Allah yeter. (Ahzab Suresi - 3)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
KAFİRLERİ ve MÜNAFIKLARI DOST ETDİNMEMEK
Size ne oluyor da münafıklar hakkında iki gruba ayrıldınız? Allah onları yaptıkları işlerden dolayı başaşağı ederek eski konumlarına (küfre) döndürmüştür.
Allah’ın saptırdığını yola getirmek mi istiyorsunuz? Allah kimi saptırırsa, sen onun için asla bir çıkış yolu bulamazsın. (Nisa Suresi - 88)

Arzu ettiler ki kendilerinin küfre saptıkları gibi siz de sapasınız da beraber olasınız.
Bu sebeple, onlar Allah yolunda hicret edinceye kadar içlerinden dost edinmeyin. Eğer bundan yüz çevirirlerse onları yakalayın ve bulduğunuz yerde öldürün.
Onlardan ne bir dost edinin, ne de bir yardımcı. (Nisa Suresi - 89)


Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet (güç ve şeref) mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah'a aittir. (Nisa Suresi - 139)

Ey iman edenler! Eğer kâfirlere uyarsanız, gerisin geriye (eski dininize) döndürürler de, hüsrana uğrayanların durumuna düşersiniz. (Ali İmran Suresi - 149)

Ey iman edenler! Eğer küfrü imana tercih ediyorlarsa, babalarınızı ve kardeşlerinizi (bile) veli edinmeyin.
Sizden kim onları dost edinirse, işte onlar zalimlerin kendileridir. (Tevbe Suresi - 23)

Münafık erkekler ve münafık kadınlar, bazısı bazısındandır; kötülüğü emrederler, iyilikten alıkoyarlar, ellerini sımsıkı tutarlar.
Onlar Allah'ı unuttular; O da onları unuttu. Şüphesiz, münafıklar fıska sapanlardır. (Tevbe Suresi - 67)

Ey Peygamber, kâfirlerle ve münafıklarla cihad et ve onlara karşı sert ve caydırıcı davran.
Onların barınma yerleri cehennemdir, ne kötü bir yataktır o!.. (Tevbe Suresi - 73)

Zulmedenlere meyletmeyin; sonra size ateş dokunur (cehennemde yanarsınız).
Sizin Allah'tan başka dostlarınız yoktur. Sonra (O'ndan da) yardım göremezsiniz! (Hud Suresi - 113)

Ey Peygamber! Allah'tan kork, kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Elbette Allah her şeyi bilmekte ve yerli yerince yapmaktadır. (Ahzab Suresi - 1)

Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar. (Kalem Suresi - 9)

Şunların hiçbirine itâat etme :yemin edip duran,aşağılık, (Kalem Suresi - 10)

(Herkesi) kötüleğen,söz götürüp getiren, (Kalem Suresi - 11)

Hayra engel olan, mütecâviz ve saldırgan günahkar, (Kalem Suresi - 12)

Kaba ve kötülükle damgalı, (Kalem Suresi - 13)
 
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
150
Tepkime puanı
68
Puanları
28
Yaş
69
YARDIM ve MEDET İSTEMEK / UMMAK

Onlar, yardım göreceklerini umarak Allah'tan başka ilâhlar edindiler. (Yasin Suresi - 74)

Halbuki ilâhların onlara yardım etmeye güçleri yetmez. Aksine kendileri bunlar için yardıma hazır askerlerdir. (Yasin Suresi - 75)

(Resûlüm!) O halde onların sözleri sakın seni üzmesin. Kuşkusuz biz, onların gizlemekte olduklarını da, açığa vurduklarını da biliyoruz. (Yasin Suresi - 75)


El açıp yalvarmaya (Gerçek duaya ve yardım istemeye) lâyık olan ancak O'dur.
O'nun dışında el açıp (yardım isteyip) dua ettikleri onların isteklerini hiçbir şeyle karşılamazlar.
Onlar ancak ağzına gelsin diye suya doğru iki avucunu açan kimse gibidir.
Halbuki (suyu ağzına götürmedikçe) su onun ağzına girecek değildir. Kâfirlerin (yardım istemesi ve) duası kuşkusuz hedefini şaşırmıştır. (Rad Suresi - 14)

"...Zaten yardım yalnız Allah katındandır (tarafındandır). Çünkü Allah mutlak galiptir, yegâne hüküm ve hikmet sahibidir..." (Enfal Suresi - 10)

"Rabbin, sadece kendisine kulluk (yardım isteyip ve dua) etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti.." (İsra Suresi - 23)

"De ki: "İster Allah deyin (dua edin), ister Rahman (yardım isteyip dua edin) deyin. Hangisini deseniz olur. Çünkü en güzel isimler O'na hastır..." (İsra Suresi - 110)

Allah, iman edip salih ameller yapanların (yardım isteyip dua ve tevbe edenin) tevbesini kabul eder, lütfundan onlara, fazlasını verir. Kâfirlere gelince, onlara da çetin bir azap vardır. (Şuara Suresi - 26)

O halde sakın Allah ile beraber başka ilaha kulluk (yardım isteyip ve dua ) edip yalvarma, sonra azap edilenlerden olursun! (Şuara Suresi - 213)

Kullarım sana, beni sorduğunda (söyle onlara): Ben çok yakınım. Bana dua ettiği vakit dua edenin dileğine karşılık veririm.
O halde (kullarım da) benim davetime uysunlar ve bana inansınlar ki doğru yolu bulalar. (Bakara Suresi - 186)

Biz yalnızca Sana ibadet eder ve yalnızca Sen´den yardım isteriz. (Fatiha Suresi - 4)

Çocuk edinmeyen, hakimiyette ortağı bulunmayan, âcizlikten ötürü bir dosta da ihtiyacı olmayan Allah'a hamdederim" de ve tekbir getirerek O'nun şanını yücelt! (İsra Suresi - 111)

Allahu ekber Allahu ekber, Lâ ilâhe illallahu vallahu ekber. Allahu ekber ve lillahi’l-hamd
 
Üst