Kızıl Ordu korkusu toplu intihar ettirdi

Sovyetler'in II. Dünya Savaşı sonunda Almanya'ya girmesinin ardından binlerce Alman'ın intiharını inceleyen tarihçi Florian Huber: Özellikle kadınlar, tecavüz ve öldürülme korkusuyla Ruslar gelmeden intihar etti


Sovyet kızıl Ordu'nun Berlin'e girmesinin ardından, Almanya'nın İkinci Dünya Savaşı'ndaki mağlubiyeti, Nazi rejiminin çöküşü ve rejimin lideri Adolf Hitler'in intiharı, pek çok gelişmeyi tetikledi. Bunlardan biri de Rusların Berlin başta olmak üzere Almanya'da bilhassa kadınlara yönelik uyguladığı şiddetten ve yenilginin yol açtığı travmadan ötürü yaşanan toplu intiharlardı... İntihar salgınının detayları ve sebepleri Alman tarihçi Florian Huber tarafından araştırıldı.

30 Nisan 1945'te Adolf Hitler ve ertesi gün rejimin Propaganda Bakanı Joseph Goebbels, aileleriyle birlikte intihar etmişti. İlerleyen günlerde sadece Berlin'de 7 bin 57 kişinin canına kıydığı kayıtlara geçti. Tarihçi Huber'e göre rejimin yıkılması ve liderlerinin ölümünün yarattığı travma, bu intihar dalgasında önemli bir rol oynadı.

KORKU VE ÇARESİZLİK...

Berlin dışında, Kızıl Ordu'nun ilerlediği Alman kasabalarında da intihar vakalarında patlama yaşandı. Ülkenin kuzey batısındaki 15 bin nüfuslu Demmin şehrinde, yaklaşık bin kişi Ruslar gelmeden hemen önce intihar etti. Huber'e göre Demminliler, "Kızıl Ordu'nun acımasız yağmalarından korktukları" ve "Nazi rejiminin yarattığı yıkımla yargılanmak istemedikleri" için intiharı tercih ettiler. Sebeplerden biri de Kızıl Ordu'nun kadınlara yönelik toplu tecavüzleriydi. Önce tecavüz edilen ardından da çoğu zaman vurularak öldürülen ya da ölüme terk edilen kadınlar, bu muameleye maruz kalmamak için Ruslar gelmeden önce intihar etmeyi seçmişti.

Yazar Huber'e göre intiharlar vakalarının önemli bir kısmı kayıtlara geçmedi. Savaşta işlenen insanlık suçlarından sorumlu tutulmaktan korkan, Rus işgalini görmek istemeyen ve inandıkları ideolojinin çöküşünü tadan, bu nedenle de savaşın sonunda intiharı seçenlerin sayısının onbinleri bulduğu tahmin ediliyor.

Sabah

ne kötü! savaşların ve ilkel toplumların hepsinin ortak yönü, en büyük zulmü çocukların ve kadınların yaşaması. sovyetler birliği, alman faşizmini yenerek insanlığa faydalı bir iş yapmış olsa da, almanya'ya girdiğinde "sovyet" askerlerinin alman kadınlarına tecavüz vakaları, tıpkı diğer galip orduların yaptığı gibi, bir gerçek. erkek, çirkin ve ilkel erkekliğini aşamamış, "emekçi iktidarı" denilen şey gerçekte zalim bir rejimin yerine başka bir yeni rejim olmuş, iktidar olmaya aşırı önem vermekten kurtulamamış, iktidar olmanın bozucu etkilerine maruz kalmış.

iktidara ve muktedir olmaya verilen önemin kurbanları çok olmuş tarih boyunca. en başta da kadınlar, çocuklar, yaşlılar, hayvanlar, doğa...