Kılıçdaroğlu : Başörtüsüne Değil Türbana Karşıyız ( BAŞÖRTÜSÜ SAÇLARI TAMAMEN KAPATMIYOR)

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Kılıçdaroğlu : Başörtüsüne Değil Türbana Karşıyız ( BAŞÖRTÜSÜ SAÇLARI TAMAMEN KAPATMIYOR)

Anadolu kadınının ‘Aman saçımın hiçbir teli görünmesin' kaygısı taşımadığını öne süren Kılıçdaroğlu, inancı gereği saçını tamamen kapatanlara hakaret ederek, aklındaki formülü açıkladı...


“Saçın bir kısmı gözükse de olur.”


Kılıçdaroğlu: Türban diyorum çünkü...

ERDOĞAN-Kılıçdaroğlu görüşmesinin heyecan yaratan başlığı yeni anayasaydı.

10 dakikalık görüşmenin bana göre en kritik diyaloğu ise şuydu:

Başbakan: “O zaman başörtüsü ile başlayalım. Bir komisyon kuralım.”

Kılıçdaroğlu: “Türban da dahil 12 Eylül'ün ürünü olan YÖK, yüzde 10 barajı, dokunulmazlıklar gibi ne varsa hepsini birden ele alalım.”

Bu diyalogdaki en önemli detay ise Başbakan'ın “Başörtüsü”, Kılıçdaroğlu'nun ise “Türban” ifadesini kullanmasıydı. Bu ayrışma yeni anayasa görüşmelerini kilitleyebilir.

Bazı gazetelerde Başbakan'ın Kılıçdaroğlu'na “Türban değil başörtüsü” dediği. Kılıçdaroğlu'nun da “Peki öyleyse başörtüsü olsun” cevabını verdiği, yani türban ayrımından vazgeçtiği yolunda haberler çıkmıştı. Eğer CHP lideri bu ayrımdan vazgeçtiyse yeni anayasadaki başörtüsü tanımlaması başka bir anlam kazanacaktır.

BAŞÖRTÜSÜ SAÇLARI TAMAMEN KAPATMIYOR

Bu ince ama çok önemli ayrıntıyı CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na partisinin Genel Merkezi'nde doğrudan sordum:

“Başbakan başörtüsü diyor siz türban diyorsunuz. Belli ki bu ayrım anayasa görüşmelerinde etkili olacak. Siz başörtüsünü türbandan nasıl ayırıyorsunuz?”

Kılıçdaroğlu belli ki bu soruyu uzun süre düşünmüş.
Büyük bir hızla ve kesinlikle cevap veriyor:

“Ben Sayın Başbakan'la görüşmemde türban kelimesini kullandım. Ben türban diyorum çünkü başörtüsü ile türban birbirinden farklıdır.

Aralarındaki temel fark başörtüsü geleneksel bir örtüdür, Anadolu kadınının başını örttüğü ancak örterken ‘Aman saçımın hiçbir teli görünmesin' kaygısı taşımadığı bir örtüdür.

Başörtüsü başı örtüyor ancak saçları tamamen kapatmıyor. Türban ise saçları tamamen kapatmak için kullanılıyor. Bu arada şunu söylemeliyim ki ben türban takana da saygı duyarım. Onun tercihidir.”
Kılıçdaroğlu'nun bu sözleri açıkça gösteriyor ki, yeni anayasa görüşmelerinde kilit mesele türban ve başörtüsü arasındaki tanımlama farkında ortaya çıkacak.

PAKİSTAN İSLAM CUMHURİYETİ AMA...

Nitekim aradaki farkı örnekleriyle şöyle detaylandırıyor:

“Mesela Pakistan. Resmi adı ne? Pakistan İslam Cumhuriyeti. Yani İslam o ülkenin resmi adında var. Adında bile İslam olan ülkenin eski Başbakan'ı Benazir Butto'nun örttüğü türban değil başörtüsüydü.

Yani (Kılıçdaroğlu eliyle başından inen bir örtüyü işaret ederek) saçının her telini kapatmıyor. Saçlarının bir bölümü gözüküyor. İran da İslam cumhuriyetidir.

Orası da İslam kurallarının geçerli olduğu bir ülkedir. Orada da kadınlar türban değil başörtüsü kullanıyorlar. Yani saçlarının bazı bölümleri gözükebiliyor. İşte fark budur. Ben bu yüzden saçın her telini kapatana türban, başörtüsüne de başörtüsü diyorum.”

Hatırlayacaksınız Başbakan Erdoğan Kılıçdaroğlu'nun “seçimden önce yeni anayasa” önerisine “O zaman başörtüsü ile başlayalım” cevabını vermişti.

Bu nedenle Kılıçdaroğlu'na sordum: “Size göre ‘türban' Başbakan'a göre ‘başörtüsü'nü ayrı bir madde olarak ele alır mısınız?”

Cevap yine net: “Hayır, hepsi birlikte. Çünkü ben anayasaya din ekseninde değil, hak ve özgürlükler ekseninde bakıyorum. Dolayısıyla bütün konuları birlikte ele almalıyız.”

Evet, bu sözler gösteriyor ki yeni anayasa çalışmalarının kilit noktası türban ve başörtüsü ayrımında oluşuyor.

habervaktim
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Göstermelik içi boş cevaplar, Seçim sürecinde başka konuşur. Erdoğan Meydanlarda on haddini bildirir.
 

İstihya

Doçent
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
723
Tepkime puanı
122
Puanları
0
O devletimizin en büyük problmine mantıklı çözümler sundu ya buda bizden ikram olsun ..
 

MECZUP

Profesör
Katılım
5 Ağu 2010
Mesajlar
887
Tepkime puanı
178
Puanları
0
Konum
Bî mekân..
Kılıçtaroğlu önce kendini değiştirsinde sonra başörtüsü sorununa girsin çünkü daha iki lafı bir araya getiremiyo bu konular ona ağır gelir bence...:D
 

_Nihade_

Gafleti eyLe Heba
Katılım
11 Eyl 2009
Mesajlar
2,061
Tepkime puanı
581
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ankara
Kimbilir bu lafları edebilmek için kaç gün çalışmıştır, acıyorum ben bu adama...
 

MECZUP

Profesör
Katılım
5 Ağu 2010
Mesajlar
887
Tepkime puanı
178
Puanları
0
Konum
Bî mekân..
Yada şöylede diyebiliriz

Bu sefer kimden tüyo aldı acabaaa ??? :D
 

_Nihade_

Gafleti eyLe Heba
Katılım
11 Eyl 2009
Mesajlar
2,061
Tepkime puanı
581
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ankara
ŞOK ŞOK ŞOK

Kılıçtaroğlu'ndan yepyeni bir öneri, başörtüsü saçları tamamen kaparmıyor nasıl olsa o zaman şapka da takabilirler.

Diye bir haber duyarsam inanın şaşrmıyacağım...:glm
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Alevi Gürsel Tekin ile Alevi kılıçdaroğlu, alevi olduklarını millete söylemekten kaçınıyorlar. Ama ALEVİ KADINLARIN YARIM BAŞÖRTÜSÜNÜ SUNNİ KADINLARA dayatmaktan kaçınmıyorlar.
 

Cümle Mühendisi

Ordinaryus
Katılım
2 Tem 2006
Mesajlar
4,181
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Konum
İzmir
Web sitesi
muhammedesad.blogcu.com
Alevi Gürsel Tekin ile Alevi kılıçdaroğlu, alevi olduklarını millete söylemekten kaçınıyorlar. Ama ALEVİ KADINLARIN YARIM BAŞÖRTÜSÜNÜ SUNNİ KADINLARA dayatmaktan kaçınmıyorlar.

Söylesin veya söylemesin, bunu bilmeyen mi var? Ayrıca bazı CHP'lilerin Kılıçdaroğlu Genel Başkan olduktan sonra Alevileri ve haklarını canla başla savunmaya başlamalarının başka bir açıklaması olmasa gerek...

Bu arada Alevilik denilince Üstâd Hasan Mezarcı'nın Alevilere seslenişi aklıma geldi : )
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
İster türban de ister başörtüsü


Kemal Bey ve onun gibi düşünenlere göre...

“Başörtüsü” ile “türban” arasında şu türden farklar var:

“Başörtüsü” saçın bir kısmını açık bırakır ama “türban” tamamını örter.

“Başörtüsü” anneannelerimizin örtüsüdür ama “türban” sonradan ortaya çıkmıştır.

“Başörtüsü” yerlidir ama “türban” yabancı...

Diyelim ki öyle... Diyelim ki bunların hepsi doğru...


O zaman bunları söyleyenlerin...

Kılık kıyafet konusunda “ille de yerli olsun” diye tutturmaları...

Anneanneleri ya da dedeleri gibi giyinmeleri...

Ve de nerelerin nerelere kadar örtüneceğine karışabileceğine ses etmemeleri...Gerekmez mi?

Aslında ortada bir isimlendirme sorunu falan yok...

Adına ister türban diyelim, ister başörtüsü, hiç önemli değil...

Önemli olan şu: Sen üniversite çağına gelmiş bir genç kızın kılık kıyafetine karışmaya kendinde hak görüyor musun, görmüyor musun?:clap2::clap2::clap2::clap2:

Biraz kışkırtıcı olacak ama ben şu “başörtüsü / türban ayrımı geyiği”nin saçmalığıyla ilgili şunu söyleyeceğim:

“Ben başörtüsüne karşı değilim, türbana karşıyım” demek ile

“Ben kadınların etek giymesine karşı değilim, anneannem de etek giyerdi. :O

Ben kadınların mini etek giymesine karşıyım... :O

Çünkü mini etek yerli değildir, anneannem de hiç giymezdi” demek arasında çok ciddi bir mahiyet farkı yoktur.:O

ahmet hakan
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
biri bana açıklasın başörtüsü ne türban ne aklım karıştı bian :D

Kardeş ikiside aynı. Başörtüsüne ad takıyorlar türban diye.

Şii veya alevi kadınlar yarım örttüğü için kılıçdaroğlu sunni kadınlarında öyle örtünmesini istiyor, herkes mezhebine göre konuşur.
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Annem dün haberleri izlerken bu haber çıktığı zaman, K.K'nın yüzü ekrandayken aynen şöyle birşey söyledi; "hay senin şeklin batsın!" :eek:leyo::O
 

reis

Kıdemli Üye
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
10,901
Tepkime puanı
414
Puanları
0
Konum
Karadeniz
Açıkça "biz gavuruz o yüzden İslami olan ne varsa ona karşıyız" diyecek değiller ya..
Dansöz karılar gibi kıvırtıp duracaklar böyle...
Ama işin tasvip edilmez bir yanı da şu.
Partilisinden, yazarına, gazetecisinden, tarihçisine kadar söz meydanında at koşturan bizimkiler(Kadir Mısıroğlu hariç) niye bizim söylediğimizi direkt söylemiyor bu züppelere...
 
Üst