Kardeslige cagri yaparak foruma veda ediyorum...

Yeni-OSMANLI

Yasaklı
Katılım
19 Eki 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
195
Puanları
0
Esselaunaleykum.

Ehli-Sünnet itikadini benimseyen müminler arasi fitne tohumu ekmeye calisan ajanlarin oyununa alet olanlarin kendileri disindaki müminlere yönelik kullandigi bozuk uslub ve uyguladigi düsmanlik muamelesi sonucu son yillardaki Allahin birbirine kardes kildigi müminlerin arasinin acildigini görünce Milli-Birlikcilik adina,dengeyi saglama niyetiyle bazi yanlislara dikkat cekerek taraflari birbirine yaklastirmaya calistim.
Amac kardesligi saglamakti,ön yargilari kirmakti,fitneye alet olan yanlislara dikkat cekmekti fakat be elestirdikce elestirilenler gözlerini yumdular,disladilar,damgaladilar...ben elestirdikce digerleride bundan yüz bularak elestirilenlere daha fazla saldirmaya basladilar...

Anladimki ben bu islerin ehli degilim.
Basarili olamiyorum ve milli-birlik adina Milli-düsmanliga alet oluyorum.

Bu yüzden,kendimi toparlayanakadar forum hayatima son veriyorum.

Veda ederken en azindan bir iyilik yapma niyetiyle kardeslik hakkinda beyendigim birkac yaziyi eklemek istedim.
asagdaki yazilari okursunuz insaAllah.

Tüm Ehli-Sünnet müslümanlarini Allah icin seviyorum...ayaklari ehli-sünnet disina kaymis olanlarinda biuranönce dogru yolu bulmalari icin dua ediyorum.

Hakkinizi helal edin,benden yana herkese hakkim helaldir.

---------------------------------------------------------------------------------------






Kardeslik Hukuku

...Sihrî kardeslik Islâm'in kiymet verdigi önemli akrabalik
münasebetlerindendir. Kardeslerin birbirleri üzerinde haklari ve vazifeleri
vardir. Kardesler, aralarinda adalet ve iyilik ve dostlukla muamele
etmelidirler....

...1- Kardesler karsilikli sevgi ve saygi beslemeli, küçükler büyüklerine
karsi saygisiz davranislardan sakinarak onlari anne ve babalan gibi görmeli
ve kendilerine itaat etmeli, büyük kardesler de küçüklerin kabahatlerini af
ve hosgörü ile karsilamalidir.

2- Kardesler, anne ve babalarini üzmeyecek, onlara huzur dolu bir hayat
yasatarak davranislarla birlik ve beraberlik içinde yasamali; para, servet
miras gibi maddi çikarlar düsmanlik sebebi haline getirilmemeli ve birlik
ruhu bozulmamalidir.

3- San, söhret, makam, servet gibi seyler kiskançlik sebebi olmamalidir.
Kardeslerden biri ilim, servet ve makam itibariyle yükselirse bu durum
digerleri için ancak bir iftihar vesilesi sayilmalidir. Maddî ve manevî
bakimdan güçlü olan da digerlerine hor bakmamali, onlara her konuda yardim
elini uzatmalidir.

4- Aralarindaki isleri ve fikir ayriliklarini zora bas vurmadan,
birbirlerinin fikirlerine saygi duyarak ve konusup anlasarak tatlilikla
halletmenin yollarini aramalidirlar.....

Kardesligi Bozan Hususlar

Kardesligi bozan pek çok husus vardir. Kur'ân-i Kerim'de ve hadis-i
seriflerde bütün bu hususlar açik bir biçimde belirtilmektedir. Bir âyet-i
kerimede, kardesligi bozan ve dolayisiyla bireysel ve toplumsal ahengin
zedelenmesine yol açan kötü hususlardan bazilarina söyle deyinilmektedir.
"Ey iman edenler! Zandan çok kaçinin, çünkü zannin bir kismi günahtir.
Tecessüs etmeyin. Kiminiz de kiminizin giybetini yapip arkasindan
çekistirmesin. Sizden biriniz, ölü kardesinizin etini yemeyi sever mi?"
(el-Hucurat, 49/12). Bu âyet-i celilede Yüce Rabbimiz, mü'minleri açik bir
biçimde suizandan, kardeslerinin gizli yönlerini arastirmaktan, giybet,
dedikodu ve kulis yapmaktan sakindirmaktadir. Peygamberimiz S.A.V (s.a.s)
ise bu konuda söyle buyurmaktadir: "(Sebepsiz) zandan sakininiz. Zira zan
sözlerin, yalani çok olanidir. Birbirinizin ayibini görmeye ve duymaya
çalismayiniz. Birbirinizin mahrem hayatini da arastirmayiniz" (el-Lü'lü Ve'l
Mercân, Kitabu'l Birr Ves-Sila Ve'l-Adab).

Bir baska âyet-i kerimede su hususlarin alti çizilmektedir: "Ey iman
edenler, bir topluluk bir baska toplulukla alay etmesin, belki alay
ettikleri kendilerinden daha hayirlidirlar. Kadinlar da kadinlarla alay
etmesin, belki kendilerinden daha hayirlidirlar. Kendi nefislerinizi
yadirgayip küçük düsürmeyin ve birbirinizi en olmadik kötü lakablarla
çagirmayin. Imandan sonra fasiklik ne kötü bir isimdir. Kim tevbe etmezse,
iste onlar zalimlerin ta kendileridir"(el-Hucurat, 49/11). Bu âyet-i
kerimede de alay, kötü lakab takma ve benzeri gibi fisk kabul edilen
davranislar konusunda mü'minlerin duyarli olmalari gerektigi
vurgulanmaktadir.

Kin, haset ve hakaret de kardesligi bozan hususlar arasindadir. Kitab-i
Kerim'de kendilerinden övgüyle bahsedilen mü'minlerin her türlü kinden ve
hasetten tümden arindirildiklari belirtilmektedir: "Onlarin gögüslerinde
kinden (ne varsa tümünü) siyirip çektik, kardesler olarak tahtlar üzerinde
karsi karsiyadirlar" (el-Hicr, 15/47). Enes b. Mâlik'in rivâyet ettigi sahih
bir hadiste ise Peygamberimiz S.A.V (s.a.s) su nasihatlerde bulunmaktadir.

"Birbirinizle kinlesmeyiniz hasetlesmeyiniz birbirinizden yüz çevirmeyiniz.
Ey Allah'in kullari kardes olunuz..." (Buhârî, Edeb, 57; feraiz 2; Müslim,
birr, 23; Tirmizi, birr, 24), "Bir kisiye, müslüman kardesine hakaret etmesi
kötülük olarak yeter" (Müslim, I, 32). Mü'min kardesinin ufak-tefek
kusurlarina ve eksikliklerine bakarak ona kin ve adavet besleyen kisi
gerçekte insafsizca ve zalimce davranan kimsedir.

Grupçuluk, inhisar-i zihniyet, benmerkezcilik vb. gibi kötü hasletler de
kardesligi bozan ve mü'minleri birbirine düsüren hususlar cümlesindendir.
Çünkü bu türden iddialar kaçinilmaz olarak beraberinde tefrikayi, çekismeyi
ve çatismayi getirmektedir. Mü'minlerin birbirine düsmesi veya düsürülmesi
ancak bu yollarla mümkün olabilmektedir. Nitekim bir hadisi serifte,
seytanin bu yönde daima bir umut besledigine isaretle söyle buyurulmaktadir:
"Seytan, Kibleye dönen (mü'minlerin artik kendisine ibadet etmesinden
ümidini kesmistir;fakat onlari birbirine düsürmekte (hala
ümitlidir)"(Tirmizi, Birr, 25; Müslim, Münafikun, 65).

Bütün bu hususlar veya hasletler, tipki birer mikrop gibi, sirayet ettigi
vücudlari hasta düsürmekte ve tahrip etmektedir. Dinde kardeslik ruhunu
yeniden canlandirmak ve mü'minlere kaybettikleri kuvveti yeniden
kazandirmak, ancak bu tür hasletlerin ortadan kaldirilmasiyla mümkün
olabilir. Kitab-i Kerim'in öngördügü kardesligin tesis edilmesi demek, Islam
ümmetinin yeniden dirim kazanmasi demektir.

"Tarihi kinleri, kabilevî ihtiraslari, sahsî tamahlari, taassub ile
kaldirdiklari bayraklari bir kenara itip yok eden, ALLAH yolunda kardeslik
prensibinden baska hiçbir prensip kalpleri birlestiremez. Ancak bu kardeslik
prensibiyle saflar yüce ve büyük Allah'in sancagi altinda birlesebilir" ...

Mehmet METINER

Samil Islam ansiklopedisi

-----------------------------------------------------------------------------




Din Kardesligi Tâlimati

1. KUR’ÂN-IKERÎM’de “Süphesiz bütün mü’minler kardestir” buyuruluyor.

2. Bir Müslüman -maazallah- dinden imandan çikmadikça onunla olan kardesligimizi bozamayiz. Böyle bir bozma haramdir.

3. Müslümanlar arasinda çesitlilik olabilir, mesreb farkliliklari olabilir, ihtilâf olabilir. Bunlar kardesligi izâle etmez (ortadan kaldirmaz).

4. Kendisiyle ayni mezheb, mesreb, tarikattan oldugumuz Müslüman bizim bir kere kardesimizse; aramizda görüs farkliligi, ihtilâf bulunan Müslüman on kere kardesimizdir. Ta ki fitne fesat çikmasin...

5. Bir Müslümanda kötü bir hal varsa onun yüzünden Müslümanin sahsinin bütününe düsmanlik edilemez, sadece o kötülügüne bugz edilebilir.

6. Müslümanlar arasina ayrilik, fitne fesat, düsmanlik, nifak ve sikak sokmak çok büyük bir kötülük ve günahtir.

7. Ondaki bidatler, bozukluklar kendisini dinden çikartmiyorsa ve namazinin fesadina yol açmiyorsa o Müslümanin arkasinda namaz kilinabilir.

8. Peygamberimiz “Mazlum olsun, zalim olsun, din kardesinize yardim ediniz” buyurmuslardir. Ashab sormuslar: “Mazluma (zulme ugrayana) yardimi anladik, zâlime nasil yardim edecegiz?” Efendimiz, “Elini onun üzerine koyarak” cevabini vermisler. Yani onun zulmüne mâni olarak. Bu da bir yardimdir, iyiliktir.

9. Bir Müslüman, son derece hüsn-i zan ettigi, mazanneden (evliya oldugu sanilan) bildigi bir seyhe, bir hocaya baglidir. Bir baska Müslüman o zatin aleyhinde bulunuyor, onu kötülüyor. Birinci Müslüman ne yapacaktir? Sadece “Benim bu kardesimin, muhterem Hocam ve Seyhim hakkinda nasibi yokmus” diyecektir.Çok ilimli, çok yumusak nasihat edecektir. Öyle küplere binmek, ates püskürmek, düsman ilan etmek yok... Muhterem bir âlimi, seyhi tenkid etmekle kisi dinden, imandan çikmaz. Zamanimizda öyle dengesiz kimseler görüyoruz ki, Resûlullah Efendimize saldiriliyor, herif hiç tepki göstermiyor; seyhi tenkid ediliyor, adam canavarlasiyor. Hiçbir seye yanmam bu gibi adamlarin kendilerini gerçek dindar ve sofu sanmalarina yanarim.

10. Iki Müslümanin arasini bulmak çok sevapli ve çok büyük bir hizmettir.

11. Baska tarikatlara mensup din kardeslerini dislayan kimseler ham kimselerdir; onlar tarikatli degil tarikatçidir.

12. Bir tarikata mensup gerçek dervis veya muhibb baska seyhlere de, kendi seyhine gösterdigi hürmeti göstermekle mükelleftir.

13. Müslümanlarin tümü “bizdendir”; kendi tarikatina veya cemaatine mensup olan Müslümanlara bizdendir, onun disindaki Müslümanlara “bizden degildir” demek yanlistir.

14. Mü’minlerin derece itibariyla en asagida olani, inkârcilarin (gerçegi örtenlerin) derece itibariyla en yükseginden daha yüksektir. Binaenaleyh mesreb uyusmazligi yüzünden iman kardeslerini birakip da gayr-i müslimlerle ülfet ve ünsiyet edenler, onlari sevenler yanlis yoldadir.

15. Tenkide ugrayan bir Müslüman o tenkid yanlissa sabretmeli, din kardesligini bozmamali; dogruysa kabul edip hatâsini düzeltmelidir. Dogru da olsa tenkidlere öfkelenenler, yalan da olsa övgülerden hoslananlar ham ve nâkis kisilerdir. Böylelerinden ne seyh olur ne hoca; ne köy olur ne kasaba...

16. Agir bir suç isleyen, günahkâr olan ve ALLAH vermesin idam edilen bir mü’mine karsi bile kardeslik vazifelerimiz vardir. Cenazesi yikanir, kefenlenir, kabri hazirlanir, namazi kilinir, bagislanmasi için dua edilir ve topraga verilir. Ne kadar suçlu ve günahkâr olursa olsun bir mü’min kardesimizi bu gibi hizmetlerden mahrum birakamayiz.

17. Kur’ân-i Kerîm’de “Kötülügü iyilikle def etmek, uzaklastirmak” kurali konulmustur. Bir din kardesimiz bize kötülük ederse ayniyla mukabele etmeyelim, “Sayet layiksa ve ders alacaksa” ona iyilik yapalim.

18. Bize kötülük etmis, meselâ giybetimizi yapmis bir Müslümanin basina bir musibet ve felâket gelirse ona tekme atmayalim, tam aksine yardimina kosalim.

19. Müslüman kardeslerimizi tecessüs etmeyelim (casusluk yapmayalim, arastirmayalim). Onlarin gizli günahlarina karsi karanlik gece gibi olalim. Biz Müslümanlar ancak açikta, küstahça, asikâr sekilde dine ve ahlâka meydan okuyarak çirkin isler sergileyen, günah isleyen “fâsik-i mütecâhir”leri kötüleyebilir, aleyhlerinde konusabiliriz.

20. Su hususu hiç unutmayalim, Resûlullah Efendimiz söyle buyuruyor: “Allah, bir mü’min kardesini onda olan bir günahla ayiplayan kimsenin canini, ayni günahi ona vermeden almaz.” Bir Müslümanin ayagi kaydi, günah isledi, çirkin bir is etti ve biz de onu herkesin arasinda ayipladik...Peygamberin tehdidinden korkalim. Müslümanlarin vazifesi birbirlerinin ayiplarini arastirmak, din kardeslerini rezil etmek degil, aksine onlarin ayiplarini örtmek ve gizlemektir. Uyurken yorgani açilmis mahrem yerleri gözüküyor...Ne yapmak lazim, yorgani çekip üzerini örtmek gerekir. Büsbütün açmak uygun olur mu?

2. Ilkçag Müslümanlarindan ve ehlullahin büyüklerinden Süleyman Dârânî Hazretlerinin su sözünü hiç unutmayalim: “Bütün dünya halki beni kötülemekte bir araya gelseler, benim kendimi kötüledigim kadar kötüleyemezler...” Biz bu kadarini yapamayiz ama insafli olalim; kendi ayip, noksan ve kusurlarimizla mesgul olmaktan baskalarininkini görmeye firsat bulamayalim.

22. Akaid kitaplarimizda yazili olan bir kuraldir: “Bir mü’mini tekfir eden kisi, (kâfirdir diyen, küfürle suçlayan), o mü’min kâfir degilse, kendisi kâfir olur.”

23. Mü’minler birbirlerini ulu orta tekfir edemez. Bir kimsenin küfrü icâzetli, salahiyetli ve vazifeli müftüden alinan fetvanin ser’i mahkeme kadisi tarafindan hükme baglanmasiyla ve bu hükmün en yüksek din otoritesi tarafindan tasdik edilmesiyle sübut bulur. “O kâfirdir, su kâfirdir...” diyen zevzekler, kendileri küfür vartasiyla karsi karsiyalar da haberleri yok.

24. Tasavvuf taraftari, tarikat mensubu mü’minler, tasavvufu ve tarikatlari inkâr edenlere karsi sabirli, tahammüllü olsunlar, onlari dislamasinlar. Tasavvuf düsmanlarinin nasipsizlikleri, onlari dinden imandan çikartmaz.

25. Zamanimizda ümmet-i Muhammed’in içine bir sürü insî ve cinnî seytan girmistir. Bunlarin bir kismi çesitli istihbaratlarin ajanlaridir. Içimizde, aramizda sürü sepet casus, provokatör, manipülatör bulunmaktadir. Bunlari anlamak mi istiyorsunuz? Su hususa dikkat ediniz: Din ve iman kardesleri arasina nifak sokuyorlarsa, Müslümanlari birbirleriyle tartismaya, çekisip tepismeye tesvik ediyorlarsa, fitne ve fesat çikartiyorlarsa; böyleleri insî seytanlardir. Ajan ve casus degillerse seytanin tuzagina düsmüs ahmaklardir. Uyanik olmaliyiz, bu gibi insî ve cinnî seyatînin tuzaklarina düsmemeliyiz.

26. Dogru olan sudur:“Ben senin su fikrine, su görüsüne, su re’yine katilmiyorum, dogru bulmuyorum. Ama sen yine benim aziz din kardesimsin...”

-------------------------------------------------------------------------------------




"...İslam Farklı Yorumlara İzin Verir

Cemaatler arası ihtilafların bir nedeni de, hassasiyet ve öncelik farklılıklarıdır. Mesela bir cemaatimiz, geleneksel İslam kıyafetini üzerinde taşımayı önemli bir amel olarak görürken, bir diğeri öncelikli bir mesele olarak görmemektedir. Aslında bu üstadların her biri iyi niyetle reyde bulundukları gibi, onlara uyanların da niyetleri düzgün olduğu nispette sevap alacakları kesindir. Hatta iyimser bir yorum yapılacak olursa, cemaatler arası farklı yorumlar, bir çeşitlilik kaynağı olarak ümmetin hayrına tecelli etmektedir.

Yorumlardaki çeşitlilik, her durumdaki insanın İslam’ı hayata geçirmesine imkân veren bir genişlik sağladığı gibi, Müslümanlar arasında hoşgörüyü ve esnekliği geliştiren bir anlayışa zemin hazırladığı da söylenebilir. Çeşitlilik ve ona sebep olan itilaflar her şeyden önce; İslam’ın tek tip insan yetiştiren, tek tip bir doğru dayatan, katı ve şekilci bir ideoloji değil, hayata geçirilirken ufak tefek yorumlara izin veren bir öz ve ruh olduğunu ispat ettiği için çok önemlidir.

Gerçekten de İslam’ın özü ve ruhu olan iman akideleri, ibadetlerin aslı, İslam’ın korumayı ve geliştirmeyi hedeflediği manevi değerlerin neler olduğu gibi hususlarda üstadlar arasında herhangi bir anlayış farkı yoktur. Mesela bütün üstadlar, infak bahsinde benzer görüşe sahiptir. Ancak adeta birer görev paylaşımı yapılmış gibi, her üstad farklı bir kesimden cemaat edindiği için, infak anlayışı da farklı biçimlere bürünmektedir.

Böylece her cemaat toplumun başka bir kesimine ulaşmakta ve hizmet götürmektedir. Bu arada her cemaatin tecrübesi, ilerde yükselecek İslami müesseseler için istifade edilmesi mümkün bir tecrübe birikimi meydana getirmektedir. Hiç kuşkusuz İslam’ın parlak şafağı söktüğünde, bugün atılmış tohumların meyve verdiğine hep birlikte şahit olacağız...."
alinti: http://www.gulistandergisi.com/dergi_oku.php?id=544

-------------------------------------------------------------------------------------




Içimizdeki Ajanlar

BUGÜN size 80 sayfalik küçük bir kitaptan ve içindeki çok önemli bir paragraftan bahsedecegim. Kitabin ismi “Maras’tan Sonra..?” 1979’da Birikim yayinlari içinde basilmis. Hafizam beni yaniltmiyorsa bu kitap 12 Eylül 1980’den sonra askerî idare tarafindan toplatilip yasaklanmisti. Kitap bir nevi strateji kitabi.O tarihte Sovyetler Birligi çökmemisti, Türkiye solculari Marksist sistemi ülkemiz için bir kurtulus olarak görüyorlardi. “Maras’tanSonra..?” kitabi Türkiye’nin sosyal, etnik, dinî, mezhebî yapisini (tabiî Marksist açidan) inceliyor, bir iç savas çikarsa neler olabilecegini, Marksistlerin neler yapmasi gerektigini anlatiyor. Aslinda bu kitabi çok iyi tetkik etmek, içindeki can alici cümleleri ve paragraflari tespit edip bir rapor hazirlamak gerekir.

Kitabin 51’inci sayfasinda yer alan ve asagida okuyacaginiz paragrafta aynen söyle deniliyor:

“Açiktir ki, bu görevi yerine getirebilmek için özellikle Sünnî-Türk topluluklara yönelik bir propaganda kampanyasi zorunludur. Ancak bu kampanya söz konusu kesimlerde egemen ideoloji dikkate alinarak yürütülmelidir. Baris, kardeslik vb. simdiye kadar benzer kampanyalarda kullanilmis olup, dinsel ideolojide de yeri bulunan motiflere dayali bir propagandanin fazlasiyla etkili olacagi söylenemez. Çünkü fasist propaganda ayni ideolojide varolan karsit temalari kullanarak ötekileri etkisiz hale getirebilmistir. Bu yüzdenSünnî ideolojiyi derinligine kavrayan ve fasist ideoloji ve tutum ile bunun çeliskilerini gösterebilecek “propagandaci”lara gerek vardir burada. Bu nitelikte kadrolar yöredeki demokrat ve sosyalist Sünnîler içinde olabilecegi gibi, özel bir egitimle de olusturulabilir. Ayrica son yillarda ülkemizde de ortaya çikan radikal esitlikçi Islâmî akimlarin yöredeki temsilcileri ile ittifak yapilabilir. (Bu akimlar genellikle MSP’ye karsi radikal tavir almakta, Libya ve özellikle Iran’daki bilinen hareketlere yakinlik duymaktadirlar.)”

Paragraftaki su cümleyi tekrar yaziyorum:

“...Bu yüzdenSünnî ideolojiyi derinligine kavrayan ve fasist ideoloji ve tutum ile bunun çeliskilerini gösterebilecek “propagandaci”lara gerek vardir burada. Bu nitelikte kadrolar yöredeki demokrat ve sosyalist Sünnîler içinde olabilecegi gibi, özel bir egitimle de olusturulabilir. Ayrica son yillarda ülkemizde de ortaya çikan radikal esitlikçi Islâmî akimlarin yöredeki temsilcileri ile ittifak yapilabilir.”

Bu sütunlarda defalarca yazdim: Müslüman kesime, cemaatlere, tarikatlara, islâmî zümrelere birtakim ajanlar, casuslar, muhbirler, istihbaratçilar, yönlendiriciler, provokatörler, kiskirticilar sizmistir, sokulmustur, yerlestirilmistir. Bunlar neler yaparlar?

1. Müslümanlari parçalayabildikleri kadar parçalarlar. Cemaatleri, tarikatlari, hizipleri, gruplari, firkalari çogaltirlar; bunlarin aralarina fitne fesat, nifak sikak, kin, nefret, düsmanlik, rekabet, tepisme çekisme tohumlari saçarlar.Ta ki, Müslümanlar bin parça olsunlar, vahdet-i islâmiyye tahrip edilsin ve ümmetin gücü kirilsin.

2. Islâmcilarla-Türkçüleri, ümmetçilerle-milliyetçileri birbirine düsman ederler. Bu strateji ve siyasetin pîri meshur Tekin Alp’tir. Bu kisinin asil adi Moiz Kohen’dir. Islâm’a düsman bir Türkçülük ve milliyetçilik akiminin bas hocasidir ve kurucusudur. Kitaplarindan birine “Kahrolsun Seriat!” baslikli bir bölüm koymustur. Akilli, vicdanli, izanli, edepli, vatansever Türkçüler ve milliyetçiler Islâmiyet’e son derece hürmetkârdir.Bir kismi dindardir, namaz kilarlar, oruç tutarlar, bir kismi ise, pek dindar degildir; lâkin her hal ü kârda bu tür gerçek Türkçüler ve milliyetçiler, Islâm’i din olarak benimserler, ona dil uzattirmazlar, toz kondurtmazlar, dindar Müslümanlarla hiçbir zaman çekismezler.

3. Içimizdeki ajanlar ve casuslar, kraldan ziyade kralci görünerek, zâhiren kendilerini son derece sofu ve dindar göstererek cemaatleri ve hizipleri birbirine düsman edecek seytanliklar yaparlar. Bir cemaat içindeki ajan, bir seye aktir derken, öbür cemaatteki karadir der. Bu seytanlarin pesine düsen ahmaklar (herkesi kasdetmiyorum, akli basinda olan Müslümanlar üzerlerine alinmasinlar) bunlara uyarlar, Islâm ittihadini, uhuvvetini ve vifakini kendi elleriyle dinamitlerler.

4. Içimizdeki ajanlar ve casuslar, Islâmî hizmet ve faaliyetlerin ihlâsli, samimi, dogru, ehil, dürüst, firasetli sahislara ve kadrolara verilmemesi için elden gelen gayreti gösterirler.Islâmî hizmet ve faaliyetlerin, din sömürücülerine, arivistlere, ehliyetsiz ve liyakatsiz sarlatanlara, döküntülere verilmesi için çalisirlar.

Mehmet Sevket Eygi
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Siz ve sizin gibiler MÜCADELEYİ bıraktığında şuana kadar mücadele ettiğiniz kişilere yol açarlar.

Yüzlerce düşündüm bende Forumlardan uzak kalmayı.

Forum ları SANAL da mücadeleyi 2006 yılında geçirdiğim basit bir Trafik kazası ve hatalı bir ameliat neticesi uzun süre yatmak zorunda kaldığımda başladım çünkü GERÇEK YAŞAMDA mücadele edemiyordum.


GERÇEK YAŞAMDA NE İSEM SANAL dada O OLDUM.

İçinde bulunduğum Oluşumları enpoze etmek için YOK DENİLECEK SAYIDA Konu açtım.GENELİN de dediğiniz gibi FİTNE ye alet olacak KONULARA karşı KONU açtım mesajlara MESAJ olarak MESAJ yazdım.

GERİ ZEKALI OLDUM & PİSİKİYATRİ HASTASI OLDUM HATTA ve HATTA KAFİRLİĞE kadar giden dolaylı veya direk YAFTALANDIM.

ALLAH cc bana nimet olarak akıl vermiş ve bu akla şükür İÇİN GEREK gerçek YAŞAMIMDA GEREK se BU SANAL Forumlarda mücadele edeceğim.

Bence kararı
nızı tekrar gözden geçirin hangi şekilde olursa olsun verdiğiniz KARARA SAYGI DUYARIM.

Ehli-Sünnet itikadini benimseyen müminler arasi fitne tohumu ekmeye calisan ajanlarin oyununa alet olanlarin kendileri disindaki müminlere yönelik kullandigi bozuk uslub ve uyguladigi düsmanlik muamelesi sonucu son yillardaki Allahin birbirine kardes kildigi müminlerin arasinin acildigini görünce Milli-Birlikcilik adina,dengeyi saglama niyetiyle bazi yanlislara dikkat cekerek taraflari birbirine yaklastirmaya calistim.
Amac kardesligi saglamakti,ön yargilari kirmakti,fitneye alet olan yanlislara dikkat cekmekti fakat be elestirdikce elestirilenler gözlerini yumdular,disladilar,damgaladilar...ben elestirdikce digerleride bundan yüz bularak elestirilenlere daha fazla saldirmaya basladilar...


Bakın yukarıdaki mesajınızdan önemli alantı getirdim.TEKRAR DÜŞÜNMENİZ için.

ALLAH a emanet olun.
 

tebeyyün

Doçent
Katılım
1 Tem 2006
Mesajlar
548
Tepkime puanı
38
Puanları
0
Konum
istanbul
Kardeşlik?
Hayırlısıyla toparlanırsınız inşaAllah...
Allah tüm kardeşlerin yardımcısı olsun diyerlim(amin)
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Fazlada ciddiye almaya gerek yok osmanlı kardeşim.

Sanalda veya gerçekte şu günlerde Dünyada bir gerginlik olduğu muhakkak.

Yakında geçecek hepsi.

Sizin içinde güzel günler yakında ve yapacağınız içsel çalışmalarınızla şu an hissettiğiniz sıkıntılı süreci atlatırsınız ve güzel günlere çabuk kavuşursunuz inşallah.
 

Aşk Şairi

Kıdemli Üye
Katılım
11 Nis 2007
Mesajlar
3,286
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Web sitesi
www.haksairi.com
ve aleykumselam

A
şkındandır Rabbimizin birlik içindir mücadelemiz ,topluca sarılın diyor ayeti keriminde

L a ilahe illallah deriz ama nerede bir ipten çekenimiz her kez düşmüş ayrı bir derde
L akin onlardır sanki birlik içinde olan, zulmediyorlar izin vermiş Rabbim ta kıyamete
A ldıran olmasada biliyorum onların birliği kağıt üzerinde puf diye üflense dağılacak
H albuki bizim birliğimiz Allah’a iman ve Resulüne itaat bir yol var İslam, Hakka kul olmak

C anımızla kanımızla malımızla kadın erkek birbirinin dostu Haki savunuruz değil mi
C anımızdır kuran,sünnetine uyanın selamı üzerinde, melekleri uçuşur etrafta bizlerle birlikte

V esvese eder dururlar akıl fikir düşünce diye tutturmuşlar
E lbette düşüneceğiz ama neyi elbette kurandan öğütleri

R esulünün sözlerini hatırlatan gerici sayılır bu zamanda
E llerde çok kitap var ama nerede uyan sünnetine Hakkıyla
S anki herkes asrın alimi peşlerinden gider ayrı yollara dağılırız
U slanmadık üç günlük dünyada ona buna kanarız
L akin nice kardeşlerimiz ne halde zulüm ve türlü çile
Ü zülmemek elde değil biliyorum üzülmek çare değil

T aşkınlık yapanları sen bilirsin ya Rab
E llerimizi açtık şaşırtma bizleri ya Rab
K itabına Hakkıyla uyanlardan eyle bizi ya Rab

Ç ocuklarımıza güzel örnek olmamızı nasip eyle Rab
A llah ve Resulünün aşkıyla yak bizleri ya Rab
R azı ol cümlemizden kavuştur cümlemizi aynı yolda
E siri olmuşuz sanki şirkin hür eyle bizi ya Rab

T artışır dururuz hep halbuki yolumuz sevgi saygı dolu
E zer dururlar kardeşlerimizi bir kötü söz açar fitne yolu
K ardeşi kardeşe düşürenler düşünmezler ne olacak sonu

Y aşarız yaratan Rab için her şey rızasına kavuşmak için
O zalim bildiğinizi tatlı dile olmuyorsa kalbinizle buz edin
L a ilahe illallah Muhammedur Resulullah,Bir olun bir olan Hak için


18/04/2002 AşkŞairi
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
forum filan kurcağını söylemiştin
umarım haberdar edersin.
güzel paylaşımlar olacağına inanıyorum
 

MüGe

Ben, Keyfim ve Kâhyam
Katılım
22 Ağu 2009
Mesajlar
2,423
Tepkime puanı
583
Puanları
0
Konum
İZMİR / K.YAKA
Sayın Osmanlı,üyelik tarihinize bakıyorum ve aldığınız bu kararı acele alınmış bir karar olarak yorumluyorum...

Size ve yorumlarınıza,paylaşımlarınıza buradaki herkesin ihtiyacı var...

Hangi üyenin Sizin hangi yorumunuzdan hayatına örnek alacağını bilemezsiniz...

Kalmanızı rica ediyorum...
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
Güle güle... İnşaallah sözünde durursun.

osmanlının kendisinden çok faydalandım.
zaman zaman beni eleştirse de ne üslübunu bozdu ne de boş konuştuğuna şahit oldum

ama güya karşılık verenlerin cevapları üstte

Red e sorum sen ne işe yararsın
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Yapma etme gitme kardeş :)


(fitne müsebbibi biri gidiyordur inşaallah diyerek umud ile geldimidi buraya )
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
Yeni-osmanlı:

Kararın hayırlı olsun.

Güle güle gidesin.

Forumunu açtığın zaman haber verirsen orda tekrar görüşürüz.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
adam senin yüzünden gitti
sen de güle güle diyorsun

düşman bile bunu yapmaz
müslüman nezaketen bile olsa kal der

nerde
adam senin yüzünden forum açmaktan vazgeçer
 

bakış

Kıdemli Üye
Katılım
22 Kas 2009
Mesajlar
4,717
Tepkime puanı
251
Puanları
0
Konum
İstanbul-Pendik
yeni osmanlının kafası gerçekten karışık bir kardeşimiz.Davasında istikrarlı değil.
daldan dala hopluyor.İleride hangi dala konacağı mechul.
Yinede burda kalsaydı öğreneceği çok şey olacaktı.Zaten çekip gitmesi onun bazı yanlışlarını burda öğrenmesiyle meydana gelmiştir.Yanlışlarının belgelenmesi onu malzemesiz bırakmıştır.

Ama iddia ediyorum eğer burda kalsaydı,fikirlerinde büyük bir değişim olurdu.Ve yeniden _eski osmanlı_ olurdu...
 

Yeni-OSMANLI

Yasaklı
Katılım
19 Eki 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
195
Puanları
0
Bari kardeslige cagirdigim konuda tartisma yapmayin.
redyellow kötü bir sey yazmamis,biz tanisiyoruz zaten,yanlis anlasilma olmus...
bakis,Allaha sükürki ben yolumu bulmusum,kafamda karisik degil,sizlerdende etkilenmisloigim yok,benim dini anlayisim sahislarin görüslerine bagli degil.

HAKKI milli-görüscülük,particiliktir,grubculukta aramayin.HAK yol islamdir,islamin tek kurtulus yolu Ehli-Sünnet yoludur,ehli-sünnet Akaid-Fikih-tasavvuf dengesidir ve atacagimiz her adima bir ölcü koymustur,(siyaset dahil) siyasetinde cihadinda fikihi vard,bunu sahislardan degil bu konulara ehil olan alimlerden ögrenecegiz.

Bir gruba bagli olmak,bir cemaate bagli olmak,bir tarikata bagli olmak güzteldir ama grubculuk ,cemaatcilik,tarikatcilik yapmak kötüdür cünkü bu kendileri disindakilere BATIL gözüyle bakmaya,kendileri disindakilere sapik muamelesi yapmaya sebeb olur oysa yukardada kissaca izah ettigim gibi tek kurtulus yolumuz ehli-sünnettir,ehli-sünnet ölcülerine göre ameller imandan bir cüz degildir.Milli-Görüscüler,sucular bucularda yanlis yapabilir.önemli olan inaci,itikadi saglam olmasi...icraatler ve ameller ehli-sünnet süzgecinden gecirilerek degerlendirilir,dogruysa,hayirliysa kuran ve sünnete ters degilse desteklenir,degilse,yamuksa,yanlissa usulüne göre dinimizin emrettigi bir uslubla elestirilir,düsmanlik muamelesi yapilmaz,karsimizdakilerle ayni grubtan ayni cemaatten ayni tarikatten olmasakta asla unutmamamiz gereken mesele kardes oldugumuzdur.



Burada futbol takimi tutar gibi kendi liderlerinin görüslerini körü körüne savunanlara son olarak derimki:



İmam gazali Hazretleri EL-MUNKIZU MİNE'-DALAL adlı kitabında diyor ki:"Bu aklı zayıf olanların adaletidir; hakkı bir takım kişilerle bilirler, kişileri hak ile bilmeye çalışmazlar.Aklı başında olan kimse İmam Ali (R.A.) Hazretleri'nin şu sözüne uymalıdır:Sakın Hakkı bazı kişilerle bilip tanımaya çalışma, önce hakkı bil, sonra hak elhlini tanımaya çalış."

" Evet akıllı olan kimse önce hakkı bilip tanır, sonra da sözün kendisine dikkat eder, hak ise kabulde tereddüt etmez. İster bu sözün sahibi, yani söyleyeni haklı, ister haksız bâtıldan yana bir kimse olsun, farketmez.İşte bu tabiat halkın çoğunda çok belirgin ve üstündür.Yani hakkı bazı kişilerle bilip tanımaya çalışırlar.Nitekim ne zaman,bir sözü isterse batıl olsun , halkın hakkında güzel itikat beslediği bir kimseye isnat edersem derhal kabul ederler.İyi itikat beslemedikleri başka bir kimseye isnat ettiğimde, o söz hak da olsa reddederler.Evet onlar hep böyle hakkı şahıslarla bilip öğrenirler.Şüphesiz ki bu sapıklığın zirvesinde bulunuyordur.
(El-İbriz s.398, Abdülaziz Debbağ Hazretleri).



Haydin Allaha emanet olun,ben bundan sonra kendimi manevi acidan toparlayanakadar ve site hedeflerimde ciddi sekilde ilerleyenekadar yokum.
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
Bari kardeslige cagirdigim konuda tartisma yapmayin.
redyellow kötü bir sey yazmamis,biz tanisiyoruz zaten,yanlis anlasilma olmus...

Teşekkürler arkadaşım.
***

Yeniosmanlı arkadaşımın benim yüzümden ayrıldığını yazan, bana saldıranlar, konuyu kişisel tartışma alanına çevirenler, saldırılarını da seviyesizce yapanlar bu sözlerden sonra acaba özür dileme erdemini gösterebilecekler mi?
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Haydin Allaha emanet olun,ben bundan sonra kendimi manevi acidan toparlayanakadar ve site hedeflerimde ciddi sekilde ilerleyenekadar yokum.

İnşallah Allah yardımcınız olsun, azminizi ve gayretinizi doğru yol üzere eylesin.

 

MECZUP

Profesör
Katılım
5 Ağu 2010
Mesajlar
887
Tepkime puanı
178
Puanları
0
Konum
Bî mekân..
Bizler de hakkımızı helal ettik hayırlısı olsun bakalım bundan sonra...

Erbakancılar mı ? Ne kadar dağişik bir usluptur bu ?
Gerçi şaşırmamak lazım ...
 

ismail

Yeni
Katılım
3 Mar 2007
Mesajlar
20,475
Tepkime puanı
2,063
Puanları
0
Yaş
45
İhvan forumdan bir kaç forum önceydi bende böyle bir yazı yazarak ayrılmış daha sonra orada tanıyıp değer verdiğim bir kaç güzel yürekli insanın ısrarlarıyla başka bir isimle geri dönmüştüm ama bir kere ayakkabı elden pardon ok yaydan çıkmıştı
Forum tasavvufi düşüncede ki insanların eline geçmiş iki kelam ettirmez olmuşlardı kaç kere banladılar kaç kere anne
ALLAH biliyor kimseye hakaret etmedim,kimsenin konusuna balıklama atlamadımsadece kendi düşündüğümce iyi olan şeyleri paylaşmaya çalışıyorum
Bir kaç forum deneyimim oldu oradan ayrıldıktan sonra onlar kapandıktan sonra (ben kapattırmadım)ihvanla tanıştım öylesine dolaşırken
sanal alemin kurallarınıda öğrendik buraya gelene kadar
şimdi ben de yöneticilerden biriyim
ya bunlar bana böyle yapmıştı bende bu düşüncede ki insanlardan intikam alayım demiyorum
tavuğuma kış demeyenin yumurtasına laf etmiyorum
neyse bu gece çenem çok düştü yerlerde geziyor
sadede gelelim bu din kimsenin atasından kalmadı ve kimsenin hocasının malı değil
herkes fikrini ortaya koyar (varsa) gerçi bizim millet sağlık ve din konusunda çok bilgilidir
nedense seviye diye diye seviyesizleşiyor seviyesizleştiriyoruz
ya ben kimse gibi düşünmek zorunda değilim ve kimse benim gibi düşünsün istemem hatta sevinirim bak herkes benim gibi düşünemiyor diye
kimsenin düşüncesine lafım yok sadece bundan başka oyun yok duma dum culara içerden içerden kızarım
hakkımız varsa helal olsun şu iki günü gitmiş üç günlük dünyada sende hakkını helal et...
 

YagmuR

Üye
Katılım
18 Ağu 2006
Mesajlar
2,504
Tepkime puanı
586
Puanları
0
Yaş
35
Konum
¤´ UnuTuLu§taN `¤
Web sitesi
www.gencislam.com
Hakkınızda hayırlısı olsun gitmek istiyorsanız dur diyemeyiz elbet ama kalmanızdan yanadır elbet dileğimiz..
Var ise hakkımız helal olsun, sizde helal edin...
 

YagmuR

Üye
Katılım
18 Ağu 2006
Mesajlar
2,504
Tepkime puanı
586
Puanları
0
Yaş
35
Konum
¤´ UnuTuLu§taN `¤
Web sitesi
www.gencislam.com
Böyle bir konu da bile kişisel atışmalardan geri kalmadığınız için tebrik ediyorum...:rtfm::banned:

Konu dışı tüm mesajlar silinmiştir,

Ve lütfen istirham ediyorum, bir şey söylerken/yazarken sonunun nereye dayanacağını
hesaplayarak söyleyelim/yazalım..
 
Üst