kabirde konuşan genç

Erhan

Profesör
Katılım
21 Tem 2006
Mesajlar
2,115
Tepkime puanı
42
Puanları
48
Konum
Ankara
Web sitesi
www.softajans.com
KABİRDE KONUŞAN GENÇ

Takva sahibi olmak, hayatın her döneminde güzel. Ama fırsatlar çağı gençlikte bir başka güzel. Güce, kuvvete, güzelliğe rağmen günahlardan sakınanların mükafatı ebedi mutluluk. Hayatın baharı şeytana satılmazsa, sonsuz bahar bir adım ötede.

Hz. Ömer'in (R.A.) halifeliği döneminde ibadet ehli, son derece takva sahibi bir genç vardı. Hz. Ömer'in hayret ve takdirle izlediği bu gencin kalbi, Allah ve Rasulü'nün (A.S) sevgisiyle doluydu. Vakit namazlarında cemaati kaçırmaz, namazdan çıkar çıkmaz evine döner ve ihtiyar babasının hizmetini görürdü.
Bu gencin evine giden yolu bir kadının kapısının önünden geçiyordu.

Kadın her defasında gencin yoluna çıkarak çirkin tekliflerde bulunuyor, fakat genç, Allah korkusundan ona iltifat etmiyordu.
Yine bir gün yatsı namazını kıldıktan sonra evine giderken, kadın tekrar karşısına çıktı. Bu sefer bütün maharetini kullanarak genci kandırmayı başardı. Fakat genç, kadının ardı sıra eve girerken birden bire Allahu Tealâ Hazretleri'ni hatırladı ve korkuyla dilinden şu ayet döküldü:
'Takvaya erenler (var ya); onlara şeytandan herhangi bir vesvese iliştiği zaman (Allah'ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp, hemen gerçeği görürler.' (A'raf/201)

Hemen ardından da bayılarak düştü. Kadın hizmetçisini çağırdı. Genci tutarak evinin önüne getirip koydular. Sonra da kapıyı çalarak babasına haber verdiler. Babası dışarı çıkınca, oğlunu baygın bir vaziyette kapının önünde buldu. Komşulardan bir kaçı genci tutup eve taşıdılar. Uzun bir müddet baygın kalan genç kendine gelince, babası:
- Evladım neyin var ne oldu? diye sordu. Oğlu:
- Bir şeyim yok. dedi. Babası:
- Allah aşkına söyle! deyince, oğlu başından geçenleri anlattı. Babası:
- Hangi ayeti okumuştun? diye sordu. Genç, ayeti okudu ve tekrar kendinden geçti. Bir de baktılar ki genç ruhunu teslim etmiş. Bunun üzerine genci yıkadılar ve gece vakti götürüp göz yaşlarıyla defnettiler. Sabah olunca olay Hz. Ömer'e bildirildi. Hz. Ömer, gencin babasına gelerek başsağlığı diledi ve:

- Bana niye haber vermedin? diye sordu. Gencin babası:
- Ey Mü'minlerin Emiri, vakit geceydi. dedi. Hz. Ömer:
- Bizi onun kabrine götürün. dedi. Hz. Ömer ve beraberindekiler gencin kabrine geldiler. Hz. Ömer (R.A):
- Ey filan kişi! Rabbin makamında durmaktan korkanlara iki cennet var. (Rahman/46) dedi. Kabirdeki genç konuşup:
- Ya Ömer! Rabbim Cennette bana onları iki defa verdi. diye cevap verdi
 

İbrahim

Yeni
Katılım
24 Haz 2006
Mesajlar
5
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Herşey Gönlünüzce Olsun Mevlam Yar Veyardimciniz Olsun Kalbiniz Islam Aşkiyla Dolsun
 

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
YASİN
20. Derken... şehrin öte başından, koşarak bir adam geldi ve onlara dedi ki:"N'olur ey kavmim! Gelin siz bu resullere uyun!"

21. "Sizden bir ücret istemeyen, sizden hiç menfaat beklemeyen, dosdoğru yolda yürüyen bu kimselere uyun!"

22. "Hem ne olmuş ki bana? Neden tapmayayım beni yaratana?Hem sizlerin de dönüşü ancak olacak O'na!"

23. "Hiç O'ndan başka tanrı edinir miyim! Zirâ Rahman bana zarar vermek dilerse, onların şefaati fayda etmez, hem kurtaramazlar da..."

24. "O durumda ben, besbelli bir sapıklıkta olurum.

25. Amma bakın:Ben Rabbinize inanıyorum, sizler de bunu işitmiş olun!"

26. Ona "Buyur cennete gir!" denildi.O ise halkını hatırlayarak: "Ah halkım bir bilseydi!" dedi.

27. "Ah bir bilseler: Rabbimin beni affettiğini, beni ikramlara gark ettiğini!"
 

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
KABİRDE KONUŞAN GENÇ

. Bunun üzerine genci yıkadılar ve gece vakti götürüp göz yaşlarıyla defnettiler. Sabah olunca olay Hz. Ömer'e bildirildi. Hz. Ömer, gencin babasına gelerek başsağlığı diledi ve:

- Bana niye haber vermedin? diye sordu. Gencin babası:
- Ey Mü'minlerin Emiri, vakit geceydi. dedi. Hz. Ömer:
- Bizi onun kabrine götürün. dedi. Hz. Ömer ve beraberindekiler gencin kabrine geldiler. Hz. Ömer (R.A):
- Ey filan kişi! Rabbin makamında durmaktan korkanlara iki cennet var. (Rahman/46) dedi. Kabirdeki genç konuşup:
- Ya Ömer! Rabbim Cennette bana onları iki defa verdi. diye cevap verdi

Hikaye güzel ancak Hz.Ömerin kabirdeki biriyle konuşması ve kabirdekininde cevap vermesi islama ,bilime aykırıdır.İbret verici,takvayı öğütleyici bu hikayeye neden bu hurafe bulaştırılır ki....
Yasin suresinde geçen olayda şehit edilen kişi kavmine durumunu bildiremiyor.Demekki böyle bir şey mümkün değil.

YASİN 27. "Ah bir bilseler: Rabbimin beni affettiğini, beni ikramlara gark ettiğini!"
 

bir kul

Üye
Katılım
2 Haz 2007
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
selam zeygue ben yeni katıldım ama tam olarak sitenizi çözemedim bana yardımcı olurmusun.
 

zübeyde

Doçent
Katılım
25 Nis 2007
Mesajlar
652
Tepkime puanı
7
Puanları
0
Yaş
35
ALLAH razı olsun kardeş çok güzeldii
 

hediye

Üye
Katılım
3 Kas 2006
Mesajlar
12
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
tşk çok harika kardeşim Rabbim Senden Razı Olsun....
 

azrak

Paylaşımcı
Katılım
13 Kas 2007
Mesajlar
116
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
kayseri
Kabirde Konuşan Genç..

Takva sahibi olmak, hayatın her döneminde güzel. Ama fırsatlar çağı gençlikte
bir başka güzel. Güce, kuvvete, güzelliğe rağmen günahlardan sakınanların
mükafatı ebedi mutluluk. Hayatın baharı şeytana satılmazsa, sonsuz bahar bir
adım ötede.

Hz. Ömer’in (R.A.) halifeliği döneminde ibadet ehli, son derece takva sahibi bir
genç vardı. Hz. Ömer’in hayret ve takdirle izlediği bu gencin kalbi, Allah ve
Rasulü’nün (A.S) sevgisiyle doluydu. Vakit namazlarında cemaati kaçırmaz,
namazdan çıkar çıkmaz evine döner ve ihtiyar babasının hizmetini görürdü.

Bu gencin evine giden yolu bir kadının kapısının önünden geçiyordu. Kadın her
defasında gencin yoluna çıkarak çirkin tekliflerde bulunuyor, fakat genç, Allah
korkusundan ona iltifat etmiyordu.

Yine bir gün yatsı namazını kıldıktan sonra evine giderken, kadın tekrar
karşısına çıktı. Bu sefer bütün maharetini kullanarak genci kandırmayı başardı.
Fakat genç, kadının ardı sıra eve girerken birden bire Allahu Tealâ
Hazretleri’ni hatırladı ve korkuyla dilinden şu ayet döküldü:

“Takvaya erenler (var ya); onlara şeytandan herhangi bir vesvese iliştiği zaman
(Allah’ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp, hemen gerçeği görürler.” (A’raf/201)

Hemen ardından da bayılarak düştü. Kadın hizmetçisini çağırdı. Genci tutarak
evinin önüne getirip koydular. Sonra da kapıyı çalarak babasına haber verdiler.
Babası dışarı çıkınca, oğlunu baygın bir vaziyette kapının önünde buldu.
Komşulardan bir kaçı genci tutup eve taşıdılar. Uzun bir müddet baygın kalan
genç kendine gelince, babası:

- Evladım neyin var ne oldu? diye sordu. Oğlu:

- Bir şeyim yok. dedi. Babası:

- Allah aşkına söyle! deyince, oğlu başından geçenleri anlattı. Babası:

- Hangi ayeti okumuştun? diye sordu. Genç, ayeti okudu ve tekrar kendinden
geçti. Bir de baktılar ki genç ruhunu teslim etmiş. Bunun üzerine genci
yıkadılar ve gece vakti götürüp göz yaşlarıyla defnettiler. Sabah olunca olay
Hz. Ömer’e bildirildi. Hz. Ömer, gencin babasına gelerek başsağlığı diledi ve:

- Bana niye haber vermedin? diye sordu. Gencin babası:

- Ey Mü’minlerin Emiri, vakit geceydi. dedi. Hz. Ömer:

- Bizi onun kabrine götürün. dedi. Hz. Ömer ve beraberindekiler gencin kabrine
geldiler. Hz. Ömer (R.A):

- Ey filan kişi! Rabbin makamında durmaktan korkanlara iki cennet var.
(Rahman/46) dedi. Kabirdeki genç konuşup:

- Ya Ömer! Rabbim Cennette bana onları iki defa verdi. diye cevap verdi.

(Hayatü’s-Sahabe)KABİRDE KONUŞAN GENÇ

Takva sahibi olmak, hayatın her döneminde güzel. Ama fırsatlar çağı gençlikte
bir başka güzel. Güce, kuvvete, güzelliğe rağmen günahlardan sakınanların
mükafatı ebedi mutluluk. Hayatın baharı şeytana satılmazsa, sonsuz bahar bir
adım ötede.

Hz. Ömer’in (R.A.) halifeliği döneminde ibadet ehli, son derece takva sahibi bir
genç vardı. Hz. Ömer’in hayret ve takdirle izlediği bu gencin kalbi, Allah ve
Rasulü’nün (A.S) sevgisiyle doluydu. Vakit namazlarında cemaati kaçırmaz,
namazdan çıkar çıkmaz evine döner ve ihtiyar babasının hizmetini görürdü.

Bu gencin evine giden yolu bir kadının kapısının önünden geçiyordu. Kadın her
defasında gencin yoluna çıkarak çirkin tekliflerde bulunuyor, fakat genç, Allah
korkusundan ona iltifat etmiyordu.

Yine bir gün yatsı namazını kıldıktan sonra evine giderken, kadın tekrar
karşısına çıktı. Bu sefer bütün maharetini kullanarak genci kandırmayı başardı.
Fakat genç, kadının ardı sıra eve girerken birden bire Allahu Tealâ
Hazretleri’ni hatırladı ve korkuyla dilinden şu ayet döküldü:

“Takvaya erenler (var ya); onlara şeytandan herhangi bir vesvese iliştiği zaman
(Allah’ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp, hemen gerçeği görürler.” (A’raf/201)

Hemen ardından da bayılarak düştü. Kadın hizmetçisini çağırdı. Genci tutarak
evinin önüne getirip koydular. Sonra da kapıyı çalarak babasına haber verdiler.
Babası dışarı çıkınca, oğlunu baygın bir vaziyette kapının önünde buldu.
Komşulardan bir kaçı genci tutup eve taşıdılar. Uzun bir müddet baygın kalan
genç kendine gelince, babası:

- Evladım neyin var ne oldu? diye sordu. Oğlu:

- Bir şeyim yok. dedi. Babası:

- Allah aşkına söyle! deyince, oğlu başından geçenleri anlattı. Babası:

- Hangi ayeti okumuştun? diye sordu. Genç, ayeti okudu ve tekrar kendinden
geçti. Bir de baktılar ki genç ruhunu teslim etmiş. Bunun üzerine genci
yıkadılar ve gece vakti götürüp göz yaşlarıyla defnettiler. Sabah olunca olay
Hz. Ömer’e bildirildi. Hz. Ömer, gencin babasına gelerek başsağlığı diledi ve:

- Bana niye haber vermedin? diye sordu. Gencin babası:

- Ey Mü’minlerin Emiri, vakit geceydi. dedi. Hz. Ömer:

- Bizi onun kabrine götürün. dedi. Hz. Ömer ve beraberindekiler gencin kabrine
geldiler. Hz. Ömer (R.A):

- Ey filan kişi! Rabbin makamında durmaktan korkanlara iki cennet var.
(Rahman/46) dedi. Kabirdeki genç konuşup:

- Ya Ömer! Rabbim Cennette bana onları iki defa verdi. diye cevap verdi.

(Hayatü’s-Sahabe)
 
Üst