JITEM’e çok para harcadık - Taraf -
İçişleri Bakanlığı, JİTEM sanıklarının değiştirilen kimlik bilgilerini isteyen mahkemeye ‘çok masraf yaptık, veremeyiz’ dedi. Mahkeme, bilgileri ‘çok ivedi’ tekrar istedi.
Diyarbakır’da daha önce “görevsizlik” kararları nedeniyle mahkemeler arasında gidip gelen JİTEM Davası’nda, önceki celsede dört sanıkla ilgili İçişleri Bakanlığı’ndan istenen nüfus kayıtlarıyla ilgili yazıya cevap geldi. Mahkemenin talebine olumsuz yanıt veren Bakanlık, koruma tedbiri ve kimlik değiştirme işlemlernde “yüklü harcama yapılan” sanıkların “deşifre edilemeyeceğini” gerekçe gösterdi. Mahkeme heyeti ise “suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz” diyerek belgelerin “çok ivedi” gönderilmesini istedi.
Güneydoğu’da “İşkenceyle adam öldürmek, araç bombalamak, suikast, adam kaçırıp infaz etmek, fidye almak” suçlarından ömür boyu hapisleri istenen 14 sanıklı JİTEM Davası’na 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
Mahkemeye ‘devlet sırrı’ olmaz
Mahkeme heyeti, İçişleri Bakanlığı’nın 27 Şubat 2007 tarihli yazısında sanıklardan Ali Ozansoy, Hüseyin Tilki, Fethi Çetin ve Kemal Emlük’ün nüfus kayıtlarının kapalı olduğu, kimliklerinin değiştirildiği ve haklarında koruma tedbiri uygulandığının belirtildiğini bildirdi. “Bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz” hükmünün kanunda düzenlendiğini hatırlatan mahkeme, İçişleri Bakanlığı’nın söz konusu yazısına duruşma zaptında da yer verdi. Bakanlık, mahkemeye gönderdiği yazıda koruma tedbiri uygulanan sanıklar için yüklü harcamalar yapıldığı belirtti. Bilgilerin verilmesinin “tedbirleri de deşifre edeceğinin” savunulduğu yazıda, bunun “yeni yaşama ve kimliklerine adapte olmuş bu şahıslar hakkında yeniden korunma tedbirleri alınmasına neden olduğu, şahıslar ve aileleri için yeniden kimlik, iş ve gerekirse fizyolojik görünüm değişikliği yapılması cihetine gidildiği” ve bu harcamaların çok büyük meblağlara varacağı vurgulandı.
Anayasa’ya aykırı
Mahkeme heyeti ise duruşma tutanağında bakanlığın yazısını “anlaşılmayacak bir şekilde devletçe yapılan harcamaların çok büyük meblağlarda arttığı gerekçesiyle, suç işlediği iddia edilen kişiler, Anayasa ve kanun hükümleri göz ardı edilerek mahkemeye bildirilmemiştir” ifadeleriyle eleştirdi. Heyet, TCK’nın 283. maddesindeki “Suç işleyen bir kişiye araştırma, yakalanma, tutuklanma ve hükmün infazından kurtulması için imkan sağlayan kimse, altı aydan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Bu suçun kamu görevlisi tarafından göreviyle bağlantılı olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır” hükmünü de hatırlattı. Kimlikleri değiştirilen sanıklardan Ali Ozansoy, Hüseyin Tilki, Fethi Çetin ve Kemal Emlük’ün yeni kimlik bilgilerinin açık bir şekilde “çok ivedi” bildirilmesini isteyen mahkeme, bütün sanıkların da ifadeleri alınmak üzere hazır edilmelerine karar verdi.
Abdulkadir Aygan için iade talebi
Mahkeme, yurt dışında yaşayan ve kimliği Aziz Turan olarak değiştirilen PKK itirafçısı Abdulkadir Aygan’ın bulunduğu ülkeden Türkiye’ye iadesi için “iade talepnamesi” düzenlenmesini de istedi.
Ersever ve Arif Doğan’ı da sordu
Heyet ayrıca Kara Kuvvetleri Komutanlığı 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’na yazı yazılarak, “iddianamede isim geçen ve dosya safahatı sırasında soruşturmaların askeri savcılık tarafından yürütüldüğü anlaşılan Hikmet Köksal, Ahmet Cem Ersever, Arif Doğan ve Şaban Bayram hakkında ne gibi bir işlem yapıldığının sorulmasını” kararlaştırdı.
Diyarbakır’da daha önce “görevsizlik” kararları nedeniyle mahkemeler arasında gidip gelen JİTEM Davası’nda, önceki celsede dört sanıkla ilgili İçişleri Bakanlığı’ndan istenen nüfus kayıtlarıyla ilgili yazıya cevap geldi. Mahkemenin talebine olumsuz yanıt veren Bakanlık, koruma tedbiri ve kimlik değiştirme işlemlernde “yüklü harcama yapılan” sanıkların “deşifre edilemeyeceğini” gerekçe gösterdi. Mahkeme heyeti ise “suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz” diyerek belgelerin “çok ivedi” gönderilmesini istedi.
Güneydoğu’da “İşkenceyle adam öldürmek, araç bombalamak, suikast, adam kaçırıp infaz etmek, fidye almak” suçlarından ömür boyu hapisleri istenen 14 sanıklı JİTEM Davası’na 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
Mahkemeye ‘devlet sırrı’ olmaz
Mahkeme heyeti, İçişleri Bakanlığı’nın 27 Şubat 2007 tarihli yazısında sanıklardan Ali Ozansoy, Hüseyin Tilki, Fethi Çetin ve Kemal Emlük’ün nüfus kayıtlarının kapalı olduğu, kimliklerinin değiştirildiği ve haklarında koruma tedbiri uygulandığının belirtildiğini bildirdi. “Bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz” hükmünün kanunda düzenlendiğini hatırlatan mahkeme, İçişleri Bakanlığı’nın söz konusu yazısına duruşma zaptında da yer verdi. Bakanlık, mahkemeye gönderdiği yazıda koruma tedbiri uygulanan sanıklar için yüklü harcamalar yapıldığı belirtti. Bilgilerin verilmesinin “tedbirleri de deşifre edeceğinin” savunulduğu yazıda, bunun “yeni yaşama ve kimliklerine adapte olmuş bu şahıslar hakkında yeniden korunma tedbirleri alınmasına neden olduğu, şahıslar ve aileleri için yeniden kimlik, iş ve gerekirse fizyolojik görünüm değişikliği yapılması cihetine gidildiği” ve bu harcamaların çok büyük meblağlara varacağı vurgulandı.
Anayasa’ya aykırı
Mahkeme heyeti ise duruşma tutanağında bakanlığın yazısını “anlaşılmayacak bir şekilde devletçe yapılan harcamaların çok büyük meblağlarda arttığı gerekçesiyle, suç işlediği iddia edilen kişiler, Anayasa ve kanun hükümleri göz ardı edilerek mahkemeye bildirilmemiştir” ifadeleriyle eleştirdi. Heyet, TCK’nın 283. maddesindeki “Suç işleyen bir kişiye araştırma, yakalanma, tutuklanma ve hükmün infazından kurtulması için imkan sağlayan kimse, altı aydan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Bu suçun kamu görevlisi tarafından göreviyle bağlantılı olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır” hükmünü de hatırlattı. Kimlikleri değiştirilen sanıklardan Ali Ozansoy, Hüseyin Tilki, Fethi Çetin ve Kemal Emlük’ün yeni kimlik bilgilerinin açık bir şekilde “çok ivedi” bildirilmesini isteyen mahkeme, bütün sanıkların da ifadeleri alınmak üzere hazır edilmelerine karar verdi.
Abdulkadir Aygan için iade talebi
Mahkeme, yurt dışında yaşayan ve kimliği Aziz Turan olarak değiştirilen PKK itirafçısı Abdulkadir Aygan’ın bulunduğu ülkeden Türkiye’ye iadesi için “iade talepnamesi” düzenlenmesini de istedi.
Ersever ve Arif Doğan’ı da sordu
Heyet ayrıca Kara Kuvvetleri Komutanlığı 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’na yazı yazılarak, “iddianamede isim geçen ve dosya safahatı sırasında soruşturmaların askeri savcılık tarafından yürütüldüğü anlaşılan Hikmet Köksal, Ahmet Cem Ersever, Arif Doğan ve Şaban Bayram hakkında ne gibi bir işlem yapıldığının sorulmasını” kararlaştırdı.