İsrail Dışişleri Bakanlığı ve Mossad'a bağlı birimler, İran'daki muhalefeti yeniden sokağa dökmek için yoğun bir propaganda sürecine girdi.
İran'ın bölgedeki direniş hareketlerine verdiği destekten ötürü İran'daki İslami rejimi varlığı açısından büyük tehdit olarak gören İsrail, 1948 yılında belirlediği "Şeddul Etraf" stratejisi gereği İran'daki rejim karşıtlarını provoke ederek, rejimi devirmek istiyor.
Bir yıl önce yaptığı açıklamasında, İran'a askeri saldırı yerine İran'daki muhaliflerin desteklenmesini öneren İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın en kıdemli danışmanı Uri Lubrani'nin söylemleri, bugün İsrailli uzmanların gündeminde
Son üç hafta içerisinde İsrail Televizyonu'na konuk olan İsrailli uzmanlar, Mısır'da yaşanan gelişmeleri İsrail'in güvenliği açısından büyük tehdit olarak görürken kısa bir süre sonra İran'da da halın sokaklara döküleceği ve rejimi devireceği öngörüsünde bulundular.
Uzmanlar, batılı ülke liderlerini rejime karşı ayaklanan İran halkına destek olmaya çağırırken İran'da yaşanan mücadelenin, seçim sonuçlarına itirazdan öte "rejim karşıtlarıyla rejim yanlıları arasındaki bir mücadele" olarak nitelemişlerdi. Uzmanlara göre İran muhalefetinin şimdiye kadar başarısız olmasının sebebi, başta Amerika olmak üzere batılı ülkelerin muhalifleri yeteri düzeyde desteklememesiydi.
[FONT="]Mehashe Amir, İran'ın Biletini Şimdiden Kesti
İsrail'in Sesi Radyosu Farsça bölümü eski sorumlusu ve İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın Farsça bölüm editörü Menashe Amir, dün akşam konuk olduğu İsrail Televizyonu'nda, İran'daki İslami rejimin devrilmesinin çok yakın olduğunu söyledi.
İsrail'in Sesi radyosundaki programlarına hala devam eden Amir'in açıklaması şöyle: "İran halkı rejimi devirmek için fırsatı kolladı. İşte o beklediği fırsat şimdi geldi. Arap ülkelerinde ayaklanmalar çıkıyor ve bu ayaklanmalar rejim değişikliğinde başarılı neticeler veriyor.
Cezayir, Yemen, Bahreyn'de ve diğer bazı bölgelerdeki bu ayaklanmalar devam edecek. Bu durum İranlıları, kıyama ve haklarını talep etmeye teşvik etti. Çünkü Tunus ve Mısır'daki devrime neden olan her şey aynı şekilde İran için de söz konusu.
Eğer İran Meclis Başkanı Ali Laricani'nin açıklamalarını göz önünde bulundurursak, İran rejiminin geçmişten ders almadığı ve gösterileri güç kullanarak bastıracaklarını söyleyebiliriz. Fakat bu defa gösterileri bastırmakta zorlanacaklar. Çünkü bu defa İranlılar, uluslararası toplumun desteğini almaktalar. Bundan ötürü İran rejimi için güç kullanmak biraz zor olacak. İran'da hızlı bir devrime şahit olacağız. İran'daki rejim kısa süre içerisinde düşecek. Şimdiden İran rejiminin sonu geldi diyebiliriz.
İran rejiminin bir çok zayıf noktası var. Birincisi İran, uluslararası toplumun uyguladığı şiddetli yaptırımlarla karşı karşıya. İran'ın uluslararası düzeyde ithalat ve ihracat yapması zor. Gıda dahil bir çok ürüne zam yapıldı. İşsizlik oranı arttı. Buna ilave olarak içeride de mücadele devam ediyor. Rejimle muhalefet arasında çok çetin geçen bir mücadele. Bütün bunlar Mısır'dakinin bir benzeri. İran ile Mısır arasındaki tek fark, İran'ın uluslararası düzeyde desteğini yitirmesidir. "
Laricani: Amerika'nın Tuzağına Düştüklerini Neden Görmüyorlar?
İran'daki muhalefete en sert eleştiri, İran Meclisi'nden geldi. Mutedil şahsiyetiyle bilinen İran Meclis Başkanı Ali Laricani, dün mecliste yaptığı konuşmasında "O liderler, Amerika'nın tuzağına düştüklerinin neden hala farkında değiller. Amerika, İsrail ve münafıkların, mutluluklarını görmüyorlar mı?" diye sordu.
Meclis Başkanı Larica'nin konuşmasından sonra kürsü önünde toplanan milletvekilleri ‘‘Kerrubi’ye ölüm’‘, ‘‘Musavi’ye ölüm’‘, ‘‘Hatemi’ye ölüm’‘ sloganları attı.
Fitne Liderlerinin Elleri, Masumların Kanlarına Bulaştı
el Alem televizyonuna konuşan İran Güvenlik Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Ahmed Rıza Radan, Amerika, İsrail ve İngiltere'nin provokasyonuyla hareket eden bir grup "teröristin" dün gece ve bugün sabah düzenlenen operasyonlarda tutuklandığını, zamanında müdahale edilerek halkın can ve mal güvenliğinin sağlandığını söyledi.
"Fitne liderlerinin elleri bir kez daha sivillerin kanına bulaştı" diyen Radan, teröristlerin dün gece açtığı ateş sonucunda 1sivilin öldüğünü, 9'u güvenlik güçleri olmak üzere 11 İranlının yaralandığını sözlerine ekledi.
Diğer yandan İngiltere'nin başkenti Londra'da yaşayan muhalif lider Mir Hüseyin Musevi'nin başdanışmanı Ardeshir Amir Arjomand, İran'da yaşanan olaylarla ilgili bağımsız soruşturma komisyonu kurulması çağrısında bulundu.
İran hükümeti, Arjomand'ın Halkın Mücahitleri Örgütü ve yabancı istihbarat örgütleriyle ilişki içerisinde olduğunu iddia ediyor.
Kaynak: www.israhaber.com
[/FONT]
İran'ın bölgedeki direniş hareketlerine verdiği destekten ötürü İran'daki İslami rejimi varlığı açısından büyük tehdit olarak gören İsrail, 1948 yılında belirlediği "Şeddul Etraf" stratejisi gereği İran'daki rejim karşıtlarını provoke ederek, rejimi devirmek istiyor.
Bir yıl önce yaptığı açıklamasında, İran'a askeri saldırı yerine İran'daki muhaliflerin desteklenmesini öneren İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın en kıdemli danışmanı Uri Lubrani'nin söylemleri, bugün İsrailli uzmanların gündeminde
Son üç hafta içerisinde İsrail Televizyonu'na konuk olan İsrailli uzmanlar, Mısır'da yaşanan gelişmeleri İsrail'in güvenliği açısından büyük tehdit olarak görürken kısa bir süre sonra İran'da da halın sokaklara döküleceği ve rejimi devireceği öngörüsünde bulundular.
Uzmanlar, batılı ülke liderlerini rejime karşı ayaklanan İran halkına destek olmaya çağırırken İran'da yaşanan mücadelenin, seçim sonuçlarına itirazdan öte "rejim karşıtlarıyla rejim yanlıları arasındaki bir mücadele" olarak nitelemişlerdi. Uzmanlara göre İran muhalefetinin şimdiye kadar başarısız olmasının sebebi, başta Amerika olmak üzere batılı ülkelerin muhalifleri yeteri düzeyde desteklememesiydi.
[FONT="]Mehashe Amir, İran'ın Biletini Şimdiden Kesti
İsrail'in Sesi Radyosu Farsça bölümü eski sorumlusu ve İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın Farsça bölüm editörü Menashe Amir, dün akşam konuk olduğu İsrail Televizyonu'nda, İran'daki İslami rejimin devrilmesinin çok yakın olduğunu söyledi.
İsrail'in Sesi radyosundaki programlarına hala devam eden Amir'in açıklaması şöyle: "İran halkı rejimi devirmek için fırsatı kolladı. İşte o beklediği fırsat şimdi geldi. Arap ülkelerinde ayaklanmalar çıkıyor ve bu ayaklanmalar rejim değişikliğinde başarılı neticeler veriyor.
Cezayir, Yemen, Bahreyn'de ve diğer bazı bölgelerdeki bu ayaklanmalar devam edecek. Bu durum İranlıları, kıyama ve haklarını talep etmeye teşvik etti. Çünkü Tunus ve Mısır'daki devrime neden olan her şey aynı şekilde İran için de söz konusu.
Eğer İran Meclis Başkanı Ali Laricani'nin açıklamalarını göz önünde bulundurursak, İran rejiminin geçmişten ders almadığı ve gösterileri güç kullanarak bastıracaklarını söyleyebiliriz. Fakat bu defa gösterileri bastırmakta zorlanacaklar. Çünkü bu defa İranlılar, uluslararası toplumun desteğini almaktalar. Bundan ötürü İran rejimi için güç kullanmak biraz zor olacak. İran'da hızlı bir devrime şahit olacağız. İran'daki rejim kısa süre içerisinde düşecek. Şimdiden İran rejiminin sonu geldi diyebiliriz.
İran rejiminin bir çok zayıf noktası var. Birincisi İran, uluslararası toplumun uyguladığı şiddetli yaptırımlarla karşı karşıya. İran'ın uluslararası düzeyde ithalat ve ihracat yapması zor. Gıda dahil bir çok ürüne zam yapıldı. İşsizlik oranı arttı. Buna ilave olarak içeride de mücadele devam ediyor. Rejimle muhalefet arasında çok çetin geçen bir mücadele. Bütün bunlar Mısır'dakinin bir benzeri. İran ile Mısır arasındaki tek fark, İran'ın uluslararası düzeyde desteğini yitirmesidir. "
Laricani: Amerika'nın Tuzağına Düştüklerini Neden Görmüyorlar?
İran'daki muhalefete en sert eleştiri, İran Meclisi'nden geldi. Mutedil şahsiyetiyle bilinen İran Meclis Başkanı Ali Laricani, dün mecliste yaptığı konuşmasında "O liderler, Amerika'nın tuzağına düştüklerinin neden hala farkında değiller. Amerika, İsrail ve münafıkların, mutluluklarını görmüyorlar mı?" diye sordu.
Meclis Başkanı Larica'nin konuşmasından sonra kürsü önünde toplanan milletvekilleri ‘‘Kerrubi’ye ölüm’‘, ‘‘Musavi’ye ölüm’‘, ‘‘Hatemi’ye ölüm’‘ sloganları attı.
Fitne Liderlerinin Elleri, Masumların Kanlarına Bulaştı
el Alem televizyonuna konuşan İran Güvenlik Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Ahmed Rıza Radan, Amerika, İsrail ve İngiltere'nin provokasyonuyla hareket eden bir grup "teröristin" dün gece ve bugün sabah düzenlenen operasyonlarda tutuklandığını, zamanında müdahale edilerek halkın can ve mal güvenliğinin sağlandığını söyledi.
"Fitne liderlerinin elleri bir kez daha sivillerin kanına bulaştı" diyen Radan, teröristlerin dün gece açtığı ateş sonucunda 1sivilin öldüğünü, 9'u güvenlik güçleri olmak üzere 11 İranlının yaralandığını sözlerine ekledi.
Diğer yandan İngiltere'nin başkenti Londra'da yaşayan muhalif lider Mir Hüseyin Musevi'nin başdanışmanı Ardeshir Amir Arjomand, İran'da yaşanan olaylarla ilgili bağımsız soruşturma komisyonu kurulması çağrısında bulundu.
İran hükümeti, Arjomand'ın Halkın Mücahitleri Örgütü ve yabancı istihbarat örgütleriyle ilişki içerisinde olduğunu iddia ediyor.
Kaynak: www.israhaber.com
[/FONT]