israil'in Mavi Marmara raporu

İsrail, Mavi Marmara raporunu açıklıyor

İsrail, geçtiğimiz Mayıs ayında insani yardım taşıyan Mavi Marmara gemisine İsrail askerleri tarafından düzenlenen ölümcül baskına ilişkin yürüttüğü soruşturmanın ilk sonuçlarını yayınlamaya hazırlanıyor. İsrail basınında yer alan haberlere göre rapor, saldırıyı gerçekleştiren İsrail donanmasını tamamen temize çıkarıyor.


Raporun bugün öğleden sonra açıklanması bekleniyor. Aynı anda raporun İngilizcesi de saldırıyı soruşturan BM komisyonuna sunulacak. Yeni Zelanda Eski Başbakanı Geoffrey Palmer'in başkanlık ettiği komisyonda hem İsrail'den hem de Türkiye'den temsilciler bulunuyor. Türkiye, söz konusu komisyona kendi raporunu daha önce sunmuştu. Ancak komisyon, nihai kararını açıklamak için İsrail'in raporunu bekliyordu.
İsrail basınına sızan bilgilere göre ilk bulgular, donanma askerlerinin yanlış yapmadığını savunuyor. Raporun kendisinin de askerleri temize çıkarması halinde uluslar arası soruşturmaları dikkate almayan İsrail yönetiminin, bunu bir aklama unsuru olarak kullanmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Bazına sızan bilgilere göre raporun ilk kısmında da İsrail'in Gazze ablukasının gerekçeleri ve bu ablukayı korumasının nedenleri ortaya konuyor. Raporda ayrıca filoyu organize edenlerin kimlikleri ve amaçları hakkında da bilgi verileceği kaydediliyor. Raporun sonunda ise Mavi Marmara saldırısının uluslararası hukuku ihlal etmediği ve askerlerin kendilerini korumak için ateş açtığı savunuluyor.
Raporun iki gözlemcisi Kanada'dan Ken Watkin ve İrlanda'dan Lord David Trimble'ın, raporun sonuçlarını okuyarak imza attıkları belirtildi.
Raporun birkaç ay sonra sunulması beklenen ikinci kısmında ise uluslararası hukukun şüpheli ihlallerini soruşturma mekanizmasını ve hükümetin baskına ilişkin karar alma sürecini incelemesi bekleniyor.
9 Türk vatandaşının hayatını kaybettiği saldırı, Türkiye'nin şiddetli tepkisinin çekmesinin yanı sıra uluslararası kamuoyu tarafından da kınanmıştı. Birleşmiş Milletler tarafından gerçekleştirilen ayrı bir soruşturmada da İsrail donanmasının "kabul edilemez derecede bir vahşet sergilediği" belirtilmişti. Özgür Gazze Filosu, 600'e yakın eylemciyle beraber Gazze ablukasını kırmaya çalışırken, uluslararası sularda İsrail askerlerinin saldırısına uğramıştı. Gemidekiler, İsrail askerlerinin saldırdığını açıkça dile getirirken, İsrail ise askerlerin kendilerini savunduklarını öne sürmüştü. İsrail'de soruşturmayı, yaş ortalaması 85 olan bir Turkel Komisyonu gerçekleştiriyor. Komisyonun 95 yaşındaki bir üyesi de soruşturma sırasında hayatını kaybetti.

bedenim uzaktaydi ama ruhum bu gemideydi dualarimla..ah engellerim olmasa beni biraksalar bende gitsem yardima ve olabilirsem sehit olsam rabbim icin herseye deger .......:agla::agla::agla:

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İsrail'in Mavi Marmara saldırısına ilişkin hazırladığı raporla ilgili, "İsrail'in yaptıklarının uluslararası hukukla hiç bir ilgisi yoktur. İsrail'in açıkladığı bu rapor, hiçbir meşruiyeti, inandırıcılığı olmayan kendi belgesinden başka bir şey değildir, İsrail hükümetinin ne kadar dünyayı umursamaz ve uluslararası hukuku dikkate almayan şımarık tavrını gösteriyor" dedi.

Amerika, Mavi Marmara raporuna inandı

Ankara'nın 'hukuki değil', Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de 'şımarıklık' şeklinde değerlendirdiği İsrail'in Mavi Marmara saldırısyla ilgili ilk raporuna, ABD yönetiminden de yorum geldi.


ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Philip Crowley, "İsrail tarafından yapılan şeffaf, tarafsız ve inandırıcı bir soruşturmanın ürünü olan bu raporun bağımsız olduğunu düşündüklerini" iddia etti.
İsrail donanmasının 31 Mayıs'ta Akdeniz'in uluslararası sularında seyreden Mavi Marmara gemisine düzenlediği, 9 Türk'ün öldüğü askeri operasyonu soruşturmak üzere İsrail hükümeti tarafından oluşturulan, başkanlığını eski yargıçlardan Yaakov Turkel'in yaptığı komisyon ilk raporunu dün açıklamıştı. Raporda, İsrail askerlerin tavrının uluslararası hukuk kurallarına uygun olduğu ileri sürülüyor.
AA

Ha gayret , safları sıklaştırın ...

onlara mı dedin bize mi ?

Herkeslere dedim ...

onlar dinler de bizimkiler dinler mi bilmem...

İctihad farkı yapsak kurtarmazmı?
Belki ictihad farklı olursa rahmet ! olur bize ...

ABD'den şaşırtmayan İsrail yorumu!

ABD, İsrail'in Mavi Marmara gemisi baskınına ilişkin soruşturmasının "inandırıcı ve tarafsız" olduğunu öne sürdü.

Türkiye'nin tepki gösterdiği Mavi Marmara baskınıyla ilgili İsrail raporuna, ABD'den destek geldi.

Ankara'nın 'hukuki değil', Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de 'şımarıklık' şeklinde değerlendirdiği İsrail'in Mavi Marmara saldırısyla ilgili ilk raporuna, ABD yönetiminden de yorum geldi.

Konuyla ilgili konuşan ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Philip Crowley, İsrail'in baskınla ilişkin soruşturmasının 'inandırıcı ve tarafsız' olduğunu öne sürdü.

Crowley, "İsrail tarafından yapılan şeffaf, tarafsız ve inandırıcı bir soruşturmanın ürünü olan bu raporun bağımsız olduğunu düşündüklerini" iddia etti.

Crowley, sözlerine şöyle devam etti:

''İsrail'in bu çabasına destek vermekteyiz. Bunun bağımsız bir rapor olduğunu, İsrail tarafından yapılan soruşturmanın inandırıcı, tarafsız ve şeffaf olduğunu ve BM Genel Sekreteri üzerinden devam eden daha geniş sürece katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla bunun, ''bu ya da şu'' şeklinde görülecek bir konu olduğunu düşünmüyorum.''

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, ''Mavi Marmara gemisine düzenlenen baskının incelenmesinde, BM Genel Sekreteri'nin oluşturduğu soruşturma komisyonunu uluslararası toplum için birincil forum olarak görmeye devam ettiklerini'' de dile getirdi.

İsrail donanmasının 31 Mayıs'ta Akdeniz'in uluslararası sularında seyreden Mavi Marmara gemisine düzenlediği, 9 Türk'ün öldüğü askeri operasyonu soruşturmak üzere İsrail hükümeti tarafından oluşturulan, başkanlığını eski yargıçlardan Yaakov Turkel'in yaptığı komisyon ilk raporunu dün açıklamıştı.

Raporda, İsrail askerlerin tavrının uluslararası hukuk kurallarına uygun olduğu ileri sürülüyor.

AA

Kaçak' Alıntı:

İctihad farkı yapsak kurtarmazmı?
Belki ictihad farklı olursa rahmet ! olur bize ...

Genişletmek için tıkla ...

olmazz tiye almazlar bizi
biz camide sıklaştırır
dışarıda sıkıştırırız

Eeee laiklere neden kızarızki ...
Bizden ala laik varmı dünyada ...
Dini hayattan kopartıp , ritüellere , camilere , kıla tüye mahkum etmedikmi ?
HAyırlısı bakalım...
Gene sıklaştıralım bakalım ...
Yanaş ağam şöyle ...

gribim sana geçmesin

her şey s/özde bitmiyor mu
değilim diyorsan değilsindir
grip değilim diyorum başım gripsin diyor
olduğunu zannedip olmadığını,olmadığını zannedip olduğunu gösterecek ağrılar lazım
iç dış yıkama,cilalama var

İHH’dan İsrail Raporuna Yanıt



Mavi Marmara saldırısı ile ilgili İsrail tarafından açıklanan Turkel raporuna İHH’dan yanıt geldi. İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, raporu çöpe atılması gereken, taraflı bir rapor olarak nitelendirdi.


Bülent Yıldırım, "Bu rapor İsrail askerlerini aklayan sözde bir rapordur. İsrail, gemide hırsızlık yapan askerlerini cezalandırdı. Ancak 9 aktivisti öldüren askerlerini temize çıkardı" dedi.
Raporu, bir dezenformasyon çalışması olarak niteleyen Yıldırım, " Çok kötü bir çalışma, Yeni hiçbir şey olmayan bir rapor" dedi.
İsrail Mavi Marmara saldırısıyla ile ilgili raporunu açıkladı. İsrail, raporunda 9 Türk vatandaşının hayatını kaybettiği 31 Mayıs 2010 tarihindeki kanlı saldırıyı uluslararası hukuka uygun buldu. İsrail'i aklayan rapora Başbakan Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanlığı sert tepki gösterdi.
İHH İnsani Yardım Vakfı ve Mavi Marmara aktivistleri de konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenlediler. İHH İnsani Yardım Vakfı'nın Fatih merkezinde düzenlenen toplantıya İHH Başkanı Bülent Yıldırım ve yönetim kurulu üyeleri Hüseyin Oruç, Murat Yılmaz ve Av. Gülden Sönmez katıldı.
Toplantıda konuşan Bülent Yıldırım, İsrail tarafından açıklanan raporun sipariş bir rapor olduğunu dile getirdi.
Sözde bir rapor
Bülent Yıldırım, "Bu rapor İsrail'in kendi askerlerini korumaya yönelik sözde bir rapordur. Gemide hırsızlık yapan askerlerini cezalandırdılar ama 9 aktivisti öldüren askerlerini akladılar" dedi.
İsrail'in kendilerini şaşırtmadığını, böyle bir rapor beklediklerini ifade eden Yıldırım, raporu ciddiye almayacaklarını söyledi.
Körler sağırlar bir birini ağırlar
Yıldırım, "Bu rapor körler sağırlar birbirini ağırlar hikâyesidir. İsrail halkını da kandırıyorlar. Sadece kendi askerlerinin gönlünü almaya çalışmışlar" diye konuştu.
Raporu hazırlayan komisyonda yer alan yabancı hukukçuların skandallarıyla bilindiğini aktaran Yıldırım, "İsrail'e hukukçu desteği vermemiz gerekiyormuş, komisyona almış olduğu üyelere baktığımızda tarafsız gözlemci olarak getirdiği İrlandalı ve Kanadalılar, hayatları boyunca hukuk skandallarına imza atmış kişiler. Hep İsrail yanlısı olmuş, İsrail katliamlarını meşrulaştırmış insanlar. İnsan bazen düşünüyor. Bunlar para mı alıyorlar, hukuku mu satıyorlar?" dedi.
İsrail'in, raporla kendi suçunu kabul ettiğini ileri süren Yıldırım şöyle konuştu: "İsrail bu sözde raporla suçlu olduğunu kabul etmiştir. İlk defa tarihinde bir komisyona rapor vermek zorunda hissetmiştir kendisini. Birleşmiş Milletler'deki panele sunulan bir çalışmadır aslında bu. Bir manada demiştir ki 'Uluslararası hukuk tanımıyorum ama başka da seçeneğim yok. O kadar kötü pis bir şey işledim ki bu panele gitmek zorundayım.' Uluslararası hukuku hiçe sayan İsrail kalkmış bu sipariş raporun başında diyor ki 'Bizim yapmış olduğumuz eylem uluslararası hukuka uygundur.' Hani hiçbir uluslararası hukuku kabul etmiyordun. O kadar çocuğu, insanı katlettin. Uluslararası hukuk açısından ele aldığımız zaman elle tutulur bir cümle bulamıyorum.
İsrail'e 'siz zaten vicdanlarda mahkum oldunuz." diye seslenen Yıldırım, "Bu sözde raporu çöp tenekesine atmak lazım. Dünyanın neresine giderseniz gidin siz mahkum oldunuz." şeklinde konuştu.
İsrail ilk defa rapor hazırlamak zorunda kaldı
Rapor için "tamamen yalan" diyen Yıldırım, "İnsanların bilgisayarlarını, üzerlerindeki elbiseleri, kredi kartlarını çalan askerleri, Netanyahu'nun emri ile temizlemeye çalıştınız. Siz kaybettiniz. Biz size kanmıyoruz. Kimse de size kanmıyor. Bu raporun hiçbir anlamı yoktur. Siz ilk defa bir yerlere bir rapor verme ihtiyacı hissettiniz. Sözde de olsa, dezenformasyon da olsa, sipariş de olsa. Şimdi nasıl yaptığınız hatadan dolayı uluslararası hukuka gelmeye başladınız. Bundan sonra sizin yapacağınız her şey sorgulanacaktır. Her şey hukuk çerçevesinde size geri dönecektir." değerlendirmelerinde bulundu.
İsrail'in kendilerini uyarmadan sabah namazında gemiye saldırdığını ifade eden Yıldırım, "Kaptan köşkünde iki tane ses kaydımız vardı. Bu kayıtlar tüm konuşmaları ve dialogları çekiyordu. Buna el koydular. Samimi iseler bu kayıtları açıklasınlar" çağrısında bulundu.
Gemide silah yoktu
İsrail'in raporda iddia ettiği gibi gemide silah olmadığını belirtti. Yıldırım, "Mavi Marmara gemisinde silah yoktu. İsrail askerlerini birileri vurduysa bunlar gene kendi askerleridir. Biz insani yardım için gittik. Ölsek de öldürmeyeceğiz kararı aldık. Bizde İsrail'in iddia ettiği gibi silah olsaydı ve bizde karşılık verme niyeti olsaydı Türkiye'deki her Türk erkeği askerlik yapmıştır. Silahı nasıl kullanacağını bilir. İsrail askerlerinden aldığımız silahları denize attık" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin raporu çok isabetli
Türkiye'nin BM'ye sunduğu raporun çok isabetli olduğunu belirten Bülent Yıldırım, İsrail'in bundan ders alması gerektiğini vurguladı.
Ambargo kaldırılmalıdır
Yıldırım, "İsrail artık uluslararası hukuka uymalıdır. Ambargo yanlıştır kaldırılmalıdır. Bu 9 kişinin karşılığını vermelidir" dedi.
Yıldırım, 31 Mayıs 2011 tarihinde yeniden gemilerle yola çıkacaklarını, bu sefer 50 gemiyi hedeflediklerini kaydetti.

İsrail gemi katliamında hayat kurtarmış!



İsrail’de dokuz Türk’ün ölümü ile sonuçlanan filo baskını soruşturan Turkel Komisyonu’nun akladığı operasyonu gerçekleştiren komandoların komutanları “Filodaki 7 isyancının hayatlarını kurtardık” iddiasında bulundular.

Filo baskını gerçekleştiren, İsrail’in Deniz Komandoları Birliği’nin tibbi bölümü şefi Yarbay Doktor A. “filodaki isyancıların hayatlarını kurtardıklarını” öne sürerken, “yedi isyancının hayatları kurtarıldı ve 12 isyancının tibbi komplikasyonları önlendi” diye konuştu.
Deniz komandoları komutanları, Mavi Marmara baskınına ilişkin olarak “Marmara olayı kahramancaydı” sözlerini kullanırken, Ynet’e konuşan bir subay, gemideki yolcular için “Öldürmeye geldiler. Baltalar ve bıçaklar başka bir biçimde yorumlanamaz” görüşünü öne sürdü.
Bu arada, Ynet’e göre, Deniz Komandoları Birliği’nin tıbbi bölümü şefi Yarbay Doktor A, “O kadar kıdemli doktorların ve o kadar tıbbi ekipmanın yer aldığı başka bir deniz operasyonunu hatırlayamıyorum” dedi. Yarbay, “Komandolar, yaralanan isyancılarını tedavi etmek ve hayatlarını kurtarmak için yer türlü çaba gösterildi” şeklinde konuştu. Haberde şöyle devam edildi:
“Tıbbi ekip, ‘yedi isyancıların hayatlarının kurtarıldığını, 12 isyancının tıbbi komplikasyonlarının önlendiğini’ tahmin ediyor. Toplam olarak, yaralanan 55 yolcunun farklı düzeylerde tıbbi yardım aldı."(
ANKA

Dayak, sakinleştirici, sonra tekrar dayak!



Türkiye'nin BM'ye sunduğu Mavi Marmara raporunun tam metnine ulaşıldı. Rapora göre, dayak yiyen yolculara sakinleşmeleri için iğne yapıldı, titremeleri geçince tekrar dövüldü. Rapora giren İsrail vahşeti ifadeleri:


Habertürk, İsrail’in Mavi Marmara saldırısının ardından kurulan Soruşturma Paneli’ne Türkiye’nin sunduğu “ara rapor”un tam metnine ulaştı. Rapora göre, dayak yiyen yolculara sakinleşmeleri için iğne yapıldı, titremeleri geçince tekrar dövüldü. İsrail vatandaşı olan bir Arap, sorgulanmaya polis arabasının içinde bir metal kutuda, elleri ve ayakları prangalı şekilde 8 saat bekletildikten sonra götürüldü. İşte rapora giren ifadeler:
Arap ve İsrail vatandaşı olan Lubna Masarwa, çırılçıplak soyularak arandı. Sorgulanmaya polis arabasının içinde elleri ve ayakları prangalı bir şekilde 8 saat bekletildikten sonra metal bir kutunun içinde götürüldü.
Yolcular elleri kelepçeli ve dizlerinin üzerinde güverteye dizildiğinde, İsrail askerleri, helikopterlerle saatlerce buz gibi deniz suyunu üzerlerine döktü.
Yolcular uçağa kendi başlarına yürüyerek gitmek zorunda bırakıldı. Yürüyemeyecek olanlara yardım edenler dövüldü.
Ali Buhamd adlı yolcu, “İsrail askerinin yaralı bir Türk’ü kafasından vurdugunu gördüm. Yanındaki arkadaşı yardım istedi ama o ölüme terk edildi” dedi.
80 yaşındaki yolcuya tuvalet izni verilmedi, soyularak bekletildi.

KÜÇÜK HÜCREDE HAVASIZLIKTAN ÖLÜYORLARDI
Maryam Luqman Talib, 13 kadınla birlikte havalimanında 11 saat boyunca kamyonetin içinde bekletildi. İsrailli asker üç kadının yüzüne vurdu ve saçını çekti.
Jan Línek havalimanında bir hücrede 7 kişiyle tutuldu. Bir saat boyunca havalandırma açılmadı. Havasızlıktan ölmek üzereydiler.
İsrailli yetkililer, yolculara, sorguya gitmeden önce sadece İbranice “İsteyerek ve yasadışı bir şekilde İsrail’e girdim” yazılı bir belge imzalattı. Belgeyi imzalamayı reddeden yolcular feci şekilde dövüldü.

HAYAT KURTARMIŞLAR
İsrail’de dokuz Türk’ün öldüğü filo baskını soruşturan Turkel Komisyonu’nun akladığı operasyonu gerçekleştiren , Deniz Komandoları Birliği’nin tıbbi bölümü şefi Yarbay Doktor A, İsrail raporundan duydukları memnuniyeti dile getirirken, “Filodaki yedi isyancının hayatlarını kurtardık” iddiasında da bulundular.

HABERTÜRK