İslamoğlunun Suriye Hutbesi

talib

Kıdemli Üye
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
21,906
Tepkime puanı
1,076
Puanları
0
Konum
İstanbul

Bak sana orjinal bir nakil vereyim, google'da bulamazsin.

Peygamberlerin insanlardan secilmelerinin gerekceleri baska ayetlerde dile getirilmektedir. Burada daha kestirme bir yol izlenmis ve "bilmiyorsaniz zikir ehline sorun" denilmistir. Bu isin ehli, kendilerine daha once peygamber gonderilmis ve bu peygamberlere iman etmis olanlardir ki bu konuda ilk akla gelenler Yahudiler ve Hristiyanlardir. Onceki donem insanlarina gonderilen peygamberler de insanlar arasindan secilmislerdir.

Butun peygamberler, peygamberliklerini ispat eden mucilerle destelenirler. Mucizeler peugambere iman etmenin araclaridir. Mucizenin kendisi amac degildir. Asil tabi olunacak ve uyulacak hususlar peygambere indirilen kitap ve sahifelerde bulunanlardir. Peygamber kendisine indirilen kitap veya sahifelere cagirir. Eger o peygambere kitap veya sahifeler indirilmemisse kendisinden once indirilmis olan kitap veya sahifelere cagirir. Peygamberimize de Kuran indirilmistir. Kuran, hem peygamberimizin peygamberligini ispat eden mucizesidir hem de kendisine indirilen talimatin tamamidir.

Mana değişti mi? Bilmiyorsanız, bilenlere sorun demiş işte. Orada hususi manada bilecek olanlar kimlerse onlara sorun demiş. Ayet bir ana işaret etmez, her zamanın ondan alması gereken manası vardır. Ayetin genel manası, bilmiyorsanız, o konuda ehil olanlara sorun demektir. Biz de farklı bir şey demedik. Tefsiri, tefsir konusunda uzman olana sorarız dedik.
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Merhum Gönenli Mehmed Efendi ks. edirnekapı caminin altındaki çay bahçesinde, yaklaşık 10 kişilik grup, sohbet ediliyor,,, Merhum Hocamız, bir konuyu anlatıyor, arkadaşlarımızdan biri k, her gün beraberiz hemen hemen, Hocamızın konuşmasını bitirmesini bekler, çünkü bir mesele soracaktır, Hocamız meseleyi bitirmek üzere iken, arkadaşımızın soru sormasına fırsat kalmadan, gömleğinin cebinden, ufak bir risale çıkartır ve arkadımıza uzatır, risale yi alan arkadaş, hayretler içerisindedir, çünkü o ana kadar konuşulmamış bir meseleyi soracaktır, oda, darul harb nedir, darul islam nedir, Hocamızın uzattığı risalenin üzerinde yazılı olan başlıkta şudur, darul harp nedir, darul islam nedir....Hayatını Kur an a adamış, binlerce hoca ve hafız yetiştirmiş, talebelerin harçlıklarını kendi karşılamış, bir zat ile, kendinden menkul sanal müçtehidler...
kalp gözümüz açıkmış, he açık hemde 7*24...
 

levent48

Kıdemli Üye
Katılım
12 Şub 2012
Mesajlar
3,518
Tepkime puanı
142
Puanları
0
Dinleyeyim dedim de 40 dk hutbe mi olur ya :)

İlk dakikaları dinledim, ümmetin bölünmesinden şikayet edecek herhalde. Fakat kendisi orada bulunan Nimetullah Hoca'yı överken, aslında onun arkasından onun gibilere müşrik diyebilecek karakterde birisi. Yani müslüman öldüren müslümandan çok da farkı yok hocanın. O manen öldürüyor müslümanı, diğerleri madden de öldürüyor. Bana göre manen öldürmek daha büyük cinayettir. Ki manen öldürmeden maddi olarak da öldürecek motivasyonu bulamazsın.

Hasılı kelam, hoca hele bir sus ya :) Ümmeti bölenler sizsiniz.

Mükemmel tespitler...Ahir zamandan olsa gerek her mücrim en çok kendi suçundan şikayet ediyor....
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Usta çırak örneği de çok yaygındır. Daha ona gelmedim :)

Aynı şeyleri deyip duruyorlar, ben ne edeyim :)

Ya hu Allahu Teala bu dünyada esbab perdesi altında tasarruf ediyor, hükmünü sürdürüyor. Emir aleminde yaşamıyoruz.

Şifa doktordan geliyorsa, rızık patronundan geliyorsa, feyiz de şeyhinden gelir. Diğerleri nasıl oluyorsa, bu da olur. Diğerleri nasıl şirk olmuyorsa, bu da olmaz. Bir insan en fazla bence oradan gelmez diyebilir. O da bilgisizliğinden. Onu anlarız, cahil der geçeriz ama şirk mirk dediniz mi, çalışan herkes müşrik o zaman. Allah'a değil, patronuna dayanmış :)

Bak bu patron örneği de güzel oturdu rızık bağlamında :icon_petting: :D

Feyz düşünceden gelir talib gerisi dış kapinin mandali absürd kiyaslarin var ama sen ve ehavatin da böyle mutlusunuz ilginç tabi, sen kendini içerden onarmadikca disarinin sana pek faydasi olmaz her şey kişide bitiyor neyse cokoprens ister misin :)
 

talib

Kıdemli Üye
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
21,906
Tepkime puanı
1,076
Puanları
0
Konum
İstanbul


Mükemmel tespitler...Ahir zamandan olsa gerek her mücrim en çok kendi suçundan şikayet ediyor....

Forum ortamı. Siz beni tanımazsınız, ben sizi tanımam. talib de levent48 de burada sanal karakterler gibi. Bir tanışıklık yok. Şu bilinmezlik ortamında bile "mükemmel tespit" demesi, nefsin öyle hoşuna gidiyor ki... Manevi durumumuzu buradan anlayın işte.

Size bize bir şeyh lazım yani dostlar :) Sizin derecenizi artırır belki ama en azından beni de düştüğümden yerden kaldırabilir.

Nefs engelini aşmak, öyle her yiğidin harcı değildir. Ben çok iyi yerdeyim diyen kardeşim, daha nereler var sen bilin mi!..
 

talib

Kıdemli Üye
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
21,906
Tepkime puanı
1,076
Puanları
0
Konum
İstanbul
Feyz düşünceden gelir talib gerisi dış kapinin mandali absürd kiyaslarin var ama sen ve ehavatin da böyle mutlusunuz ilginç tabi, sen kendini içerden onarmadikca disarinin sana pek faydasi olmaz her şey kişide bitiyor neyse cokoprens ister misin :)

Filozofların rehber olması gerekirdi o zaman :)

Kıyamet sabahı anlayacağız asıl işin hakikatini. Siz nasıl mutlu iseniz, herkes de kendi yolunca o kadar mutludur.

Teşekkür ettim, almayayım, halen diyetteyim. Arkadaşa yemek ısmarlatıcam diye biraz fazla yedim bugün ama bugün de böyle olsun :)
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Mana değişti mi? Bilmiyorsanız, bilenlere sorun demiş işte. Orada hususi manada bilecek olanlar kimlerse onlara sorun demiş. Ayet bir ana işaret etmez, her zamanın ondan alması gereken manası vardır. Ayetin genel manası, bilmiyorsanız, o konuda ehil olanlara sorun demektir. Biz de farklı bir şey demedik. Tefsiri, tefsir konusunda uzman olana sorarız dedik.
O halde biraz daha acik ifade edeyim.

Burada, melek peygamber isteklerine karsi daha onceki peygamberlerin de insan olduklari vurgulaniyor. Yani sizler neden melek peygamber beklentisi icerisindesiniz, daha onceki peygamberler de sizler gibi birer insandi. Bilmiyorsaniz onceki vahyin mensuplarina yani Yahudi ve Hristiyanlara sorun deniyor, yani ehli kitaba. Diyanetin meallendirmesine bakarsan orada da parantez icerisinde ayni anlami verdigini gorursun.
 

Takiyüddin

Yasaklı
Katılım
17 Kas 2014
Mesajlar
329
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Vahyin Penceresinden adl programinda, hakli olarak İbn'i Arabi'nin butun kufurlerini tek tek sayar ancak tekfir etmez. Hatta bir yazisinda der ki; Siz İbn'i Arabi'yi tekfir etseniz onu savunmak zorunda hissederim kendimi. :)

İste en buyuk samimiyetsizligi budur, son vurusu asla yapmaz. Sebebini bir vesileyle anlatirim ins.

Samimiyetsizlikle hiçbir alakası yok. Adam kendi kendine, bir takım düşünüşlerle kusurlar bulmuş ve bunları kendi düşünce sisteminde bir yerlere oturtuyor ki, dikkatli bakınca anlaşılabilir bir durum.

Bir bizim türkler mi anlamıyor? Her kullanımda öyle olmamışsa da, arapcada yeri gelmiş ki sahabeler de böyle kullanmış. Küfür ayrıdır, kafir ayrıdır. Biri fiile, diğeri isme aittir.

Küfür günahtır, kafirlik "(özel) delilleri örte örte islamsızlığı mühürlenmişliktir". O günahı (yer yer) fasık da işler, müşrik de işler, kafir de işler, müslüman dahi işler.

Müslümanın kafirden, diğerlerinden farkı, aklı bir şeye erince, özel delilleri kurani bir söz ve eda ve hatta atmosfer ile görünce "kötü ve katı kalb ve terbiyesizlik" ile örtmemesinde gizlidir.
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Filozofların rehber olması gerekirdi o zaman :)

Kıyamet sabahı anlayacağız asıl işin hakikatini. Siz nasıl mutlu iseniz, herkes de kendi yolunca o kadar mutludur.

Teşekkür ettim, almayayım, halen diyetteyim. Arkadaşa yemek ısmarlatıcam diye biraz fazla yedim bugün ama bugün de böyle olsun :)

Filozoflari küçümseme talip bak bazi filozoflar der ki biz hakikati kendi cabamizla kazandik peygamberlere ise verildi, bu elbette tartışılır fakat bu görüşü ters yüz ettiğimizde sizinle ortak noktalari ortaya çıkıyor sizce de velilire bir takim gizli ilimler verilmistir ki bu peygamberlerde de bulunmayabilir işte hizirin ilmine vakiftir vs. bu noktada kim şeyh kim tu kaka..
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Eflatuna veya sokratese, İsa asm. ın risaleti sorulunca, soranlara gidin iman edin der, kendisine sen de gel iman et denilince, ben yolumu buldum der...
 

talib

Kıdemli Üye
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
21,906
Tepkime puanı
1,076
Puanları
0
Konum
İstanbul
Filozoflari küçümseme talip bak bazi filozoflar der ki biz hakikati kendi cabamizla kazandik peygamberlere ise verildi, bu elbette tartışılır fakat bu görüşü ters yüz ettiğimizde sizinle ortak noktalari ortaya çıkıyor sizce de velilire bir takim gizli ilimler verilmistir ki bu peygamberlerde de bulunmayabilir işte hizirin ilmine vakiftir vs. bu noktada kim şeyh kim tu kaka..

Nihayetsiz ilme sahip olan Allahu Tealadır. Her kula farklı şeyler verebilir. Bunda anlaşılmayacak bir şey yok. Peygamber dediğiniz de bir insan. Veli dediğiniz de. Peygamberler tabi ki mutlak fazilet noktasında üstündür. Bunda şüphe yok. Ama hiç kimsenin ilmi Allah'ın ilmine denk olacak değildir. Ve ehli sünnet her velinin kerametini, bağlı bulunduğu peygamberin mucizesi saymıştır. Zira o veli, o peygambere uymak ile velayeti elde etmiştir.

Bir insan bir mevzuuda mesafe kat ettikçe o meselede daha başka bir derinlik kazanması işin tabiatında da vardır.
 

Takiyüddin

Yasaklı
Katılım
17 Kas 2014
Mesajlar
329
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Kafir, kufurun failidir.
Yanlışsın... Saçmalıkta insanlar sınır tanımıyor... Senin bu dediğin ya siyah ya beyaz demektir. Hayır İşbu kafirin fiili küfür değildir, kafirin bazı fiilleri küfürdür. Bu kadar basitti ama işte bilgisizce genellemeye veya indirgemeye bayılıyor insan!

Küfrü işleye işleye kafir olunur.

Senin dil ve mantık bilgin bu kadar mı? "fiili evirip çevirince benzer seslerle oluşan isim, sadece o fiile ait isimdir anlamına gelir" dersin. Halbuki durum böyle değildir.

Hatta, belki de, sana göre "bir gün kalkınca yozlaşılıverilir!"."Gökten vahiy indiği" gibi "şeytan fısıldayıverir birisine" sonra uyup da kafir olur!

Hayır hayır, insan bir anda değil, yapıp edegeldikleriyle yozlaşır, yoldan uzaklaşır, bu kesindir.

Bazen denir "bir günahla oldu", hayır ya olmamıştır; insanlar yanlış bakıyordur, görüleri bulanıktır. Fikri kıvam, nefsi hevai cebri atmosfer müsait değildir. Ya da "arka planda düşünüp tartıp ede geldikleriyle" fasık olmuştur.

Kafirin her adımı makbul değilse bile küfür olmadığı gibi, müslümanın her adımı iyilik olsaydı, bile her "iyilik fiili" müslümanlık değildir, makbul değildir.

Kafirin müslüman vasıfları galebe gelirse allah ona vesile yaratır, müslümanın kafir vasıfları galebe gelirse allah onu gitti yolda kafir eder. Yaptıkları ettikleri dolayısıyla eder.
 

Takiyüddin

Yasaklı
Katılım
17 Kas 2014
Mesajlar
329
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Red ve kabul o numaraları bana yazıyorsan sana söyleyeyim bana "tevbe suresi altmışaltı" diye gidip açıp meal okuyacağımı sanma bir.

O söylediklerimden bir şeyler anlarsan sadece sana yarar kimse zaten bir şey anlamıyor, senin kadar anlamayacak, dikkat edemeyecek, gerek de yok, iki.

Bunlar kafirleri mazur görmekle, sebepsiz merhamet devşirme çabası, mazur gösterme çabası falan da değil, böyle veya daha fazlası sanan dangalaklar cemaat halinde sanıyorlar, çoğunun cemaatinin şaftı kayık, itikadı bozuk, hatta bir kısmı da zamanla da bir yerde patlıyorlar, kendilerini avama dahi ispat ediyorlar. Çünkü başka ayetleri bilmiyor ve cahilliklerinden veya bilinçlerinden küfrediyorlar, üstlerinden fazla geçtiklerinden ve fazla söylediklerinden, putperestler gibi, duyarsızlaşıyorlar. Adalet hikmetine, Davranış hikmetine, muhatabiyet hikmetine, tevhidi teyakkuza ekserisi muhaliftirler fakat tutkularının esirleridir birkaç bilgi oyuncaklarıyla iki-üç günleri eşittir, hayatlarını öyle idame ettirirler, üç!
 

Takiyüddin

Yasaklı
Katılım
17 Kas 2014
Mesajlar
329
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Eflatuna veya sokratese, İsa asm. ın risaleti sorulunca, soranlara gidin iman edin der, kendisine sen de gel iman et denilince, ben yolumu buldum der...
ee? Bu sallamasyonun amacı nedir? Bunu farzetme özürlü, (yargıya delil için kullanılmasına rağmen aynı yargı ilaveli) farzı muhal'i ne anlama getiriyorsun? Felseciler için toptan? Yani felsefe "bilgi sevgisi"yken, peygamber as. mümini hikmet arayıcısı olarak tanımlamışken?

Sana söyleyeyim, tutup "peygamber, müminler felsefecidir" demenin anlamı olmadığı gibi, felsefecileri de tutup şöyledir, böyledirler diye genelleyip üfleyerek söndürmenin de, sırf literatürde "felsefeci" diye anıldılar diye, sırf son asırların sömürücüleri veya onların akrabaları, felsefecileri genel olarak takdir ediyorlar diye, "felsefeci dediklerinin rehberlik özellikleri olmamıştır, sadece (zaten gerizekalı olan toplumların) kafalarını karıştırmaktan başka bir şey yapmadılar" demenin anlamı yok...aslında var, kolaycılık..Üstünlük (kuruntusu) iddiası. Mümin, hiçbir zaman üstünlüğü iddia ederek üstün olmaz, hatta öyledir ki kuran ayetinde bunu (şartlı bir cümle ile!) hatırlatma durumuna geçmiştir. Size düşen, kibirle doğil, kolaycılıkla değil adım adım "doğrucuk"lara ulaşmak, onlardan teşekkül olan tevhidi manaya ulaşmaktır. bunu yaparken rehberiniz kuran, ilhamınız mana, aşkınız faydalı, şevkiniz duru olmalı.

Hadi diyelim öyle demiş olsunlardı sokrats ya da eflatun! adamın latinceden bilmem hangi dile sonra bilmem hangi dile sonra türkceye çevrilen nakillleri üstünden konuşurken en azından iddialı konuşmanın anlamı var mıydı? Onların gerçek yerleri ve konumlarını belirlemekle ilgili! Kendinize iş edindiğiniz zanlara bakın hele! Aslında sizin onlarla hiçbir amacınız yok, subliminal mesajlarla kensinizce neyle olduğu belli olmayan bir takım odaklarla veya güruhlarla mücadele edeceksiniz!

Sokrates, benim bildiğim sokrates, farzı muhal,eğer demiş olsaydı ihtimal ki şu yönde derdi, "ben gidip de el vermem, ben yolumu buldum, bir cba("bedel-fayda hesabı") da yaptım gidip ona şahit olup yanında olamam, belki ömrüm ve yol da uzun, yetmez, sırf bir veya birkaç söylenti için, hele! buradaki duruşumdan olamam!"....

Sokratesin meygamber olduğunu zannını (faydasız olmasına rağmen) besleye besleye zannı vehme çevirecek bir aptal dahi yokken (kimse öyle birşeyden hiçbir aptalca veya akıllıca fayda elde edemeyecekken) benden bunu bekleme, fakat ihtimal ki pek çok peygamber biribiri hakkında, soranlara senin o konuşturmandaki gibi öyle söylemiştir, soranlara öyle yönde cevap vermiştir! (Peygamberler beşerlerdi, herşeyi bilmezlerdi, birbirlerini de bilmedikleri olurdu, özellikle sizin önem verdiğiniz şeyleri bilmekle ilgili özel bir istek veya amacları da olmadığı gibi allahın da öyle bir amacı yoktu!)

Farz-ı muhal faraziyenin de bir mizanı var!
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Gecenin bu vaktinda uzun uzun anlatmayayim diye o numaralari verdim.
 

kilicarslan

Kıdemli Üye
Katılım
14 Mar 2013
Mesajlar
4,054
Tepkime puanı
41
Puanları
0
ümmetin hali ortadadir, birileri disardan bu cografyayi kasten karistiriyor buda malumdür. Ancak bizd hic mi suc yok, biz tekrar biraraya gelme namina ne yapiyoruz?

Koca avrupa ve bati 2. dünya savasinda birbirlerini kestiler, milyonlarca insan öldü. Bütün bunlara ragmen simdi kanka oldular.

Birlikten kuvvet dogar, onlar bile bunca seye ragmen birlik olabiliyorken, bizler hayli hayli olmaliyiz. Islam kardeslik dini, kardesini sevmeyen cennete giremez diyn bir din. Zaman bir olma , diri olma zamanidir.
 
Üst