İslam ülkeleri ne kadar İslami?

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
George Washington Üniversitesi’nden Scheherazade S. Rehman ve Hossein Askari uluslararası akademik bir dergide (Global Economy Journal) “İslam Ülkeleri Ne Kadar İslami?” adlı bir makale yayınlamış. Bu makalede "İslamilik Endeksi" diye bir başlık altında İslam ülkelerinin ve İslam ülkesi olmayan ülkelerin “İslamiliğini” gösteren bir endekse yer vermişler.

"İslam ülkesi" olarak bilinen ülkeler 7 tane: Afganistan, Bahreyn, İran, Moritanya, Umman, Pakistan ve Yemen.

12 ülke İslam’ı devletin "resmi dini" olarak kabul ediyor: Cezayir, Bangladeş, Mısır, Irak, Kuveyt, Libya, Malezya, Maldivler, Fas, Tunus, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri...

Ulusal bazda İslami uygulamaları "benimseyen" ülkeler de dahil edilince, İslam İşbirliği Teşkilatı'na üye 57 ülke kategorilendirilmiş:

a) İslam’ı devletin resmi dini olarak kabul eden ülkeler
b) İslam’ı devletin ana dini olarak kabul eden ülkeler
c) dikkate değer bir Müslüman nüfusa sahip olan ülkeler
d) kendilerini İslam cumhuriyeti olarak ilan eden ülkeler

Ve bunlarla birlikte İslam ülkesi olmayanları da katıp, "İslamilik Endeksi" araştırmasına toplam 208 ülkeyi dahil etmişler.

"İslamilik Endeksi" nedir?
Bu şu demek: Örneğin; Yeni Zelanda bir İslam ülkesi veya İslamın yaygın olduğu bir ülke "olmamasına" rağmen; ekonomi, hukuk, yönetim, siyasi haklar ve insan hakları bakımından İslami kriterlerle ne kadar uyumluluk gösteriyor, ne kadar "İslami" yaşıyor?

Bunun yanında İslam ülkesi ve İslami uygulamaları benimseyen ülkeler ne kadar "İslami" yaşıyor? Araştırma ve sonuçlar oldukça çarpıcı.

İslamilik Endeksi sonuçlarında İlk 10 içerisinde ne bir İslam Ülkesi ne de bir İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülke var.

1. YENİ ZELANDA
2. LÜKSEMBURG
3. İRLANDA
4. İZLANDA
5. FİNLANDİYA
6. DANİMARKA
7. KANADA
8. İNGİLTERE
9. AVUSTRALYA
10. HOLLANDA

Araştırmada İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi olan ve listeye 38. sıradan girmeyi başaran MALEZYA şu anda en İslami ülke diyebiliriz.

Malezya'yı 48. sırada Kuveyt, 64'te Bahreyn (kendisi 7 İslam ülkesinden biri), 65'te Brunei, 73'te Uganda takip ediyor. TÜRKİYE mi?

Türkiye, 103. sırada (YÜZ ÜÇ)...

208 ülkeden 206. sırada son İslam ülkesi ise Somali

Özetlersek: Yeni Zelanda, Lüksemburg, İrlanda ile başlayan listedeki ülkeler "İslamilik" olarak hepimizi hallaç pamuğu gibi atıyor.

Bunu nasıl yapıyorlar?
Şeffaflıkla. Devlet yönetiminden, insan haklarına, hukuktan, siyasi haklara kadar tamamen "İslami" kriterlere göreler

Yazarlar, İslam dininin ortaya koyduğu iktisadi ilkelerin temelinde iktisadi adalet ve sürdürülebilir büyüme, yaygın refah ve istihdam, İslami ekonomik ve finansal teamüllerin uygulanmasının olduğunu düşünüyorlar. Dünya ülkelerini sıralamak için kullandıkları 12 temel iktisadi prensibi şöyle belirlemişler:

1. Toplumun tüm üyelerine eşit iktisadi fırsatlar

2. İktisadi adalet

3. Sözleşmelerin ve mülkiyet haklarının korunması

4. Çalışmak isteyen herkese istihdam imkânlarının oluşturulması

5. Eğitim imkânlarının eşit sağlanması

6. Yoksulluğun önlenmesi ve temel ihtiyaçların karşılanması (gıda, yiyecek, elbise, sağlık gibi)

7. Vergilerin toplumun diğer ihtiyaçları için kullanılması

8. Tabii kaynakların toplumun bugünkü ve gelecekteki üyeleri düşünülerek yönetilmesi

9. Yolsuzluğun önlenmesi

10. Destekleyici bir finansal sistem oluşturulması

11. Faizin kaldırılması da dahil finansal temaüller

12. Devlet yapısının bu ihtiyaçları karşılayacak verimlilik ve etkinlikte olması

Bu prensiplere uyan ilk 10 ülke arasında İslam ülkesi yok.

1. Yeni Zelanda

38. Malezya (İİT)

64. Bahreyn (İslam Ülkesi)

103. TÜRKİYE (İİT)

206. Somali (İİT)

Halimiz ahvâlimiz. Hulusi Takçı
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Yasal olarak ilk önce faiz belasının yok olduğunu görmek isterdim... Ekonomik güç sanki insanı daha özgür kılıyor hem birey hem devlet olarak...
 

nefahtü

Kıdemli Üye
Katılım
21 Haz 2013
Mesajlar
5,117
Tepkime puanı
337
Puanları
0
Konum
istanbul
Müslüman edepsiz, yalancı, hırsız, yolsuz, zalim, iftiracı, gıybetçi, hasetçi, açgözlü, pis, düzensiz, tembel, bencil.. de olmamalıdır; ama bunların hepsi bugünün Müslümanlarında bolca var. İsraf ve savurganlık ise ülkeye ve topluma felaket getirecek boyutlara doğru ilerliyor.


Peygamberimiz (s.a.), “İktisadlı davranan yoksulluğa düşmez” buyuruyor.


İktisatlı davranmak hem makul, meşru ve dengeli tüketmek hem de gelir ve kazançtan bir miktarını biriktirmekle gerçekleşir.


Bu bir miktarını biriktirme işine “tasarruf” deniyor.


Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca yapılan bir araştırmaya göre tasarrufta dünyanın hayli gerisinde bulunuyoruz; dünyanın en kalabalık nüfusuna sahip Çin’in yüzde 50’nin üzerindeki tasarruf oranıyla beşinci sırada bulunması tasarruf yapmanın sadece yüksek gelire bağlı olmadığını gösteriyor. Bu bir eğitim meselesi olarak karşımıza çıkıyor.


İsraf ise her ne kadar göreceli olsa da en zenginimizden en yoksulumuza kadar kendi durumu içinde ve durumuna göre israfın bulunduğu bir gerçek.


En yaygın israf çeşitlerini hatırlayalım:


Su israfı


Peygamberimiz (s.a.), “Nehrin yanında bile olsanız suyu israf etmeyin” buyurduğu halde suyu israf ediyoruz. Musluk icat edildi su israfı kolaylaştı; yıkanırken, abdest alırken, bir şeyi yıkarken musluk devamlı açık kalıyor, kullanılan suyun birkaç misli boşa akıyor. Zirai sulamada mümkün olan yerlerde damlama sistemi kullanılmazsa suyun çoğu boşa, hatta zarara gidiyor.


Ekmek israfı


Türkiye Fırıncılar Federasyonu verilerine göre Türkiye’de günde üretilen 91 milyon ekmekten 5 milyona yakını tüketilmeyip çöpe gidiyor.


Açık büfe yiyecek sunan tesislerde kullanıcıların çoğu yiyeceğinden fazla ekmek, yemek, tatlı ve meyve alıyorlar, ortalama yarısını artırıp tabaklarda bırakıyorlar ve bunlar da çöpe gidiyor.


Elektronik alet ve motorlu taşıt israfı


Türkiye’de akıllı telefon kullanımı yüzde 84’e ulaşmıştır. Araştırmada, ortalama akıllı telefon değişim süresinin ise 3,2 yılda bir olarak hesaplandığı vurgulanmıştır.


Bu akıllı telefonların büyük ölçüde akılsızca kullanıldığını, gereksiz, faydasız ve üstelik zararlı oyunlarla en değerli nimet olan vakitlerin heba edildiğini hepimiz biliyoruz.


Araştırmaya göre, Türkiye’nin yüzde 27’si otomobil sahibi. Otomobil sahiplerinin yüzde 10’u 2-3 yılda bir otomobilini değiştiriyor. Otomobil ortalama değişim süresi ise 6,2 yılda bir olarak kayıtlara geçmiştir. Toplu ulaşım araçlarının kullanılabileceği yerlerde hem de bir kişi için bir araba ile yola çıkmak da hesabı zor verilecek bir israf örneğidir.


Biz nasıl Müslümanlarız Allah aşkına! Kitapta ve Sünnette ne varsa çoğumuzda onun zıddı var; işte bu yüzden hem İslam’ın imajına zarar veriyoruz hem de ümmet olarak izzetden zillete düşüyoruz!


İsrafın dünyadaki zararları yanında ahirette de hesabı ve sorumluluğu olduğunu unutmayalım.

Hayrettin Karaman
 
Üst