İslam Hukukunun Delilleri
İslam hukuku ilahi menseli bir hukuk sistemidir ve hükümleri müctehid denilen hukukculari tarafindan kitab, sünnet, icma ve kiyas denilen dört ana kaynaktan cikarilmaktadir. Kitab, Allah tarafindan Hazret-i Muhammed´e indirildigine inanilan Kur´an´dir. Hukuk kaynagi olarakkitabtan sonra ikinci sirada gelen sünnet ise Hazret-i Muhammed´inbelli konulardaki söz, davranis veya tasvipleri demektir.
Sünnet baglayiciligini kitabtan alir. İcma, bir devirde yasayan müctehidlerin bir meselenin cözümü hakkinda görüs birligine varmasidir. Artik bu görüs birligi, hem de o devirde yasayan ve hemde daha sonra gelecek kimseler icin baglayicidir. Kitab ve sünneti müctehid denilen ve belli bir ehliyeti tasiyan hukukcular anlayip yorumlarak bunlardan hüküm cikarabilir.
Müctehid bir hukukcu, önüne gelen bir hukuki meselede, kitab, sünnet ve icma´da birhüküm bulamazsa veya bunlar yeterince acik degilse, bu takdirdebenzer bir meselede verilmis olan cözümü buraya da uygular. Buna kiyas denir. Kiyas yapilirken ayrica baska bir takim hususlar da göz önünde tutulur ki bunlara hukukun tali kaynaklari denilir. İstihsan, maslahat, örf ve adet, Medine halkinin ameli, istishab, sahabi fetvasi, zaruret, serayi-i salife gibi. Hukukcular, nass denilen kitab ve sünnet tefsir ederken ve kiyas ameliyesinde bulunurken iste bu tali kaynaklardan da yararlanir. Sözgelisi hukuki bir meseleyi cözerken, o belde de gecerli bir örf ve adet kurali varsa kiyasi bu yolda yapar. Eski ilahi hukuk sistemlerine ait hükümleri de cogu zaman böyledir. Bunlar serayi´i- salife veya serayi´u men kablena diye bilinir.
Önde gelen Osmanli hukukcularindan Tasköprüzade, bir ilimler ansiklopedisi mahiyetindeki eseri Mevduatu´l-Ulum´da diyor ki: “Kur´an´daki bilgiler üc kisimdir.
Birincisi kisim bilgileri Allahdan baska kimse bilmez. Allahin isim ve sifatlari böyledir. İ
kinci kisim bilgileri yanliz Hazret-i Peygamber ile ayrica rasih alimler denilen kimselerin anlayabilecegini yine bizzat Kur´an bildirmektedir. Mütesabih ayetler böyledir.
Ücüncü kisimbilgiler ise Hazret-i Peygamber´e bildirilmis ve insanlara da bildirmesi emredilmistir. Bunlar gecmis insanlarin hallerini bildiriyorsa kisas, dünya ve ahirette yaratilmis ve yaratilacak olanseyleri bildiriyorsa ahbardir.
Bunlar da yanliz Peygamberin bildirmesiyle anlasilir.
Ücüncü kisim bilgilerin son dali ise akil, tecrübe ve ilim ile ansilabilir, ki fen bilgileri ile inanilmasi ve yapilmasi gereken seyler, yani ahkamdan ibarettir”.(Tasköprüzade Ahmed: Mevduatu´l -Ulum, Derseadet 1313, 414-415.). Kisas, kissalar; ahkam, hükümler demektir. (Kissalar hakkinda müstakil arastirmalar yapilmis ve bunlarin Islam ilimlerin deki yeri ortaya konmaya calisilmistir. Sözgelisi: Said Simsek: Kur´an Kissalarina Giris, Istanbul1993; Idris Sengün: Kur´an Kissalari Üzerine, Izmir 1994.).
Ahbar ise haberin cogulu olup, kainatin yaratilisindan kiyamete kadar ve kiyametten sonra olmus ve olacak hadiseleri bildirir. İslam hukuku Kur´an´daki ahkamdan, yani hükümlerden meydana gelmektedir.
Ancak derin ilim sahibi hukukcular Kur´an´da gecen ve tarihi hadiseleri konu alan kissalardan bile hukuki hükümler cikarma maharetini gösterebilmislerdir. Mesela Kehf suresinde, Hazret-i Musa ile Hazret-i Hizir arasinda gectigi anlatilan hadiseden, yirmiye yakin hukuki hüküm cikarilmistir. Bunlar İslam hukukuna ait kitablarda sayilmaktadir. İste eski seriatlere ait hükümler cogunlukla bu kissalarda nakledilmektedir.
İslam hukuku ilahi menseli bir hukuk sistemidir ve hükümleri müctehid denilen hukukculari tarafindan kitab, sünnet, icma ve kiyas denilen dört ana kaynaktan cikarilmaktadir. Kitab, Allah tarafindan Hazret-i Muhammed´e indirildigine inanilan Kur´an´dir. Hukuk kaynagi olarakkitabtan sonra ikinci sirada gelen sünnet ise Hazret-i Muhammed´inbelli konulardaki söz, davranis veya tasvipleri demektir.
Sünnet baglayiciligini kitabtan alir. İcma, bir devirde yasayan müctehidlerin bir meselenin cözümü hakkinda görüs birligine varmasidir. Artik bu görüs birligi, hem de o devirde yasayan ve hemde daha sonra gelecek kimseler icin baglayicidir. Kitab ve sünneti müctehid denilen ve belli bir ehliyeti tasiyan hukukcular anlayip yorumlarak bunlardan hüküm cikarabilir.
Müctehid bir hukukcu, önüne gelen bir hukuki meselede, kitab, sünnet ve icma´da birhüküm bulamazsa veya bunlar yeterince acik degilse, bu takdirdebenzer bir meselede verilmis olan cözümü buraya da uygular. Buna kiyas denir. Kiyas yapilirken ayrica baska bir takim hususlar da göz önünde tutulur ki bunlara hukukun tali kaynaklari denilir. İstihsan, maslahat, örf ve adet, Medine halkinin ameli, istishab, sahabi fetvasi, zaruret, serayi-i salife gibi. Hukukcular, nass denilen kitab ve sünnet tefsir ederken ve kiyas ameliyesinde bulunurken iste bu tali kaynaklardan da yararlanir. Sözgelisi hukuki bir meseleyi cözerken, o belde de gecerli bir örf ve adet kurali varsa kiyasi bu yolda yapar. Eski ilahi hukuk sistemlerine ait hükümleri de cogu zaman böyledir. Bunlar serayi´i- salife veya serayi´u men kablena diye bilinir.
Önde gelen Osmanli hukukcularindan Tasköprüzade, bir ilimler ansiklopedisi mahiyetindeki eseri Mevduatu´l-Ulum´da diyor ki: “Kur´an´daki bilgiler üc kisimdir.
Birincisi kisim bilgileri Allahdan baska kimse bilmez. Allahin isim ve sifatlari böyledir. İ
kinci kisim bilgileri yanliz Hazret-i Peygamber ile ayrica rasih alimler denilen kimselerin anlayabilecegini yine bizzat Kur´an bildirmektedir. Mütesabih ayetler böyledir.
Ücüncü kisimbilgiler ise Hazret-i Peygamber´e bildirilmis ve insanlara da bildirmesi emredilmistir. Bunlar gecmis insanlarin hallerini bildiriyorsa kisas, dünya ve ahirette yaratilmis ve yaratilacak olanseyleri bildiriyorsa ahbardir.
Bunlar da yanliz Peygamberin bildirmesiyle anlasilir.
Ücüncü kisim bilgilerin son dali ise akil, tecrübe ve ilim ile ansilabilir, ki fen bilgileri ile inanilmasi ve yapilmasi gereken seyler, yani ahkamdan ibarettir”.(Tasköprüzade Ahmed: Mevduatu´l -Ulum, Derseadet 1313, 414-415.). Kisas, kissalar; ahkam, hükümler demektir. (Kissalar hakkinda müstakil arastirmalar yapilmis ve bunlarin Islam ilimlerin deki yeri ortaya konmaya calisilmistir. Sözgelisi: Said Simsek: Kur´an Kissalarina Giris, Istanbul1993; Idris Sengün: Kur´an Kissalari Üzerine, Izmir 1994.).
Ahbar ise haberin cogulu olup, kainatin yaratilisindan kiyamete kadar ve kiyametten sonra olmus ve olacak hadiseleri bildirir. İslam hukuku Kur´an´daki ahkamdan, yani hükümlerden meydana gelmektedir.
Ancak derin ilim sahibi hukukcular Kur´an´da gecen ve tarihi hadiseleri konu alan kissalardan bile hukuki hükümler cikarma maharetini gösterebilmislerdir. Mesela Kehf suresinde, Hazret-i Musa ile Hazret-i Hizir arasinda gectigi anlatilan hadiseden, yirmiye yakin hukuki hüküm cikarilmistir. Bunlar İslam hukukuna ait kitablarda sayilmaktadir. İste eski seriatlere ait hükümler cogunlukla bu kissalarda nakledilmektedir.