*.İsevi dininden uzaklaşmış Avrupa.*

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
İsevi dininden uzaklaşmış Avrupa...”,


Güneş balçıkla sıvanmaz ki!


Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri 17. Lem’a’da “Ey” sözcüğünü, önemine binaen o kadar çok kullanıyor ki.
“Ey beşerin nefsi emmaresi...”, “ Ey sefahet ve dalâlette bozulmuş ve İsevi dininden uzaklaşmış Avrupa...”, “Ey ikinci bozuk Avrupa...”

Aslında aşırı sağcı faşist siyasetci Geert Wilders ve avaneleri Risâle-i Nurları okuyabilselerdi, bu tür, saygısız, kin ve hakaret dolu filmi yapmazlardı. İslâmiyeti bilmiyorlar ki! İnsan, maalesef bilmediği şeye düşmandır. En büyük yalnışları da burada zaten. Güya medeniyetin merkezinde yaşıyorlar, ama araştırmayı bilmiyorlar. Belçika, 30 milyonluk Kongo’nun nüfusunu nasıl 13 milyona indirdi? 17 milyon Kongo’luyu nasıl katletti? Coğrafi keşiflerde Batılılar ne kadar insan katletti? Bunları araştıracakları yerde Allah’ın son mükemmel dini İslâmiyete çamur atmaya çalışıyorlar. Güneş balçıkla sıvanmaz ki! Gözünü kapatan sadece gündüzü kendine gece yapar.

Filmi Hollanda’da yayınlamaya hiçbir TV kanalı yanaşmamıştı. Filmin gösterildiği link, partinin sitesinde açıklandı.

(www.liveleak.com) Filmin çekime başlandığı Kasım 2007’den beri Hollanda Başbakanı Jan Peter Balkenende, filmin çekilmemesi, gösterilmemesi için çok gayret sarf etti. Ancak internette yayınlanabilen filmin yayınından sonra Başbakan (CDA) Hollanda Ulusal Televizyonuna çıkarak konuştu ve filmi kınadı.

Başbakan Balkenende, filmin, “İslâmı şiddetle eş gösterdiğini ve Müslümanları incitmekten başka bir işe yaramadığını” söyledi. Balkenende, Mart ayı ortasında Wildwers’in “fitnesi”ni, AB Zirvesine de taşımıştı. Muhtemel hadiselere yönelik üye ülkelerin dikkatini çekmişti. Balkenende hükümeti, filmin internette yayınlanmasının Hollanda’nın bütün dünyada protestolarla karşılaşabileceğini ve ülke mallarını boykot edilebileceği endişesini taşıdığını belirtmişti.

Bırakın Balkenende’yi Kur’ân’a hakaret filmi NATO’yu bile endişenlendirmişti. NATO Genel Sekreteri Scheffer endişelerini belirmiş, Afganistanda’ki Hollanda askerleri zarar görebilir demişti.

İnsan hakları konusunda Avrupa’nın en üst düzey isimlerinden biri olan Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Terry Davis, İslâm ve Kur’ân-ı Kerim’e hakaret eden ‘Fitne’ adlı filmin provokasyon amaçlı olduğunu belirtti. Fakat Winders uyarıları hiç dikkate almıyor. Tahmin ediyorum Başbakan Balkenende; Üstadın bahsettiği birinci Avrupa kategorisine giriyor.

Uzakdoğudaki Tsunami olayında bir radyonun organize ettiği yardım toplama faaliyetinde 1,5 saat telefonun başında oturup bağışları kaydetmişti. O kampanyada Hollanda’dan 190 milyon Euro fazla toplanmıştı. Türkiye'den ise 15 milyon Euro.
Hollanda İslâm Federasyonu (NİF) filmin “ayrımcılık” ve “ırkçılık” sebebi olduğu gerekçesiyle yasaklanması için dâvâ açmıştı. 28 Mart’ta Rotterdam’da sıkı güvenlik önlemleri altında görüşülen dâvâ 7 Nisan’da karara bağlanacak.

26 Mart’ta İran asıllı Ehsan Jami isimli şarlatanın hazırladığı Hz. Muhammed’in (asm) hayatı isimli animasyon -çizgi film- Devlet Televizyonunda gösterildi. Çizgi film, Peygamber Efendimize hakaret içeriyordu.

Çizgi filmi yayınlayan “Network” adlı aktüalite haber programına misafir olarak katılan Hollanda Müslümanları Devlet İletişim Kurulu (CMO) Başkanı Ayhan Tonca; hazırlanan animasyonun eleştiriden ziyade direkt hakaret içerdiğini belirterek filmi hazırlayan Ehsan Jami hakkında dâvâ açtıklarını söyledi.

Hollanda’nın Güneyinde Schiedam şehrinde çifte minareli 2000 kişilik Schiedam Merkez Camii Mart 2008’de ibadete açıldı. Cami Güney Hollanda Milli Görüş Teşkilâtına (NİF) bağlı olarak faaliyetlerini sürdürecek. Hollandalı Belediye Başkanı W.M.Vever-Aartsen güzel bir açış konuşması yaptı. Bu Hollandalı Belediye Başkanı da Birinci Avrupalı kategorisinden sayılabilir.

Temennimiz o ki, dindar Hristiyan ruhani-ler (İsevi Müslümanlar) ile Nur Talebeleri inşallah insanlığı mutlak dinsizlik tehlike ve tehdidinden kurtarıp felâha kavuşturacaklar.

Hollanda’da okullarda başörtüsü yasağı yok. İranlılar ‘zorla kapatıldıkları’ için, Türkler de ‘zorla başları açtırıldığı için’ Avrupa ülkelerini tercih ediyorlar maalesef.

H. KÜBRA AKDEMİR………. 15.04.2008


http://www.yeniasya.com.tr/2008/04/15/gorus/default.htm
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Usame 49 görmesin :)

görsün bacım bir şey olmaz..

gerçi hemen Üstadının sözü için şerhler bulmaya veya yazmaya çalışır

ama inşaallah sulh içindeyiz artık..

ben tüm kardeşlerim gibi Üsame kardeşimi de rızay-ı İlahi için severim ve sevdim..
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Tamam usame 49 teşrif etmiş konuyu gönül rahatlığı ile bırakabiliriz :)
 

ibrahimi

Has Uşak
Katılım
19 Haz 2006
Mesajlar
23,463
Tepkime puanı
1,831
Puanları
0
Yaş
37
Konum
forvet arkası
Yazının bu kısmı elimde kaldı.

Temennimiz o ki, dindar Hristiyan ruhani-ler (İsevi Müslümanlar) ile Nur Talebeleri inşallah insanlığı mutlak dinsizlik tehlike ve tehdidinden kurtarıp felâha kavuşturacaklar.

İsevi müslümanlık nedir aga? Tamam anlıyoruz diyalog deniyor hoşgörü deniyor da insanları niye cennete sokmaya çalışıyorsunuz anlamadım.Bu konuların hükmü bellidir yeni hükümler çıkarmaya çalışmayalım.

Başlığa da muhalefet edelim.
Doğru bir isevilik mi var ki , ona yaklaşanlar doğru olsun.Tahrif edilmiş bir dinden bahsediyoruz.Yanlış yol sizi doğruya nasıl çıkartır bunu bana bir anlatın hele.
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Temennimiz o ki, dindar Hristiyan ruhani-ler (İsevi Müslümanlar) ile Nur Talebeleri inşallah insanlığı mutlak dinsizlik tehlike ve tehdidinden kurtarıp felâha kavuşturacaklar.
Ateş+Odun+duman=?Kaç ot eder
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Yazının bu kısmı elimde kaldı.



İsevi müslümanlık nedir aga? Tamam anlıyoruz diyalog deniyor hoşgörü deniyor da insanları niye cennete sokmaya çalışıyorsunuz anlamadım.Bu konuların hükmü bellidir yeni hükümler çıkarmaya çalışmayalım.

Başlığa da muhalefet edelim.
Doğru bir isevilik mi var ki , ona yaklaşanlar doğru olsun.Tahrif edilmiş bir dinden bahsediyoruz.Yanlış yol sizi doğruya nasıl çıkartır bunu bana bir anlatın hele.

Muhterem ve mübarek ERDEM kardeşim.. inşaallah sorularınızın cevaplarını değişik makaleler alarak cevaplamaya devam edeceğim..takipcimiz olursanız memnun olacağım..

Bu arada bazı kardeşlerimizin Hz.İsa (AS) hakkındaki şüpheleri (hirahos ve talip) olduğunu düşünüyordum.. inşaallah kalpleri mutmain olmuştur .. eğer değilse bol bol açıklamalarla anlatabilirim..

Gerçi bu konuların zamanı TAM gelmemişti ama madem taleb var netten bulduklarımla sizleri anlatmaya çalışayım...dualarınızla...
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Erdem kardeşim, isevi müslümanlardan murad Hz İsanın teşrifi zamanında teslis akidesine bulaşmamış, tevhidi terketmemiş, Hz İsa'nın getirdiği helal ve haramını kabul etmiş bir kısım ruhanilerdri ki bunlar kesinlikle mevcut papazlar değildir. Vatikan veya ortodoks veya diger hristiyan mezheplerindekilerin alayı müşriktir.

Hz İsa gelir, haçı kırar, domuzu öldürür, cizyeyi kaldrır" hadisine iktidaen bu diyalog yapılan papaz takımına haça yani teslise tapmamalarını müslüman olmalarını emreder, olmazlarsa artık cizye yoktur, öldürülürler. Cizyeyi kaldırır demek hayatlarının cizye karşılığında bağışlanması kanununu kaldırır demektir. Cizye olmayınca ya iman ederler ya da öldürülürler demektir.

Ustadın bahsettiği ruhaniler ise zaten haça tapmamaktadır ama Hz Peygambere de tabi değillerdir. O yüzden Hz İsa gelince direk ona tabi olurlar, Hz İsa ise Mehdi as a tabi olacağından bu ruhanilere isevi müslümanlar demiş Ustad, onlar müslüman olurlar ancak kimlerdendir denildiklerinde isevi müslümanlardır diye bilinsin manasında söylemiş. Yoksa haşa şimdiki müşrik papaz takımı Ustadın bahsettiği dindar duhaniler olmaz, olaydı Ustad hayattayken onlarla birlik yapadı. Halbuki yapmamış. Bilakis islama davet etmiş onlar gelmemişler.

Şimdi yaşayan hristiyanların hepsini inceleyerek müşrik ve kafir demek ne kadar doğrudur.. hepsinin zahiri görünüşü ve kalbindekine ne kadar okumak gerçekcidir..

A.Yeğin ağabeyle görüşme makalesinde olduğu gibi Almanya da Üstad hz. bahsettiği kişilerin olmasını mümkün olmadığını söylemek doğru mudur..??

Evet Üstad (RA) Hz. dediği gibi gelecek o şahsın (şahs-ı manevinin temsilcisi) pişdarıyız sözlerini hatırlayınız..

Sanki o zaman gelesiye kadar herkez kafir ve Hz. İsa (AS) gelince şıp diye iseviliğe dönecekler gibi anlamak da olmamalı.. çünkü o zamana kadar O ANLAYIŞTA yaşayan, haça tapmayan ve teslise inanmayıp, 3 leme 5 lemeye inanmayan kişilerde vardır.. yaşantıları ve adetleri islamiyete yakın şu anda sadece itikad olaraktan hristiyan fakat uygulamaları ve inançlarıyla müslümanlığa yakın kişiler vardır ve olacaktır ve çoğalacaklardır inşaallah.. ve zamanı gelince de Mehdi (AS) ile birlikteki tebliğ ve telkinlerle müslüman olup islamiyete duhul edeceklerdir inşaallah..

O ikinci gül devrinde veya asr-ı saadette şimdiki 1,5 milyar müslüman ve geri kalan 5-5,5 milyar kafir sayısı tam tersine dönerek, bu müslüman gibi yaşayan kişilerin ilti,akı ile 5-5,5 milyar müslüman ve geri kalan 1-1,5 milyar yine dinsiz ve ataist ve kafir kalacaktır diye düşünüyorum.. Allahu alem bis-sevap..

bu konu 5-6 senedir görüşülüyor ve müzakere ediliyor.. ama TAM ZAMANI gelmediğinden akla kabul ettiremiyoruz... zahiren ihtidaları ve geçişleri görmeyince mantığımız ve aklımız eski bilgilere göre hüküm verince konu anlaşılamıyor.... bu bakımdan kusura bakılmasın..
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Hz İsa gelene kadar şu andaki kiliselerin vazettiği itikada sahip ve ben hristiyanım diyenlerin alayı kafirdir.

Hz İSa geldiğinde de hadisle sabittirki müslümanlardan bile herkes onu tanıyamaz, ancak iman nuruyla tanınır, sen herhalde Hz gelince vatikana gidecek, ben geldim, gelin isevi olunmu diyecek sanıyorsun? Bikere isevi olmazlar, müslüman olacaklar, ama Hz İsa'ya tebaiyetlerinden dolayı isevi müslüman adını alırlar. İsevilik din-i hakikisi islamdır zaten.

Şu anda müslim midirler? Elbette hayır, Hz Rasulullah'ı kabul etmeyen bir hrsitiyan-isevi veya yahudi evvela kendi dininin kafiridir. Çünkü Hz Rasulullahdan önceki tüm dinlerin ilk emri Hz Peygambere ulaşırlarsa mallarıyla canlarıyla destekleyeceklerine dair verdikleri biattir. Bu ehl-i kitap tabir edilen küffar evvela bu emri çiğnedikleri için kendi dinlerinin kafiridirler. Hz İsa gelince bunların arasında en az bozulmuş olan teslise bulaşmamış olanları O' na as tabi olurlar.

sorun yok muhterem bizde aynısını söylüyoruz.. söylediklerimize bizlere öğretmeniz gereksiz..

Anlayamayan 2-3 kardeş vardı.. onları da aydınlattık aynı çizgiye geldik..

zamanla birbirimizden öğreneceğimiz ve paylaşacağımız çok şey olacak.. sakinlikle ve uhuletle ve suhuletle inşaallah..

hakkımız herkeze helaldir, darılmaca hatır koymaca yok ve olmasın inşaallah......
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
En büyük cahillik bilmediğini de bilmemektir. Kafanız öyle çorba olmuş öyle çorba olmuşki ne yazdığınızdan ne konuştuğunuzdan haberiniz var malesef...

Demek Hz Mehdi ve Hz İsa gelince tebliğ ve telkinlerle müslüman olacaklar hemi? Malesef dahilde va hariçte cihad ahkamı, tebası olduğunuz tarafca tahrif edildiğinden anlaşılmıyor...


Sen Ustadın Fakat o ileride gelecek acip şahsın bir hizmetkârı ve ona yer hazır edecek bir dümdârı ve o büyük kumandanın pîşdâr bir neferi olduğumu zannediyorum sözünden ne anlıyorsun Orhancan?

Muhterem sorularınızın cevabı her yerde var zaten.. eğer bilmiyorsan öğrenmen için alıyorum müsadenle..

"İleride gelecek acip şahsın bir hizmetkârı ve ona yer hazır edecek bir dümdârı ve o büyük kumandanın pîşdâr bir neferi olduğumu zannediyorum." cümlesini nasıl anlamalıyız, buradaki şahıs kim?

Yazar: Sorularla Risale, 22-6-2010


Mehdi’nin iman, hayat ve şeriat olmak üzere üç temel vazifesi vardır. Bu vazifelerden en önemlisi ve sıralamada birinci olan iman vazifesidir. Diğer iki vazife olan hayat ve şeriat geniş ve siyasi kavramlardır ki, bunların oluşması uzun bir süreç ister. Bu sebepten dolayı Mehdi (ra) bu üç vazifeyi kısa hayatında cem edemez.
Mehdi (ra), kendi hayat döneminde vazifelerinden en önemlisi olan iman vazifesini ifa edip sair hayat ve şeriat vazifelerini nurani cemaatine ve takipçilerine bırakmak durumundadır. Şayet Mehdi (ra)’in bütün icraatları harika ve olağanüstü bir şekilde olsa, bu hem kainatta cari olan adetullaha hem de imtihan sırrına zıt olur. Bu sebepten dolayı bu üç vazifeden hayat ve şeriat uzun vadeli olmasından dolayı Mehdi’nin bizzat şahsında değil onun çizdiği rotada giden cemaatinin üstünde olacaktır.

Risale-i Nurlardan anladığımız manaya göre, Mehdiyet süreci takriben 200 yıllık bir süreçtir. Bu süreç içinde Mehdi (ra)’in üç temel vazifesi olan iman, hayat ve şeriat Allah’ın izni ile vuku bulacaktır. Bu süreç içinde Mehdi’nin çileli ve sıkıntılı dönemleri olacağı gibi galip, huzurlu ve adaletli günleri de olacaktır.
Mehdi’nin bizzat şahsı çile ve sıkıntı içinde olması kuvvetle muhtemeldir. Zira temeli ve fikri programı atacak onun şahsıdır. Zaten rivayetlerde onun Deccal ile mücadele edeceği katidir. Ama mehdiyet sürecinde güzel ve saadetli günlerde gelecektir. Şimdi bu güzel ve saadetli sürecin emareleri çıkmaya başlamıştır.
İşte bu sürecin mesut günlerini tesis ve inşa edecek şahıs Mehdi'nin öncüsü olduğu cemaatin şahs-ı manevisidir. Yani bir şahıs ya da fert değil, cemaati temsil eden şahs-ı manevidir ki bu şahs-ı manevi bir fert gibi ifade edilmiştir.

Bu Mehdiyet sürecini harika ve olağanüstü bir şekilde hurafe bir mehdi anlayışına indirgemek ve tatbik etmek hatalı bir bakış açısıdır. Böyle bir Mehdi anlayışı İslam düşüncesinde yoktur.

Mehdiyet süreci uzun vadeli ve meşakkatli bir süreçtir, mücadele ve sabır ister, adrenalin ve macera arayanların anladığı gibi hayali ve ütopik bir süreç değildir.
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Üstad (RA) Hazretlerinin CİHAD anlayışını görüşlerim dahilinde alıntı yapsam sayfalar yetmez..

şu anda hazır 4-5 makale var basılmış...

istersen başlıklarını vereyim bulup sizin cihad anlayışınız ile uyuşuyor mu inceleyiniz...

Cihad Sahasında Bediüzzaman


BEDİÜZZAMAN'IN CİHAD İLE ALAKALI GÖRÜŞLERİ

Bediüzzaman'a göre Asrımızda Cihad Kılınçla mı olmalıdır ?


Said Nursî’nin Cihat Yorumu


Bediüzzaman'ın Cihad Anlayışı, Silahlı Mücadele Değildir

 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Orhancan, ben sana sen ne anlıyorsun dedim, sorularla risale editörleri ne anlıyor demedim dikkat ediver bi zahmet. Kaldı ki editör efendiler sallamışlar, şahsı manevi iş yapacak demişler, Ustad bizzat mehdinin kendinden şahsından bahsediyor. Yani Ustad başka onlar başka diyor..

Ha bu arada cihad anlayışı diye bişey olmaz, ehl-i sünnete göre cihad fıkhı ne diyorsa o dur. Bu da ikiye ayrılır, dahil de yani darul islamda ve hariçte yani darul harpte. Sen hele bi söyle bakalım Ustad nereye göre izahat yapmış? Dahile göre mi harice göre mi?

bakınız muhterem kardeşim... sizin 3 mehdi anlayışınız ve kendi peşinden gittiğiniz şahsın mehdiliğini söylememi istiyorsanız yanılıyorsunuz..

Üstadın talebesinden ders alan müslüm gündüz babanın yakın arkadaşı molla muşinin yaptıkları beni ilgilendirmez.. ama hem risale-i nur cemaatlerine ve hem de burada bizleri etki altına almaya çalışırsa ve cemaatlerden adam aşırmaya uğraşırsa karşılarına dikiliriz..

Üstadın cihat anlayışının ehl-i sünnet dışında olduğunu düşünerek öğrenmeyi çalışmamanızı da anlayamıyorum.. zamanı gelince Üstadı kabullen.. sonra da sanki görüşü hatalı ehli sünnete göre yorumla diye baskın çık... gerçekten diğer takışan arkadaşların serzenişleri kadar hüsnü zannım sizlere azalıyor... selametle..
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
çorba da sıcak maşallah... Yahu kardeşim ne saçmalıyorsun sen? ne dediğinin farkındamısın?

1. 3 mehdi geleceğini Molla Muşi değil Ustad söylüyor, bilmiyorsan öğren zahmet olmazsa...

2. Müslüm Baba Molla Muşinin yakın arkadaşı değildir, bilgini düzeltmen lazım, kim kafanızı dolduruyor böyle şeylerle hayret yahu.. Ha şunu da söyleyim, sen Müslüm gündüzle birebirde kalsan, risalei nur bilgisiyle seni parmağında çevirir, ezilirsin. Arkasından sallama... Bak adam nediyor? Ben eger o kadınla birlikte idiysem laikseniz sizi ilgilendirmez, kadın reşittir, müslümansanız nikahım vardı, zina etmiyordum, müslümanların gizli hallerini araştırmak haramdır. NTV de kendi dedi, varmı bi itirazın adama?

3. Kimsenin kimseyi etki altına almaya çalıştığı yok, herkes meseleye kendi zaviyesinden bakıyor demekki... Biz bildiğimizi söyleriz, ne birisini herhangi bir şahsa çağırıyoruz ne de herhangi bir şahısla işimiz var...

4. Üstadın cihad izahı haşa sümme haşa ehl-i sünnet itikadı dışında değildir, ama seninki öyle malesef. Ben ne diyorum sen ne diyorsun? Daha ne sorduğumu bile anlamaktan acizsin, ne yazık!!!

gel sen de bizim çorbadan değil de çayımızdan iç... risale-i nur talebeleri ehl-i tariklar gibi çorba değil çay içerler.. ve molla kisvesi veya takısı almazlar.. söylediklerinizden risaleden ne kadar yakınlığınız belli oluyor..

molla muşi mehdi gelecek dedi demedim.. uyduruyorsun muhterem.. Üstad diyor dedim ve piştar kelimesini de kullandım.. hem zeki hem de unutkanmışsın yani.

diğer konulara girersem nakillerimle sabahlarım.. şimdi çıkmam lazım.. haftaya salıya yazışmak üzere selametle kal kardeşim..

ve ayrıca tüm forum idareci ve forumdaşlarım içinde hayırlı akşamlar ve hayırlı tatilleri olsun...
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Mesela Molla Said Üstadın bir ünvanıdır, mollalık bir takı değildir, ilmi bir icazettir, bunu bilmemen de senin ilme olan yakınlığını gösterdi, bravo, kimlerle muhatapmışımda haberim yokmuş..

molla muşi mehdi gelecek dedi demedim.. uyduruyorsun muhterem.. Üstad diyor dedim ve piştar kelimesini de kullandım.. hem zeki hem de unutkanmışsın yani.

demişsin, bir önceki sayfada

bakınız muhterem kardeşim... sizin 3 mehdi anlayışınız ve kendi peşinden gittiğiniz şahsın mehdiliğini söylememi istiyorsanız yanılıyorsunuz..

demiştin, bu sözler sana ait değil mi yoksa benmi yanlış okuyorum yoksa sen ne yazdığından yine bihabermisin? Ustad 3 mehdi gelecek diyor hemşerim, bilmiyorsan öğreteyim sana...

anlaşamadığımız nokta yok ama herhalde yaşlılıktan olsa dediklerimin aksini anlıyorsunuz muhterem..

Bediüzzaman --pişdarıyım-- dediği şahıs henüz teşrif etmediler.. belki de şahsı manevinin bir temsilcisi olacak..

AMA Molla Muşi ne diyor.. 3 mehdi olacak .. birincisi Üstaddır (RA) demiyor mu..?? diyor her yerden okuyoruz..

sizin sözlerinize göre 3 mehdi kim ve bunlardan biri Muşi midir.. ve

Ustad 3 mehdi gelecek diyor hemşerim, bilmiyorsan öğreteyim sana..

sözünüzün kaynağı nerde geçiyor.. Üstadın (RA) 3 mehdi olacak diye söylediğini sadece sizden duydum... haydi bu konuyu bilmiyorum .. öğretir misin yoksa kaynağı siz / sen misin..??

Daha önceki aylarda bu konu üzerinde şu yorumu yapmıştım..

İmam-ı Azam Ebu Hanife (KS) hazretlerini herkes tanır değil mi..??

Evet ama onun ders aldığı (isimlerini o zaman yazmıştım) 5-6 sahabey-i Kiram Hazretlerini (KS) kimse tanımaz..

Ama Sahabenin manevi değeri ile tabiinin ki farklıdır..

İŞTE.. Bazı kardeşlerimiz hadis-i şeriflerde beklenen ve özellikleri anlatılan Mehdi (AS) bekliyorlar..

haklıdırlar ve daha görev almamıştır Allahu alem..

ama onun ders alarak yolundan gittiği kişi Bediüzzamandır (RA)..

biri Sahabey-i Kiram Efendimiz GİBİ iken diğeri İmam-ı Azam GİBİ benzetebiliriz..

Mehdi (AS) göre Bediüzzaman (RA) daha az tanınacak ve bilinecek manasındadır..
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Orhancan, eğer kaçırmadıysam (*), Gülen'in günümüzdeki Hıristiyanları CENNETE doldurmasına bir şey diyemedi. Kendisi de yarım ağız hepsi kafirdir denemez falan filan kem küm ediyor. Yani açıkça biz onları çok seviyoruz ve el ele hoplaya zıplaya Hıristiyanlarla beraber Cennete girmek istiyoruz demeye cesaretleri yok. Kasımiye Medresesinde tahta Sırat (!) kurdurup Hıristiyanlar, Yahudilerle beraber Cennet'e giriş tiyatrosunu oynayanlar; sonra da medyasında yağlandıra ballandıra reklam edenler de siz değil miydiniz?

Bir kimse, Peygamber efendimizden sonra Ehli Kitap (Hıristiyan ve Yahudiler)'in tamamı ya da bir kısmı, Peygamber Efendimize iman etmeden O'na uymadan Cennet'e girebilirler diyorsa; Allah'ı ve Resulünü yalanlamıştır. Nokta.

Ve kişi sevdiğiyle ve benzedikleriyle beraberdir.

(*) Kaçırmış isem linkini veriniz de bu mesajımızdan dönelim.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Peygamber efendimiz buyurmuştur, "Benden sonra, bana iman etmeyen Yahudiler ve Hıristiyanlar Cehennemdedir." Ayrıca, "Hz. Musa As., Hz. İsa As. benden sonra yeryüzüne gelseler bana tabi olmaktan başka çare ve mecburiyetleri yoktur" diye emretmişlerdir. Amenna ve saddakna. Semiğna ve atağna..

Hz. Musa As. ve Hz. İsa As. bizzat gelseler; mübarek Peygamber Efendimize uymaktan başka çareleri yoksa; öyleyse '(güya) onların yolunda gittiklerini iddia eden Hıristiyanlar ve Yahudiler İslam'a girmeden de kurtulabilirler' diyenleri siz düşününüz!

Peygamber efendimizin sözü mü doğrudur, şunun bunun sözü mü doğrudur?

Aklımızı başımıza alıp Ehli Sünnet itikadına geri dönünüz, ey muhibban-ı Nasara... :)
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Ya Sabur Ya Allah.. Allah rızası için bir dediğiniz sonra reddetmeyin, uğraştırmayın. Evvela ben Molla Muşinin avukatı değilim. Ama siz hakkında çok insafsızca ve bilmeden yazıyorsunuz, bu evvela ayetle sabittir ki haramdır. Kulaktan dolma bilgilerle kimseye düşman olmayın, yanılırsınız ve hesabı ağır olur.
Molla Muşi mehdi değildir, ama dini zerre kadar eğip bükmeden konuştuğu için kanaatimce mehdiye götürebilir denebilir.

3 mehdi meselesine gelince;

Ustadımız mehdinin üç vazifesi var diyor malum, izahı sadedinde şöyle buyuruyor;

Kastamonu Lâhikası | Küçük Hüsrev Ve Feyzi´nin Bir İstihracıdır | 145

[Ehemmiyetli bir hocanın Üstad hakkında ziyade hüsnüzannını tadil etmek münasebetiyle yazılmış. Belki size de faydası olur diye gönderildi.]

b680.gif
*.

Aziz, sadık, muhterem kardeşimiz Hoca Haşmet,

Senin, müceddid hakkındaki mektubunu hayretle okuduk ve Üstadımıza da söyledik. Üstadımız diyor ki:

"Evet, bu zaman hem İmân ve din için, hem hayat-ı içtimaî ve şeriat için, hem hukuk-u âmme ve siyaset-i İslamiye için gayet ehemmiyetli birermüceddid ister. Fakat en ehemmiyetlisi, hakaik-i imaniyeyi muhafaza noktasında tecdid vazifesi, en mukaddes ve en büyüğüdür. Şeriat ve hayat-ı içtimaiye ve siyasiye daireleri ona nispeten ikinci, üçüncü, dördüncü derecede kalıyor. Rivâyât-ı hadisiyede, tecdid-i din hakkında ziyade ehemmiyet ise, imanî hakaikteki tecdid itibarıyladır. Fakat efkâr-ı âmmede, hayatperest insanların nazarında zahiren geniş ve hâkimiyet noktasında cazibedar olan hayat-ı içtimaiye-i İslamiye ve siyaset-i diniye cihetleri daha ziyade ehemmiyetli göründüğü için, o adese ile, o nokta-i nazardan bakıyorlar, mana veriyorlar.

"Hem bu üç vezâifi birden bir şahısta, yahut cemaatte bu zamanda bulunması ve mükemmel olması ve birbirini cerh etmemesi pek uzak, âdeta kabil görülmüyor. Âhirzamanda, Âl-i Beyt-i Nebevînin (a.s.m.) cemaat-i nuraniyesini temsil eden Hazret-i Mehdîde ve cemaatindeki şahs-ı manevide ancak içtima edebilir. Bu asırda, Cenab-ı Hakka hadsiz şükür olsun ki, Risale-i Nur'un hakikatine ve
şakirtlerinin şahs-ı manevisine, hakaik-i imaniye muhafazasında tecdid vazifesini yaptırmış; yirmi seneden beri o vazife-i kudsiyede tesirli ve fatihâne neşriyle gayet dehşetli ve kuvvetli zındıka ve dalâlet hücumuna karşı tam mukabele edip, yüz binler ehl-i imanın imanlarını kurtardığını kırk binler adam şehadet eder.
"Amma, benim gibi aciz ve zayıf bir biçarenin, böyle binler derece haddimden fazla bir yükü yüklemek tarzında şahsımı, medâr-ı nazar etmemeli" diyor. Ve size selam ediyor. Biz de zâtınıza ve oradaki Risale-i Nur'la alâkadar olanlara selam ediyoruz.

Risale-i Nur şakirtlerinden
Emin, Feyzi, Kâmil


Mektubat | Yirmi Dokuzuncu Mektup | 425

BEŞİNCİ İŞARET'tir. Mühim bir sualin gayet muhtasar bir cevabıdır.


Sual: Âhirzamanda Hazret-i Mehdî geleceğine ve fesada girmiş Âlemi ıslah edeceğine dair müteaddit rivâyât-ı sahiha var. Halbuki şu zaman cemaat zamanıdır, şahıs zamanı değil. Şahıs ne kadar dâhi ve hattâ yüz dahi derecesinde olsa, bir cemaatin mümessili olmazsa, bir cemaatin şahs-ı mânevîsini temsil etmezse, muhâlif bir cemaatin şahs-ı mânevîsine karşı mağlûptur. Şu zamanda, kuvvet-i velâyeti ne kadar yüksek olursa olsun, böyle bir cemaat-i beşeriyenin ifsâdât-ı azîmesi içinde nasıl ıslah eder? Eğer Mehdînin bütün işleri harika olsa, şu dünyadaki hikmet-i İlâhiyeye ve kavânin-i âdetullaha muhâlif düşer. Bu Mehdî meselesinin sırrını anlamak istiyoruz.



Elcevap: Cenâb-ı Hak, kemâl-i rahmetinden, şeriat-ı İslâmiyenin ebediyetine bir eser-i himayet olarak, herbir fesad-ı ümmet zamanında bir muslih veya bir müceddid veya bir hâlife-i zîşan veya bir kutb-u âzam veya bir mürşid-i ekmel veyahut bir nevi mehdî hükmünde mübarek zatları göndermiş, fesadı izale edip milleti ıslah etmiş, din-i Ahmedîyi (a.s.m.) muhafaza etmiş.


Madem âdeti öyle cereyan ediyor. Âhirzamanın en büyük fesadı zamanında, elbette en büyük bir müçtehid, hem en büyük bir müceddid, hem hâkim, hem mehdî, hem mürşid, hem kutb-u âzam olarak bir zât-ı nuranîyi gönderecek ve o zat da ehl-i beyt-i Nebevîden olacaktır. Cenâb-ı Hak bir dakika zarfında beyne's-semâ ve'l-arz Âlemini bulutlarla doldurup boşalttığı gibi, bir saniyede denizin fırtınalarını teskin eder. Ve bahar içinde bir saatte yaz mevsiminin numunesini ve yazda bir saatte kış fırtınasını icad eden Kadîr-i Zülcelâl, Mehdî ile de Âlem-i İslâmın zulümatını dağıtabilir. Ve vaad etmiştir; vaadini elbette yapacaktır.



Demekki neymiş: her üç vazife birer müceddid istermiş, yani her birine bir tane.

Demekki neymiş? Evvelde gelen mehdi-misal zatlar yani müçtehidler, muslihler, halifeler, kutb-u azamlar, mürşid-i ekmeller gelmiş ama Hz Mehdi bu vasıfların hepsine haiz bir zat olarak gelecek ve Hz Mehdi bir zat-ı nurani olacakmış, yani cemaat veya şahsı manevi değil.

Demekki neymiş? Hz Mehdi veya cemaati tek başıyla bu vazifeyi yapamazmış, illaki mehdi ve cemaatindeki şahs-ı manevi beraber bulunmalıymış.

Demekki neymiş? Ustad ve 12 tarikatın hulasası olan risaleinur 1. mehdi imiş, iman tecididini yapmışlar. demekki 2. ve 3. mehdi daha gelmemiş zira ne şeriat ahkamı bilfiil tatbik olunuyor ne de dünyada islam hakim. Bekleyeceğiz göreceğiz 2. ve 3. mehdi kim olacak...

risalei nuru yanlış okuyorsun Orhancan, kılavuzun yanlış, sana kitabı tersten gösteriyorlar...

Benim dediklerimi tersinden düzünden anlayıp kendi kendinize sabur telkin etmeyin muhterem...

Üstad pişdarım derken avukatı olmadan savunduğunuz kişi de 3 tane gelecek diyor.. açıklamasını da yapmışsınız sağolun..

Gelecek kişi şahsi manevinin bir temsilcisi olacağını ben de üst mesajda yazdım.. yazdığımı görmeden fırçanızı atıp ..bak bu böyle diyorsunuz..

Bediüzzaman --pişdarıyım-- dediği şahıs henüz teşrif etmediler.. belki de şahsı manevinin bir temsilcisi olacak..

Benim dediklerimi tekrar edip yağ gibi suyun üstüne çıkma usame gardaş...

hem ben Molla Muşinin müritlerinden öğrendiğimi aktarıyorum... sizler bildiğiniz ve yakın olduğunuz için (Avukat değil) soruyorum.. Avukatı değilim diyerek ya açıklama yapmayacaksın.. yada bildiğini gizlemeyeceksin..

Risaleleri okumayı senden öğrenecek değilim..

esas gıybetlerini yaptığınız melek vari yaşayışlarıyla temizlikci hizmetci dediğiniz Üstadın (RA) Talabelerinden risale okumayı ve mütalaayı öğrendik..

ayet-i kerimeleri ihlal et.. sonra aynı şeyi sen yapıyorsun diye vaveylaya tutulur... Kem söz sahibine aitdir.. bilirsin ama bildiğin halde dilini sahip olamıyorsun usame kardeş...
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Orhancan, eğer kaçırmadıysam (*), Gülen'in günümüzdeki Hıristiyanları CENNETE doldurmasına bir şey diyemedi. Kendisi de yarım ağız hepsi kafirdir denemez falan filan kem küm ediyor. Yani açıkça biz onları çok seviyoruz ve el ele hoplaya zıplaya Hıristiyanlarla beraber Cennete girmek istiyoruz demeye cesaretleri yok. Kasımiye Medresesinde tahta Sırat (!) kurdurup Hıristiyanlar, Yahudilerle beraber Cennet'e giriş tiyatrosunu oynayanlar; sonra da medyasında yağlandıra ballandıra reklam edenler de siz değil miydiniz?

Bir kimse, Peygamber efendimizden sonra Ehli Kitap (Hıristiyan ve Yahudiler)'in tamamı ya da bir kısmı, Peygamber Efendimize iman etmeden O'na uymadan Cennet'e girebilirler diyorsa; Allah'ı ve Resulünü yalanlamıştır. Nokta.

Ve kişi sevdiğiyle ve benzedikleriyle beraberdir.

(*) Kaçırmış isem linkini veriniz de bu mesajımızdan dönelim.

muhterem kardeşim, Hocaefendinin kimseye cennete doldurduğı yoktur.. bilinç altınızdaki adavet ve düşmanlığa bir türlü atamadınız gitti..

bundan sonra da Dede Paşa Hz. lerinin müritleri herkesin gıybetini yapar, denilenleri anlamadan eleştiri hastalıkları ile yaklaşırlar diye düşünmeye başlayacağım..

Hocaefendinin atıfta bulunduğu kişiler sizlerin bile geçen haftaya kadar kabul edemediğiniz amentüde aynı düşüncede olduğumuz Hz. İsa (AS) ile havarilerinedir.. bu lafımı da eveleyip gevelediniz.. sonrada aynı çizgiye geldik..

Ama anlamama müzmin hastalığı ve düşmanca eleştiri hastalığınız nedeniyle bir kulp bulduk, yapışdık diyorsunuz.

Daha önce de Hocaefendinin kafir ve zındıklar için --hiç olmazsa Allahın (CC) isminde buluşalım.. sonrada Efendimize (SAV) kabul edersiniz sözünü dilinizde pesenek yapmıştınız...

Ama olayı sonradan açıklayınca şimdiki gibi verdiğiniz ayet ve hadislerin altında ezilip dediklerinizde hata olduğunu anlatmıştım..

Aslında sizlerin Bediüzzaman ve risale-i nur ve Hocaefendi düşmanlığınızın kaynağına inmek gerekiyor.. kendi sitelerinizde yerden yere vurup, şahsıma 2-3 kez banlayıp sonradan kendinizin daveti bunlara gösteriyor..

Gerçekten arayış içinde iseniz verdiğim konuları bir gözden geçirin kardeşim..

sizlerin anlaması için bunca konu açıyorum.. yinede de bozuk pilak gibi aynı nakaratları tekrarlıyorsunuz...

sonunda marjinal bir topluluk halinde kalıp gülünç olmaya başlıyorsunuz artık.. selametle hayırlı akşamlarınız olsun..
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
muhterem kardeşim, Hocaefendinin kimseye cennete doldurduğı yoktur.. bilinç altınızdaki adavet ve düşmanlığa bir türlü atamadınız gitti.. Hocaefendinin atıfta bulunduğu kişiler sizlerin bile geçen haftaya kadar kabul edemediğiniz amentüde aynı düşüncede olduğumuz Hz. İsa (AS) ile havarilerinedir.. bu lafımı da eveleyip gevelediniz.. sonrada aynı çizgiye geldik..

Neden doğruyu söylemiyorsunuz?

1- Konumuz Hz. İsa As'ın havarileri değildi! (Hıristiyan Vatikan'ın Türkiye temsilcisi ve Gülen'in yakın dostu George Marovitch, Havarilerden demeyeceğinize göre!)

2- Sizinle aynı çizgiye gelen biz değildik, başkası olabilir, karıştırdınız sanırım.

Bizim bahsettiğimiz konu şuydu:

Fethullah Gülen Ne Demek İstiyor?

Nisan 2009’da Fethullah Gülen Ukraynalı Gazetecilere mülakat veriyor. Mülakatın tam metni için baknz:
http://tr.fgulen.com/content/view/16939/11

Mülakatın tamamını okudum. Gülen'in sözleri vahim ve İslam dışı... Öyle kolayca tevil edileceğe benzemiyor!

Bu sitede ve de bu topicte konuları gargaraya getirip bir takım sözleri gözlerden saklamaya çalışan Gülen avukatları bakalım bu mülakatın altından kalkabilecek mi? :)

Daha önce, yine ihvanforumdan Hikem adlı kardeşimiz, Hıristiyan Vatikan'ın Türkiye temsilcisi ve Gülen'in yakın dostu George Marovitch'in bir Tv programında şunu açıkladığını nakletmişti:

"Fethullah hocamız bize söyledi: 'Müslümanlar haddini bilsin, sadece kendileri mi Cennete gidecek!' dedi"

ve Hikem kardeşimiz eklemişti; Bu Tv itirafı (ağızdan kaçırma), ne Gülence ne cemaatince (medyasınca) bugüne kadar yalanlanmıştır! Hiçbir tekzib yok. Sessiz sedasız Marovitchin bu itirafını geçiştiriyorlar.

Demek ki Hikem'in duyduğu doğru imiş. Gülen'in mülakatını yayınlayan Ukrayna Favorit Dergisi ve Gülen'in o dergide çıkan "Ukrayna Odessalı Hıristiyanların ise elbette rehberleri, din büyükleri vardır ve onlara söylenmesi gerekeni söylemektedirler. Bir Müslüman, yani dinlerin temel birliğine inanan biri olarak, onların söylediklerinin bir Müslüman'ın söylediğinden ve söyleyeceğinden farklı olacağını düşünmüyorum. Hz. İsa gibi, bizim nazarımızda ülü'l-azm, yani tarih boyu gelmiş peygamberler arasında en büyük beş peygamberden biri olan bir zatın ardından gitmek, onu takip etmek, yapılabilecek en güzel şeylerdendir." lafları bariz şekilde Marovitch'in itirafını ispat etmiştir.

Uzatmaya gerek yoktur.

Kitap ve Sünnete göre, yani Ehli Sünnet ulemasının bildirdiği gibi bugünkü Hıristiyanlar ile Hz. İsa efendimizin alakası yoktur. Peygamber Efendimizin gelmesinden sonra dinlerinin ve kitaplarının hükmü tamamen kalkmıştır. Resulullah efendimiz, kendisine iman etmeyen Yahudi ve Hıristiyanların Cehennemlik olduğunu bildirmiştir. Hz. Resulullah efendimizden sonra ona iman etmeyen Hıristiyanın kurtulma ihtimali yoktur. Dolayısıyla yapacakları en güzel şey İslam'a tabi olmaları; Kur'an'a ve Resulullah efendimize iman etmeleri ve ona uygun olarak salih amel işlemeleridir. Nokta.

Bundan başka bir inanç, sahibini Ehli Sünnet olmaktan çıkarıp bid'at fırkalara dahil eder.

Ves'selam.

sonunda marjinal bir topluluk halinde kalıp gülünç olmaya başlıyorsunuz artık..

Biz de aynı kanaatteyiz... :)
 
Üst