İran'dan Türkiye'ye Teşekkür!

  • Konbuyu başlatan Kaçak
  • Başlangıç tarihi

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
saptırmalar yine başladı
daha düne kadar iranla aramızı açıyorlar müslüman ülkelerle aramızı açacaklar fitne sokuyorlar deniyordu
bugün İran Turkiyeye teşekkür edincede iranın teşekküründen bana ne deniyor .
yada iran ve diğer müslüman ülkeler Turkiyeyi kınamadıkları için kınanıyor.
çok ilginç . boşuna demiyorum Türkün Türkten başka düşmanı yok diye


İran teşekkür etti diye amerikan alçaklarının füzelerinin bu topraklarda yerleşmesine zil takıp oynayalım mı?

Şimdi de söylüyoruz müslüman ülkelerle aramızı açacaklar diye, bu füzeler buraya yerleşince incirlik üssü gibi ilerde bu füzeler de müslümanlara karşı kullanıldığında müslüman ülkelerle aramız açılmaz mı sizce? müslüman ülkeler ne güzel ya bize füze atıyorlar hem de türkiyeden diyerek sevinirler mi?

Başbakan 10 gün önce füzelerin komutası türkiyede olmalı diyordu, şimdi natoda olmalı diyor, siz de hala bu yanlış olayı eleştiremiyorsunuz.
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
bir partinin tüm sorunları çözmesi için kaç yıl gerekiyor ki

çözemediği hangi sorunlar vardı.
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
Bir de fransa cumhurbaşkanının bu füzelerin asıl hedefinin iran olduğunu ima etmek için söylediği kediye kedi deriz lafı için füze yanlısı arkadaşlar ne der acaba merak ediyorum. Adam asıl hedefin iran olduğunu açıkca ima ediyor. Buna ne kılıf bulacaklar bakalım.
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
farnsa iran daki pejo fabrikasını vurur mu sizce
yoksa sayın gül ü sıkıştırmak için politik lafta mı kalıcak
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
farnsa iran daki pejo fabrikasını vurur mu sizce
yoksa sayın gül ü sıkıştırmak için politik lafta mı kalıcak

Gerekirse vururlar da, pejo fabrikasını niye vursun ki?

Siz bir ülkeyi bombalamak isterseniz, savaş açarsanız ilk olarak gidip araba fabrikasını mı vurursunuz ki bu örneği verdiniz?

Veya o ülkede sizin ülkenizden bir araba fabrikası var diye savaş açmaktan vaz geçer misiniz siz olsanız?

Pejo fabrikası iranın olmazsa olmazlarından mıdır ki bunu örnek gösterebiliyorsunuz?

İranın nükleer tesislerini vururlar, havaalanlarını, askeri noktaların vs. vururlar. Pejo en son gelir sıraya.
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
nükleer tesislerini vuramazlar
dağın içine gömülü

askeri tesisler en korunaklı bölgeler
iran kara savaşı için zaten hazırdır.

hedef olarak geriye sivil hedefler geliyor.

pejo yu örnek vermemin sebebi
kedi diye zırlayan fransanın iran ın en büyük yabancı yatırımcısı olduğudur.
savaş zamanında eminim o fabrikada silah montajlı araç çıkarmalarına izin vermemek adına bombalanır
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
fransa en büyük yabancı yatırımcısı olabilir, gider o fabrikayı bombalar, sonra gene kurar, nasılsa para irandan!!!

ya bunları sürekli görmüyor muyuz zaten, adamlar kendi binalarını 11 eylülde vurmadılar mı?

vs.vs.

Bunlar için kendi çıkarları dışında hiç bir şeyin önemi yoktur.
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
iran dan abd fazla rant sağlayamıyor sıkıntısı zaten o
ama almanya ve fransanın kaybedeceği çok şey var.
şarko paşanın çıkışı inandırıcı değil

bir sorum daha vardı
sorunları çözmek için ne kadar süre iktidar olmak gereki
partinizin çözemediği sorunlar neydi.
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
mutlaka
akp nin çözdüğü sorun yok zaten.
sgk da tayip bey sıra beklemesin diye birşeyler yaptı
ortalık iyice karıştı
şimdi işin içinden çıkamıyorlar

başkaca yapılan bir icraat göremedim
rutin işler dışında

ben sizin parti ne kadar süre istiyor
ve 11 ayda çözemediği sorunlar nelerdi.
onu sormuştum.
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
yoooo sgk da güzel şeyler yaptı akp hükümeti orda durun.

ben işçiyim, işçi emeklisiyim, daha önce ssk hastaneleri ayrı idi bizler korkudan hastaneye felan gidemezdik, özele gider paraları dökülürdük.

Şimdi istediğimiz hastaneye gidiyoruz, hatta özele bile.

eğri oturalım ama doğru konuşalım.

Bizim parti için ne kadar süre istiyor?

bilmiyorum:)

parti yetkililerine sorayım size cevap yazarım:)
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Yeri gelince 8 yılı az görürsün ama tarfgir olduğun için11 aylık hükümetten dünyanın icraatlerini beklersin.ülkemizde konuşlanan çekiç güç askerlerinin erbakan tarafından feshedildiğini,ülkelerine yollandığını ne çabuk unuttun bay agbi..

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Hükümet tezkeresinin oylamasının açık oylama olarak yapılmasını arz ve teklif ederiz.


BAŞKAN - Oğuzhan Asiltürk?.. Burada.

Ali Rıza Gönül?.. Burada.

Temel Karamollaoğlu?.. Burada.

Abdulkadir Öncel?.. Burada.

Mahmut Nedim Bilgiç?.. Burada.

Hayri Doğan?.. Burada.

Hasan Belhan?.. Burada.

Murtaza Özkanlı?.. Burada.

Cemalettin Lafçı?.. Burada.

Ömer Özyılmaz?.. Burada.

Nahit Menteşe?.. Burada.

Saffet Arıkan Bedük?.. Burada.

Cafer Güneş?.. Burada.

Mehmet Gölhan?.. Burada.

Abdullah Aykon Doğan?.. Burada.

Mehmet Korkmaz?.. Burada.

Açık oylama için yeterli sayıda milletvekili hazır bulunmaktadır. Biliyorsunuz, kanunlarda bu sayı 20 kişi; ama, öteki konularda 15 kişi; İçtüzüğümüzde böyle bir hüküm var.

Açık oylamanın, kupaların sıralar arasında dolaştırılmak suretiyle yapılmasını oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler...

HALİL İBRAHİM ÖZSOY (Afyon) - Eski bakanlar da iki elini kaldırıyor.

EYÜP AŞIK (Trabzon) - Sayın Bakanların hepsi burada, herhalde ikişer sayılıyor.

BAŞKAN - Bir dakika efendim... Bir dakika...

Efendim, biz, bakanları çift saymıyoruz zaten.

YAŞAR OKUYAN (Yalova) - Sayın Başkan, kaç bakan var?

BAŞKAN - Şimdi, değerli arkadaşlarım, bakın, ben daha önce hesapladım. Bu salonda, muhalefet ile iktidara ayrılan milletvekili koltuklarının sayısı 176'dır; yalnız, bir tek burada 4 sıra vardır...

Kabul etmeyenler... Kabul edilmiştir. (DYP ve RP sıralarından alkışlar)

Açık oylamanın, kupaların sıralar arasında dolaştırılması suretiyle yapılması kabul edilmiştir.

ADNAN KESKİN (Denizli)- Kaça kaç Sayın Başkan?

BAŞKAN - Efendim, arkadaşlarımız sayıyor.

ALİ RIZA BODUR (İzmir) - Sayıları söyle Sayın Başkan!..

BAŞKAN - Kupaları sıralar arasında dolaştıralım.

Yanında basılı oy pusulası olmayan sayın milletvekili, beyaz bir kâğıda adını soyadını yazıp, oyunun rengini belirtip, imzalayıp kutuya atabilir.

(Oylar toplandı)

BAŞKAN - Oyunu kullanmayan sayın üye var mı? Yok.

Oy verme işlemi bitmiştir; kupalar kaldırılsın.

(Oyların ayırımı yapıldı)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Fransa hava unsurlarının katılımıyla, Türkiye tarafından belirlenecek ilke ve kurallara bağlı olarak, sadece keşif ve gerektiğinde önleme uçuşlarıyla sınırlı hava harekâtında bulunulmasına, Anayasanın 92 nci maddesine göre izin verilmesine dair Başbakanlık tezkeresinin yapılan açık oylamasına 472 sayın milletvekili katılmış olup, 253 kabul, 217 ret ve 2 mükerrer oy çıkmıştır.

Böylece, Başbakanlık tezkeresi kabul edilmiştir. Hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum.

Sayın milletvekilleri, kanun tasarı ve tekliflerini görüşmek için, 26 Aralık 1996 Perşembe günü saat 15.00'te toplanmak üzere, birleşimi kapatıyorum.



Kapanma Saati: 19.30


Sn kaçak nasıl bir sistemse otomatiğe kendisi geçiyor.Hani elektrik gittiğinde jeneratör nasıl otomatik devreye giriyorya bizimkiside öyle,sigorta atınca jeneratörle(mazotla)çalışıyoruz..
Süspansiyon değil sübvansiyon diye biliyorum,yani indirim...

Sn ittiba 2 tür yemek vardır.Birisi tarafgirlik baharatıyla yapılan yemek,diğeride tarafsızlık baharatıyla yapılan yemek

Yani türkiyede natoya üye olduğundan dolayı iran'da türkiyeye kafa tutmuş oluyor.E ,konu başlığı neydi irandan türkiyeye teşekkür,nerde teşekkür.Yok...
Bu olayı ne aklım alıyor nede jeneratörüm

Vay be, topu topu bir sene başbakan olan, hem de ortak bir hükümette başbakan olan erbakan niye bu ülkenin tüm sorunlarını tereyağından kıl çeker gibi çözmedi diye sorguya alınıyoruz:)

8 senedir iktidar olan bir partinin yandaşı bun yapabiliyor:)

Erbakanı suçlamam demekle oluyor mu? düpe düz suçlamaktır bu.

Şu an bir yanlış yapılıyor, bu yanlışa sahip çıkabilmek için, bu yanlışı sırf partizanlık sebebiyle eleştiremeyenlerin konuyu tutup erbakan niye şunu şunu yapmadı demesi ne kadar hüzün verici bir durum.

Ben bu füzeler bu topraklarda olmamalı diyorum erbakan natodan çıkalım diye niye kanun hazırlatmadı deniyor.

Partizanlık ne kadar kötü bir şey yahu.....

TÜRKİYE BMM kayıtlarından tutanaklarından alınmadır.

Buda bir başka Haber


Çekiç Güç Meselesi

Refah - Yol döneminde, Çekiç Güç'ün süresinin 5 ay daha uzatılması, hem malum muhalefet partilerince, hem de bazı müzmin marazlı İslamcı kesimlerce, Refah aleyhinde kullanılmaya çalışıldı. Erbakan Hoca, "davasından taviz vermekle, sözünden dönmekle ve Amerika'ya teslimiyetle" suçlandı. Bunların bir kısmının kasıtlı olarak yapıldığı, bir kısmının ise anlayış-feraset kıtlığından kaynaklandığı açıktı.

Evet, başından beri Refah, Çekiç Güce karşıydı ve bunda haklıydı. Çünkü, Çekiç Güç, Kuzey Irak'ta bir Kürdistan kurdurmak ve ileride Türkiye'nin sınır bölgesini de içine katmak için gelmişti... Çünkü Çekiç Güç, PKK'ya destek sağlamak için gelmişti. Çünkü Çekiç Güç, Türkiye'yi İran ve Suriye gibi komşularıyla kapıştırmak ve bölgeyi karıştırmak için gelmişti!..
Erbakan'ın bunların hiçbirisine asla müsaade etmeyeceğini bildikleri içindir ki, Refah'ın birinci parti olarak çıktığı seçimlerin hemen arkasından, Çekiç Gücün önemli ağırlıklarını zaten Ürdün'e taşımayı düşünmüşlerdi. Diğer önemli bir karargâhı ise bilindiği gibi Kuzey Irak'taki Zaho'daydı.
Türkiye'de bulunan ve aslında stratejik bir önemi de kalmayan "Çekiç Güç" ise, Erbakan hükümeti ve ülkemiz aleyhine bir şantaj unsuru olarak kullanılmak isteniyordu ve özellikle o tarihte 5 ay sonra seçime katılacak olan Clinton tarafından bir prestij konusuydu...

"Çekiç Güce hayır" denilmesi halinde Amerika, İngiltere ve Fransa’ya, parasını peşin verdiğimiz firkateynlerin, füzelerin ve bazı önemli teknolojik gereçlerin gönderilmemesi ve ekonomik ambargoya bahane edilmesi, yüksek bir ihtimal olarak görülüyordu.

Herzaman söylediğim BEN ERBAKAN ın yapamadıklarından dolayı ERBAKAN ı suçlamuyorum YAPMAK istesede YAPAMAZDI

Bugün bile TÜM MİLLETVEKİLERİ

% 100 İSLAMI yaşasa

% 100 VATANSEVER de olsa

UZUN BİR SÜRE DEĞİŞTİREMEYECEKLERİ HEPİMİZİN TASVİP ETMEDİĞİ ANTLAŞMALAR VARDIR.Benim iddiam bu.Tabii bu iddiam DÜNYEVİ doğrusunu ALLAH bilir.

11 AY UZUN BİLE KALDI Erbakan dememişydi bize tuzak hazırlıyorlar diye.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Yeri gelince 8 yılı az görürsün ama tarfgir olduğun için11 aylık hükümetten dünyanın icraatlerini beklersin.ülkemizde konuşlanan çekiç güç askerlerinin erbakan tarafından feshedildiğini,ülkelerine yollandığını ne çabuk unuttun bay agbi..

Sn kaçak nasıl bir sistemse otomatiğe kendisi geçiyor.Hani elektrik gittiğinde jeneratör nasıl otomatik devreye giriyorya bizimkiside öyle,sigorta atınca jeneratörle(mazotla)çalışıyoruz..
Süspansiyon değil sübvansiyon diye biliyorum,yani indirim...

Sn ittiba 2 tür yemek vardır.Birisi tarafgirlik baharatıyla yapılan yemek,diğeride tarafsızlık baharatıyla yapılan yemek

Yani türkiyede natoya üye olduğundan dolayı iran'da türkiyeye kafa tutmuş oluyor.E ,konu başlığı neydi irandan türkiyeye teşekkür,nerde teşekkür.Yok...
Bu olayı ne aklım alıyor nede jeneratörüm

Vay be, topu topu bir sene başbakan olan, hem de ortak bir hükümette başbakan olan erbakan niye bu ülkenin tüm sorunlarını tereyağından kıl çeker gibi çözmedi diye sorguya alınıyoruz:)

8 senedir iktidar olan bir partinin yandaşı bun yapabiliyor:)

Erbakanı suçlamam demekle oluyor mu? düpe düz suçlamaktır bu.

Şu an bir yanlış yapılıyor, bu yanlışa sahip çıkabilmek için, bu yanlışı sırf partizanlık sebebiyle eleştiremeyenlerin konuyu tutup erbakan niye şunu şunu yapmadı demesi ne kadar hüzün verici bir durum.

Ben bu füzeler bu topraklarda olmamalı diyorum erbakan natodan çıkalım diye niye kanun hazırlatmadı deniyor.

Partizanlık ne kadar kötü bir şey yahu.....


1.RP Gündemi

-Yıla 1995 Genel Seçim galibi olarak girdi.

-Gerek millekvekili, gerek de oy potansiyeli olarak birinci ve anahtar parti olmasına rağmen dışlandı. RP'nin haricinde koalisyon senaryoları üretildi. Uygulananlar başarısız olunca Temmuz ayında nihayet tarihinde ilk defa iktidar oldu.

-Muhalefetteyken iki yüz civarında soru ve meclis araştırması vererek, muhalefet çalışma dersini verdi.

-Anayol hükümetinin temelindeki kanun boşluğunu ("salt çoğunluğun, mecliste bulunanların salt çoğunluğu olduğu dolayısıyla, çekimser oyların geçersiz olduğu" tesbitini) ortaya çıkararak bir hukuk dersi verdi.

-Anayol hükümetinin dağılmasından sonra RP yeniden anahtar parti konumuna geldi. Ayrıca meclisteki en büyük parti olması dolayısıyla hükümeti kurmakla görevlendirildi. Beklenti bir RP - ANAP koalisyonunun oluşturulması yönünde olmasına rağmen, ANAP'ın koalisyon protokülden aslan payı koparmak istemesi üzerine RP, DYP'yle hükümet kurmayı tercih etti.

-Hükümete geldikten sonra % 42'lik memur zammı ve kaynak paketiyle dikkat çekti. Fakat kaynak paketini pratiğe geçiremedi.

-Muhalefetteyken karşı çıkmasına rağmen Çekiç Güç ve Olağanüstü Hal'in devamını; askeri eğitim işbirliği ve askeri uçakların modernizasyonu konusunda İsrail'le antlaşmalar imzalamayı ve daha önce imzalanmış anlaşmaların yürürlükte kalmasını kabul etti. (Not: Aralık ayında yapılan açıklamada Çekiç Güç'ün kaldırılacağı söylendi.)

-1. ve 2. Y.A.Ş. (Yüksek Askeri Şura) kararlarını imzalayarak bazı subay ve astsubayların dini kimliklerinden ve inançlarının gereğini yerine getirmelerinden dolayı ordudan atılmalarını onaylamış oldu.

-Siyasette yumuşak bir tavır izlemesine rağmen laik ve kemalist çevrelerin sert tepkilerinden ve hakaretlerinden yine de kendisini kurtaramadı. Bununla birlikte söz konusu hakaretlere ciddi bir tepki gösterilmedi.

-Susurluk olayının üzerine ortağı Çiller'i yıpratmamak için fazla gidemedi.

-Yumurtalık boru hattını açarak, Güneydoğu halkı ve Türkiye için umut kapılarını açtı.

-Türkiye'de uygulanan başörtüsü zulmünü tam anlamıyla ortadan kaldıramadı. Mesela Adalet Bakanı Şevket Kazan Barolara başörtüsü konusunda bir genelge göndermesine rağmen, baro yetkilileri tarafından tepkiyle karşılandı.

-Cezaevlerinde başlayan açlık grevini sona erdirdi. Cezaevlerinin iyileştirilmesi konusunda bir genelge yayınladı.

-Van milletvekili Fethullah Erbaş'ın öncülüğünde gerçekleştirilen girişimler sonucunda PKK tarafından esir edilen askerler kurtarıldı.

-Hükümete gelmesinin hemen ardından, Yazar İsmail Nacar aracılığıyla PKK'yla uzlaşma girişiminde bulundu. Fakat bu girişimine karşı büyük bir tepki gösterilmesi üzerine geri adım atıldı.

-Erbakan'ın uzun süreden beridir gündeme getirdiği ve tasarımını yaptığı İslam Ortak Pazarı'nın hayata geçirilmesi amacıyla bazı İslam ülkelerine ziyarette bulunuldu
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Sn kaçak nasıl bir sistemse otomatiğe kendisi geçiyor.Hani elektrik gittiğinde jeneratör nasıl otomatik devreye giriyorya bizimkiside öyle,sigorta atınca jeneratörle(mazotla)çalışıyoruz..
Süspansiyon değil sübvansiyon diye biliyorum,yani indirim...

Sn ittiba 2 tür yemek vardır.Birisi tarafgirlik baharatıyla yapılan yemek,diğeride tarafsızlık baharatıyla yapılan yemek

Yani türkiyede natoya üye olduğundan dolayı iran'da türkiyeye kafa tutmuş oluyor.E ,konu başlığı neydi irandan türkiyeye teşekkür,nerde teşekkür.Yok...
Bu olayı ne aklım alıyor nede jeneratörüm

kardeşim , bizim iktibasımızda, ''İrandan Türkiyeye Teşekkür'' başlığına bir cevab vermek içindi.Yani bizde bu başlığın yerinde olmadığını göstermek için yazıyı aktardık.Anlaşıldı umarım..
 

Aşk Şairi

Kıdemli Üye
Katılım
11 Nis 2007
Mesajlar
3,286
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Web sitesi
www.haksairi.com
İran teşekkür etti diye amerikan alçaklarının füzelerinin bu topraklarda yerleşmesine zil takıp oynayalım mı?

Şimdi de söylüyoruz müslüman ülkelerle aramızı açacaklar diye, bu füzeler buraya yerleşince incirlik üssü gibi ilerde bu füzeler de müslümanlara karşı kullanıldığında müslüman ülkelerle aramız açılmaz mı sizce? müslüman ülkeler ne güzel ya bize füze atıyorlar hem de türkiyeden diyerek sevinirler mi?

Başbakan 10 gün önce füzelerin komutası türkiyede olmalı diyordu, şimdi natoda olmalı diyor, siz de hala bu yanlış olayı eleştiremiyorsunuz.
:yn:

lütfen üslubuna dikkat ediniz
 

bakış

Kıdemli Üye
Katılım
22 Kas 2009
Mesajlar
4,717
Tepkime puanı
251
Puanları
0
Konum
İstanbul-Pendik
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Fransa hava unsurlarının katılımıyla, Türkiye tarafından belirlenecek ilke ve kurallara bağlı olarak, sadece keşif ve gerektiğinde önleme uçuşlarıyla sınırlı hava harekâtında bulunulmasına, Anayasanın 92 nci maddesine göre izin verilmesine dair Başbakanlık tezkeresinin yapılan açık oylamasına 472 sayın milletvekili katılmış olup, 253 kabul, 217 ret ve 2 mükerrer oy çıkmıştır.
Agbi bu bir tatbikattır yazdıklarına göre.Burdan sana malzeme çıkmaz.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
AşkŞairi nikindenmi nedir çok duygusal bakıyor olaylara.Türkiyeye saldırı nerden olacak? İrandanmı?İranla sınırımız 500 senedir değişmemiş, sorun yaşanmamışta şimdimi yaşanacak? Kaldıki Bu kalkan olayı ile , İran tehdit altında olduğuna göre ve bundan İsrail istihbari bilgiler elde edeceği aşikar olduğuna göre, yapılmak istenende tam bu, yani İran ile <Türkiyenin arası açılacak, bölgede tamtam sesleri yükselecek.Kaldıki bu savunma sistemi deği sadece.Uzmanlar , yakında füze rampa sistemlerininfde konuşlandıracağından bahsediliyor.Bu olmasa bile , bu sistemde kumanda bizde olmadığına göre, istihbari bilgilerin İsrailin eline geçmesi bile , bu işin masum olmadığını göstermiyormu?


''Neden Füze Kalkanı? Yüzyılın büyük yalanı..


ABD'nin önce doğrudan daha sonra NATO üzerinden kurmaya çalıştığı füze savunma sisteminin Avrupa'ya, ABD'ye ve İsrail'e yönelecek olası tehditleri, saldırıları savuşturma amacıyla geliştirildiği hiçbir zaman inandırıcı gelmedi.

Belki tuhaf gelecek ama bugünkü küresel konjonktür, geleceğe yönelik tehdit algılamaları, ABD ve Avrupa'nın gelecek perspektifleri ve Atlantik ittifakının 21. yüz yıl tasavvuru bunun böyle olduğuna işaret ediyor.

Olası saldırılara karşı "Batı medeniyeti"ni koruma dürtüsünden çok, küresel ölçekte çok sıkı bir denetim mekanizmasının planlandığına inanıyorum. Bu öyle bir denetim arayışı ki, "hayır" diyebilecek uluslara ya da bölgelere nefes alacak kadar bile boşluk bırakmayı kararlı bir şekilde reddediyor.

Günümüz dünyasında ABD-Avrupa ve müttefiklerini, askeri anlamda tehdit edecek bir meydan okuma söz konusu değil. Varolan tehditlerin varolan güvenlik önlemleriyle aşılması pekala mümkün. Hatta şu anki askeri hazırlıkla öngörülebilir tehditler arasında bile korkunç bir dengesizlik söz konusu.

Kimse, bütün bu hazırlıkların İran'dan gelecek bir tehdidi savuşturmaya yönelik olduğunu söylemesin. ABD, İsrail, Avrupa'nın bir çok ülkesi ve İran arasındaki güç değerlendirmesi bunu oldukça komik hale getiriyor. Peki İran hedefte mi? Elbette hedefte. Her ne kadar Lizbon Zirvesi'nde resmen ilan edilmese de, İran'ın hedef olduğunu herkes biliyor.. Ancak Füze Kalkanı, "İran tehdidi" için geliştirilmedi. Aynı şekilde Ortadoğu'dan yükselecek tehditleri savuşturmak için de...

Soğuk savaş'ın bitişinden bu yana, "savunma" adı altında askeri alanda bir yayılma izliyoruz. Son yirmi yılda Batı'nın "tehdit" algılamaları hep abartılı, paranoya ile destekli olmuş, bu çerçevede etkili bir zihinsel yönlendirme operasyonu yapılmış, kitleler bu farazi tehditlere ikna edilmiştir. İkna edilen kitleler, aslında bir istila, yayılma, askeri müdahaleler projesine de ikna edilmiş oldu. Yapay tehditlere karşı "savunma" adı altında yürütülen "operasyon" aslında dünyanın önemli bir bölümüne denetim altına alma programıydı... On yılın askeri hareketliliğine bakarsak dünyanın aslında nasıl bir saldırı tehdidi adlında hatta saldırı altında olduğunu göreceğiz.

İslam dünyasından yükselen muhalif dalganın Batı medeniyetini tehdit ettiği korkusuna dayandırılan küresel terörizm meselesi bile bize bütün gerçeği gösterecektir. Bu tehdit kullanılarak dünyanın yarısı Atlantik İttifakı'nın garnizonuna dönüştürüldü. Oysa işgallerin gerçek anlamda bu yapay tehditle hiç alakası yoktu. Hesap başkaydı ve malzeme ortadaydı. Zaaflar üzerine işgal/denetim senaryoları uygulanıyor, korku üzerine küresel hakimiyet tezi işleniyordu.
Aynı süreç devam ediyor. Şimdi aynı korku, balistik füze tehditleri üzerinden pazarlanıyor, kitleler ve ülkeler hizaya sokuluyor. Yine zaaf yine paranoya, yine korku... Ve bütün bunların arkasında acımasız bir denetim, kontrol stratejisi..

ABD'nin 21. yüzyıl perspektifine bakın, güvenlik doktrinine bakın. NATO'nin genişleme perspektifine, Orta Asya ve Ortadoğu'ya doğru yayılma projelerine bakın. Pasifik kıyılarından Basra Körfezi'ne, Doğu Akdeniz'e, Kızıldeniz'e yığılan askeri güce bakın. Yeryüzünün kritik noktalarındaki yoğunlaşmaya bakın.
ABD'nin önleyici savaş doktrininin nasıl da NATO için kabullenildiğine bakın. İttifakın sadece askeri alanda değil, ekonomik alanda hatta internet denetiminde bile roller üslenmesine bakın. Asya NATO'su tartışmalarına bakın. Ortadoğu ve Orta Asya'da hiçbir gücün ortaya çıkmaması gerektiği tezine bakın. Yirmi yıldır, bu bölgelerde ve dünyada ABD ve NATO öncülüğündeki bütün hareketliliği dikkatle izleyin...
O zaman...

Ortada bir tehdit olduğu ve bu güçlerin söz konusu tehdide karşı kendilerini savunmak için hazırlık yaptığı iddialarının, bu yüz yılın en büyük yalanı olduğunu göreceksiniz. Tehdit, balon, şişirme, paranoya...

Ortada tek bir hesap var; 21. yüz yılda ortaya çıkabilecek muhalif sesleri şimdiden susturmak ve insanlığı seçeneksiz bırakmak, teslim almaktır. Yeni bir yüz yıl inşa etmektir. Tartışmasız hakimiyettir.
Tekrar soralım: Tehdit İran mı, Rusya mı, Çin mi, genel anlamda Müslüman coğrafya mı, yirmi yıldır bütün kötülükleri kamufle etmek için kullanılan küresel terörizm palavrası mı?
Görünüşte bunların hepsi tehdit. Ama aslında hiç biri tehdit değil. Ortada tehdide göre bir hazırlık yok. Her şeyi teslim almaya yönelik derin bir hesap var. Çok yakın gelecekte, Ortadoğu ve Orta Asya'da rejim değişikliklerini, bölgesel çatışmaları hatta küresel ölçekte çatışmaları göreceğiz. NATO böyle bir savaşa ayarlanıyor. Bir küresel ordu olmaya, jandarma olmaya hazırlanıyor.. Füze Kalkanı, büyük projenin sadece bir parçası...

Onlar insanlığı rehin almaya hazırlanıyorlar... Ama bu paranoya, bu ihtiras onları batırır... Bütün insanlığı batırabileceği gibi... (İbrahim Karagül 'den İktibas)


.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
iran lı sınırımız her yıl değişti:D
hangi sınır değişmemiş
T.C. ile olan mı
yoksa osmalıdan olan sınırlar mı
tarihi iyi okuyun
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
iran lı sınırımız her yıl değişti:D
hangi sınır değişmemiş
T.C. ile olan mı
yoksa osmalıdan olan sınırlar mı
tarihi iyi okuyun

Değişti demekle değişmez.Göster bakalım ne zaman değişmiş??

SafevilerleOsmanlılar16. ve 17. yüzyıllarda defalarca savaştılar. Bağdat, Tebriz, Karabağ, Gürcistan gibi bölgeler defalarca el değiştirdi. Hiçbir taraf kesin bir üstünlük sağlayamadı. Ancak iki ülkenin de büyümekte olan Avrupa tehditine karşı birbirlerini zayıflattıkları söylenebilir. Sonunda 1639 yılında imzalanan Kasr-ı Şirin Antlaşması'yla Türk-İran sınırı belirlendi. Günümüzde dahi geçerliliğini sürdüren Ortadoğu'da emperyal cetvelle çizilmemiş yegâne sınırdır.
 
Üst