Levent bağ
Üye
- Katılım
- 9 Ağu 2006
- Mesajlar
- 184
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
Aylar önce NurTalebesi rumuzlu bir kardeşimiz bir forum ortamında internetin asli vazifelerimiz olan Nurlarla meşgul olmak, o nurları muhtaç olanlara ulaştırmaya nasıl perde olduğuna dair bir yazısı vardı. Bugün eskide yazılan bazı mesajlara göz atarken ona rastladım. İnternet ortamından zarar gören kardeşlerimize ve bizlere taze bir ders olması hasebiyle o kardeşimizin yazısını tekraren nazara veriyorum.. İnşaallah faydaya vesile olur..
Hakikaten bu kardeşimizin hissiyatında çok isabet var.. İnternet ortamında ziyade meşgul olup kendini kaptıran kardeşlerimiz, hakiki vazifelerinde tam zarar ediyorlar.. Nurlarla meşgul olmak asıl vazife iken pek çok lüzumsuz ve asli vazifelerimize nisbeten malayani hükmünde neticesiz tartışmalara -hem de fazlasıyla- medar oluyor..Teessüfle müşahede ediyoruz..
Kardeşim bu ortamlar insanların içindeki nefreti tezahür ettirdikleri, hakikate hizmetten ziyade birilerini çürütmek ve nazardan düşürmek için mi tesis edilmiş? Yoksa ehli iman birbiriyle tanışsın, faydalı buldukları şeyleri birbirleriyle paylaşsın diye mi tesis edilmiş?.. Birinci şıkka talib olacak dünyada hiç bir zişuur yoktur zannederim. Öyleyse nedir bu nefret, nedir bu birbirini çekememezlik..
Müminlerin arasında nifaka sebep olması, hatta aynı cemaatten insanların uhuvvet düsturlarına riayet etmeden hakiki kardeşlerine karşı inatla, hırsla mukabele etmesi, hem asıl vazifelerle meşgul olmaya verdiği zararlarla birlikte yine de interneti bir hizmet aracı gibi gören kardeşlerimiz varsa, onlara karşı acizane bir iki söz sarfetmek isterim..
İnternet namıyla beşere büyük bir nimet i İlahi olabilecekken, radyo bahsinde Üstadımızın izah ettiği gibi beşte dördü kelam ı İlahiye ve hakikatlarına sarfetmek lazım iken, beşer şükretmeyip beşte dördü malayaniyat ve lüzumsuz tartışmalara sarfedildiğinden, beşer hakiki bir intibahla bunu çevirip, asli mahiyetine hizmet etmeye bir medar etmelidir..
Belki Nur dairesindeki uhuvvete hatta geniş manasiyle İslam dairesinde kardeşlik hislerinin inkişafına va bazı hakaika hizmete sarfolsa, asli hizmetlerimiz unutulmadan ve gaflet etmeden nimet i İlahi bilip sarf edilse, nafi bir surette istimal etmektir.. Yoksa nimet şükür görmezse gider hem beşere zararlı düşer..
Umum Nur talebeleri ile iftihar eden kardeşiniz..
BİR KAMPIN ARDINDAN
Manevi kirlerim artmıştı.Bu yaralar zihnime ilişiyor kalbime sıkıntı veriyordu.Bir yoğunlaşmaya ihtiyacım vardı.Net vebası yüzünden aklıma binlerce şek gelmişti.Şekleri yok edeyim derken kendimi batacak gibi hissediyordum.Ve nurları eskisine nispeten az okuyor.Okuduğum anlarda ise yoğunlaşamıyor istifade edemiyordum.
Velhasılıkelam Bir kamp yaşamalıydım. Kalbimdeki aklımdaki yaraları iz bırakmadan temizleyen bir yoğunlaşma yaşamalıydım. Ve yüce rabbim yoğun bir kampı nasip etti. Ve hatalarımı yoğunlaştığım kampta anladım. Çünkü risaleye yoğunlaştıkça istifade ediyordum. Sair şeylere ikinci üçüncü derecede baktığım zaman müthiş bir istifade alıyordum. Ve hakikatlere nüfuz ettiğim zaman aklım kalbimle âdete coşuyordu. Ve karar aldım hep nurlara yoğunlaşacağım. Nura hizmet edeyim diye nete girip az daha kendimi vartaya atacakken yüce Rabbim rahmetiyle bu aciz kulunu feraha kavuşturdu. Daha nasıl şükretmesin bu aciz daha nasıl ders almasın bu asi?
Şeytan aylarca bana sağ taraftan yaklaştı. Hizmet kılıfıyla beni uğraştırdı. Saatlerimi çaldı. Bir daha düşmekten korkuyorum. Bu hatalara düşmekten korkuyorum. Ağlamak istiyorum. Ama ağlayamıyorum da! Kendimi dövmek istiyorum. Dövemiyorum da! Yaşamak istiyorum bu hakikatleri müminleri imrendirircesine. Yaşamak istiyorum bu hakikatleri meleklerin gıptasıyla. Yaşatmak istiyorum bu hakikatleri! Küfrün tohumunu çürütürcesine…
Allah hepimize istikameti nasip etsin. Nur talebelerinden eylesin. Ve bu talebeliği hakkıyla yaşayan. Yürüyen lahikalar eylesin. Bu hakikatleri yaşayan sıratı müstakimdeki kullarından eylesin.
Hakikaten bu kardeşimizin hissiyatında çok isabet var.. İnternet ortamında ziyade meşgul olup kendini kaptıran kardeşlerimiz, hakiki vazifelerinde tam zarar ediyorlar.. Nurlarla meşgul olmak asıl vazife iken pek çok lüzumsuz ve asli vazifelerimize nisbeten malayani hükmünde neticesiz tartışmalara -hem de fazlasıyla- medar oluyor..Teessüfle müşahede ediyoruz..
Kardeşim bu ortamlar insanların içindeki nefreti tezahür ettirdikleri, hakikate hizmetten ziyade birilerini çürütmek ve nazardan düşürmek için mi tesis edilmiş? Yoksa ehli iman birbiriyle tanışsın, faydalı buldukları şeyleri birbirleriyle paylaşsın diye mi tesis edilmiş?.. Birinci şıkka talib olacak dünyada hiç bir zişuur yoktur zannederim. Öyleyse nedir bu nefret, nedir bu birbirini çekememezlik..
Müminlerin arasında nifaka sebep olması, hatta aynı cemaatten insanların uhuvvet düsturlarına riayet etmeden hakiki kardeşlerine karşı inatla, hırsla mukabele etmesi, hem asıl vazifelerle meşgul olmaya verdiği zararlarla birlikte yine de interneti bir hizmet aracı gibi gören kardeşlerimiz varsa, onlara karşı acizane bir iki söz sarfetmek isterim..
İnternet namıyla beşere büyük bir nimet i İlahi olabilecekken, radyo bahsinde Üstadımızın izah ettiği gibi beşte dördü kelam ı İlahiye ve hakikatlarına sarfetmek lazım iken, beşer şükretmeyip beşte dördü malayaniyat ve lüzumsuz tartışmalara sarfedildiğinden, beşer hakiki bir intibahla bunu çevirip, asli mahiyetine hizmet etmeye bir medar etmelidir..
Belki Nur dairesindeki uhuvvete hatta geniş manasiyle İslam dairesinde kardeşlik hislerinin inkişafına va bazı hakaika hizmete sarfolsa, asli hizmetlerimiz unutulmadan ve gaflet etmeden nimet i İlahi bilip sarf edilse, nafi bir surette istimal etmektir.. Yoksa nimet şükür görmezse gider hem beşere zararlı düşer..
Umum Nur talebeleri ile iftihar eden kardeşiniz..