İnsan Hayvanat Bahçeleri!

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,397
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
35909.jpg
Eskiden Alman İmparatorluğu’nda yabancı ülkelerden getirilen insanlar, bir hayvanat bahçesinde hayvanların teşhir edildiği gibi teşhir ediliyordu. Bu teşhirler gösterilerde yer alanlar için büyük bir travmaydı...



Theodor Wonja Michael, yüzyıl başında dönemin Alman kolonisinden Alman İmparatorluğu'na gelen bir Kamerunlunun en küçük oğlu. O dönem Paris'ten Riga'ya, Bern'den Varşova ve Bükreş'e kadar hemen hemen bütün Avrupa'yı dolaşan Michael, sirklerde ve yabancı halk ve ırkların teşhirinde nasıl rol aldığını hâlâ çok net hatırlıyor. Bugün 88 yaşında olan Michael, uzun süre o dönemden hiç bahsetmek istememiş. Yabancı halk ve ırkların teşhiri ve sirklerde yer almaktan çok erken yaşta nefret etmeye başladığını kaydeden Michael, yıllar sonra kendi ve ailesinin hikâyesini anlatan bir kitap yazmaya karar vermiş. Kitabın adı “Alman ve Üstüne Bir De Siyahî Olmak”.
Michael, “Biz siyahîlerden her zaman neler yapabildiğimizi kanıtlamamız ve yapmamız isteniyor. Benim ten rengime ve görünümüme sahip bir insan bir Alman gibi düşündüğünü nasıl kanıtlayabilir. Bana kimse güvenmek istemiyor. Sürekli bir şeyler kanıtlamak zorundayım. Bunun artık sona ermesini istiyorum. Alman olmanın da renkleri olduğu artık kabul edilmeli” diyor.
Babası, Theodor Wonja Michael'ı 19'uncu yüzyılın sonunda Avrupa'ya göndermiş. Ancak Berlin'e vardığında bir Alman kolonisinin vatandaşı olarak ülkede "normal" işlerde çalışamayacağını anlamış. Söz konusu gösteriler para kazanabilmesi için tek şansıymış.
Theodor Wonja Michael, yüzyıl başında dönemin Alman kolonisinden Alman İmparatorluğu'na gelen bir Kamerunlunun en küçük oğlu. O dönem Paris'ten Riga'ya, Bern'den Varşova ve Bükreş'e kadar hemen hemen bütün Avrupa'yı dolaşan Michael, sirklerde ve yabancı halk ve ırkların teşhirinde nasıl rol aldığını hâlâ çok net hatırlıyor. Bugün 88 yaşında olan Michael, uzun süre o dönemden hiç bahsetmek istememiş.
Yabancı halk ve ırkların teşhiri ve sirklerde yer almaktan çok erken yaşta nefret etmeye başladığını kaydeden Michael, yıllar sonra kendi ve ailesinin hikâyesini anlatan bir kitap yazmaya karar vermiş. Kitabın adı “Alman ve Üstüne Bir De Siyahî Olmak”.
Michael, “Biz siyahîlerden her zaman neler yapabildiğimizi kanıtlamamız ve yapmamız isteniyor. Benim ten rengime ve görünümüme sahip bir insan bir Alman gibi düşündüğünü nasıl kanıtlayabilir. Bana kimse güvenmek istemiyor. Sürekli bir şeyler kanıtlamak zorundayım. Bunun artık sona ermesini istiyorum. Alman olmanın da renkleri olduğu artık kabul edilmeli” diyor.
Babası, Theodor Wonja Michael'ı 19'uncu yüzyılın sonunda Avrupa'ya göndermiş. Ancak Berlin'e vardığında bir Alman kolonisinin vatandaşı olarak ülkede "normal" işlerde çalışamayacağını anlamış. Söz konusu gösteriler para kazanabilmesi için tek şansıymış.
Yabancı halk ve ırkların teşhirinde rol alanlar o dönem bugünkü müzisyenler ve müzik grupları gibi Avrupa'da turluyordu. Tarihçi Anne Dreesbach, kısıtlı zamanları olmasına rağmen bir günde çok sayıda gösteri düzenlendiğini kaydediyor: "Tabii ki kısmen sözleşmeler de vardı ancak insanlar uzun yıllar için Avrupa'ya gitmenin ne anlama geldiğini tasavvur edemiyordu. Tek başına 'Avrupa' kelimesi onlara hiçbir şey ifade etmiyordu. Kimse onlara ne olacağını tam olarak anlatmıyordu. Sanırım sadece bir şeylere söz veriyor ve neye bulaştıklarını bilmiyorlardı. Burada çok zorlu anlar yaşıyorlardı. Çoğu hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetti. Örneğin Eskimolar çok basit bir soğuk algınlığı nedeniyle öldü çünkü Avrupa'daki virüslerle başa çıkamadılar. Ayrıca yeterli beslenemiyorlardı da çünkü alıştıkları gıdaları bulamıyor, bazıları da sıla hasretinden hasta oluyordu."
Hastalıklara dayanamadılar
Bir İnuit ilesi 1880 yılında Hamburg ve Berlin'deki gösteriler sonrası suçiçeğinden ölmüştü. Bir grup Siyu yerlisi de verem, kızamık ve zatürre gibi hastalıklardan hayatını kaybetmişti.
Almanya'da 1930'lu yıllara kadar 400 adet yabancı halk ve ırk teşhiri yapıldı. En büyük gösteri 1874 yılında Avrupa'nın en önemli hayvan tacirlerinden biri olarak kabul edilen Hamburglu Carl Hagenbeck tarafından düzenlendi.
Tarihçi Dreesbach, Hamburglu tüccarı şöyle anlatıyor: “Uzun süre hayvan tacirliği yaptı ve çok da başarılıydı. Hayvanat bahçesi henüz açılmamıştı ancak Hamburg'da büyük bir hayvan ticarethanesi vardı ve insanlar oraya hayvanlara bakmaya geliyordu. Bir süre sonra aklına sadece hayvanların değil insanların da orada sergilenebileceği fikri geldi. Tamamen yabancı bir dünyadan gelen insanların da getirilmesi gerektiğini düşündü. İnsanlar heyecanlandı çünkü bir düşünün o dönem televizyon yoktu, kitaplar ve hatta renkli resimlerin olduğu kitaplar da yoktu. İnsanların uzaklardaki insanlar hakkında hiçbir fikri yoktu.”
Theodor Wonja Michael, 1920'li yıllarında sonunda teşhir organizatörlerinin eline düşmüş. Diğer üç kardeşi de aynı kaderi paylaşmış. Günümüzde hayranları starları nasıl yakından görmek istiyorsa o dönem de izleyiciler uzak ülkelerden gelenleri, Eskimo ya da Samoalıları öyle görmek istiyordu. Örneğin 1881 yılındaki bir gösteri sonrası izleyiciler çitleri zorlayıp, bankları ve sandalyeleri parçalayıp engelleri aşarak merak ettikleri bu yabancılara ulaşmaya çalıştı
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,397
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
Güney Afrika'lı bir sanatçının sahneye koyduğu, 'İnsan Hayvanat Bahçeleri'ni konu alan oyun bugünlerde Londra'da ve Paris'te kıyamet koparıyor. Londra'da oyun yasaklandı, Paris'te ise gösterimi devam ediyor. Belkıs Kılıçkaya ile Doğru Açı'da bu hafta Alev Alatlı ile İnsan Hayvanat Bahçeleri konuşuldu.

"Zoos humains" Türkçesiyle 'İnsan Hayvanat Bahçeleri'... Afrika'dan getirilen insanların etrafı dikenli tellerle çevrili hayvanat bahçelerinde teşhir edilmesi geleneği. Bütün Avrupa'da, ABD'da milyonlarca ziyaretçinin akınına uğradı. Bir Alman organizatör ön ayak olmuştu. Asırlar evvel değil nihai olarak 1956'da Belçika'da yapıldı. Çok değil sadece 58 sene evvel. İkinci dünya savaşı bitmişti, Almanya ve Fransa'nın kuruculuğunda AB'nin temelleri atılmıştı.



"Vahşi insanlar, ilkeller, insana benziyorlar, insanoğluna en yakın varlık galiba" diye tasnif ediliyorlardı. Hayvanat bahçelerinde, fuarlarda, sergi alanlarında teşir edilmek için binlerce adam kadın, erkek, çocuk Afrika'dan gemilerle Avrupa ve ABD'ya taşındı. Belçika, Hollanda, İspanya, Macaristan, Almanya, İsveç, İtalya, Amerika Birleşik Devletleri ABD'de, bir değil pekçok kentinde 1870'lerden 1960'lara kadar mevcut oldu. İnsanlar ender hayvanlarmış gibi seçiliyorlardı, kimilerini kafeste teşhir ettiler. Fuar alanının dışındaki levhada "Lütfen yiyecek vermeyin daha evvel beslendiler" yazılıydı. Çoğunun üzerindekiler çıkarılıyordu, göğüsleri açıktaydı. Bazıları intihar etti, bazıları ise teşhir edilirken öldü. Ölen de sergilendi. Aynı dönemlerde bazı ilim adamlarının görüşleri de aktarılıyordu: "Haftalardır bunların üzerinde çalışıyoruz, bunların aklı aşırı derecede geri. Fevkalede saldırganlar ve hiçbir hisleri yok. İnsana en yakın vahşi örneği denebilir"

1931'de Paris'te, Eiffel'in altında açılan İnsan Hayvanat Bahçesi'ni 1 milyon şahıs gezdi. 82 sene evvel yeni kıtada ekonomik bunalım, Sovyetler'de kıtlık vardı. Avrupa'da ırkçılık yükselişteydi. Eiffel'in altında açılan adam hayvanat bahçesinin tanıtımında "Fransa'nın uygarlık misyonunu gerçekleştirirken nelerle meşgul olduğunu keşfedin" yazıyordu.

Darwinizm hızla taraftar topladı, sömürgeci politika haklılık kazandı. Modern zamanlarda Batı'nın 'diğeri'ne bakışı kitlelerce kolayca benimsendi, bir zihniyet böyle inşa oldu.
 

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
"Eiffel'in altında açılan adam hayvanat bahçesinin tanıtımında "Fransa'nın uygarlık misyonunu gerçekleştirirken nelerle meşgul olduğunu keşfedin" yazıyordu."

uygarlık anlayışını güzel özetlemiş bu söz, o dönem batı dünyasının.
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
dünü geçmiş geri gelmez sanmayın en yakın arağanda kadınları pazara çıkarmıştır dün bu ğün işit denen it yapıyor
yani şu gerçeği unutmamak gerek dinini yaşamayan insanlar her zaman kafirin torbasında pazara çıkacak metadır
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
İnsanın insana yaptığı..
İnsanın hayvana yaptığı..
İnsanın doğaya yaptığı..
İnsanın tüm canlılara yaptığı..

Zulüm nasıl açıklanır!?
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
yer yüzünde fesat çıkaracak insan mı yaratacaksın meleklerin sözü buydu

ilk cinayet habil ile kabil adem as evlatları
bunun izahı cennet vede cehennem le olabilir
 

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
yer yüzünde fesat çıkaracak insan mı yaratacaksın meleklerin sözü buydu

ilk cinayet habil ile kabil adem as evlatları
bunun izahı cennet vede cehennem le olabilir

verda'nın sözünü beğendim; ama ömer usta'nın bu sözünü beğenmedim. ama verda da bunu beğenmiş. olsun. bir yerde uzlaşacağız elbette. :)
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Bizim ilk öğretmenimiz bir kargaydı Mugalata =)
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
İnsan olmamanın karşılığı hayvan mıdır?
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Peki insan olmayanlar nedir?

Kendimi @adams77 gibi hissettim =)
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Bu yeterli bi açıklama gibi görünmüyor Adams el atsa iyi olur =)
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
hayvandan daha aşağı olmak bu olsa gerek esferi safilin denilen nokta
 
Üst