İlk Kafa Nakli

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Yusuf Suresi, Ayet 105: Bununla beraber göklerde ve yerde ne kadar âyet var ki, onunla yüz yüze gelirler de yine de yüz çevirip geçerler.

Bu ayeti celileden anlaşılan o ki, Allahu teala, bütün bir kaninatı yaratmakla bize yüzünü göstermektedir. Bu geometrilerden Allah'ı tanımak zorundayız.. Yüz yüze gelmek müthiş bir şey!!! İnsanoğlu, yüz sahibi..

Yüzleri yaratan Rabbime hamdüsenalar olsun.

Aynaya bakıp kendi yüzünü tanıyan tek varlık İnsan!!! Yüzünü bilen, başka bir yüzü tanımakla mükellef!!!.. Bu tefekkür, bilimsel olsun, ilim ve irfan olsun nice kapılar açar.. Kur'an, lif lif kendisiyle birlikte tüm kainatın içine örgülenmiş bir kitap.. İpi bir yerden tut ve çek, taa nerelere götürüyor.


Demek ki, İnsanoğlu, Allah'ın ayetleri ile yüz yüze gelmeden önce KENDİSİ ile yüzleşmesi gerek! Aslında kendisiyle yüz yüze gelince Rabbi ile yüzyüze geliyor, bir bakıma;

Nefsini bilen, Rabbini bilir!..


Görüldüğü gibi tasavvuf büyüklerinden bize kalan cümlelerin neler ifade ettiğini unutmuşuz. Buna BÜYÜK UNUTMA VE UNUTTUĞUNU DA UNUTMA sendromu diyebiliriz. Bugünün Müslümanları malesef kendi medeniyetini unuttu. Bunu unutmakla birlikte zihin kodlarınıda unuttu. Bu yüzden eline ulaşan metinleri anlayamıyor. Çünkü Avrupa uygarlığının zihin kodları ile yetişmiş.. Çok korkunç, çok!!!
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
batılılar bu konuda epey tefekkür ediyorlar. ada isimli filmde variyetli kişiler için klonları üretiliyor. kişide hangi organ işlevsiz hale geliyorsa klondan kişiye veriliyor. sonra sorgulama başlıyor bu klonlar birer bireymi yoksa edinilen mal mı... düşünüyor seviyor seviliyor umut ediyor bekliyor. insan ister istemez düşünmeden edemiyor ben kimim diye beyinmiyim anılarımmıyım bildiklerimmiyim hissettiklerimmiyim nedir birbirimizden farkımız ???

yoksa bizde ruh için edinilmiş bir malmıyız. üretilecek klonları nasıl mal gibi görüyor isek ruhumuz için bedenimiz üretilmiş bir mal olabilir mi?

amma sordum he...

matrixde de geçen bir konuşma var... insanlar orada doğmuyorlar sadece üretiliyorlar...

beden matrixden kurtarılınca kas takviyesi yapılıyor. neo gözlerim niye acıyor deyince çünkü daha önce hiç kullanmadın!!!

bizde @DostunDostu gibi yazdıkça yazıyoruz [emoji1]

...
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
tüm peygamberlerin hayatına bakın hz.muhammedden başkası bir insana(hz.ali) eti etimdir. cismi cismimdir. ruhu ruhumdur ali benim ben aliyim. dememiş.. en yakını hz.isanın havarilerine söylediği etim ekmektir kanım şarab etimi kanıma banıp yiyin.



...
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
batılılar bu konuda epey tefekkür ediyorlar. ada isimli filmde variyetli kişiler için klonları üretiliyor. kişide hangi organ işlevsiz hale geliyorsa klondan kişiye veriliyor. sonra sorgulama başlıyor bu klonlar birer bireymi yoksa edinilen mal mı... düşünüyor seviyor seviliyor umut ediyor bekliyor. insan ister istemez düşünmeden edemiyor ben kimim diye beyinmiyim anılarımmıyım bildiklerimmiyim hissettiklerimmiyim nedir birbirimizden farkımız ???

yoksa bizde ruh için edinilmiş bir malmıyız. üretilecek klonları nasıl mal gibi görüyor isek ruhumuz için bedenimiz üretilmiş bir mal olabilir mi?

amma sordum he...

matrixde de geçen bir konuşma var... insanlar orada doğmuyorlar sadece üretiliyorlar...

beden matrixden kurtarılınca kas takviyesi yapılıyor. neo gözlerim niye acıyor deyince çünkü daha önce hiç kullanmadın!!!

bizde @DostunDostu gibi yazdıkça yazıyoruz [emoji1]

...
Güzel bir noktaya değindin..

Normalde bizde tasavvuf geleneği işletilse bütün bu sorgulamalar, hatta filmler, romanlar bizden çıkardı..

Ben her zaman diyorum. Bizde tasavvuf işletilmiyor, tam tersine propagandası yapılıyor. Çünkü anlayan adam kalmamış!

Bak, hükümet köklerimize dönelim tasavvufu tekrar canlandıralım diye bazı çalışmalar yapıyor. Yaptıkları filmler, belgeseller falan, hepisi tasavvufun ucuz propagandaları. Ya Yunus'u ya da Mevlana'yı reklam ediyorlar. Hele ki tasavvufu tarih üzerinden gündeme getirmek, tasavvufu müzeleştirmektir, fosilleştirmektir.. Hükümet olsun, senaristler olsun nasıl bir cinayet işlediklerinin farkında değiller..

..ve kimse bunu yazmıyor!..
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
..... batılı filozofların ve bilhassa sanatçıların çoğu Kabbala'dan ilham alırlar. Ama hiçbir eserde Kabbala ismini ve zikrini duymazsın! Çünkü adamların derdi motorun reklamını yapmak değil, tam tersine bu motorun kuyudan çıkartacağı suyu insanlara dağıtmak! Malesef kokusuz ve renksiz bir zehir katıp dağıtıyorlar!

Kabbala, Muhyiddin-i Ârabi'nin eserlerinin ucuz taklididir. Bunu bizde kim biliyor? Adamlar tavuğun suyunun suyundan neler üretiyor da biz tavuğun çiftliğine sahibiz, ve bundan gafiliz!.. Sonra da şaşırıyoruz, niye hep büyük düşünürler mucitler Yahudilerden çıkıyor diye?! Hatta bunu genetik bir özellik sanan zavallılar var yahu!! :) Adamlar ilhamları işletmesini biliyor kardeşim, ötesi yok! Gel gör ki küfre hizmet ettiriyorlar bunları.. Tıpkı Tevrat ve İncilde geçen kıssaların Tevhide hizmet etmediği gibi!!! Aynı kıssalar Kur'an'da var ama tevhide hizmet ettiği için haktır.. İlhamlarda böyle. Dolayısıyla Muhyiddin Ârabi ile Kabbala arasında ki farka da böyle bakmak gerekir..

Tasavvufa şirk diyenlere sesleniyorum: Sizler bu yüzden asla var olamayacak, bereket bulamayacaksınız. Neye savaş açtığınızı, neye karşı geldiğinizin farkında değilsiniz. Medeniyetleri olduran motorlara savaş açılır mı yahu, kafayı mı yediniz?! Ha, icraatleri ve yanlışları tartışırız, ama kurumun fonksiyonunu ve önemini bilmek zorundayız..
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
... düne kadar petrolün fonskiyonundan gafildik; bugün ise tasavvufun fonksiyonundan gafiliz!

Çölün ortasına petrol sızmış. Biri gelmiş, tadına bir bakmış, ağzı yanmış! Hemen hükmü vermiş ve demik ki, bu zehirli bir madde; o halde zararlıdır!

Ya, kardeşim bi dur bakalım, hemen hüküm verme.

Fonksiyonundan gafil olduğumuz petrolün üzerine neler bina edildi, neler! Meğer Allah, o karalığın ve acılığın üzerine kudreti ile tecelli etmiş, pis kokuların içine kocaaaman bir dünya sırlamış! O dünyayı yitirdik mi? Yitirdik.

İşte bugün tasavvufa şirk diyenlerin körlüğü de böyle bir şey! Hikmet bilmeyen, bilmez hakikat, hakkat bilmeyen bulmaz marifet..

Zikri, fikri ve murakabesi tevhid eksenli bir disiplinin cümle aralarından şirk çıkartanlar korkaktır.. Allah, hakikate giden yollara kazığa çakılı bazı cesetler koymuş. Koymuş ki korkaklar daha ileri gidemesinler. Zira hakikat, cesurların hakkıdır!.. Her şeye rağmen gene korkarsınız. İşte Kamil Mürşid'in fonskiyonu burda devreye giriyor. O, korkma evladım yürü, der.. Bazen cennet hurilerinin şarkılarını duyar, oraya yönlenirsin. Kamil Mürşit, sakın kanma evladım dur, der.. Velhasılı bu yolda Kamil Mürşitsiz Gİ-DİL-MEZ. Şer zannına hayrın; hayır zannına şerrin varlığını yüklemiş Allahımız. Göz gerek ki görsün, kulak gerek ki işitsin der derviş.. Yol bilen gerek hakka gidelim, cemali ba kemâle seyridelim.. :gul
 
Katılım
15 Şub 2007
Mesajlar
300
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
48
tüm peygamberlerin hayatına bakın hz.muhammedden başkası bir insana(hz.ali) eti etimdir. cismi cismimdir. ruhu ruhumdur ali benim ben aliyim. dememiş.. en yakını hz.isanın havarilerine söylediği etim ekmektir kanım şarab etimi kanıma banıp yiyin.



...

Bu yazdıklarınız islam ile hiç bir alakası yok .peygamber aliye neden öyle desin?

isanın havarilere şarab önermesi?
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
Bu yazdıklarınız islam ile hiç bir alakası yok .peygamber aliye neden öyle desin?

isanın havarilere şarab önermesi?
o zaman senin islamınla alakası yok. bizim islamımızla alakalı. o şarap bildiğin dünya şarabı değil. maide sofrası ile gelen şaraben tahura...

...
 
Katılım
15 Şub 2007
Mesajlar
300
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
48
kelle nakli olsa ,şeri olarak sorumluluk nakledilen vucudda değil kellede olacaktır.
 
Katılım
15 Şub 2007
Mesajlar
300
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
48
..... batılı filozofların ve bilhassa sanatçıların çoğu Kabbala'dan ilham alırlar. Ama hiçbir eserde Kabbala ismini ve zikrini duymazsın! Çünkü adamların derdi motorun reklamını yapmak değil, tam tersine bu motorun kuyudan çıkartacağı suyu insanlara dağıtmak! Malesef kokusuz ve renksiz bir zehir katıp dağıtıyorlar!

Kabbala, Muhyiddin-i Ârabi'nin eserlerinin ucuz taklididir. Bunu bizde kim biliyor? Adamlar tavuğun suyunun suyundan neler üretiyor da biz tavuğun çiftliğine sahibiz, ve bundan gafiliz!.. Sonra da şaşırıyoruz, niye hep büyük düşünürler mucitler Yahudilerden çıkıyor diye?! Hatta bunu genetik bir özellik sanan zavallılar var yahu!! :) Adamlar ilhamları işletmesini biliyor kardeşim, ötesi yok! Gel gör ki küfre hizmet ettiriyorlar bunları.. Tıpkı Tevrat ve İncilde geçen kıssaların Tevhide hizmet etmediği gibi!!! Aynı kıssalar Kur'an'da var ama tevhide hizmet ettiği için haktır.. İlhamlarda böyle. Dolayısıyla Muhyiddin Ârabi ile Kabbala arasında ki farka da böyle bakmak gerekir..

Tasavvufa şirk diyenlere sesleniyorum: Sizler bu yüzden asla var olamayacak, bereket bulamayacaksınız. Neye savaş açtığınızı, neye karşı geldiğinizin farkında değilsiniz. Medeniyetleri olduran motorlara savaş açılır mı yahu, kafayı mı yediniz?! Ha, icraatleri ve yanlışları tartışırız, ama kurumun fonksiyonunu ve önemini bilmek zorundayız..


tasavvuf adına hakkı savunmak yahudi kabalasınamı kaldı?sen nasıl müslümansın arkadaş.senin kitabın kuran!
Doğrunun belirleyicisi kuran!
 

garip70

Ordinaryus
Katılım
30 Kas 2009
Mesajlar
2,779
Tepkime puanı
309
Puanları
0
Caizdir yani... Tabiki o insan üzerinde psikolojik etkisi ne olur ya da evli iseler hakeza öyle... Ne bileyim, işler karışık...
Bence caiz değil. Çünkü ben organ nakline pek sıcak bakmıyorum. Sonuçta organlar alınırken insanın tamamen ölmesi lazım ki böyle olmuyor. Beyin ölümü gerçekleşti deyip yaşayan insanın organı alınıyor. Yani tam bir cinayet.

Diyelim ki organ nakli yapıldı. Organ nakledildikten sonra, ölen kişinin manevi halinin yeni sahibini rahatsız edeceğine inanırım. Çünkü daha önceden o kişi yaşarken, yapmış olduğu bütün günahlar organlarına işlemiştir. Mahşerde de şahitlik yapacaktır. Yeni sahibini rahatsız etmesi gayet doğal.
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,115
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Tasavvufa şirk diyenlere sesleniyorum: Sizler bu yüzden asla var olamayacak, bereket bulamayacaksınız. Neye savaş açtığınızı, neye karşı geldiğinizin farkında değilsiniz. Medeniyetleri olduran motorlara savaş açılır mı yahu, kafayı mı yediniz?! Ha, icraatleri ve yanlışları tartışırız, ama kurumun fonksiyonunu ve önemini bilmek zorundayız..
@DostunDostu tasavvufun bütününe mi şirk deniliyor yoksa bir takım fiiliyatlara mı ?
Bu ikisini ayırt etmek lazım ...
Bizim yeğenler el almış =)
Konuşuyorum bencağız ikisiyle de ..
büyük olan büsbütün dairenin çizgisine secde ediyor
Mürşid ne derse doğrudur çizgisinde
sorgu yok ...
Küçük iki menzil değiştirmiş ..
Küçükte bünye kabul etmiyor o kalıbı ..
Ben benim diyerekten var olan asilik kendisini var edemiyor
bünye kusuyor verilenleri ...
Biri ansızın çarşafa bürünmüşken öteki bu kulvara gönderilmenin haykırışlarını bedeniyle yapıyor ...
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Bilimin önüne geçmeyin, bırakın adamlar yapsın. :p
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
@DostunDostu tasavvufun bütününe mi şirk deniliyor yoksa bir takım fiiliyatlara mı ?
Bu ikisini ayırt etmek lazım ...
Bizim yeğenler el almış =)
Konuşuyorum bencağız ikisiyle de ..
büyük olan büsbütün dairenin çizgisine secde ediyor
Mürşid ne derse doğrudur çizgisinde
sorgu yok ...
Küçük iki menzil değiştirmiş ..
Küçükte bünye kabul etmiyor o kalıbı ..
Ben benim diyerekten var olan asilik kendisini var edemiyor
bünye kusuyor verilenleri ...
Biri ansızın çarşafa bürünmüşken öteki bu kulvara gönderilmenin haykırışlarını bedeniyle yapıyor ...
Ne güzzzel Allah'ım, ne güzel...:) Büyük olan çok istifade edecek inşallah. Derslerini hiç ihmal etmesin. Sebat ile devam etsin inşallah.. Bir dersini bir de şeyhini bilsin. Sağın solun laflarına, dedikodularına kapılıp gitmesin inşallah. Unutmasın ki olduran Allah'tır. Muhabbeti derecesinde istifade edeceğine inanıyorum..

Bu arada İkbal'in -benlik- izahını marazlı görüyorum. Belki ben anlamamış olabilirim.. İblis'in isyanından kendimize usül çıkartamayız. İblis, Allah'a rağmen Allah'tan başkasına secde etmem dedi. İblis, ırkçılığın babası olduğu gibi aynı zamanda kraldan daha kralcı geçinen tipolojilerinde babasıdır! Kraldan daha kralcı geçinme hastalığı her yerde var. Allah adına yapılan istismarların hepisi buradan besleniyor.

İblis nerede duruyordu, Âdem nerede durmalı? Secdenin, rükunun, kıyamın; aç kalmanın, vermenin ve almanın; velhasılı akla gelecek ne kadar ibadet varsa kulluk şuuruyla yapılması gerek. Secde, Allah'a secde ettiğimiz için güzel değil; Allah, kendisine secde etmemizi emrettiği için güzeldir! O emir gelmeden secde etmekle o emir geldikten sonra secde etmek arasında dağlar kadar fark var! Şimdi anladık mı Kur'an okurken secde ayetine gelindiğinde secde etmek niye farzmış?! Bu hikmetide şu an yazıyı yazarken fark ettim iyi mi! :blink:
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,115
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Ne güzzzel Allah'ım, ne güzel...:) Büyük olan çok istifade edecek inşallah. Derslerini hiç ihmal etmesin. Sebat ile devam etsin inşallah.. Bir dersini bir de şeyhini bilsin. Sağın solun laflarına, dedikodularına kapılıp gitmesin inşallah. Unutmasın ki olduran Allah'tır. Muhabbeti derecesinde istifade edeceğine inanıyorum..​






İyi de Dost ...Kainatı bile sorgularken
bizim gibi nakıs bir kulu neden sorgulamayacağız ?
Ve şu Rabıta vakıasını mertçe anlatan birine er/emedik henüz ... =)
Küçük mezar ortamında yapıyor rabıtayı ..
yani benim bilgim yok yanlış bir kelime kullanmak istemiyorum doğrusu ...
Her neyse feyzin başka yol ile alınma ihtimali yok mu acaba ?

Edit : Mürşidler-peygamberler-ulema-sahabe-alim vs O nun katında mahiyeti nedir ?
Bu mahiyeti söylemenin bize getirisi nedir ?
Bize düşen kullukta zirve yapabilmek islam olabilmek değil midir ?
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
İblis nerede duruyor?

Tasavvufi eksende konuşursak, tasavvufa intisap edenlerin 100'de 90'ı masumdur. Bunu ben yaşadım ve gördüm.

Lakin, hiçbir şey'den anlamayan bu masum kesime karşı şeyhlerin duruşu ve pozisyonu, birçok şeyleri bildikleri için (belki de hiçbir şey bilmiyorlar, öyle diyeyim) ya da konumlarının nasıl algılandıklarından - hiç olmazsa - haberli oldukları için ve halan da - bizler kimiz - diyemedikleri için,

İblis, ifade ettiğim "masumların" kalplerinden fersah fersah uzaktır...

İblis "İşte Onların" kalplerinde çöreklenmiştir ve tamamen yer bulmuştur... İflah olmaz bir şekilde yolunu tamamen şaşırmışlar da bunlardır...
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Tasavvuf "sorgulama" makamı değildir, "itaat" makamıdır... Halan bunları anlamayan var ben de bundan rahatsız oluyorum...

Bu cümlem tasavvufu tenkit anlamında değildir...

Tasavvuf içerisinde sorgu başlarsa orada ya senin olmaman gerekir ya da tasavvufun olmaması gerekir...

Senin için tasavvuf düzenini bozar mı..?

Elbet bozmaz..!!!

Yani tasavvufun olmazsa olmazı itaattir. İtaat yoksa, şeyhin sana ne himmeti, ne duası, ne şefeati ne de yardımı dokunabilir...

NOT

Söylediklerim tasavvufu tenkit değildir... Tasavvufun olmazsa olmazıdır... İnanmayan bağlansın ve içinde bulunsun...
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
kuru kuruya itaat meleklerde olur. tasavvuf insanlıktır.
insanın olduğu yerde sorgulama elbet olacaktır.

tasavvuf kişideki sorgulamayı çözümlemeye dönüştürür.

bazısı Allahtan başka herşeyi sorguluyorlar. bazısı Allah ve kitabından başka herşeyi sorguluyor. bazısı Allahı resülün sünneti ve kitapdan başka herkesi sorguluyor. tasavvuf ise hiçbirşeyi sorgulamaz fakat herşeyii çözümler...

...
 
Üst