Hz. İsa Gelecek Mİ ?????

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
Hz.İsa inecek
Yok inmeyecek.
Bu tartışmanınsonu yok gibi gözüküyor.
Çünkü tartışma inanç seviyesinde,birininin inecek inancına karşılık inmeyecek inancı.İnançlar tartışıp doğruyu bulamaz,inanç kuvvetli zandır.Bir iddia ispatlanırsa inanç olmaktan çıkar bilgi olur....

Bizim için önemli olan Hz.İsa şu an gelmiş midir?
Gelmişse,gerçekten o olduğunu ispatlıyabiliyorsa gidelim tabii olalım.
Yok gelmemişse geleceği çağda yaşayan insanların ister tabii olurlar,ister karşı çıkarlar bizim yapabileceğimiz bir şey yok.

İsterseniz bu konuyu kapatıp meleklerin erkek mi yoksa dişi mi olduğu konusuna geçelim.:D
 

arşivist

Profesör
Katılım
17 Ocak 2007
Mesajlar
1,361
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Web sitesi
www.smf123.net
Hıristiyanlar Hz İsa tekrar gelecek diyorlar, nasıl olacak, kim şeklinde gelecek?

(2271)
tezhip-line-1.gif
Dünyaya teşrif edip Hıristiyanları üç ilah safsatasından kurtararak tevhit inancına bağlamak için çalışacak olan Hz.İsanın (as.) dünyaya teşrif edip etmediğinin alameti ve nişanesi, Hıristiyan dünyasında bu manada bir uyanma olup olmadığıdır. Böyle bir uyanma varsa Hz. İsa (as.) faaliyette demektir. Fazlası hakkında ne bilgimiz var, ne de söz hakkımız var.

Evet Hz. İsa Hâlâ hayattadır, ölmemiştir. Ahirzamanda ise yeryüzüne ineceğini pek çok sahih hadis bildirmiştir. Sahih-i Müslim’de Cabir bin Abdullah’ın rivayet ettiği hadis-i şerifin meali şöyledir:
“Ümmetimden bir cemaat kıyamet gününe kadar hakka yardımcı ve hizmetçi olarak devam edecektir. Nihayet Meryemoğlu İsa iner, müslümanların emiri O’na der: “Gel, bize namaz kıldır.” Hz isa der: “Hayır, Allah’ın bu ümmete bir ikramı olarak sizin bir kısmınız diğer kısmı üzerine emirlersiniz.”

Bu ve buna benzer rivayetleri Mektubat’ta tefsir ve izah eden Bediüzzaman şu hususlara dikkat çeker:
Dünyayı saran dinsizlik cereyanı çok kuvvetli göründüğü bir zamanda, Hıristiyanlık, özüne, yani tevhide yaklaşarak hurafelerden ve tahriflerden kurtulacak ve İslamiyet’le birleşecektir. Bir bakıma, Hıristiyanlık bir biçimde İslam’a inkılap edecektir. Hakiki Hıristiyanlığın İslamiyet’e tabi olması neticesinde hak din büyük bir kuvvet bulacak ve dinsizlik cereyanı karşısında ayrı ayrı iken mağlüp olan İslamiyet ve Hıristiyanlık dinleri birleşip büyük bir güç elde ederek onu bozguna uğratacaktır.

Bu ittifakı gerçekleştirecek olan ahirzaman Hıristiyanları hakkında sahih rivayetlerde büyük medihler vardır.

Hz. İsa’nın cismen yeryüzüne inmesi konusuna gelince, bu hususu Mektubat’tan dinleyelim:
“...Alem-i semavatta cism-i beşerisiyle bulunan Şahs-ı İsa Aleyhisselam, o din-i hak cereyanının başına geçeceğini bir Muhbir-i Sadık (Peygamberimiz) bir Kadir-i Küll-i Şey’in (Allah’ın) vaadine istinat ederek haber vermiştir. Madem haber vermiş, haktır. Madem Kadir-i Küll-i Şey vaad etmiş, elbette yapacaktır. Evet, her vakit semavattan melaikeleri yere gönderen ve bazı vakitte insan suretinde va’z eden (Hz. Cebrail’in Dıhye suretine girmesi gibi) ve ruhanileri alem-i ervahtan gönderip beşer suretinde temessül ettiren, hatta ölmüş evliyaların çoklarının ervahlarını cesed-i misaliyle dünyaya gönderen bir Hakim-i Zülcelal, Hz. İsa Aleyhisselamı, İsa dinine ait en mühim bir hüsn-ü hatimesi için, değil semay-ı dünyada cesediyle bulunan ve hayatta olan Hz. İsa, belki alem-i ahiretin en uzak köşesine gitseydi ve hakikaten ölseydi, yine şöyle bir netice-i azime için O’na yeniden ceset giydirip dünyaya göndermek, o Hakîm’in hikmetinden uzak değil, belki Onun hikmeti öyle iktiza ettiği için vaad etmiş ve vaad ettiği için elbette gönderecek.

Hz. İsa Aleyhisselam geldiği vakit, herkes Onun hakiki İsa olduğunu bilmek lazım değildir. Onun mukarreb ve havassı (yakınları ve has dostları) nur-u iman ile onu tanır. Yoksa bedahet derecesinde herkes onu tanımayacaktır.”



Sorularla İslamiyet, Editör

 
Katılım
10 Eyl 2006
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ESSELAMUN ALEYKÜM dostlar beklide en büyük problemimiz burada başlıyor veya en büyük problemimizi burada başlatıyoruz tüm dünya müslümanları olarak..... Çevremde yapmış olduğum gözlemler şu boyutta '' NAsıl olsa MEHDİ ve HZ isa gelecek biz ferah bir düzeye çıkacağız o zaman bekleyelim '' düştüğümüz en büyük yanılgı bu. sadece çevremde değil akıl yürüterek dümyadaki müslümanlarında bu düşüncede olduğunu tesbit edebiliyorum. mesela böyle bi beklenti olmaz ise dünyadaki müslümanlar şuanki bulundukları durumda olurlarmı ? şu anki müslümanların düşmüş olduğu durumun sebeplerinden birinin de bu olduğuna inanıyorum. bekleyerek sadece bireysel imanımızı korumaya kalkarsak unutmayalım ki Mehti ve hz İsa geldiğinde onların saflarına katılacak ne imanı ne de cesareti kendimizde görmüş olacaz. bu sebeptendir ki kendimizi en kısa sürede toparlayıp müslümanlığa da uymayan bu tü davranışlardan kurtulmalıyız.
(HZ İSA ve HZ MEHTİNİN geleceğine inananlardanım)


HAKKA ESARETTİR; ÖZGÜRLÜK
 

MiHRiMaH

Son gülen... :/
Katılım
6 Ara 2006
Mesajlar
2,752
Tepkime puanı
769
Puanları
0
Konum
İstanbul...
Kardeşim... Bence bizim yanlışımız onların geleceğinden dolayı gevşek davranmamız değil... Biz islamı bilmiyor, yaşamıyor, ne yapacağımızı kestiremiyoruz... Bİz yoldan sapıyoruz hafiften!... Mehdi a.s. veya Hz. İsa ile alakalı olduğuna inanmıyorum ben bu gidişatın... Bu tamamen birileri gelecek genişliği değil bilgisizlik genişliğidir... Yoksa gelen de, yayılmış adamı mümin diye ardına katar mı onu aklı olan iyi bilir!...
 

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
ESSELAMUN ALEYKÜM dostlar beklide en büyük problemimiz burada başlıyor veya en büyük problemimizi burada başlatıyoruz tüm dünya müslümanları olarak..... Çevremde yapmış olduğum gözlemler şu boyutta '' NAsıl olsa MEHDİ ve HZ isa gelecek biz ferah bir düzeye çıkacağız o zaman bekleyelim '' düştüğümüz en büyük yanılgı bu. sadece çevremde değil akıl yürüterek dümyadaki müslümanlarında bu düşüncede olduğunu tesbit edebiliyorum. mesela böyle bi beklenti olmaz ise dünyadaki müslümanlar şuanki bulundukları durumda olurlarmı ? şu anki müslümanların düşmüş olduğu durumun sebeplerinden birinin de bu olduğuna inanıyorum. bekleyerek sadece bireysel imanımızı korumaya kalkarsak unutmayalım ki Mehti ve hz İsa geldiğinde onların saflarına katılacak ne imanı ne de cesareti kendimizde görmüş olacaz. bu sebeptendir ki kendimizi en kısa sürede toparlayıp müslümanlığa da uymayan bu tü davranışlardan kurtulmalıyız.
:clap2: :clap2: :clap2:
(HZ İSA ve HZ MEHTİNİN geleceğine inananlardanım)
Yukarıdaki gibi düşündükten sonra buna inanmanın mahsuru kalmıyor.Ama ...
 

arşivist

Profesör
Katılım
17 Ocak 2007
Mesajlar
1,361
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Web sitesi
www.smf123.net
Evet Hz. İsa Hâlâ hayattadır, ölmemiştir. Ahirzamanda ise yeryüzüne ineceğini pek çok sahih hadis bildirmiştir. Sahih-i Müslim’de Cabir bin Abdullah’ın rivayet ettiği hadis-i şerifin meali şöyledir:
“Ümmetimden bir cemaat kıyamet gününe kadar hakka yardımcı ve hizmetçi olarak devam edecektir. Nihayet Meryemoğlu İsa iner, müslümanların emiri O’na der: “Gel, bize namaz kıldır.” Hz isa der: “Hayır, Allah’ın bu ümmete bir ikramı olarak sizin bir kısmınız diğer kısmı üzerine emirlersiniz.”

Bu ve buna benzer rivayetleri Mektubat’ta tefsir ve izah eden Bediüzzaman şu hususlara dikkat çeker:


Dünyayı saran dinsizlik cereyanı çok kuvvetli göründüğü bir zamanda, Hıristiyanlık, özüne, yani tevhide yaklaşarak hurafelerden ve tahriflerden kurtulacak ve İslamiyet’le birleşecektir. Bir bakıma, Hıristiyanlık bir biçimde İslam’a inkılap edecektir. Hakiki Hıristiyanlığın İslamiyet’e tabi olması neticesinde hak din büyük bir kuvvet bulacak ve dinsizlik cereyanı karşısında ayrı ayrı iken mağlüp olan İslamiyet ve Hıristiyanlık dinleri birleşip büyük bir güç elde ederek onu bozguna uğratacaktır.
 

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
Evet Hz. İsa Hâlâ hayattadır, ölmemiştir. ....

“Ümmetimden bir cemaat kıyamet gününe kadar hakka yardımcı ve hizmetçi olarak devam edecektir. Nihayet Meryemoğlu İsa iner, müslümanların emiri O’na der: “Gel, bize namaz kıldır.” Hz isa der: “Hayır, Allah’ın bu ümmete bir ikramı olarak sizin bir kısmınız diğer kısmı üzerine emirlersiniz.
.....
Hz.İsa geri döndüğünde müslümanlara emir olmayacak mı?

Müslümanların emiri dediğinize göre müslümanlar Hz.İsa geldiğinde tüm müslümanlar tek emir etrafında toplanmış olacaklar anlamı çıkarabilir miyiz?

Yoksa emirden kast edilen bir cemaat lideri mi?

Hz.İsa şuan 2007 yaşında.
 

seyyidabdullah

Asistan
Katılım
6 Ocak 2007
Mesajlar
270
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Allahın Selamı üzerinize olsun.

Bir seyyid kardeşim aşağıdaki yazıyı yazmış. Bazı görüşlerine muhalefetim var bildirmek istedim .

ESSELAMUN ALEYKÜM dostlar beklide en büyük problemimiz burada başlıyor veya en büyük problemimizi burada başlatıyoruz tüm dünya müslümanları olarak..... Çevremde yapmış olduğum gözlemler şu boyutta '' NAsıl olsa MEHDİ ve HZ isa gelecek biz ferah bir düzeye çıkacağız o zaman bekleyelim '' düştüğümüz en büyük yanılgı bu. sadece çevremde değil akıl yürüterek dümyadaki müslümanlarında bu düşüncede olduğunu tesbit edebiliyorum. mesela böyle bi beklenti olmaz ise dünyadaki müslümanlar şuanki bulundukları durumda olurlarmı ? şu anki müslümanların düşmüş olduğu durumun sebeplerinden birinin de bu olduğuna inanıyorum. bekleyerek sadece bireysel imanımızı korumaya kalkarsak unutmayalım ki Mehti ve hz İsa geldiğinde onların saflarına katılacak ne imanı ne de cesareti kendimizde görmüş olacaz. bu sebeptendir ki kendimizi en kısa sürede toparlayıp müslümanlığa da uymayan bu tü davranışlardan kurtulmalıyız.
(HZ İSA ve HZ MEHTİNİN geleceğine inananlardanım)


HAKKA ESARETTİR; ÖZGÜRLÜK

*En büyük problemimiz İmansızlık ve amelsizlik ile kovulmuş şeytan idaresindeki düşman firavun ordularıdır. casusları her yerde her gün bir kardeşimizi çalıp kendi saflarına katmaktadırlar.

*Ben çevremde Hz. İsa ve benzeri birisi gelecek diye bekleşen kimse görmedim. Bu tartışma konusu itibari ile Hiç birimiz beklemiyoruz sadece geleceğine dair inancımız var.

*Bizim asıl beklediğimiz Şu anki Kuralsız iman bozma hareketlerinin bitip derhal mertçe bir çarpışma ortamının oluşması ve Hak ile batılın ayrılmasıdır.
Adamın biri çıkıyor . Ben diyor bilmem kimin tercüme ettiği kuranda bir ayet gördüm. Bu ayette Hz. İsa Öldü diyor. Sizin imamınız görmedi ama bak ben gördüm diyor. Bir de diyor ki bu itikadi bir sapmadır.

Bu konu gene masum kaldı. Bazı ortamlarda artık kuranda yok diye farzları inkar etmeye başladılar. Önderleride bir çok profesör.Ehli sünnet ilk defa içten gelen masum görünümlü bir tehdit altında.Şeytan her koldan saldırıyor. beklediğimiz bu ortamın ortadan kalkmasıdır.

Bize düşen elimizden gelen her vasıta ile buna karşı gelmek ve EHLİ SÜNNETİ müdafaa etmektir.

Allahın Selamı ve rahmeti üzerinize olsun
 

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
Bazı ortamlarda artık kuranda yok diye farzları inkar etmeye başladılar. .

Bize düşen elimizden gelen her vasıta ile buna karşı gelmek ve EHLİ SÜNNETİ müdafaa etmektir.

Allahın Selamı ve rahmeti üzerinize olsun

Kuranda olmayan farz var mı,varsa bir örnek verebilir misin?

Çünkü tanımı gereği farzın Kuranda olması gerekir.
Farz Allahın yapılmasını açıkça emrettiği emirlerdir.
"Subutu kat'i delaleti kat'i" olması şartı vardır.

EHLİ SÜNNET'in açık kısa bir tanımını yapabilir misiniz?
selametle
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Öğrenmenin yaşı yoktur.

Kardeşler,
"""""Kuranda olmayan farz var mı ? """""
Görüldüğü gibi bu bir sorudur. Yani, her ne kadar müslümanlar tarafından sorulmaması lâzım gelen bir sual olsa da, bazen müslümanlar tarafından da sorulan birsorudur. İşte biz de bunun için "öğrenmenin yaşı yoktur" diyoruz ve açıklıyoruz. Ancak, öğrenenlerden dde teşekkür bekliyoruz. Şayet teşekkür etmez iseler, hiç değilse ukalalık etmesinler !


Peygamberimiz (SALLALLAHU ALEYHİVESELLEM) Aleyhisselam:
“Bana Kuran ve onun misli verildi” hadisi nakil yönüyle sabit olmuş bir hadistir. Dirayet yönüyle de itham edilmiş değildir. Nakil ve rivayet durumu şöyledir; hadisi Ebu Davud ve diğer sünenler tahriç etmişlerdir. Dirayet yönüyle de Kuran-ı Kerim sünneti destekliyor. (NahI, 44 / Haşir, 7 /Nisa, 80). [Ebu Dâvud, c. 4, s. 200.]

Yine Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Haberiniz olsun ki; Resûlullahın da, Allah'ın (Kur'ân'da) haram kıldıkları kadar haram kıldığı şeyler vardır. [İbn Mâce, c.1, s. 6.]
Bu cümleden olmak üzere At, eşek ve katır: Eşek ve katırın yenmesi bütün mezheplerde haramdır. "Câbir'den şöyle rivâyet edilir. Resulullah (s.a.s.) Hayber gazasında eşek etini yasak etti, at etini yemeye izin verdi" (Buhâri, Zebâih, 28; Mey'azi, 38, Nikâh, 21; Müslim, Nikâh, 30; Sayd, 23, 25, 30, 37).
Bu hadis-i şerifi ölçü alan Ebû Yûsuf, İmam Muhammed gibi Hanefi imamlar, Ahmed b. Hanbel ve İslâm hukukçularının çoğunluğu at etini helâl kabul ederken; Ebû Hanife, tenzihen mekruh (helâle yakın mekruh) hükmünü vermiştir. İmam Mâlik ise, "Resulullah at, katır, eşek etini ve azı dişi bulunan her yırtıcı hayvanın etini yasak etti " (Ahmed b. Hanbel, I, 147, 244, 289; IV, 89, 90, 127) hadisini esas alarak at etini haram saymıştır. Ebû Hanife ve İmam Mâlik'in at etini helâl kabul etmeyişlerine diğer bir delilleri de; "O, atı, katırı ve eşeği bunlara binmeniz ve süs için yarattı" (en-Nahl, 16/8) ayet-i kerimesidir.

:wave[1]: :good[1]: :wave[1]: :good[1]:
 

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
İSLAM YASAKLARINDA YOK

İslam Hukuku uzmanı olan Prof. Dr. Hayrettin Karaman ise İslam’da at eti ile ilgili herhangi bir yasak bulunmadığını söyledi. Kuran’da yenilmesi yasak olan hayvanlar arasında atın adının geçmediğini belirten Prof. Karaman, şöyle konuştu: ‘Bazı mezheplerde, bazı din bilginleri at etinin yenilmemesi gerektiğini söylemişlerse de bu tamamiyle stratejik bir tavsiyedir. Çünkü at, hem ulaşımda, hem de savaşlarda en önemli unsurlardan birisiydi. Dolayısıyla, yenilmesi orduyu ve ulaşımı zaafa uğratabilirdi. Yoksa, İslam’ın yasakladığı hayvanlar arasında at kesinlikle yoktur.’

MEKRUH, HOŞ KARŞILANMAZ

Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz da, İslam’da at etinin yenilmesi ve sütünün içilmesiyle ilgili herhangi bir yasak bulunmadığını belirtti. Yılmaz, ‘At eti heláldir. Ancak Hanefi mezhebi, savaşta kullanılan en önemli silahlardan birisi at olduğu için yenilmesini mekruh kabul eder. Yani hoş karşılamaz. Bu da anlaşılır bir şeydir’ dedi.
İstanbul Müftüsü Prof. Mustafa Çağrıcı, İslamiyet’te hiçbir mezhepte at etinin haram olmadığını ancak Hanefiler’de, at etinin mekruh sayıldığını, yani yenilmezse daha iyi olduğuna inanıldığını söyledi.
Çağrıcı, ‘Kültürümüzde at savaş aracı olduğu için, herhangi bir hayvan gibi kesimi hoş görülmemiş ve Türk toplumunda at eti geleneklerimize girmemiş. At eti yemek alışkanlıkla ilgili, dinle doğrudan ilgisi yok. At etinin ‘helal’ olduğunu söylerim ama şahsen yemem. At eti Peygamberimiz tarafından günlük ihtiyacın gerektirdiği durumdan dolayı tavsiye edilmemiş olabilir ama men edildiğine dair hiçbir bilgi yoktur’ dedi.

 

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
Kardeşler,
"""""Kuranda olmayan farz var mı ? """""
Görüldüğü gibi bu bir sorudur. Yani, her ne kadar müslümanlar tarafından sorulmaması lâzım gelen bir sual olsa da, bazen müslümanlar tarafından da sorulan birsorudur. İşte biz de bunun için "öğrenmenin yaşı yoktur" diyoruz ve açıklıyoruz. Ancak, öğrenenlerden dde teşekkür bekliyoruz. Şayet teşekkür etmez iseler, hiç değilse ukalalık etmesinler !

Soru ve düşünme birbirinden ayrılmaz.Sormayan düşünmez.Sen müslümana soru sormayı yani düşünmeyi yakıştırmıyorsun bile.Halbuki müslüman sorgulayan akıl sahibidir.
O soruyu düşünmeni sağlamak için sordum senin verdiğin cevaba bak....
İnternetin başında oturuyorken senin senin kopyala yapıştır bilgilerine mi ihtiyacım var sanıyorsun.
Sorunun amacını bile anlamamışsın bir de ukalalık ediyorsun.
 

seyyidabdullah

Asistan
Katılım
6 Ocak 2007
Mesajlar
270
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Allahın selamı ve rahmeti üzerinize olsun.

Zeygue isimli katılımcı aşağıdaki konuda görüşümü başvurmuş. Elimin yazdığınca cevap vereyim.

Kuranda olmayan farz var mı,varsa bir örnek verebilir misin?

Çünkü tanımı gereği farzın Kuranda olması gerekir.
Farz Allahın yapılmasını açıkça emrettiği emirlerdir.
"Subutu kat'i delaleti kat'i" olması şartı vardır.

EHLİ SÜNNET'in açık kısa bir tanımını yapabilir misiniz?
selametle

Ancak Bir şartım var önceki konularda olduğu gibi hiç renk vermeden durmayacasınız. Ya ikna oldum deyin yada ikna olmadım deyin ama bir şey deyin. İlgiyi kesince dönüp yazımı okuyorum kırıcı bir söz var mı diye ? yok. bu durum sinir bozucu.

1. Kuranda olmayan farzlar var mı ?

El cevap: Elbette var. İslamın delilleri 4 tür. KURAN , sünnet , icma ve kıyas.
bu delillerin her birisi birleşerek veya belli şekilde katkı sağlayarak Farz ortaya çıkartabilir.

Örnek :
**Klasik örneğimiz..... Akşam namazının FARZI 3 Rekattir. Var mı kuran da .?
Yok. O halde herkes istediği gibi kılabilir mi ? Örneğin garanti olsun diye 4 rekat kılınabilir mi?.HAYIR.


**Sonra meşhur tesettür ayetleri : Hangi ayet kadının baldırını kapatmayı emrediyor ? Ancak teville birazda zorlama anlamlarla işte burası ziynet yeridir gibi anlamlarla ancak . Çok kolaylıkla Beyazıyye mezhebi kurucusu çıkıp bakın ayet yoktur o halde farz değildir diyebiliyor. Bir baksa delillerin hepsine farz üstüne farz bir emirdir baldırını örtmek. Neredeyse hiç bir mezhep bu güne kadar inkar etmemiş. 20. yy şeytani güçleri şu anda bunu başarmak istiyor.

** Bir örnek te haramlardan vereyim. Hangi ayet Akbaba veya Şahin kartal gibi hayvanları yemeyi yasaklıyor. HİÇBİRİ. O halde helaldir demek sapkınlığın ta kendisidir. Çünkü diğer deliller bunu açıkça yasaklamış. HARAM demiş. Haram yememekte farzdır.

Örnekler yeter sanırım . konu açık mı ? SADECE KURAN DELİL ALINAMAZ. HELE YETKİN OLMAYANLAR TARAFINDAN ASLA.


EHLİ SÜNNET Nedir. ?

Çok geniş manalı bir soru bu konuyu açıklamak için kitap yazmak lazım. Ben bu konuda görüşlerimi özetleyeyim.

Ehli sünnet Allaha ulaşmak için Sünni Müslümanların hayatları boyunca uyguladıkları yolun genel adıdır. Kendi içinde mezhepler adı altında alt yollara ayrılır. Günümüze ulaşmış 4 hak mezhep vardır. Başka hak mezheplerde vardır hatta çok kıymetlileri vardır ancak günümüze sağlam olarak ulaşamamıştır.

Yolun içeriği ise Hz. peygamberin "Ümmetim 73 fırkaya ayrılacaktır ..... " diye başlayıp "Benim ve ashabımın yolundan gidenler kurtuluşa erecektir" diye sonlanan çok sağlam bir hadisinde geçen Hz.Peygamberin ve Ashabının yolundan giden fırka EHLİ SÜNNET tir.

Kuranı en iyi anlayan insan hz. Peygamberdir. Bu anlayışının bir kısmını ve ilave sünnetlerini sahabeye öğretmiştir. Ulema dediğimiz kimseler Hz. peygambere varis olup bu bilgileri toplamış ve günümüze ulaştırmıştır.

Ehli sünnetin İman moktasındaki en büyük dayanağı AMENTÜ adı verilen metindir. Ayrıca İmamı AZAMIN fıkhı ekber isimli eseri inanılacak şeyleri özetler. Hak mezhepler bu ana konularda müttefik hareket ederler. Detay konularda İmani mezhepler Maturidiyye ve Eşariyye çıkmıştır. Bunlar Sırasıyla imamı azam ve imamı şafininin itikad esaslarını şerh etmiş ve onların bahsetmediği bir çok konuyu izah etmişlerdir. Bir birlerini kötülemezler.

Bunlar olurken Diğer 72 fırka zuhur etmeye başlamış Hz. Peygamberin ve Ashabın yolunu terkedenler sapmış ve yoldan çıkmışlardır.Bunlar kendi kuran yorumlarını yapmışlar,Hz. peygamberin sünnetini uydurma bahaneler ile değiştirmişler, hele sahabe görüşlerini hiç kaale almadan kendi fikirlerini sunmuşlardır.. Bunlara Batıl mezhepler diyoruz.

Ehli sünnetin anafikri şu cümlelerde saklıdır.
"ELHAMDÜ LİLLAHİ RABBİL ALEMİN . ESSELATÜ VESSELAMÜ ALA RASÜLÜNA MUHAMMEDİN ALA ALİHİ VE SAHBİHİ ECMAİN"

Yani ehli sünnet hem ali beyt taraflısı hemde sahabenin hepsine efendim diyecek kadar sevgi ve saygı besler. Onların görüşlerini dikkate alır.


Sanırım yardımcı olacaktır. Daha detay bilgiler internette var.

Allahın selamı ve rahmeti üzerinize olsun
 
Üst