Her Güzel Şey Gibiydin Sen...

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Sana uzaktan bakıyorum. Sana bakmak inanılmaz mutlu ediyor beni. Sen gidince aklım da senin peşinden sürüklenip gidiyor, yüreğim de.. Yanında biri mi var, ona bir şey mi söylüyorsun, onunla gülüyor musun.. içim yanıyor. Ama senden sonra gördüğüm o insan birden senden biri oluyor. Senin baktığın her yer artık güzel, senin konuştuğun her insan, özel oluyor.
Sen evine şu yollardan gidiyorsun. Ardından yürüyorum. Beni fark etmiyorsun. Önünden geçtiğin evlere, gölgesinde yürüdüğün ağaçlara, her gün bindiğin otobüse bakıyorum. Senin gözünle bakıyorum. Sen yokken de o yollardan defalarca geçiyorum. Senin kokun, senin havan, senin auran sinmiş havaya.. Sanki seni soluyorum.
Akşamları ne yaparsın acaba? Sofraya oturduğun zaman yanında kimler var? Hangi yemeği severek yersin, neyi sevmezsin? Kitap okur musun? Hangi kitapları seversin? Ne tür filmlerden hoşlanırsın? Televizyon izler misin? Gece sokağa çıkar mısın? Arkadaşlarınla en çok neye gülersin? En çok kim kızdırır seni..Hangi futbol takımını tutarsın? Bilmeliyim. Senin hakkındaki bütün ayrıntıları öğrenmeliyim. Çünkü ben de o filmlere gideceğim, ben de o dizileri izleyeceğim, ben de o yemekleri seveceğim ya da nefret edeceğim. Bilmeliyim. Baştan kuruyorum dünyamı. Seninle yaşamaya başlıyorum. Onca kalabalığın içinde, karmaşık yaşamın ortasında eğer sen varsan daha seni görmeden bir kuş gibi çırpınmaya başlıyor yüreğim. Bir ışık çarpıyor yüzüme, bir sıcaklık yürüyor göğsümde. Anlıyorum ki sen varsın. Sen ordasın. Sen gelmişsin. Bakmadan, başımı çevirip seni görmeden varlığının farkındayım. Ey uzak uzak baktığım.. göz göze gelmeden, saçını okşamadan, değil bir rüyayı bir cümleyi paylaşmadan sevdiğim sevgilim. Bir aşk filiz verdi, fidan verdi, kök saldı içimde. Onu sana göstermek için ömrümü veririm.
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Seninle yaşlanmak istiyorum. Seneler geçsin, sen beni bil, ben seni bileyım istiyorum. Benim olduğu kadar dostlarının, dostlarının olduğu kadar benim ol istiyorum. Nice sıkıntı ve zorluk yaşayıp anlatalım.

Yaşayalım kı, öğrenelim hayatı ve destek çıkmayı. Birbirimizin omuzlarında ağlamalıyız. Sen çok dertlenip, içip, arkadaşlarınla eve gelmelisin. Paylaşmalı ve beraber sıkılmalıyız. Öyle ki, yalnız sıkılmak sıkmalı bizi.

Yaşayalım ki, paramız olunca sevinelim. Güzel günlerimizi, evimizde, bır şişe şarap ve pijamalarımızla kutlamalıyız. Ya da bazen dostlarla ucuz biralar içerek... Böylece yaşamalıyız işte.

Sonra çocuğumuz olmalı, düşünsene, senin ve benim olan bir canlı. Geceleri ağladıkça sırayla susturmalıyız. Sen arada mızıkçılık yapmalısın. Ve ben söylenerek sıranı almalıyım. Yorgun olduğum için yemek yapmamalıyım, söylenerek yumurta kırmalısın. Hava soğukken birbirimize sıkıca sarılıp yatmalıyız.

Zaman su gibi akıp giderken, herşey yaşanmış bir hayatımız olmalı. Herşeye rağmen hiç bıkmamalıyız birbirimizden. Mutlu da olsa, kötü de olsa, yaşadığımız günler bizim günlerimiz olmalı. Saçlara düşünce aklar ya da gidince aklar, çocukları güvence altına alıp gitmeli bu şehırden.

Kavgasız, her sabah gürültüyle uyanılmayan, sessiz bir yere gitmeliyiz. Geceleri balkonda denizi seyredip, sandalyelerimizde sallanmalıyız. Eve gelip, benden kahve istemelisin. Çocuklar gelmeli zıyaretimize, geçmışteki hareketli günlerimizi anımsamalıyız...

Öyle sevmelisin ki beni, bu yazdıklarım korkutmamalı seni. Tebessümler açtırmalı yüzünde. Bir gün bu hayatı bırakıp giderken, sadece mutluluk olmalı yüzümüzde, birbirimizi sevmenin gururu olmalı "herşeyde".

CAN DÜNDAR​
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|

[[..Anneme Mektup..]]

Senden bir şey isteyebilir miyim anne?
Biliyorum.Çoksey istiyorum.Belki de çok mızmızım.
Ama ben artık sıkıldim anne...Artık uykum geldi.Oynamak istemiyorum bu oyunu daha fazla.
Korkuyorum artık anne...Bu koca koca binalar beni korkutuyor.
Her sabah kahvaltımı yaparken izlediğim savaş haberleri beni korkutuyor.
Arabalardan korkuyorum anne...Kamyonlardan,otobüslerden....
Korna sesleri,motor gürültüleri beni korkutuyor.Çikardiklari dumanlar boğazımı yakıyor.
Gözlerimi kapatıp kulaklarımı tıkamak istiyorum anne.Duymamak,görmemek,düşünmemek istiyorum.
Tüm bu kalabalığın koşuşturması beni telaşlandırıyor anne.
Hepsinin gözleri donuklaşmış...Hepsi bomboş.Kendimi çok yalnız hissediyorum.
Bundan sonra karanlık,gri sokaklarda yürümek istemiyorum anne...
Acele etmekten bıktım artık.Kol saatimi kırsam bana kızar misin?
Hep birilerini ve gelecek olan bir zamanı beklemek beni daha fazla heyecanlandırmıyor.
Hersey çok hızlı anne...Ben günümü doya doya yasamak istiyorum.
Günesin doğusunu,agaçlarin arasındaki sabah sisini ve çiçeklerin yeşil yapraklarındaki bembeyaz şebnemleri görmek istiyorum....
İnsanların bağırıp çagirmalari,suratlarını asmaları beni ürkütüyor anne.
Sen beni kötülüklerden koruyabilir misin? Kendimi çok güçsüz hissediyorum.
Ben uyuyana kadar yanımda kalır misin anne? Elimi tutar misin? Hayır hayır... Vazgeçtim. Beni uyuduktan sonra da bırakma anne...Başımı gögsüne yaslayip günesli bir güne uyanmak istiyorum. Masmavi bir gökyüzünde uçan kuşları izlemek,yemyeşil tepelerde uçurtma uçurmak istiyorum.
Sıcak bir günün aksamının o tatlı turunculuğunu izlemek istiyorum anne...
Sonra Çobanyildizi’nin bana o ilk gözkirpisini görmek istiyorum.
Ve geceyi de yasamak istiyorum anne...
Yıldızların altında,denizin kıyısına oturup yalnız başıma dalgaları dinlemek istiyorum.
Aydede’nin doğusunu görmek istiyorum anne.Önce onun büyülü halesine bakmak, sonra da ağlamak istiyorum.
Ve mehtabına dalıp,saatlerce öyle kalmak..... Artık koşuşturmaktan sıkıldım. Ben, yemyeşil ormanın ortasındaki şirin evimde söminenin başında oturmak istiyorum... Ben; huzurlu ve dingin bir yasam istiyorum... Ama bu imkansız...

Öyle değil mi anne?...
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Aglama Cocuk agLama degmez... AgLatan seni sevmez...Hic bir $ey icin agLamaya degmeZ...



Masumiyetin de yetmedigi anLarin hep öksüz türküsü agzinda, hayatin hoyrat ezgisine hep yenik oLdugundan yumuk yumuk bir utanca sakLamak gerek sanki... cok eski giysiLerin umut söndüren sicaginda ne kadarsa iSte o kadar! yaLazLanan bir cocukLuk, ninnisi hep biraz hickirik soLuyan...


Bir Cocuga KADER iSmi neden ve Nicin VeriLir?
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Bitti sanmıştım, unuttum demiştim, ömrümün geri kalanını sensiz geçirebileceğim fikrine bile kendimi inandırmıştım!... En büyük yalan, insanın kendine söylediği yalanmış geç anladım. Kaleminden çıkan birkaç cümleyle gözlerimin karşılaşması, yüreğimin seni yeniden hissetmesi, beynimin içine kazınan kare kare resimlerin ve kalabalıklar arasında yaşadığım başıboş dalıp gitmelerim..

Seninle yaşadığı bir günü, tüm geçmişine ve geleceğine denk tutan bir ruhu, mahşere kadar taşımak zor gelecek biliyor musun?...

Öyle ya bir yağmur da, bir göl kenarında, gözlerinden içtim yağmur ve gece kadar yoğun şarabı ben!... Gece senin derinliğindir ben de, yağmur benim yüreğimin sağanakları...

Aklıma düşmeye gör, en fırtınalı denizde yolunu kaybeden en acımasız dalga olur bakışlarım... Dalgalarımın kayalıklarla buluştuğu an çıkan sesleri duymanı hiç istemem! Canı çok acıyan bir deniz ağlıyor dersin eminim... Seni özledim, anlıyor musun, özledim..

Gördüğüm her kuşun kanadına gözlerimi koyuyorum, bulunduğun diyarlara gelirler de seni görürüm diye...

Sana " yar" diyorum, " yaralarım" kanıyor...
Sana "yara" diyorum, tüm sözlerimin öznesi oluyor
"yar'a"...

Yara giden yolda kocaman bir yaram var!!!

Ne diyeyim, yara yardansa akan kanım değil, onun için gözümü bile kırpmadan verebileceğim canımdır..
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Yarın yokum sevdiğim
Vakti geldi ayrılığa çark etmenin dümeni
Son yolcusunu alan bir geminin
En yüksek direğine asıp kendimi
Ayrılıyorum kıyılarından

Rota henüz belli değil
Dedim ya ayrılık var ufukta
Nereye savurursa rüzgârı içimin
Yönüm orası bundan sonra
Ayak basılmamış bir sahilde varsa kısmetimde
Ve tek atımlık bir şarabım
Yokluğunu demlendiririm gözlerimde

Bekleme sakın
Yarın yokum
Yağmurları giyip üstüme
Ve doldurup denizin tuzunu göz bebeklerime
Hüzün çakışlı şimşekleri eş edip gönlüme
Başka sahillere vurmaya
Gidiyorum

Sana kalsın bu şehrin tüm başı boş kalabalıkları
Yalnızlıkları doldurdum ben koynuma
Senin olsun vitrinlerdeki tüm cümbüşlü renkler
Bilirsin ben ezelden vurgundum siyaha
Sana kalsın yürüdüğümüz sokakların kırık kaldırım taşları
Ve bahçelerdeki en keskin kokusu leylakların
Silinmesin diye bir çırpıda aşkımız,
İsmimizi kazıdığımız şu derme çatma masa
Ve ilk öpücüğüne şahit bu koca çınarın
Kabuklaşmış sevda yüklü dalları
Yaşadığımız bu şehrin tüm viraneliklerini
Ve bırakıp şu iskeleye göğsümü sızlatacak senden yana ne varsa
Gidiyorum ….

Yarın yokum sevdiğim
Arka sokaklardan çaldım çocukluğumdan kalan tüm oyunları
Topladım misketlerimi kırmızı fiyonklu torbama
Ceplerimde şimdi dalyada yıkılan tüm taşlarım
Çözdüm iplerini gönlümdeki özgürlük salıncağının
Ayaklarım yorgun artık değemeyecek kadar yıldızlara
Hepsini gül kokulu bir gece yarısı bırakıp kapına
Gidiyorum.

Vurdu gönlüme ayrılığın kısık bakışlarındaki sızı
Esti bir kez poyrazı içimde gitmelerin
Daha iflah olmam bilirim
Bilirim ki kapalıdır tüm dönüşleri bu gidişimin
Yarın yokum haberin olsun
Bekleme sevdiğim…
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Terk edeceğim bu kenti...
Tüm keşmekeşiyle kalacaksın bir başına..
Yanımda kalbini götüreceğim..
Ulaşamayacağın bir yerlerde saklayacağım onu..
Kalpsiz kalacaksın...Bensiz kalacaksın...
Ve gözlerinde bir aşk hikayesi kalacak bana dair..
Bir damla yaş olup dökülecek sonra..Aşksız kalacaksın..
Yokluğun karanlık koridorlarında sis ve pusun ortasında kaybolacaksın..
Artık kapılar benim gelişimi çalmayacak..
Telefonunun melodisi bizim şarkımız olmayacak...
Düşlerinde yaşadığın sevda masalının kahramanı ben olmayacağım..
İstesende dönmeyeceğim..Beklesende sevmeyeceğim..
Terk edeceğim seni..
Terk edeceğim bu kenti..

Oysa sevgi,sev-den değil;sen-den türedi diyordum..
Sense bunu anlamıyordun..
Senin gibi olacağım: tuhaf, ulaşılmaz ve puslu..
Sadece gitmek istiyorum..Seni hatırlatan her şeyden kaçmak..
Terkediyorum bu kenti ve seni..

Gidişim öyle bir oturacak ki yüreğine..
Öyle bi Hıçkırık saplacak ki boğazına..
Neden gittiğimi bilmeyişin çıldırtacak seni..
Adını koyamadığın için kahrolacaksın..
Ben söyliyim sana..




Adı:SEVGİ..
Soy Adı:ÖLÜM..
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Gittin… Ben arkandan sadece baktım. Oysa söyleyecek o kadar çok şeyim vardı ki… ‘ Gidersen iyiye dair ne varsa içimde yitireceğim hepsini. Gidersen, sönecek içimdeki ateş ve bir daha hiç kimse yakamayacak. Gidersen, karanlığa mahkûm edeceksin günlerimi. O karanlıkta yolumu kaybedeceğim’ diyecektim sana. Konuşamadım…



Gittin. Gidişini görmemek için gözlerimi kapattım. Öylesine acıdı ki içim, tutup koparlarsa kolumu, bacağımı bu kadar acı duymazdım. Acım yaş olup akmalıydı gözlerinden. Ağlayamadım…



Gittin. Seni delicesine bir tutkuyla seviyordum oysa. Tutkum seninle olmaktı, tutkum teninde erimek, tutkum hayatı seninle, sadece seninle paylaşmaktı. Anlatamadım…



Gittin… Gidişini önlemek için tutmak vardı ellerinden. Ellerim değil miydi her dokunuşunda seni ürperten? Ürperirdin yine biliyordum. Bir kez dokunsam, bir kez tutsam ellerini, gitmek için biriktirdiğin bütün cesaretin kaybolurdu. Tutamadım…



Gittin… Bir yıkım gibiydi gidişin. Sen adım adım uzaklaşırken benden, çöküp kaldı bedenim olduğu yere. Nice terklere dayanan bu yürek bu kez yenilmişti. Bu kadar zayıf değildim ben, kalkmalıydım. Kalkamadım…



Gittin… Oysa geldiğin gün gideceğini biliyordum. Hazırdım gidişine. Kaçak zamanları yaşıyorduk. Zaman bitecek ve sen gidecektin. Bense gidişinin ertesi günü hayatıma kaldığım yerden yeniden başlayacaktım. Başlayamadım…



Gittin… Nereye gittiğin önemli değildi. Binlerce kilometre uzakta olsan, iki metre ötemde de fark etmiyordu. Artık yoktun ve asıl bu düşünce beni felç ediyordu. Kurtulmalıydım. Kurtulamadım…



Gittin… Unutulanların arasına katılmalıydın. Anıları bir sandığa koyup hayatı bir yerinden yakalamalıydım. Bu aşk noktalanmalıydı, bu sevdadan vazgeçmeliydim. Yapamadım…



Gittin… Bir okyanusun ortasında, tek küreği kaybolmuş sandalda dev dalgalarla boğuşan bir denizciyim şimdi. Bil ki sevmekten vazgeçmedim seni, bil ki seninle birlikte sevdanı da taşıyacağım yüreğimde. Bil ki seni… Unutamadım…
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Git. Yüzüme öyle bakma git. Hiç durma, bir gidenin bir daha asla
giremeyeceği kapı orada, git. Hiç bir şey açıklamak zorunda değilsin.
Giderken söyleyecek şey bulamaz insanlar. Sen bahanelerin arkasına
sığınanlardan olma, git.


(Oysa daha doyamadım sana... Kokunu yeterince çekemedim içime... Yapacağımız
ne çok şey vardı... Neler planlamıştık... Şimdi ne yapacağım ben? Nasıl
duracağım ayakta? "Kal" dersem kalır mısın yar? Nasıl istiyorum yalan bile
olsa "Bu gidiş sadece zorunluluktan, bekle beni döneceğim" demeni...)

Her aşk biter, sen de git. Hem zaten biteceği daha baştan belli bir aşktı
bizimkisi. Sen gitmesen belli ki bir gün ben gidecektim. Herkes kendi
tercihini yaşar ve sen tercihini yaptın. Rahat ol, git. Aklın kalmasın
burada. Dramatik vedaların kahramanları olmayalım, git.


(Benim aklım sende kalacak. Sadece aklım değil yüreğim de... Bitmezdi bizim
aşkımız. Asla terk etmezdim seni. Benliğimi, varlığımı, hayatımı adamıştım
ben bu aşka. Beni tercih etmeni isterdim, benimle yaşamanı isterdim. Şimdi
kimi ya da neyi seçtiğinin ne önemi var artık? Ağlayacağım ardından,
kahretsin ağlayacağım...)

İstersen dost olabiliriz, haberleşebiliriz birbirimizle. Mutlu olmanı
isterim. Sen mutluluğu hakeden bir insansın. Elbette ben de mutlu olacağım,
merak etme, git. Hayatımıza başkaları girecek ve biz belki de birlikte
yaşadıklarımızı bir süre sonra hatırlamayacağız bile, git. Hangi yara kabuk
bağlamamış ki bugüne kadar? Hangi ateş sönmemiş ki? Yapman gerekeni yap,git.


(Sensiz mutlu olabilir miyim ben yar? Unutabilir misin bu kadar kolay?
Yaşadığımız onca şeyi silebilir miyim? Mümkün değil, seni içimden çıkartıp
atmam mümkün değil. Biliyorum, hiç bir ilaç iyileştirmeyecek senin açtığın
yarayı. Senin yaktığın sevda ateşi hiç bir zaman sönmeyecek. Senin mutlu
olmanı istediğim de yalan. Mutlu olma yar, benim gibi sen de mutlu olma.
Belki o zaman yeniden dönersin bana...)

Haydi zaman geçiyor artık, git. Hem neden suratın asık? Sevinmelisin
gittiğine. Aslında sana teşekkür etmeliyim. Beni bu aşkın yükünü taşımaktan
kurtardığın için. Rahatladım biliyor musun? Bende kalan bir kaç parça eşyanı
da gönderirim ardından. Fırsat buldukça ararım seni, haydi git.


(Gitme benim güzel sevdalım, gitme. Beni bu aptal dünyada bir başıma bırakıp
gitme. Gidip de yüreğimi öldürme. İçim acıyor, kalbim sıkışıyor. Ben asıl
sensizliğin yükünü taşıyamam, gitme. Ne olur, gitme...)
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Seni Görüyorum Düşlerimde

Seni görüyorum düşlerimde
Yanımdasın;
Ellerini tutuyorum sımsıkı
Gözlerine bakıyorum sıcacık
İçim ısınıyor senin yanında
Sanki kuşlar bizim için şarkı söylüyor
Dansediyorlar etrafımızda
Başımı omuzuna dayıyorum;
Sarhoş olmuş gibiyim
Başım dönüyor
Bulutların üzerinden izliyorum dünyayı
Seninle dünya o kadar güzel görünüyor ki gözüme
İnanamıyorum...
Hiç uyanmak istemiyorum
Bu büyünün bozulmasından korkuyorum belki
Masmavi bir deniz uzanıyor önümüzde
Yanımda sen varsın düşlerimde
Soğuk, boş ve karanlık bir odada uyanıyorum sonra
Bakıyorum ama yoksun
Kalbim kanıyor
Canım çok yanıyor
Hasretin altın saplı hançer olmuş
Saplanmış yüreğime
ölüyorum....
Başım dönüyor aşkım
Gözlerim kararıyor
Zaten sensiz karanlık değil miydi?
Nefes alamıyorum aşkım
Sensiz hiç nefes almadım ki
Hasretin öldürüyor beni
Çok canım yanıyor bir tanem
Kalbimi söküp atmak istiyorum
Bu acı dinsin diye
Onda da sen varsın yapamıyorum
Ruhumda, bedenimde,yürüdüğüm yolda,
Gördüğüm her şeyde
Duyduğum her sözde sen varsın
Düşüyorum birtanem
Artık sensizliğe dayanamıyorum
Avutmuyor hayalin
Sıcaklığın olmayınca
Üşüyorum,ölüyorum...
 

Hanne

Doçent
Katılım
3 Kas 2006
Mesajlar
1,366
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Şiirlerin hepsi birbirinden güzel...Emeğine yüreğine sağlık kardeşim....
 
Üst