@
redyellow @
Ercan Tekin ve @
abdullahbirisi kardeşlerim yukardaki olayı ibni kesirin el bidaye adlı eserinden aldım.
aynı eserin devamında deniyor ki:
Darekutnî, Cabir b. Abdullah'ın oğulları Muhammed ile Abdurrahman'ın şöyle dediklerini rivayet etmiştir:
"Harre gününde babamızla birlikte dışarı çıktık. Babamızın gözleri kör olmuştu, şöyle dedi: "Rasûlullah (s.a.v.)'ı korkutan helak olsun."
Kendisine: "Baba hiçbir kimse Rasûlullah'ı korkutabilir mi?" diye sor*duğumuzda şöyle cevap verdi: Ben, Rasûlulah (s.a.v.)'m şöyle buyurdu*ğunu işittim.
"Şu Ensâr kabilesini korkutan şurayı korkutmuş olur (böyle derken elini alnına koydu)."
Bu hadisi ve benzerlerini delil olarak ileri sürenler, Muaviye oğlu Yezid'i lanetlemenin caiz olduğunu söylemişlerdir.
Ebu'l-Ferec b. el-Cevzî de Yezid'i lanetlemenin caiz olduğunu söylemiştir.
Ancak başka âlimler, onu lanetlemenin caiz olmadığını söylemişler ve bu hususta eserler tasnif etmişlerdir ki Yezid'i lanetlemek, babasını ve sahabeler*den birisini lanetlemeye vesile olmasın. Onun yaptığı kötülükleri de yanlış tevil yaparak ve yanılarak yaptığı şeklinde yorumlamışlar ve şöyle demişlerdir: "Bununla beraber Yezid, fasık bir imamdı. İmam fasık olduğu zaman sırf fasıklığı sebebiyle görevden azledilemez. Âlimle*rin bu husustaki iki kavlinden doğru olan budur. Aksine ona karşı ayak*lanmak da caiz olmaz. Çünkü bu nedenle fitne kopar, anarşi doğar, ma*sum kanlar akıtılır, mallar yağmalanır, kadınlarla ve diğerleriyle fuhuş yapılır. Daha da kat kat fesatlar ortaya çıkar ki, bunların günahı daha fazladır."
Bu olaydan günümüze ders çıkarmak lazım. Fasık da olsa başımızdaki lidere karşı halkı ayaklanmasına vesile olacak işler yapılmamalı. Onların yanlışları ikide bir gündeme getirip insanları kışkırtmamalı aksine idarecilerimiz için hayır dua etmeliyiz.