Hadis munkiri, yalnız kurancı modernist-mezhebsizler mucizelere neden şaşı bakıyorlar ?

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Hadis munkiri, yalnız kurancı modernist-mezhebsizler mucizelere neden şaşı bakıyorlar ?

HADİS MUNKİRİ, YALNIZ KURANCI MODERNİST-MEZHEBSİZLER MUCİZELERE NEDEN ŞAŞI BAKIYORLAR ?


Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi merhum, modernistlerin, M. Abduh’la başlayan, Mustafa el-Merâğî ve Reşid Rıdâ ile devam eden “mucize inkârı” furyası üzerinde dururken bir noktaya dikkatinizi çeker:Mucizenin inkârı Nübüvet’in inkârına, o da Allah’ı inkâra götürür. Mucizeyi inkâr hastalığına yakalananlar hakkında kullandığı şu ifade meselenin ciddiyetini çarpıcı biçimde dikkatimize sunmaktadır: “Allah’a imanla birlikte mucizeyi inkâr hamakat; Nübüvvet’e imanla birlikte mucizeyi inkâr ise katmerli hamakattır.”
Modenistlerin, Kur’an’ın “mu’cizu’l-beyan” olduğu hakikatini inkârını, Kur’an ayetlerinin bir benzerinin getirilemeyeceği hakikatinin –bunun bizzat Kur’an’da ifade buyurulduğunu hatırdan çıkarmayalım– çok da “gerçekçi” olmadığı ve elimizdeki Kur’an metninde gramer hatalarından, gerekli-gereksiz ıtnab, itâle… gibi şeylere kadar bir dizi “problem” bulunduğu iddialarını da hatırladığımızda ortaya çıkan netice şudur:
Modernistler bu mantıkla Efendimiz (s.a.v)’in tebliğe başladığı dönemde yaşasalardı, Nübüvveti inkâr edenlerin başında geleceklerdi! Zira O’nun kevnî mucize göstermediğini söyleyenler, mucizeye bizzat şahit olduklarında “büyü!” demekten başka bir şey yapmayacaktı. Tebliğ ettiği Kitab’ın ayetlerinde hatalar bulunduğu iddiasını da buna eklediğimizde elimizde “Nübüvvet’in inkârı”ndan başka bir netice kalmaması elbette tabiidir!
Buradan kaçınılmaz olarak varacağımız netice şudur: Modernistlerin “Nübüvvet” anlayışı problemlidir. Öyle ki, bugün herhangi bir İslam modernisti için Efendimiz (s.a.v)’e iman etmenin herhangi bir pratik neticesi yok gibidir. Elimizdeki tek “güvenilir/korunmuş” kaynağın Kur’an olduğunu, Sünnet’e ve hadislere, nakildeki “beşer unsuru” sebebiyle güvenilemeyeceğini söyleyen modernistler, Kur’an’ı da kendi heva ve hevesleri doğrultusunda tefsir ettiklerine göre, onların Nübüvvet’e ihtiyacı yok demektir!!
Nübüvvet meselesindeki bu arızalı tutumun varacağı kaçınılmaz nokta, “Allah inancı” olacaktır. Tarihselcilik unsurunun burada devreye girmesiyle de modernistler, Allah Teala’ya da ihtiyaçları olmadığını –kavlen olmasa da– fiilen söylemiş oluyorlar zaten.
Bu noktada şöyle bir itirazla karşılaşabiliriz: İslam Modernistleri, İslam’ın genel ilkelerini inkâr etmiyor; bilakis onların hayata hakim olması yolunda gayret sarf ediyor.
Bu itiraz ilk bakışta yerinde gibi görünse de, buradaki “genel ilkeler”le na kast edildiği sorgulandığında mesele vuzuha kavuşacaktır. Modernistler, “genel ilkeler”le, insanlığın ortak değerleri olduğunu ifade ettikleri “adalet, eşitlik, özgürlük, sevgi, dayanışma, paylaşma…” gibi hususları kast ettiklerini söylerler. Bunlar da “insanlığın ortak/evrensel değerleri” olduğuna göre, burada İslam’a intisabı anlamlı kılan herhangi bir nokta kalmamaktadır. Bir diğer ifadeyle, “insanlığın ortak/evrensel değerleri” olarak tesbit edilen mezkûr maddeler, Müslüman olmayanlar tarafından da –hatta belki “ağırlıklı olarak onlar tarafından– dile getirildiği ve işletildiği için bu noktada Müslümanlığın herhangi bir katkısından söz etmek mümkün olmayacaktır. Öyleyse Müslümanlıkta ısrarın ne anlamı var?
Eh, 2/el-Bakara, 62 ve 5/el-Mâide, 69 gibi ayetlerden hareketle “Cennet’in Müslümanların tekelinde” olmadığını, Yahudi ve Hristiyanların da cennete gideceğini iddia ederek “çoğulculuğu” din anlayışlarının temleline yerleştirenler de onlar olduğuna göre ortada “mesele” kalmıyor demektir…
İşte bu bağlamda biz şimdi, Şakk-ı Kamer Mucizesine ait delil ve beyyineleri ortaya koymaya çalışalım.
Şakk-ı Kamer Mucizesi

Her peygamberden bir takım olağanüstü şeyler istenmiş, akla gelmedik mucizeler beklenmiştir. Şu kadar var ki bu mucize isteyen sapıkların çoğu, istedikleri mucize gösterildiğinde yine inanmamış ve peygamberlerini sihirbazlıkla suçlamışlardır.

Nitekim Mekkeli müşrikler de sırf alay olsun diye zaman zaman bir takım mucizeler istemekten geri kalmamışlar, Resulullah Aleyhisselâm'ı küçük düşürmek için bu yolu seçmişlerdir.
"Hiçbir peygamber Allah'ın izni olmadan herhangi bir âyeti (mucizeyi) kendiliğinden getiremez. Allah'ın emri gelince de hak ile hükmolunur ve bâtılı seçenler o zaman hüsrana uğrarlar." (Mümin: 78)
Hicretten beş yıl kadar önce idi. Kureyş'in Ebu Cehil gibi, Velid bin Muğire, Âs bin Vâil gibi, Nadr bin Hâris gibi ileri gelenlerinden bazıları Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz'e: "Eğer sen gerçekten peygamber isen ayı ikiye ayır." dediler. "Eğer bunu yaparsam iman eder misiniz?" diye sordu. "Evet iman ederiz." dediler.
Bunun üzerine ayın bedir halinde iyice göründüğü, yeni yeni yükseldiği bir gece Allah-u Teâlâ'ya sığınarak aya şehâdet parmağı ile işaret etti. Ay derhal ikiye ayrıldı, yarısı Safâ tepesi üzerinde, diğer yarısı da Safâ'nın mukabilinde olan Kaykaân tepesi üzerinde göründü, sonra tekrar eski vaziyetini aldı.
Resulullah Aleyhisselâm orada bulunanlara bu manzarayı işaret ederek:
"Şâhid olunuz!.. Şâhid olunuz!.." diye seslendi. (Müslim: 2800)
Fakat müşrikler bu apaçık mucizeyi gözleriyle gördükleri ve hayretler içinde kaldıkları halde inat ve inkârlarından vazgeçmediler. "Muhammed bizi büyüledi, sihir yaptı." dediler. "Ayı büyüledi ve ay yarıldı." diyenler de oldu. İçlerinden bazıları da: "Muhammed bizi sihirledi ise bütün insanları da sihirleyemez ya!" dediler. O sırada seyahatten dönenler olmuştu. Onlara sordular, "Evet ay'ı biz de iki parçaya ayrılmış bir halde gördük." diye cevap verdiler. Her taraftan gelenlerden ayın ikiye ayrıldığını görüp de haber vermeyen bir kimse kalmadı.
Buna rağmen müşrikler: "Ebu Tâlib'in yetiminin sihri semaya da tesir etti." diyerek: "İman ederiz." vâdinde bulundukları halde imandan yine yüz çevirdiler. Sapıklıklarında devam ettiler.
Resulullah Aleyhisselâm'ın bu en parlak mucizesini inkâr etmeleri üzerine Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime'lerini inzâl ederek şöyle buyurdu:
"Kıyamet saati yaklaştı ve ay yarıldı." (Kamer: 1)
Müminlere sevabın, kâfirlere cezânın vaad edildiği kıyamet vakti günden güne yaklaşmaktadır. Son peygamber Muhammed Aleyhisselâm'ın en parlak mucizelerinden olan ayın yarılması mucizesi meydana geldi.
Bu mucize yalanlamaya imkân bırakmayacak şekilde fiilen vuku bulmuştur. Eğer müşrikler yalanlamaya bir yol bulabilselerdi mutlaka yalanlayacaklardı. Halbuki onlar ancak: "Büyülendik!" diyebildiler.
Bu mucize mütevatirdir. Kur'an-ı kerim'de delili mevcuttur. Buhârî, Müslim ve diğer sahih Hadis kitaplarında muhtelif rivayetler bulunmaktadır.
"Onlar bir mucize görseler, hemen yüz çevirirler ve: 'Eskiden beri devam edegelen bir büyüdür.' derler." (Kamer: 2)
Hiçbir delili, hiçbir mucizeyi nazar-ı itibara almıyorlar da büyü deyip geçiyorlar. Halbuki büyü her ne suretle olursa olsun bâtıl olacağından, onların böyle söylemeleri şaşkınlıkla bir nevi tenakuza düşmüş olduklarını göstermektedir.

"Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular." (Kamer: 3)

Bir şey bildiklerinden veya bir delile dayandıklarından değil de, keyiflerine ve nefislerinin isteklerine uydukları için yalanladılar. Şeytanın kendilerine süslü gösterdiği bâtıl yollara saptılar. Meydana gelen hadisedeki gerçeğin lüzumunu hesaba katmadılar.

"Halbuki her iş kararlaşmıştır." (Kamer: 3)

Bütün işler bir hedefe ulaşmaktadır. O hedefte mutlaka karar kılacaktır. Her şey yerinde ve zamanındadır. Dünyada olsun ahirette olsun, iyi olsun kötü olsun, bütün neticeler bu şekilde ortaya çıkar.

Bu böyle olduğuna göre Resulullah Aleyhisselâm'ın hakikat ve yüceliği, şan ve şerefi zuhur edecek; karşı çıkanların gaye ve maksatları da günü gelince ortaya çıkacaktır.

"Andolsun ki, onları bu hallerinden vazgeçirecek nice mühim haberler gelmiştir." (Kamer: 4)

Geçmiş nesillerin haberlerinin yer aldığı Kur'an-ı kerim'de kâfirleri küfürlerinden vazgeçirecek buyruklar gelmiş bulunmaktadır.

"O haberlerde hikmetin en üstünü vardır. Fakat uyarılar aslâ fayda vermiyor." (Kamer: 5)
Aklını kullanan ve düşünen kimseler için Kur'an-ı kerim'de bulunan hikmetin ulaştığı dereceye hangi hikmet ulaşabilir? Fakat Kelâmullah'ı dinlemeye karşı kulaklarını kapayanlara hiçbir uyarının ve tehdidin faydası dokunmuyor. Böyle bir kimseyi Allah-u Teâlâ'dan başka hiç kimse hidayete erdiremez.

"O halde sen de onlardan yüz çevir." (Kamer: 6)
Çünkü onlar hakikate kulaklarını tıkamışlar, verilen öğütleri dinlemek istemiyorlar.

Âyet-i kerime'lerde şöyle buyurulmaktadır:

"Kendilerine öğüt verildiği zaman öğüt almazlar. Bir âyet (mucize) gördüklerinde alaya kalkışırlar. Ve derler ki: Bu apaçık bir büyüdür." (Sâffât: 13-15)

İnkârlarını böyle bâtıl bir iddiâ ile kuvvetlendirmek isterler.


 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
Şimdi o alıntı yapıp gerinerek yazdığın Mustafa Sabri Edendi ve Ömer Nasuhi Bilmen gibi ulemanın Muhiddin İbni Arabinin iddialarını küfürle tenkid ettiklerini bilsen ne derdin acaba?

Hadi eğer biraz mert bir insan isen Ömer Nasuhi Bilmen ve Mustafa Sabri Efendinin burada 5 vakit hamdeder gibi övdüğünüz Arabi hakkındaki görüşlerini de yaz, bekliyoruz...
 

PUTKIRAN

Kıdemli Üye
Katılım
21 Eki 2009
Mesajlar
3,228
Tepkime puanı
189
Puanları
0
Konum
Ankara
Dediler ki: “Ona Rabbinden mucizeler indirilseydi ya!” De ki: “Mucizeler Allah katındadır. Bana gelince, ben açıkça uyaran biriyim. Hepsi bu. “
Karşılarında okunup duran bir kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Bunda, inanan bir toplum için elbette ki bir rahmet ve bir öğüt vardır.

Ankebut suresi 50-51

Peygamberimizin tek mucizesi Kuranı Kerime şaşı bakan "yalnız hadiscilerin" Yalnız Kuran diyenleri mucizelere şaşı bakmakla suçlamaları tam bir şaşkınlıktır.

 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Şimdi o alıntı yapıp gerinerek yazdığın Mustafa Sabri Edendi ve Ömer Nasuhi Bilmen gibi ulemanın Muhiddin İbni Arabinin iddialarını küfürle tenkid ettiklerini bilsen ne derdin acaba?
Hadi eğer biraz mert bir insan isen Ömer Nasuhi Bilmen ve Mustafa Sabri Efendinin burada 5 vakit hamdeder gibi övdüğünüz Arabi hakkındaki görüşlerini de yaz, bekliyoruz...


Yazın konu harici ! Eğer, böyle bir konu açmak istiyorsan ilgili ve uygun yerde açarsın, bizim de sana bu konuda vereceğimiz bir ders varsa-olursa veririz, yoksa sadece okumakla iktifa ederiz. Ama, dediğim gibi önce her şey yerlin yerinde olmalı ! Başka konuları sulandırmadan bu işler yapılmalı !

 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
Yazın konu harici ! Eğer, böyle bir konu açmak istiyorsan ilgili ve uygun yerde açarsın, bizim de sana bu konuda vereceğimiz bir ders varsa-olursa veririz, yoksa sadece okumakla iktifa ederiz. Ama, dediğim gibi önce her şey yerlin yerinde olmalı ! Başka konuları sulandırmadan bu işler yapılmalı !

Sen bana sadece bir taassub ehli nasıl olur, Allah'ın reddetiği bir inanç sistemi nasıl olur, onu yaşayarak göstermen ile lisanı hal ibreti olursun...

Varsa cevabın yaz, kıvırmanın gereği yok Ömer Nasuhi ve Mustafa Sabri efendi ne demiş senin ağzını şapırdata şapırdata her gün hamd ettiğin Arabi hakkında, buyur çekinme, görelim dürüstlüğünü
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Dediler ki: “Ona Rabbinden mucizeler indirilseydi ya!” De ki: “Mucizeler Allah katındadır. Bana gelince, ben açıkça uyaran biriyim. Hepsi bu. “
Karşılarında okunup duran bir kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Bunda, inanan bir toplum için elbette ki bir rahmet ve bir öğüt vardır.

Ankebut suresi 50-51

Peygamberimizin tek mucizesi Kuranı Kerime şaşı bakan "yalnız hadiscilerin" Yalnız Kuran diyenleri mucizelere şaşı bakmakla suçlamaları tam bir şaşkınlıktır.


Yazıda sana cevap peşin-peşin verilmiş! Önce okumayı öğreneceksin; eğer bunu yapmazsan defolup gideceksin !
Bu mucize mütevatirdir. Kur'an-ı kerim'de delili mevcuttur. Buhârî, Müslim ve diğer sahih Hadis kitaplarında muhtelif rivayetler bulunmaktadır.
"Onlar bir mucize görseler, hemen yüz çevirirler ve: 'Eskiden beri devam edegelen bir büyüdür.' derler." (Kamer: 2)
Hiçbir delili, hiçbir mucizeyi nazar-ı itibara almıyorlar da büyü deyip geçiyorlar. Halbuki büyü her ne suretle olursa olsun bâtıl olacağından, onların böyle söylemeleri şaşkınlıkla bir nevi tenakuza düşmüş olduklarını göstermektedir.
"Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular." (Kamer: 3)
Bir şey bildiklerinden veya bir delile dayandıklarından değil de, keyiflerine ve nefislerinin isteklerine uydukları için yalanladılar. Şeytanın kendilerine süslü gösterdiği bâtıl yollara saptılar. Meydana gelen hadisedeki gerçeğin lüzumunu hesaba katmadılar.
"Halbuki her iş kararlaşmıştır." (Kamer: 3)
 

PUTKIRAN

Kıdemli Üye
Katılım
21 Eki 2009
Mesajlar
3,228
Tepkime puanı
189
Puanları
0
Konum
Ankara
Yazıda sana cevap peşin-peşin verilmiş! Önce okumayı öğreneceksin; eğer bunu yapmazsan defolup gideceksin !
Bu mucize mütevatirdir. Kur'an-ı kerim'de delili mevcuttur. Buhârî, Müslim ve diğer sahih Hadis kitaplarında muhtelif rivayetler bulunmaktadır.
"Onlar bir mucize görseler, hemen yüz çevirirler ve: 'Eskiden beri devam edegelen bir büyüdür.' derler." (Kamer: 2)
Hiçbir delili, hiçbir mucizeyi nazar-ı itibara almıyorlar da büyü deyip geçiyorlar. Halbuki büyü her ne suretle olursa olsun bâtıl olacağından, onların böyle söylemeleri şaşkınlıkla bir nevi tenakuza düşmüş olduklarını göstermektedir.
"Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular." (Kamer: 3)
Bir şey bildiklerinden veya bir delile dayandıklarından değil de, keyiflerine ve nefislerinin isteklerine uydukları için yalanladılar. Şeytanın kendilerine süslü gösterdiği bâtıl yollara saptılar. Meydana gelen hadisedeki gerçeğin lüzumunu hesaba katmadılar.
"Halbuki her iş kararlaşmıştır." (Kamer: 3)

Getirdiğin delile bak...
Bozacının şahidi yine bozacı olmuş....
Hadise delili hadisten getiriyor...
Allah seni ıslah etsin.
Peygamberimizin tek mucizesi Kurana değilde peygamberimizden asırlarca sonra uydurulmuş rivayetlere inanıyorsun.
Kurandan gösterebiliyorsan göster Peygamberimizin mucizesini.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Ankebut Sûresi 50. ayetin meal ve tefsiri:

[Kâfirler «Keşke Muhammed (S.A.) üzerine nübüvvetine delâlet eder Rabbisinden bir âyet nazil olmuş olaydı» dediler. Habibim ! Sen onlara de ki «Sizin istediğiniz âyetler Allah'ın indindedir. Ben ancak sizi azapla korkuturum, yoksa sizin istediğiniz âyeti istediğiniz zaman getirmeye me'mur değilim» demekle cevap ver.] Yani; yâ Ekrem-er Rusûl ! Senin mucizatına kanaat etmeyen müşrikler dediler ki «Ne olaydı Hz. Muhammed üzerine Rabbisi tarafından Salih (A.S.)ın devesi ve Mûsâ (A.S.)ın asası gibi nübüvvetine delâlet eder alâmetler olaydı da biz de iman edeydik» demekle nübüvvetine itiraz ettiler. Onlar böyle deyince sen de onlara de ki «Âyetlerin cümlesi Allah-u Tealâ indinde mahfuz ve kabza-i kudretindedir. Allah-u Tealâ isterse halkeder, isterse etmez. Benim vazifem ancak iman etmediğiniz surette azab-ı İlâhiyle sizi inzar etmektir. Şu halde sizin istediğiniz gibi başka mucize benim elimde değildir. Zira; mucizeyi halkedecek Allah-u Tealâ'dır» Binaenaleyh; ümmetin her istediği mucizeyi getirmemekten nebi mes'ûl olmadığı gibi nübüvvetine dahi bir halel gelmez. Çünkü; bir kere nebinin nübüvvetini ispata kâfi mucizesini meydana koyduktan sonra tekrar be tekrar inat üzere mucize isteyenlere istedikleri mucizeyi getirmeye me'mur değildir, eğer ümmetin her 4224 istediğini getirecek olsa ahkâmını tebliğ ve şeriatını te'sis haleldar olur. Zira; âhad-ı ümmetin istediği tükenmez ve herkes aklına geleni istemekten geri durmaz ve onunla meşgul eder dururlarsa arada maksat fevtolur.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ

Getirdiğin delile bak...
Bozacının şahidi yine bozacı olmuş....
Hadise delili hadisten getiriyor...
Allah seni ıslah etsin.
Peygamberimizin tek mucizesi Kurana değilde peygamberimizden asırlarca sonra uydurulmuş rivayetlere inanıyorsun.
Kurandan gösterebiliyorsan göster Peygamberimizin mucizesini.

E yuh olsun sana yuh !
Bunlar ayet değil mi ?

"Kıyamet saati yaklaştı ve ay yarıldı." (Kamer: 1)
"Onlar bir mucize görseler, hemen yüz çevirirler ve: 'Eskiden beri devam edegelen bir büyüdür.' derler." (Kamer: 2)
"Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular." (Kamer: 3)
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Mucize dediğiniz şey Somut Allah Kelamı... (Kur'an-ı Kerim)
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,880
Tepkime puanı
2,060
Puanları
113
Konum
Mars
Sünnetullah dışına nasıl çıkıyorsun?
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ


Arkadaşlar,


Bilindiği gibi, Kuran-ı Kerim’in bir diğer adı “Kuran-ı Mucizu’l-Beyân” dır. Bütün Müslümanlar Kuran-ı Kerimin Rasulullah “s.a.v.”Efendimize indirilmiş-verilmiş en büyük mucize olduğunu bilirler ve öylece iman ederler. Bu sebeple, herhangi bir müslümana “Efendim bütün ayetler birer mucizedir.” şeklinde bir söz söylemek bir tür ukalalık etmek demektir. Çünkü, her Müslüman bunu bilri ve öylece inanır. Ama, Kuran-ı Kerime veya Allah’a inanmayan birisine mucize olarak, Kuranın veya ayetlerin birer mucize olduğunu söylemek, elbetteki onun için bir beyyine ve delil kabul edilmez-edilmeyecektir. Çünkü, böyle seküler-materyalist bir kafaya sahip olanlar ancak, görsel mucizelere inanırlar ve bu tür mucizeleri kabul edebilme noktasında olurlar. Nitekim, Hz. Musa Aleyhisselâm Firavun’a okadar vaz-u nasihat ettiği hâlde, o hiçbir dediğine kulak asmamış ve isyanına devam etmiştir. Ne zaman ki, Hz. Musa Aleyhisselâm Firavunun Sarayında asasını yere koyduktan sonra asa bir ejderha olmuş, ol zman Firavun Hz.Musa Alayhisselâma ejderhadan kendisini koruması için yalvarmaya başlamıştır. Bundan da anlaşılacağı üzere bütün Ulu’l-Azm peygamberlere mucizeler verilmiş ve ümmetlerini hakk yola davet etmede bu mucizeler Allah’ın izniyle gösterile-gelmiştir. Şimdi buradaki bazı sivri akıllı-geri zekâlı Mucize Munkirleri gelmişler buraya neymiş efendim “En büyük mucize ayetlerdir ve Kurandır.” demektedirler. Aman ne emsalsiz ve büyük bir bilgi !!! Sanki, müslümanlar bu bilginin cahili imişler gibi, büyük kaşifat yapmış bir insan edasıyla buraya bu sözleri asıyorlar. Bilmiyorlar ve akılları bir türlü ermiyor ki, bunu müslümanların dünyasında artık çocuklar bile biliyor ! Şu halde, Amerikayı yeniden keşfetmeye hiç kimse kalkışmasın ! Kuran mucizlerin en büyüğüdür, inananlar için !..Ama, görsel mucizler de her Ulul-Azm peygambere aklı gözlerinde olan müşrik ve materyalistler için verilmiştir. Bu böyle çok ama çok iyi biline !..
 

Kurtuluş26

Profesör
Katılım
6 Ocak 2014
Mesajlar
860
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Web sitesi
islamikonular.weebly.com
Dediler ki: “Ona Rabbinden mucizeler indirilseydi ya!” De ki: “Mucizeler Allah katındadır. Bana gelince, ben açıkça uyaran biriyim. Hepsi bu. “
Karşılarında okunup duran bir kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Bunda, inanan bir toplum için elbette ki bir rahmet ve bir öğüt vardır.

Ankebut suresi 50-51

Peygamberimizin tek mucizesi Kuranı Kerime şaşı bakan "yalnız hadiscilerin" Yalnız Kuran diyenleri mucizelere şaşı bakmakla suçlamaları tam bir şaşkınlıktır.

Çarpıttınız birçok ayeti açıkladık.Birini açıklıyoruz diğer ayete yöneliyorsunuz bu vehhabilerin sürekli yaptığı bir iştir.İnkar etmediniz ne var?Bir süre sonra sıkıyor hep aynı şeyleri söylüyorsunuz.Yıllardır anlayamadınız birçok konu var.Hepsine zaten sen doğmadan önce islam alimleri cevapladı.İbni Teymiyeye islam alimleri tarafından binlerce reddiye yapıldı.
 

Kurtuluş26

Profesör
Katılım
6 Ocak 2014
Mesajlar
860
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Web sitesi
islamikonular.weebly.com


Getirdiğin delile bak...
Bozacının şahidi yine bozacı olmuş....
Hadise delili hadisten getiriyor...
Allah seni ıslah etsin.
Peygamberimizin tek mucizesi Kurana değilde peygamberimizden asırlarca sonra uydurulmuş rivayetlere inanıyorsun.
Kurandan gösterebiliyorsan göster Peygamberimizin mucizesini.

Hiç mi Kuranı Kerim okumuyorsun?
 

PUTKIRAN

Kıdemli Üye
Katılım
21 Eki 2009
Mesajlar
3,228
Tepkime puanı
189
Puanları
0
Konum
Ankara
Hiç mi Kuranı Kerim okumuyorsun?

Çarpıttınız birçok ayeti açıkladık.Birini açıklıyoruz diğer ayete yöneliyorsunuz bu vehhabilerin sürekli yaptığı bir iştir.İnkar etmediniz ne var?Bir süre sonra sıkıyor hep aynı şeyleri söylüyorsunuz.Yıllardır anlayamadınız birçok konu var.Hepsine zaten sen doğmadan önce islam alimleri cevapladı.İbni Teymiyeye islam alimleri tarafından binlerce reddiye yapıldı.


Kuran okumamak ve vahhabilik....bana söylenecek en son şey.

:)
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Hadisi Şeriflere, uydurulmuş rivayet yakıştırması yapan, İmandan yoksun nasipsizler, bunu ispat etmeliler....
 

PUTKIRAN

Kıdemli Üye
Katılım
21 Eki 2009
Mesajlar
3,228
Tepkime puanı
189
Puanları
0
Konum
Ankara


Arkadaşlar,


Bilindiği gibi, Kuran-ı Kerim’in bir diğer adı “Kuran-ı Mucizu’l-Beyân” dır. Bütün Müslümanlar Kuran-ı Kerimin Rasulullah “s.a.v.”Efendimize indirilmiş-verilmiş en büyük mucize olduğunu bilirler ve öylece iman ederler. Bu sebeple, herhangi bir müslümana “Efendim bütün ayetler birer mucizedir.” şeklinde bir söz söylemek bir tür ukalalık etmek demektir. Çünkü, her Müslüman bunu bilri ve öylece inanır. ...




Kurana hem mucize diyorsun hem dinin kaynağı 4 diyorsun.Bu nasıl bir mucizedir ki Buhari ve diğerlerinin derlemelerini Kuranın tamamlayıcısı sayıyorsun yetmiyor
İcma-i Ümmet ve Kıyas-ı Fukaha diye iki kaynak daha ekliyorsun sonrada Kuranın mucize olduğuna iman ediyorum diyorsun....
Kuranın Allah kelamı ve mucize olduğuna iman eden kimse başka kaynak aramaz.
 

Kurtuluş26

Profesör
Katılım
6 Ocak 2014
Mesajlar
860
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Web sitesi
islamikonular.weebly.com





Kuran okumamak ve vahhabilik....bana söylenecek en son şey.

:)

Bak artık vehhabilerle kuraniyyun(Yanlız kuran diyen hadislerin tümünü inkar eden) kişileri karıştırır olduk.

Nedenlerini sıralayalım.(varsa yanlış bildirin)
1.Kuranniyyuncuların vehhabi değiliz demelerine rağmen vehhabi zihniyeti görülmektedir.Özellikle Allahın veli kullarını puta bezetip ,tasavvuf düşmanlığı yapıp,müşrik demeleridir.
2.İbni Teymiye hakkında birşeyler desek hemen kuraniyyuncuların savunmaya geçmesi.Bunu gördük.
3.Ölülere kuran gitmez,şefaat inkarı,mucize inkarı,peygamberler aynı derece demeleri,sünneti inkar etmeler(hadisleri inkar eden zaten neyi anlayacak?)

Ek olarak yanlız kuran diyenler(varsa yanlış bildirin)
4.Kuranı yanlız kendileri anlıyor tavrı.Övünme,kibirlenme.
5.Ayetleri çaptıma
6.Birçok konuda vehhabilerin görüşlerini kabul edip desteklemeleri
7.İslam alimlerini,evliyaları küçük görme.Bazen hakaret.
8.Kopyala yapıştırma diye sürekli tekrarlamaları.Kendi cümlelerimizlede anlattık birşey değişmedi.İslam alimlerinin sözünü beyenmeyen,kabul etmeyen bizim sözlerimize ne değer verecek.Ancak nefsin "ben" demesi ile helak olurlar.Nefsin 7 derecesi vardır.
9. @PUTKIRAN nefs putunu kırdın mı sorusuna cevap vermemiştir.Nefs ve ruh aynıdır diyenlerdendir.Bu duyduğum en cahilce şeydi hala öyle.İlmi bir açıklaman olmadı savunmaya çalışırken dahada batırdın.

Ayetleri okuyoruz.
9.Nefsini tertemiz yapıp arındıran felâh bulmuş, kurtulmuştur.
10.Onu kirletip örten kişi ise elbette ziyana uğramıştır.

Nefs eğitimi nefs mücadelesi çok önemli.Nefsinin her istediğini yapancehenneme koşuyor demektir.İbadetle,zikirle,namazla ruh nurlanır ahirete yönelir.
Nefsin peşinden gidenhelak olur. "10.Onu kirletip örten kişi ise elbette ziyana uğramıştır."

Yanlız kuran diyenleri yayılışının nedeni.Hadisleri inkar eden ahir zaman hocalarının çoğalmasıve cahilliğin artmasıdır.
Peygamber Efendimiz(s.a.v) ayetleri açıklamıştır defalarca yazdık.
http://www.ihvanforum.org/showthread.php?150122-Kuraniyyuncu-hadis-munkirleri/page58

Kalemzade İsterseniz Namaz Kılmayın (sonunuz böyledir eğer ısrarınızı sürdürürseniz.)
http://www.ihvanforum.org/showthread.php?152198-Kalemzade-İsterseniz-Namaz-Kılmayın&highlight=

Ayrıca peşinden gittikleri hocalarınıda zamanla inşaAllah ekliyeceğiz.
Küfür Ve Nifak Hastalığına Tutulan Edip Yüksel Hastalığını Bulaştırmaya Çalışıyor
http://www.ihvanforum.org/showthrea...Hastalığını-Bulaştırmaya-Çalışıyor&highlight=
 

PUTKIRAN

Kıdemli Üye
Katılım
21 Eki 2009
Mesajlar
3,228
Tepkime puanı
189
Puanları
0
Konum
Ankara
Hadisi Şeriflere, uydurulmuş rivayet yakıştırması yapan, İmandan yoksun nasipsizler, bunu ispat etmeliler....

Gözümünüz önünde cerayan eden Cübbeli denen din tüccarının kefen satışı örneğinde olduğu gibi menfaat için ,dini bozmak için Hz.Peygambere atılan iftiralara "Hadisi Şerif " diyen İslam ve Peygamber düşmanları esas ispat etme durumundadırlar.

Şu aşağıdaki rivayetler Peygambere atılmış iftiralar değil midir?

Değil diyorsan ispatla da görelim.


“Peygamber, savaşta kadınların va çocukların öldürülmesinin bir sakıncası olmadığını söyledi” (Buhari, Cihad/146; Ebu Davud 113).
“Dünya balığın üzerindedir. Balık başını sallayınca dünyada depremler olur” (İbni Kesir, 2/29; 50/1).
“Liderler mutlaka Kureyş kabilesinden seçilmelidir” (Buhari 3/129, 183; 4/121; 86/31).
“Tüm kara köpekleri öldürünüz. Çünkü onlar şeytandır” (Hanbel 4/85; 5/54).
“Karga fasıktır” (Buhari 59/16; Hanbel 2/52).
“Allah zamandır” (Muvatta 56/3).
“Allah, ahirette peygamberlere kimliğini kanıtlamak için bacağını açıp baldırını gösterir” (Buhari 97/24, 10/129 ve 68. surenin tefsiri).
 

Kurtuluş26

Profesör
Katılım
6 Ocak 2014
Mesajlar
860
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Web sitesi
islamikonular.weebly.com
Değil diyorsan ispatla da görelim.


Size birçok şey hakkında ispatlarımız olmuştur.Özellikle çarpıtılan ayetler hakkında.



“Peygamber, savaşta kadınların va çocukların öldürülmesinin bir sakıncası olmadığını söyledi” (Buhari, Cihad/146; Ebu Davud 113).
SORU
"Peygamber, savaşta kadınların ve çocukların öldürülmesinin bir sakıncası olmadığını söyledi" hadisine göre, savaşta çocukların öldürülmesi caiz midir?

CEVAP
Soruda geçen hadiste özetle şu ifadelere yer verilmiştir: “Gece müşriklere yapılan baskınlarda kadın ve çocuklar da ölüyor, bunun hükmü nedir?” şeklindeki soruya karşı Peygamberimiz (a.s.m) “onlar da onlardan (müşrik olanlardan)dır” şeklinde cevap vermiştir.(bk. Buharî, Cihad, 146; Müslim, Cihad, 26/h.no: 1745).

İmam Nevevî ve İbn Hacer’e göre, bu hadiste “kadın ve çocukların kasten öldürülmesi olayından” değil, “müşrik erkeklere atılan (ok-mızrak gibi) silahların yanlışlıkla/bir kasıt olmaksızın onlara isabet etmesi” veya “onlara dokunmadan düşman erkeklere ulaşma imkânı olmadığı durumlardan” söz edilmektedir.(bk. Nevevî, İbn Hacer, ilgili hadisin şerhi).

Bununla beraber, Hz. Peygamber (a.s.m) daha sonra kadın ve çocukların öldürülmesini kesin olarak yasaklamıştır.(İbn Hacer, a.g.y; Buharî, Cihad,147,148; Müslim, cihad, 24,25/h. No: 1744; Ebu Davud, cihad, 121; Tirmizî, Seyr,9; İbn Mace, cihad, 30; Darimî, Seyr,25; Ahmed b. Hanbel,2/122,123 ). Bu hadislere dayanan dört mezhebin ittifakıyla -bizzat savaşa katılmayan- kâfirlerin kadın ve çocuklarının öldürülmesi caiz değildir.(bk. V. Zuhaylî, el-Fıkhu’l-İslamî, 6/421-423).

İmam Malik ve Evzai’ye göre, düşman kadın ve çocukları önlerine koyup onları bir zırh olarak kullansalar bile öldürülmezler.(İbn Hacer, Fethu’l-Barî, 6/147).

Semure ibnu Cündeb (radıyallahu anh) anlatıyor: ''Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: ''Müşriklerin yaşlılarını öldürün, fakat tıfıllarına yani henüz tüyü çıkmayanlara dokunmayın.'' (Ebu Davud, Cihâd 121, (2670); Tirmizi, Siyer 28, (1583)

Bu gibi hadislerde yer alan “Şuyuh” kelimesi çok yaşlı olanlardan ziyade, güçlü kuvvetli, dayanaklı erkek anlamında kullanılmıştır.(bk. Avnu’l-Mabud, Tuhfetu’l-Ahvezî, ilgili hadisin şerhi)

Nitekim, piri fanî anlamındaki yaşlıların öldürülmesi de yasaklanmıştır. Hz. Enes’in bildirdiğine göre Resulullah (a.s.m) -savaşa giden askerlerine hitaben- şöyle buyurdu:

“Allah’ın adıyla, Allah’ın inayetiyle ve Resulullah’ın dini üzere (cihad etmek üzere) yürüyün. Sakın piri fani yaşlıları, çocukları, kadınları öldürmeyin. Ganimetten bir şey çalmayın, ganimetlerinizi toplayıp uygun bir şekilde muhafaza edin. İyi davranış sergileyin, şüphesiz Allah iyi, güzel davrananları sever.”(Ebu Davud, Cihad, 90; Neylu’l-Evtar,7/246).

Sorularla İslamiyet

“Tüm kara köpekleri öldürünüz. Çünkü onlar şeytandır” (Hanbel 4/85; 5/54).
SORU
Hadislerde geçen "Tüm köpeklerin öldürülmesi" olayını anlamakta zorlanıyorum. Karıncayı bile incitmeyen Peygamber Efendimiz böyle bir emri nasıl verir? Hadis belirtmişsiniz, ne kadar sahihtir bu hadisler?..

CEVAP


http://www.sorularlaislamiyet.com/a...rtmissiniz-ne-kadar-sahihtir-bu-hadisler.html

Diğerlerinide araştırıp bulabilirsiniz.Fakat ilk önce hadisleri ve hadis ilimlerini öğrenin bilmeden inkar etmeyin.
 
Üst