günahı çok olan cehennememi\cennetemi gider?

hidayet(3)

Üye
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
81
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kur'an ı kendi reyine tevil eden kafirdir...
Bu hadistir bizim için kıymetlidir, başkaları belki umursamaya bilir...

Selam ve dua ile

BAK ARKADAŞIM;KURANI KENDİ REYİNE GÖRE TEVİL EDEN KİŞİ KAFİRDİR.BU HADİS DOĞRUDUR.VE KURANIN ALİ-İMRAN 7 NOLU AYETİNE UYMAKTADIR.KURANI BİLEN İNSANLAR,GERÇEK HADİSLER İLE YANLIŞ HADİSLERİ RAHATLIK İLE AYIRT EDEBİLİRLER.BÖYLELİKLE,UYDURMA HADİSLERLE AMEL ETMEMİŞ OLURLAR.ALİMLER KURAN VE SÜNNETLE AMEL EDERLER.CAHİLLER İSE HACI HOCALARIN DEDİKLERİ İLE AMEL EDERLER.ALİ İMRAN 7 NOLU AYETİ DİKKATLE OKUDUĞUMUZDA,Kİ SİZLER TABİİ ZAHMET EDİPTE BU AYETİ OKUYACAK DEĞİLSİNİZ.O YÜZDEN BEN BURDA KISACA AÇIKLAMA YAPAYIM.
ALİ-İMRAN 7:SANA BU KİTABI İNDİREN ODUR.ONDAN BİR KISIM AYETLER MUHKEM(AÇIK)BUNLAR KİTABIN TEMELİDİR.DİYER BİR TAKIM AYETLERDE MÜTEŞABİ(KAPALI)DİR.iŞTE KALBLERİNDE EĞRİLİK BULUNANLAR FİTNE ARAMA TEVİLİNE GİTMEK İÇİN KURANIN MUTEŞABİ AYETLERİNİN PEŞİNE DÜŞERLER.HALBU Kİ ONUN TEVİLİNİ ALLAHTAN BAŞKA KİMSE BİLMEZ.İLİMDE KÖKLEŞMİŞ OLANLAR İSE''BİZ ONA İNANDIK,AÇIK KAPALI BÜTÜN AYETLER RABBİMİZ TARAFINDAN DERLER.AMA BUNLARI ANCAK AKIL SAHİBLERİ TEZEKKÜR EDERLER.(DÜŞÜNÜRLER).
ŞİMDİ BU AYETE DİKKATLE BAKIN.KİTABIN TEMELİ OLAN AYETLERİNİN ANLAMIN AÇIK OLDUĞUNU SÖYLÜYOR ALLAHU TEALA.BU AÇIK AYETLERDE REY KULLANMAYA GEREK YOK.ZEKA ÖZÜRLÜ OLMAYAN HERKES ONLAR.ALİME ULEMAYA SORMAYA GEREK YOK.MUTEŞABİH AYETLERİN PEŞİNE DÜŞENLER TEHLİKEDELER.BUNUNLA BERABER AYETİN SONUNDA MUTEŞABİH AYETLERİN ALLAHIN BİLECEĞİNİ,ANCAK AKIL SAHİBLERİNİN YANİ (ULUL ELBAB) MUHKEM YADA MUTEŞABİH BÜTÜN AYETLERİN RABLERİNDEN OLDUĞUNA İMAN ETTİKLERİ,BUNUNLA BERABER BU AYETLERİ DÜŞÜNÜP TEZEKKÜR EDEBİLDİKLERİNİ ANLATIYOR. AYETTE DE DENİLDİĞİ GİBİ AKIL SAHİBLERİ İÇİN BU KURAN İNMİŞ ZEKA ÖZÜRLÜLER İÇİN DEĞİL,
AKIL SAHİBLERİ KURANI OKUR.ANLADIĞINI ANLAR.ANLAMADIĞINI DA DİNLER.AMA KURANI KURANDAN ÖĞRENİR.EL YAZMASI KİTABLARDAN DEĞİL.TEKRAR EDİYORUM AYETİN SONUNDA AÇIK DA OLSA KAPALI DA OLSA BÜTÜN AYETLERİ TEZEKKÜR EDENLERİN AKIL SAHİBLERİ OLDUĞUNU SÖYLÜYOR.
 
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
79
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ne demek müslümanlar için mi geçerli!..Kalbinde hardal tanesi kadar iman olan kişi cennete gidecek diyenler sizsiniz.Birincisi kafirleri zaten ilgilendirmez bu söz.İkincisi;kafir olan kişinin kalbinde hardalı mardalı yok.İmanı olmaz zaten.Gelelim müslümanlara.bu söz kafirlere uymadığı gibi müslümana hiç uymaz.Çünkü müslüman demek islamiyete teslim olan kişi demektir.Teslim olan kişidede öyle hardalın tanesi manesi olmaz.kendisi olur.Zaten hardalın ne olduğunu bilen yok ama anladığım kadarıyla ufak bir şey.Mangal gibi imanın olacak arkadaşım.Birhadiste resullullah a.s. yaşadığınız üzere ölürsünüz diyor.Yaşadığı üzere ölen insan öldüğü üzere de yaşaması lazım.Şimdi gelelim son on dakikada müslüman olup sahabe olanlara,bir insan eğer Allaha ulaşmayı dilerse bu insanın günahları %99 bile olsa,Allah 6-7 saniyede kalbini okuduktan sonra o kişinin günahlarını sevaba çeviriyor.Eğer o kişi on dakika içinde ölürse cennetin birinci katını garanti eder.Eğer 6 ay ömrü varsa,o yaptığı dua'ya sadık kalması lazım.


Neyseki son anda sadede gelip cevap vermişsin.

Artık konuyu kapatırsın herhalde. Veya yine tevil edip devam da edebilirsin.

Gerçi desene niye kapatayım ki? Ben ne dedim ki?

Bizim bahsettiğimiz iman o senin Cenab-ı Hakk'ın günahları sevaba çevirir dediğin cinsten olan iman. Yoksa hem içerim hem namaz kılarım, bektaşi cinsinden olan iman değil ki biz ona iman da demiyoruz.

Öyle imana sahip olanlar inşallah öyle veya böyle cennete gidecektir.

Tabi bir de cehennemde kalıp, alnına kara lekeyi alıp, sonra cennette kara leke ile dolaşmak, artık nasıl olur düşünmek lazım.
 

hidayet(3)

Üye
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
81
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Neyseki son anda sadede gelip cevap vermişsin.

Artık konuyu kapatırsın herhalde. Veya yine tevil edip devam da edebilirsin.

Gerçi desene niye kapatayım ki? Ben ne dedim ki?

Bizim bahsettiğimiz iman o senin Cenab-ı Hakk'ın günahları sevaba çevirir dediğin cinsten olan iman. Yoksa hem içerim hem namaz kılarım, bektaşi cinsinden olan iman değil ki biz ona iman da demiyoruz.

Öyle imana sahip olanlar inşallah öyle veya böyle cennete gidecektir.

Tabi bir de cehennemde kalıp, alnına kara lekeyi alıp, sonra cennette kara leke ile dolaşmak, artık nasıl olur düşünmek lazım.

Sevgili kardeşim,biraz Kuran'dan konuşalım,kafamızdan değil.Öyle senin dediğin gibi cehennemde leblebi gibi kızarıp,alnında kara lekeyle cennete gitmek diye bir şey yoktur.Meryem suresi 71-72,ben bu ayetleri veriyorum ya,sizler hemen korkuyorsunuz.Tevil yapıyorsun diyorsunuz.Tevil filan yapan yok.Al eline Kuran-ı oku.Cehennemlikler cehenneme yüzüstü girecek.Cennetliklerde yani takva sahipleri,cehennemin üstünden uçarak cennete gidecekler.Bu ayeti tevil etmeye gerek var mı?Her hangi bir ayette cehennemden çıkış vardır yazıyor mu?
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Peygamber Efendimiz buyuruyor ya güzel kardeşim.. Sen niye buna bakmayıp kafandan "Kur'an da Kur'an" diye tutturuyorsun? İş mi yani senin yaptığın..

Vallahi senin aklına ve reyine uymam..

Sen "Kur'an ve Sünnetime iyi sarılan kurtulur" mübarek emrini de mi duymadın?

Kur'an ve Hidayet(3) demiyor bak!
 

hidayet(3)

Üye
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
81
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İman konusunda mutabıkız lakin Allah ı birlemek yada varlığını kabul etmek iman değildir...

Allah a ve onun bütün sıfatlarına da iman etmek gerekir
Hem bütün peygamberlere hem mucizelerine de inanmak gerekir
Bütün kitaplara ve içindeki her zerreye de iman etmek gerekir...
.....
.....

Demem o ki iman bugün bize öğretilen Allah a inanmak değildir...
Eğer insan "iman" ederek ölmüş ise ne kadar günahı olsada cennete gidecektir...
Dünyada nasıl insanlar farklı sınıflarda ve derecelerde yaşıyor ise cennet te de öyle olacaktır... Her cennet e giden aynı mekanı paylaşmayacak..
Selametle

Günahı çok olan insan,imanı az olan insandır.
İmanı çok olan insan ise,günahı az olan insandır.(hidayet-3)
Önce iman ettiğimiz her şeyi bilmemiz lazım.Yani peygamberlere iman ediyorsak peygamberleri,Kurana iman ediyorsak kuranı,bilmemiz lazım.Bilmek yetmez bakara 121 göre kuranı okumak,anlamak,açıklamak ve hatta tefsirlere göre yaşamak lazımdır.Kuru iman bir işe yaramıyor.Arkadaşlar siz bizi yanlış anlıyorsunuz hakkımızda kötü zanda bulunuyorsunuz.Biz Kurandan bahsettiğimizde eliniz ayağınıza dolaşıyor.Biz size kızmıyoruz.Çünkü bizde düne kadar yaklaşık 25 yıldır Kuran hariç her kitabı Kuran niyetine okumuş birisiyiz.Hatta Kuranın kendisinide türk olduğumuz halde arapça okuyarak sevaba girdiğimizi ve bunun bize yeterli olacağını bizi cennete götüreceğini zannediyorduk.Lakin şimdi anlıyacağımız dilde yani türkçe meal ve tafsirlerini okuyoruz.Böylelikle izah ediyoruz.Biz size kafamızdan yorum yapmıyoruz.Açık Kuran ayetlerini tefsirler açısından ele alıyoruz.Bir hadisi şerifte resululah şöyle diyor''bir mumin başka bir mumine sakın kafir demesin.eğer o kişi kafir değilse kendisi kafir olur.''bizim dediğimiz konular size biraz ağır gelince alışıla gelmişin dışında yani hadis ve tefsirlerin hatta ''ya bi hocadan şöyle duydum,böyle duydum''gibi sözlerle anlatmayıp kuran ayetleriyle anlatınca sizler bizlere zındık,kafir,gibi çok ağır ifadeler kullanıyorsunuz.bir hırsız herkesi hırsız zannedermiş.biz yinede sizlere kızmıyoruz sizleri seviyoruz.Çünkü zamanınızı yanlış sitelerde değil,doğru sitelerde harcıyorsunuz.
 

MiHRiMaH

Son gülen... :/
Katılım
6 Ara 2006
Mesajlar
2,752
Tepkime puanı
769
Puanları
0
Konum
İstanbul...
Her kimse verilen akıl neticesinde yaptıklarındna sorumludur... Cennet ve cehenneme gitme takdiri ise, Rabbimizindir... Neden ibadetlerimize güvenmememiz konusunda uyarılar alıyoruz? İmanla vefat edeceğimizi, imanla yaşadığımızı, her an iman üzere olduğumuzu nereden biliyoruz??? "İmanla vefat eden herkes cennete gidecektir biiznillah" derken dahi endişe ve ümitvarlık arasında bir titrememiz gerekli kardeşler... Konu ne kadar çok uzamış!... GÜnahı dağlar kadar olan kimsenin dahi bir tevhidle, bir dua ile günahları dökülüyor üzerinden... Durum böyleyken ölüm anımız geldiğinde ne hal üzere olabileceğimizi nasıl bilebilir ve ona hazırlanır gibi şindiden sanki pazarlık yapıyor gibi buradan ahkam kesebiliriz?!?!? İlim sahibi birçok insan sonradan yolu şaşıyorken, imanla ölmek bu kadar zorken, "günahla ölen noooluyormuş hemşeriiim" sorusuna bu kadar sayfa yazı yazmak ne büyük bir gaflet farkında değil miyiz?!?!?!
 
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
79
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Günahı çok olan insan,imanı az olan insandır.
İmanı çok olan insan ise,günahı az olan insandır.(hidayet-3)
Önce iman ettiğimiz her şeyi bilmemiz lazım.Yani peygamberlere iman ediyorsak peygamberleri,Kurana iman ediyorsak kuranı,bilmemiz lazım.Bilmek yetmez bakara 121 göre kuranı okumak,anlamak,açıklamak ve hatta tefsirlere göre yaşamak lazımdır.Kuru iman bir işe yaramıyor.Arkadaşlar siz bizi yanlış anlıyorsunuz hakkımızda kötü zanda bulunuyorsunuz.Biz Kurandan bahsettiğimizde eliniz ayağınıza dolaşıyor.Biz size kızmıyoruz.Çünkü bizde düne kadar yaklaşık 25 yıldır Kuran hariç her kitabı Kuran niyetine okumuş birisiyiz.Hatta Kuranın kendisinide türk olduğumuz halde arapça okuyarak sevaba girdiğimizi ve bunun bize yeterli olacağını bizi cennete götüreceğini zannediyorduk.Lakin şimdi anlıyacağımız dilde yani türkçe meal ve tafsirlerini okuyoruz.Böylelikle izah ediyoruz.Biz size kafamızdan yorum yapmıyoruz.Açık Kuran ayetlerini tefsirler açısından ele alıyoruz.Bir hadisi şerifte resululah şöyle diyor''bir mumin başka bir mumine sakın kafir demesin.eğer o kişi kafir değilse kendisi kafir olur.''bizim dediğimiz konular size biraz ağır gelince alışıla gelmişin dışında yani hadis ve tefsirlerin hatta ''ya bi hocadan şöyle duydum,böyle duydum''gibi sözlerle anlatmayıp kuran ayetleriyle anlatınca sizler bizlere zındık,kafir,gibi çok ağır ifadeler kullanıyorsunuz.bir hırsız herkesi hırsız zannedermiş.biz yinede sizlere kızmıyoruz sizleri seviyoruz.Çünkü zamanınızı yanlış sitelerde değil,doğru sitelerde harcıyorsunuz.

Arkadaş bu anlattıkların robotlar için ve ancak aristo mantığına göre geçerli olabilir.

İnsan fıtrat olarak istidat olarak Hz. Ebu Bekir ile Ebu Cehil olabilecek teçhizatla yaratılmıştır. Bu Cenab-ı Hakk'ın Hakim ve Adl isimlerinin sonucudur. Teklifin ana unsurudur. Eğer Cenab-ı Hakk insanları bu istidatta yaratmasaydı biz bunlara insan değil mesela hayvan derdik. Ama imtihan sırrı bunu gerekli kılıyor.

İnsan cüz-i iradesiyle, yaptığı tercihlerle bu ikisi arasında layık olduğu yeri bulur. İstidadı ne ise mertebesi son nefesinde o olmuş olur. Bu kader meselesinin de bir nevi izahıdır.

Herkes fıtraten günah işlemeye de meyillidir. Aksi zaten melek olmayı gerektirir. Bazı insanlar aldıkları eğitim sonucu veya geçmişte yaşadıklarının etkisiyle günaha daha meyilli veya bazı konularda daha zaafları olabilir. Veya çok ağır tahrik altında kalabilir. Sonuçta günahını işler ama bu onun imanının illa zayıf olacağının göstergesi değildir. Zira Canab-ı Hakk aynı zamanda Ğafur'dur Tevvab'tır.

Düşünün bir çocuk 5 yaşından itibaren hem porno filim izliyor örneğin büyük sapık bir akrabasının etkisiyle veya bilmeden bir şekilde, aynı zamanda Kur'an kursuna gidiyor, İslam'ı öğreniyor.

Sonuçta bu çocuk büyüdüğünde o filimlerden bir şekilde etkilenecek. Ne kadar dindar da olsa imanı kavi de olsa sonuçta o yaşananlar bir hasar bir kusur bırakacak ve o yönü ömür boyu onu her fırsatta günaha meylettirecek.

Sahabelerde de benzer örnekler bulabilirsiniz. Emin olun hem de çok örnekler bulacaksınızdır. İlk etapta aklıma gelen sıffin vakası ve ifk hadisesi.

Sonuçta iman, günah metre ile ölçülebilen, kilo ile tartılabilen şeyler değil. Tartarım, bölerim, çarparım, türevini alırım, laplace dönüşümünü alır frekans uzayına taşır çözer sonra Dirac'ın kanıtladığı birim dürtünün türevi birdiri de hatırlayarak sorunu basit düzlemde sonlandırır, notu alır geçer giderim diyemezsin.

Diğer bir konu da Kur'an-ı Kerim'i yüzünden anlamadan okuyarak olayı bitiririm diye düşünecek birinin bu forumda ben iki satır yazmaya cesaret edeceğine ihtimal vermiyorum. Tabi kasıtlılar hariç. Bunu bilmeyen yoktur herhalde. Hepimizin birincil hedefi Kur'an-ı layıkı ile anlamak ve onunla amel etmek.

Neyse özetle iman konusu elma armut misali değil. Bediüzzaman hayatını bu meseleye adamış nice İslam alimi gibi.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Günahı çok olan insan,imanı az olan insandır.
İmanı çok olan insan ise, günahı az olan insandır.(hidayet-3)

Bu söz sana ait herahalde.. Sonuna ismini eklediğine göre.. Kardeşim bu kadar iddialı bir kimsesin.. Ehl-i Sünnet Ulemasının karşısında yer alacak kadar cesaretlisin.. Sana soruyorum öyleyse.. Lütfen lafı evirip çevirmeden, doğrudan cevap ver:

1- Sana göre, senin imanın az mıdır çok mudur?

2- Sen günah işleyen biri misin? İşlemeyen biri misin?

3- Eğer günah işliyorsan az mı işliyorsun? Yoksa Çok mu günah işliyorsun?

4- Allah göstermesin bir gün günah bataklığına boynuna kadar batarsan "imanı işe yaramaz, kesin cehennemlik bir kimseyim" diye kendini ilan edebilecek misin?


Önce iman ettiğimiz her şeyi bilmemiz lazım.Yani peygamberlere iman ediyorsak peygamberleri,Kurana iman ediyorsak kuranı, bilmemiz lazım.

Biz Peygamber Efendimize tabi olmaktan bahsediyoruz sen bütün Peygamberleri bilmekten bahsediyorsun? Nasıl bir alaka kuruyorsun anlamak mümkün değil?!! Peygamber Efendimize tabi olmayan, Onun getirdiğine boyun eğemeyen diğer Peygamberleri nasıl bilebilir ki?

Bilmek yetmez bakara 121 göre kuranı okumak,anlamak,açıklamak ve hatta tefsirlere göre yaşamak lazımdır.Kuru iman bir işe yaramıyor.

Bakara 121.'e bakalım İbn-i Kesir Meali:

[002.121] [IK] Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler onu hakkıyla tilavet ederler. İşte buna onlar inanırlar. Kim ona küfrederse, hüsrana uğrayanlar da işte onlardır.

Hakkıyla tilavet etmek.. Evet haklısın.. Ancak eklemişsin: "açıklamak ve hatta tefsirlere göre yaşamak lazımdır" Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu.. Tefsirler, Kur'an'ı Kerimi açıklayan alimler mutlaka Hadis-i Şeriflerden yola çıkmışlardır.. Sen ise hiç bir Hadis-i Şerifi şimdiye kadar önemsediğini gösteremedin.. Hatta tek bir tefsirden dahi örnekler getirmiş değilsin! Ne burda ne başka forumlarda.. O yüzden seninki sadece lafta kalıyor..

Lakin şimdi anlıyacağımız dilde yani türkçe meal ve tafsirlerini okuyoruz.Böylelikle izah ediyoruz.Biz size kafamızdan yorum yapmıyoruz.Açık Kuran ayetlerini tefsirler açısından ele alıyoruz.

Çelişkilerle dolu ifadelerin.. Hem meal ve tefsir okuyup bize anlatıyorsun; hem de kafandan yorumlamamış oluyorsun.. Hadi doğru sözlülerden isen buraya kendi görüşüne uyan Tefsirlerden örnekler getir bakalım!

sizler bizlere zındık,kafir,gibi çok ağır ifadeler kullanıyorsunuz.bir hırsız herkesi hırsız zannedermiş.biz yinede sizlere kızmıyoruz sizleri seviyoruz.Çünkü zamanınızı yanlış sitelerde değil,doğru sitelerde harcıyorsunuz.

Sana şimdiye kadar bu saydığın kelimeleri şahsım adına asla kullanmadım.. Kullanan oldu mu hatırlamıyorum.. Ancak Kur'an'a bakıp önemli meselelerde kendi reyine göre hüküm verdiğin sabit olduğu için bu suçlamalardan beri kalamayabilirsin; kendine dikkat etmelisin..

Vaktimizi öyle ve böyle evet harcıyoruz.. Sen de vaktini nelerin peşinde geçirdiğine dikkat et kardeşim o zaman..

****

78- [1:132, Hadîs No: 133]

îbni Abbas (r.a.) rivayetle Peygamberimiz (a.s.m.) şöyle buyurmuştur:

"İyice bildiklerinizin dışında benden söz nakletme konusunda Allah'tan korkun. Kim ki bile bile benim söylemediğim bir sözü söyledi diye benim adıma yalan konuşursa Cehennemdeki yerine hazırlansın. Kim ki Kur'ân hakkında kendi şahsî görüşüyle söz söylese Cehennemdeki yerine hazırlansın." (Tirmizi, Fiten: 70, Edep:13; Müsned, 1:65,70.)

1019. [2:255, Hadîs No: 1779]

Ebû Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:

"Allah beni yanlış konuşan kılmadı. Benim için en hayırlı kelâm olan kitabı, Kur'ân'ı verdi" (Şirazi'den, Abdulvahid Metin Hadis Ansiklopedisi)

1639. [ 3:164, Hadîa No: 3021]

lrbad'dan (r.a.) rivayetle:

"Sizden biriniz koltuğuna kurularak Allah'ın şu Kur'ân'daki şeylerden başka hiçbirşeyi yasaklamadığını mı zannediyor? Dikkat edin, Allah'a yemin ederim ki ben de bazı şeyleri emretmiş, bazı öğütler vermiş ve bir kısım şeyleri de yasaklamış bulunuyorum. Bunlar Kur'ân kadar veya sayıca daha fazladır.

Yüce Allah sizin üzerlerindeki hakkınızı verdikleri zaman, izin vermeleri durumu müstesna ehl-i kitabın ne evlerine girmenizi, ne kadınlarını dövmenizi ve ne de meyvelerini yemenizi helal kılmıştır
". (Ebû Davud, Imare: 33; Sünnet: 5; Timizi, İlim: 10; Müsned, 2:367,483; 4:132. 1640.13:165, Hadîs No: 3022)


2374. [4:117, Hadîs No: 4735]

Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor:

"Ümmetimin başına öyle bir zaman gelecek ki, o zamanda Kur'ân'ı güzel okuyanlar çoğalacak, fakat dinde ince anlayış sahibi âlimler azalacak, ilim ölecek, anarşi çoğalacak, sonra Öyle bir zaman gelecek ki ümmetimden öyle adamlar Kur'ân okuyacaklar ki okudukları Kur'ân gırtlaklarını geçmeyecek. Sonra öyle bir zaman gelecek ki Allah'a ortak koşanlar Allah'a inananların söylediklerine karşı deliller getirmeye çalışacaklar." (Taberânînin Evsafı ve Ebû Nuaym'ın Hılyef&nden.)

***

Şafii alimlerinin büyüklerinden İmam-ı Şarani hazretleri Mizan'da buyuruyor ki:

"Hadis-i şerifler, Kur'an-ı Kerim'i açıklar. Mezhep imamları, Hadis-i Şerifleri açıkladı. Diğer âlimler de, mezhep imamlarının sözlerini açıkladı. Namazların kaç rekat olduğunu rüku ve secdede okunacak tesbihleri, bayram ve cenaze namazlarının nasıl kılınacağını, zekat nisabını, orucun ve haccın farzlarını, hukuk bilgilerini, Peygamber Efendimizin açıklaması olmadan Kur'an-ı Kerim'den anlamak mümkün değildir."

İmran bin Husayn hazretleri, (Bize yalnız Kur'an'dan söyle!) diyene, (Ey ahmak, Kur'an-ı Kerim'den her şeyi anlamak mümkün mü? Mesela namazların kaç rekat olduğunu bulabilir miyiz?) buyurdu.

Hz. Ömer’e de, (Farzlar seferde kaç rekat kılınır? Kur'an'da bulamadık) dediler. Cevaben, "Allahü teâlâ bize Muhammed Aleyhisselamı gönderdi. Biz, Kur'an-ı Kerim'de bulamadıklarımızı, Resulullah'tan gördüğümüz gibi yapıyoruz. O, seferde dört rekatlık farzları, iki rekat olarak kılardı. Biz de öyle yaparız" buyurdu.)


***

1133- [2:331, Hadîs No: 1972]

Ebû Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:

"Kişi uzun zaman Cennet ehlinin amelini işler, sonra ameli Cehennemliklerin işi ile noktalanır. Başka bir kişi de uzun zaman Cehennem ehlinin amelini işler, sonra ameli Cennet ehlinin işiyle noktalanır." (Müslim, Kader: 11)

1138. [2:335, Hadîs No: 1982]

Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor:

"Bir erkek veya kadın altmış sene boyunca Allah'a itaatte bulunur, Sonra da ölüm ânında yaptıkları vasiyette bazılarına zarar verirler de Cehennem ateşini hak ederler." (Ebû Davud, Vesâyâ: 3; Timizi Vesâyâ: 2.)

337. İmam Buhari Rahmetullahi Aleyh, C.9, s.146 ve sonrasında, Kitabu't-Tevhid'in 'Rabb'in Kıyamet Gününde Peygamberlerle Konuşması' başlıklı babında şöyle bir rivayete yer veriyor:

Yusuf ibnu Raşid, Ahmed ibnu Abdullah'dan, o Ebu Bekr ibni Ayyaş'dan, o Humeyd'den, o da Enes Radıyallahü Anh'den Resulullah Aleyhisselâm'ın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir.

"Kıyamet günü olunca bana şefaat etme yetkisi verilir. Ben: Ey Rabb'im kalbinde bir hardal miktarınca imanı olanı cennete koy, derim. Onlar girerler. Sonra : Ey Rabbim, kalbinde en küçük bir madde miktarınca imanı olanı cennete koy, derim".

Enes Radıyallahü Anh dedi ki: "Ben âdeta Resulullah Aleyhisselâm'm parmaklarına bakıyor gibiyim"

232. Bu hadisi İmam Ebu İsa et-Tirmizî Rahmetullahi Aleyh C.2 s.99'da 'Cehennem Ehlinin Sıfatlarından' başlıklı babda rivayet etmiştir: Ebu Hureyre Radıyallahü Anh Resulutah Aleyhisselâm'ın şöyle söylediğini bildirmiştir:

"Cehenneme girenlerden iki adamın haykırışları şiddetlendi, Rabbimiz Azze ve Celle: Onları çıkarın, diye buyurdu. Çıkarıldıklarında onlara: "Neden haykırışlarınız şiddetlendi?" diye sordu. Onlar: "Bunu bize merhamet eylemen için yaptık", dediler. Hakk Teala: "Kalkıp kendinizi cehennemde daha önce bulunduğunuz yere atmanız halinde rahmetim sizinledir", buyurdu. Birisi kendini attı. Allah Teala da yerini kendisi için serin ve güvenli bir yer yaptı. Diğeri kalktı, kendini atmadı. Rabb Azze ve Celle ona: "Seni, arkadaşın gibi kendini atmaktan alıkoyan neydi?" diye sordu. O da: "Ey Rabbim, beni oradan çıkardıktan sonra tekrar oraya döndürmemeni diliyorum", dedi. Rabb Teala da ona: "Dileğin kabul edilmiştir", dedi ve her ikisi de Allah'ın rahmetiyle cennete girdiler." (Tirmizi: Cehennem: 10)



Allah sonumuzu, noktamızı hayır getirsin.. Kimse öyledir ya da böyledir diyemez.. Kimsenin elinde senedi yok.. Hidayet abim senin dahil.. Allah'ın merhametine, lutfuna sığınmaktan, Hz. Resulullah'ın şefaatini ummaktan gayri bir amanımız yoktur..

Hidayet(3) abim lütfen bu kendi reyim hikayesini bırakınız artık.. İnsanları kendi aleyhinizde şahit tutmayınız..

Tabi sorularıma cevap vermenizi rica ediyorum.. Bir de naklettiğim Hadis-i Şeriflere ne diyeceksiniz onu da bekliyorum..

Gördüğün gibi kendi reyin, Sahih Ahbar ile açık bir çelişki ve tazat içindeyken seni bu inada iten asıl saiki (nedeni) de lütfen sonuna ekler misin?
 

rumuz6

Üye
Katılım
9 Ocak 2007
Mesajlar
6
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Herkezi selamlıyor ve dostum hidayet yukarıdaki yazında Allaha inanmış inanmamış kim olursa günahı sevabından fazla olursa diye yazmışsın .
Allaha veya onun ve resulunun emirlerinden birine yada kuranın bir harfine itiraz eden dünyadaki büyün iyilikleri yapsada kabeyi tavafta ölse sogusuz sualsiz ebedi cehennemlik olan kafir hükmündedir.
Allah Celle celaluhu Müslüman olupta günaha ve sevaba sahip kişilerin günahı kadar cehennemde azaba uğratıp sonrasında cennetine koyacağını bildiriyor ve sonunda diyorki dilersem affederim .vesselem
 

ekvani

Asistan
Katılım
7 Ara 2006
Mesajlar
243
Tepkime puanı
0
Puanları
0
dilersem küçük günahlarınızı affederim,diyor..
bu paylaştıklarınızın ki hepinize sosuz teşekkürler,hep aynı şey için çarpan yürekler..
nasıl ki her düşüncenin küllisi, yeni filizlenmeye başlamış birdüşünceye göre çok imkansızzdır,külliye göre de yeni filizlenmeye başlamış düşünce de çok basittir.
bu anlamda cüzzi oan sınırlıdır ve külli doğrultusunda hareket etmesi beklenemez.maksadı külli olanın ala olanı yapmak olabilir bu yolda yapmış olduğu eksiklikleri henüz işin fevkinde olmadığı için allah dilerse affedebilir.yani ona daha iyisini daha alasını yaşattırır bu da onu bulunduğu acizlikten yukarı taşır ama dilerse.ve kimse bu acziyeti yaşamadan maksat olunanı anlayamaz.yani külli olana bir kerede kimse vakıf olamaz.
onun için peygamber dahi mürebbii vasıtasıyla ilmini tamamlamıştır.
yine yani ki güzeller,kimse o acizliği görmeden cennete vakıf olamaz.
 

hidayet(3)

Üye
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
81
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Arkadaş bu anlattıkların robotlar için ve ancak aristo mantığına göre geçerli olabilir.

İnsan fıtrat olarak istidat olarak Hz. Ebu Bekir ile Ebu Cehil olabilecek teçhizatla yaratılmıştır. Bu Cenab-ı Hakk'ın Hakim ve Adl isimlerinin sonucudur. Teklifin ana unsurudur. Eğer Cenab-ı Hakk insanları bu istidatta yaratmasaydı biz bunlara insan değil mesela hayvan derdik. Ama imtihan sırrı bunu gerekli kılıyor.

İnsan cüz-i iradesiyle, yaptığı tercihlerle bu ikisi arasında layık olduğu yeri bulur. İstidadı ne ise mertebesi son nefesinde o olmuş olur. Bu kader meselesinin de bir nevi izahıdır.

Herkes fıtraten günah işlemeye de meyillidir. Aksi zaten melek olmayı gerektirir. Bazı insanlar aldıkları eğitim sonucu veya geçmişte yaşadıklarının etkisiyle günaha daha meyilli veya bazı konularda daha zaafları olabilir. Veya çok ağır tahrik altında kalabilir. Sonuçta günahını işler ama bu onun imanının illa zayıf olacağının göstergesi değildir. Zira Canab-ı Hakk aynı zamanda Ğafur'dur Tevvab'tır.

Düşünün bir çocuk 5 yaşından itibaren hem porno filim izliyor örneğin büyük sapık bir akrabasının etkisiyle veya bilmeden bir şekilde, aynı zamanda Kur'an kursuna gidiyor, İslam'ı öğreniyor.

Sonuçta bu çocuk büyüdüğünde o filimlerden bir şekilde etkilenecek. Ne kadar dindar da olsa imanı kavi de olsa sonuçta o yaşananlar bir hasar bir kusur bırakacak ve o yönü ömür boyu onu her fırsatta günaha meylettirecek.

Sahabelerde de benzer örnekler bulabilirsiniz. Emin olun hem de çok örnekler bulacaksınızdır. İlk etapta aklıma gelen sıffin vakası ve ifk hadisesi.

Sonuçta iman, günah metre ile ölçülebilen, kilo ile tartılabilen şeyler değil. Tartarım, bölerim, çarparım, türevini alırım, laplace dönüşümünü alır frekans uzayına taşır çözer sonra Dirac'ın kanıtladığı birim dürtünün türevi birdiri de hatırlayarak sorunu basit düzlemde sonlandırır, notu alır geçer giderim diyemezsin.

Diğer bir konu da Kur'an-ı Kerim'i yüzünden anlamadan okuyarak olayı bitiririm diye düşünecek birinin bu forumda ben iki satır yazmaya cesaret edeceğine ihtimal vermiyorum. Tabi kasıtlılar hariç. Bunu bilmeyen yoktur herhalde. Hepimizin birincil hedefi Kur'an-ı layıkı ile anlamak ve onunla amel etmek.

Neyse özetle iman konusu elma armut misali değil. Bediüzzaman hayatını bu meseleye adamış nice İslam alimi gibi.



Sahabeden bahsederken herkes,diline ve sözüne hakim olsun.Onların sıffın vakası gibi aralarında geçen savaşları bile eleştirecek bir insan değiliz bizler.5.barut sen ne yazdığını tekrar okusan iyi olur.5 yaşında ki çocuğun bir yandan porno izleyip diğer yandan kuran kursuna gitmesinden bahsediyorsun.Daha sonrada sahabeyi bile bu konuya örnek olarak verebiliyorsun.Bir hadiste Sahabem gökteki yıldızlar gibidir.Hangisine uyarsanız hidayete erersiniz.Sahabemin ihtilafında rahmet vardır.Böyle bir hadis varken sahabe kiramı yanlış örneklemelere sokmayın.Aslında ümmetimin ihtilafında rahmet vardır diye bilinen bu söz ''ashabımın ihtilafında rahmet vardır''.doğrusu budur.Bediüz zamanın hangi kitabında sahabeyi eleştiri var.Biz nurcuları zor duruma sokma lütfen.
 

hidayet(3)

Üye
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
81
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Bu söz sana ait herahalde.. Sonuna ismini eklediğine göre.. Kardeşim bu kadar iddialı bir kimsesin.. Ehl-i Sünnet Ulemasının karşısında yer alacak kadar cesaretlisin.. Sana soruyorum öyleyse.. Lütfen lafı evirip çevirmeden, doğrudan cevap ver:

1- Sana göre, senin imanın az mıdır çok mudur?

2- Sen günah işleyen biri misin? İşlemeyen biri misin?

3- Eğer günah işliyorsan az mı işliyorsun? Yoksa Çok mu günah işliyorsun?

4- Allah göstermesin bir gün günah bataklığına boynuna kadar batarsan "imanı işe yaramaz, kesin cehennemlik bir kimseyim" diye kendini ilan edebilecek misin?



Biz Peygamber Efendimize tabi olmaktan bahsediyoruz sen bütün Peygamberleri bilmekten bahsediyorsun? Nasıl bir alaka kuruyorsun anlamak mümkün değil?!! Peygamber Efendimize tabi olmayan, Onun getirdiğine boyun eğemeyen diğer Peygamberleri nasıl bilebilir ki?



Bakara 121.'e bakalım İbn-i Kesir Meali:

[002.121] [IK] Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler onu hakkıyla tilavet ederler. İşte buna onlar inanırlar. Kim ona küfrederse, hüsrana uğrayanlar da işte onlardır.

Hakkıyla tilavet etmek.. Evet haklısın.. Ancak eklemişsin: "açıklamak ve hatta tefsirlere göre yaşamak lazımdır" Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu.. Tefsirler, Kur'an'ı Kerimi açıklayan alimler mutlaka Hadis-i Şeriflerden yola çıkmışlardır.. Sen ise hiç bir Hadis-i Şerifi şimdiye kadar önemsediğini gösteremedin.. Hatta tek bir tefsirden dahi örnekler getirmiş değilsin! Ne burda ne başka forumlarda.. O yüzden seninki sadece lafta kalıyor..



Çelişkilerle dolu ifadelerin.. Hem meal ve tefsir okuyup bize anlatıyorsun; hem de kafandan yorumlamamış oluyorsun.. Hadi doğru sözlülerden isen buraya kendi görüşüne uyan Tefsirlerden örnekler getir bakalım!



Sana şimdiye kadar bu saydığın kelimeleri şahsım adına asla kullanmadım.. Kullanan oldu mu hatırlamıyorum.. Ancak Kur'an'a bakıp önemli meselelerde kendi reyine göre hüküm verdiğin sabit olduğu için bu suçlamalardan beri kalamayabilirsin; kendine dikkat etmelisin..

Vaktimizi öyle ve böyle evet harcıyoruz.. Sen de vaktini nelerin peşinde geçirdiğine dikkat et kardeşim o zaman..

****

78- [1:132, Hadîs No: 133]

îbni Abbas (r.a.) rivayetle Peygamberimiz (a.s.m.) şöyle buyurmuştur:

"İyice bildiklerinizin dışında benden söz nakletme konusunda Allah'tan korkun. Kim ki bile bile benim söylemediğim bir sözü söyledi diye benim adıma yalan konuşursa Cehennemdeki yerine hazırlansın. Kim ki Kur'ân hakkında kendi şahsî görüşüyle söz söylese Cehennemdeki yerine hazırlansın." (Tirmizi, Fiten: 70, Edep:13; Müsned, 1:65,70.)

1019. [2:255, Hadîs No: 1779]

Ebû Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:

"Allah beni yanlış konuşan kılmadı. Benim için en hayırlı kelâm olan kitabı, Kur'ân'ı verdi" (Şirazi'den, Abdulvahid Metin Hadis Ansiklopedisi)

1639. [ 3:164, Hadîa No: 3021]

lrbad'dan (r.a.) rivayetle:

"Sizden biriniz koltuğuna kurularak Allah'ın şu Kur'ân'daki şeylerden başka hiçbirşeyi yasaklamadığını mı zannediyor? Dikkat edin, Allah'a yemin ederim ki ben de bazı şeyleri emretmiş, bazı öğütler vermiş ve bir kısım şeyleri de yasaklamış bulunuyorum. Bunlar Kur'ân kadar veya sayıca daha fazladır.

Yüce Allah sizin üzerlerindeki hakkınızı verdikleri zaman, izin vermeleri durumu müstesna ehl-i kitabın ne evlerine girmenizi, ne kadınlarını dövmenizi ve ne de meyvelerini yemenizi helal kılmıştır". (Ebû Davud, Imare: 33; Sünnet: 5; Timizi, İlim: 10; Müsned, 2:367,483; 4:132. 1640.13:165, Hadîs No: 3022)


2374. [4:117, Hadîs No: 4735]

Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor:

"Ümmetimin başına öyle bir zaman gelecek ki, o zamanda Kur'ân'ı güzel okuyanlar çoğalacak, fakat dinde ince anlayış sahibi âlimler azalacak, ilim ölecek, anarşi çoğalacak, sonra Öyle bir zaman gelecek ki ümmetimden öyle adamlar Kur'ân okuyacaklar ki okudukları Kur'ân gırtlaklarını geçmeyecek. Sonra öyle bir zaman gelecek ki Allah'a ortak koşanlar Allah'a inananların söylediklerine karşı deliller getirmeye çalışacaklar." (Taberânînin Evsafı ve Ebû Nuaym'ın Hılyef&nden.)

***

Şafii alimlerinin büyüklerinden İmam-ı Şarani hazretleri Mizan'da buyuruyor ki:

"Hadis-i şerifler, Kur'an-ı Kerim'i açıklar. Mezhep imamları, Hadis-i Şerifleri açıkladı. Diğer âlimler de, mezhep imamlarının sözlerini açıkladı. Namazların kaç rekat olduğunu rüku ve secdede okunacak tesbihleri, bayram ve cenaze namazlarının nasıl kılınacağını, zekat nisabını, orucun ve haccın farzlarını, hukuk bilgilerini, Peygamber Efendimizin açıklaması olmadan Kur'an-ı Kerim'den anlamak mümkün değildir."

İmran bin Husayn hazretleri, (Bize yalnız Kur'an'dan söyle!) diyene, (Ey ahmak, Kur'an-ı Kerim'den her şeyi anlamak mümkün mü? Mesela namazların kaç rekat olduğunu bulabilir miyiz?) buyurdu.

Hz. Ömer’e de, (Farzlar seferde kaç rekat kılınır? Kur'an'da bulamadık) dediler. Cevaben, "Allahü teâlâ bize Muhammed Aleyhisselamı gönderdi. Biz, Kur'an-ı Kerim'de bulamadıklarımızı, Resulullah'tan gördüğümüz gibi yapıyoruz. O, seferde dört rekatlık farzları, iki rekat olarak kılardı. Biz de öyle yaparız" buyurdu.)

***

1133- [2:331, Hadîs No: 1972]

Ebû Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:

"Kişi uzun zaman Cennet ehlinin amelini işler, sonra ameli Cehennemliklerin işi ile noktalanır. Başka bir kişi de uzun zaman Cehennem ehlinin amelini işler, sonra ameli Cennet ehlinin işiyle noktalanır." (Müslim, Kader: 11)

1138. [2:335, Hadîs No: 1982]

Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor:

"Bir erkek veya kadın altmış sene boyunca Allah'a itaatte bulunur, Sonra da ölüm ânında yaptıkları vasiyette bazılarına zarar verirler de Cehennem ateşini hak ederler." (Ebû Davud, Vesâyâ: 3; Timizi Vesâyâ: 2.)

337. İmam Buhari Rahmetullahi Aleyh, C.9, s.146 ve sonrasında, Kitabu't-Tevhid'in 'Rabb'in Kıyamet Gününde Peygamberlerle Konuşması' başlıklı babında şöyle bir rivayete yer veriyor:

Yusuf ibnu Raşid, Ahmed ibnu Abdullah'dan, o Ebu Bekr ibni Ayyaş'dan, o Humeyd'den, o da Enes Radıyallahü Anh'den Resulullah Aleyhisselâm'ın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir.

"Kıyamet günü olunca bana şefaat etme yetkisi verilir. Ben: Ey Rabb'im kalbinde bir hardal miktarınca imanı olanı cennete koy, derim. Onlar girerler. Sonra : Ey Rabbim, kalbinde en küçük bir madde miktarınca imanı olanı cennete koy, derim".

Enes Radıyallahü Anh dedi ki: "Ben âdeta Resulullah Aleyhisselâm'm parmaklarına bakıyor gibiyim"

232. Bu hadisi İmam Ebu İsa et-Tirmizî Rahmetullahi Aleyh C.2 s.99'da 'Cehennem Ehlinin Sıfatlarından' başlıklı babda rivayet etmiştir: Ebu Hureyre Radıyallahü Anh Resulutah Aleyhisselâm'ın şöyle söylediğini bildirmiştir:

"Cehenneme girenlerden iki adamın haykırışları şiddetlendi, Rabbimiz Azze ve Celle: Onları çıkarın, diye buyurdu. Çıkarıldıklarında onlara: "Neden haykırışlarınız şiddetlendi?" diye sordu. Onlar: "Bunu bize merhamet eylemen için yaptık", dediler. Hakk Teala: "Kalkıp kendinizi cehennemde daha önce bulunduğunuz yere atmanız halinde rahmetim sizinledir", buyurdu. Birisi kendini attı. Allah Teala da yerini kendisi için serin ve güvenli bir yer yaptı. Diğeri kalktı, kendini atmadı. Rabb Azze ve Celle ona: "Seni, arkadaşın gibi kendini atmaktan alıkoyan neydi?" diye sordu. O da: "Ey Rabbim, beni oradan çıkardıktan sonra tekrar oraya döndürmemeni diliyorum", dedi. Rabb Teala da ona: "Dileğin kabul edilmiştir", dedi ve her ikisi de Allah'ın rahmetiyle cennete girdiler." (Tirmizi: Cehennem: 10)



Allah sonumuzu, noktamızı hayır getirsin.. Kimse öyledir ya da böyledir diyemez.. Kimsenin elinde senedi yok.. Hidayet abim senin dahil.. Allah'ın merhametine, lutfuna sığınmaktan, Hz. Resulullah'ın şefaatini ummaktan gayri bir amanımız yoktur..

Hidayet(3) abim lütfen bu kendi reyim hikayesini bırakınız artık.. İnsanları kendi aleyhinizde şahit tutmayınız..

Tabi sorularıma cevap vermenizi rica ediyorum.. Bir de naklettiğim Hadis-i Şeriflere ne diyeceksiniz onu da bekliyorum..

Gördüğün gibi kendi reyin, Sahih Ahbar ile açık bir çelişki ve tazat içindeyken seni bu inada iten asıl saiki (nedeni) de lütfen sonuna ekler misin?

cevaplar
1-Allah bilir.Çünkü iman ettim demekle mümin olunmaz.Bu konuda kuranda 2 tane ayet var.İman kalblere Allah tarafından yazılan bir vetiredir.Bir ayette :bir kısım arap gelmiş peygamberimize ''biz mümin olduk ya resululah'' deyince ''söyle onlara ey peygamber biz mümin olduk'' demesinler.Müslim olduk (islam dairesine girdik),desinler.Çünkü onların kalbine yazılmadı.
2-Hem işleyen hem işlemeyen biriyim.
3-Az işlemeye çalışıyorum.
4-evet.
 
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
79
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Sahabeden bahsederken herkes,diline ve sözüne hakim olsun.Onların sıffın vakası gibi aralarında geçen savaşları bile eleştirecek bir insan değiliz bizler.5.barut sen ne yazdığını tekrar okusan iyi olur.5 yaşında ki çocuğun bir yandan porno izleyip diğer yandan kuran kursuna gitmesinden bahsediyorsun.Daha sonrada sahabeyi bile bu konuya örnek olarak verebiliyorsun.Bir hadiste Sahabem gökteki yıldızlar gibidir.Hangisine uyarsanız hidayete erersiniz.Sahabemin ihtilafında rahmet vardır.Böyle bir hadis varken sahabe kiramı yanlış örneklemelere sokmayın.Aslında ümmetimin ihtilafında rahmet vardır diye bilinen bu söz ''ashabımın ihtilafında rahmet vardır''.doğrusu budur.Bediüz zamanın hangi kitabında sahabeyi eleştiri var.Biz nurcuları zor duruma sokma lütfen.


Yani bir tane de nurcu arkadaş da şöyle gerçekten şu sitede risale-i nur talebesine yakışır birkaç satır yazsa da biz de desek gerçekten bir risale-i nur talebesi de varmış şu sitede.

Gerçi risale-i nur talebesinin sitede ne işi olursa, o da ayrı bir konu.

Bediüzzaman'ın adını duyan nurcu, risale-i nurlara şöyle bir nazar eden risale-i nur talebesi.

Patlama var patlama. Yakında Hocafendi'nin cemaati gibi risale-i nur talebeleri de 10 milyon olursa şaşmamak lazım. Gerçi Hocaefendi'nin cemaati aynı zamanda nurcu idi. Biz bu rakamı 20 milyon olarak tashih edelim en iyisi.
 

hidayet(3)

Üye
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
81
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Herkezi selamlıyor ve dostum hidayet yukarıdaki yazında Allaha inanmış inanmamış kim olursa günahı sevabından fazla olursa diye yazmışsın .
Allaha veya onun ve resulunun emirlerinden birine yada kuranın bir harfine itiraz eden dünyadaki büyün iyilikleri yapsada kabeyi tavafta ölse sogusuz sualsiz ebedi cehennemlik olan kafir hükmündedir.
Allah Celle celaluhu Müslüman olupta günaha ve sevaba sahip kişilerin günahı kadar cehennemde azaba uğratıp sonrasında cennetine koyacağını bildiriyor ve sonunda diyorki dilersem affederim .vesselem


Şu konuyla ilgili bir ayet verirsen kellemi kesicem,(son cümlen için)
 

hidayet(3)

Üye
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
81
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yani bir tane de nurcu arkadaş da şöyle gerçekten şu sitede risale-i nur talebesine yakışır birkaç satır yazsa da biz de desek gerçekten bir risale-i nur talebesi de varmış şu sitede.

Gerçi risale-i nur talebesinin sitede ne işi olursa, o da ayrı bir konu.

Bediüzzaman'ın adını duyan nurcu, risale-i nurlara şöyle bir nazar eden risale-i nur talebesi.

Patlama var patlama. Yakında Hocafendi'nin cemaati gibi risale-i nur talebeleri de 10 milyon olursa şaşmamak lazım. Gerçi Hocaefendi'nin cemaati aynı zamanda nurcu idi. Biz bu rakamı 20 milyon olarak tashih edelim en iyisi.

5. barut,ateşe yaklaşıyorsun.Patlarsın.Biz 1977'lerde risalelerle ve mektubala günümüzü geçirmiş insanlarız.Daha sonraları her deryadan bir su alan kişi olduk.Bu siteye nurcuların girip girmemesi sanamı kalmış.Hani alevilere bir sözümüz varya bizim.Sen ne kadar alevi isen ben senden de aleviyim.Hani sorarız.onlara hz. Ali namaz kılıyordu.siz niye kılmıyorsunuz diye.
 
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
79
Tepkime puanı
0
Puanları
0
5. barut,ateşe yaklaşıyorsun.Patlarsın.Biz 1977'lerde risalelerle ve mektubala günümüzü geçirmiş insanlarız.Daha sonraları her deryadan bir su alan kişi olduk.Bu siteye nurcuların girip girmemesi sanamı kalmış.Hani alevilere bir sözümüz varya bizim.Sen ne kadar alevi isen ben senden de aleviyim.Hani sorarız.onlara hz. Ali namaz kılıyordu.siz niye kılmıyorsunuz diye.


Seviyeyi düşürme. Ne o öyle patlarsın-çatlarsın sığlığı. Efendi olun biraz.

Ha bir de şu yaşlıyım bilirim mantığı da ne oluyor ki. İstersen birini tavsiye edeyim sana. Habire 52 yaşında olduğunu falan söylüyor; bilhassa sıkışınca. Çok iyi tartışırsınız.

Artık yersiniz birbirinizi.

Risale-i nur talebesine yakışır iki kelam et biz de dinleyelim.

Daha okuduğunu anlamaktan aciz ol sonra ben fi tarihinde şunu ederdim de yok bunu ederdim de.

Biz de uzaydan geldik ya. Hemen yutalım ve susalım.

Kim demiş ki nurcular siteye girmesin diye.

Daha risale-i nur talebesinin bir sitede gezinmeyi abesle iştigal addedeceğini bile öğrenemeden nurculuktan başka bir yere zıplamışsın herhalde.
 

hidayet(3)

Üye
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
81
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Seviyeyi düşürme. Ne o öyle patlarsın-çatlarsın sığlığı. Efendi olun biraz.

Ha bir de şu yaşlıyım bilirim mantığı da ne oluyor ki. İstersen birini tavsiye edeyim sana. Habire 52 yaşında olduğunu falan söylüyor; bilhassa sıkışınca. Çok iyi tartışırsınız.

Artık yersiniz birbirinizi.

Risale-i nur talebesine yakışır iki kelam et biz de dinleyelim.

Daha okuduğunu anlamaktan aciz ol sonra ben fi tarihinde şunu ederdim de yok bunu ederdim de.

Biz de uzaydan geldik ya. Hemen yutalım ve susalım.

Kim demiş ki nurcular siteye girmesin diye.

Daha risale-i nur talebesinin bir sitede gezinmeyi abesle iştigal addedeceğini bile öğrenemeden nurculuktan başka bir yere zıplamışsın herhalde.

Son cümlen bütün nurculara bir hakarettir.Bir nur talebesinin bir sitede gezinmesini abesle iştigal kabul etmişsin.Abesle iştigalin boş meşguliyet manasına geldiğini gerek ben gerekse ihvan forum gayet iyi bilmektedir.Eğer bu site bir nur talebesine kapalı ise derhal bizi bu siteden çıkartsınlar.Yok açık ise senin gibi birisini çıkartsınlar.SON cümlen çok açık manada.
 
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
79
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Son cümlen bütün nurculara bir hakarettir.Bir nur talebesinin bir sitede gezinmesini abesle iştigal kabul etmişsin.Abesle iştigalin boş meşguliyet manasına geldiğini gerek ben gerekse ihvan forum gayet iyi bilmektedir.Eğer bu site bir nur talebesine kapalı ise derhal bizi bu siteden çıkartsınlar.Yok açık ise senin gibi birisini çıkartsınlar.SON cümlen çok açık manada.


Bir de yazılanı anlamaya çalışsanız. Veya en azından zan yerine (ki değil su-i zan, hüsn-ü zan da dahil) sadece gördüğünüzü anlasanız.

Neyse anlamayın. Bildiğinizi okuyun. Anlamak istediğiniz şekilde okuyun.

Fesubhanallah.
 
Üst