Gerçek Derviş Olan Kişi

Dut_agaci

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
7,219
Tepkime puanı
330
Puanları
0
Web sitesi
www.Menzil.Net
Güzel kardeşim bir örnek vereceğim sadece sana.

Gavsi Sani diye nitelendirdiğiniz Abdulbaki Erol bir sohbetinde;

"Biz istiyoruz ki sofilerimiz hesap yüzü görmesin, Allah'ın huzuruna çıkmasın, utanmasın, onlar Allah'ın huzuruna çıkmadan biz onların işlemlerini yapalım, evraklarını tamamlayalım cennetteki makamlarına yerleştirelim"

Diyor... Daha da uzun,devamı var dinledim. Peygamberin böyle bir vasfı yok, en sevdiğine, kızına Ey Fatıma kendi derdine yan, babana güvenme diyor, o gün kimseden kimseye hayır olmaz, diyor.
Onu geçtim peygamber algısını Allah'ü teâlânın bize bak nasıl aktarıyor:

Bismillahirrahmanirrahim.

AHKAF - 9

De ki:- Ben, peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size neler yapılacak bilmiyorum. Ben, ancak bana vahyedilene tabi oluyorum. Ben, apaçık bir uyarıcıdan başka bir şey değilim.

Sizin şeyhiniz nasıl böyle bir vaadde bulunur, bu hakkı nerden elde eder, hesap görmeyen kulu Allah nerede zikretmiştir, Peygamber dahi hesaba çekilecektir, sizin şeyhinizin özelliği ne ki, peygamberler hesaba çekilirken kendileri çekilmemeyi garanti etmişler bir de sofilerini hesaptan kurtarıyorlar.

Buyur açıkla, pek öyle senin söylediğin gibi Kur'an sünnet gitmiyor işler.


Gavs-i Sani Hazretlerinin (Kuddise Sirruh) söylediğiniz sohbetini dinlemedim diye hatırlıyorum. Var dediğinize göre vardır.

Bunun da izâhını muhakkak Mübarekler kendileri yaparlar. Yada bizim anlayabilmemiz için belirli ilim kazanmamız lazımdır.

Yine sizin tarikatçı diyerek reddettiğiniz / red edeceğiniz bir mürşidi kamil Ebu Abdullah Hâris El Muhasibî (k.s.) ayet ve hadislerden derlediği kitabında, Allahü Telanın razi olduğu, iman ile geçen muttâkilerin gökten düşen yıldırımlar gibi hesaplarının çarçabuk görüleceğini beyan etmiştir.


Rabbül Âlemin, evveldir, âhirdir, zahîrdir, bâtındır...


Biz yaratılmadan, yada kıyamet koptuktan sonraki halimizi bilir.


Zaman ve mekandan münezzehtir.

Cenab-ı Hak maide suresi 4. Ayeti kerimede buyrulur:

4 - Sana, kendilerine neyin helal kılındığını soruyorlar. De ki: "Size iyi ve temiz şeyler helal kılındı." Allah'ın size öğrettiğinden öğreterek yetiştirdiğiniz avcı hayvanların sizin için tuttuklarını yiyin ve üzerine Allah'ın adını anın (besmele çekin), Allah'tan korkun. Muhakkak Allah, hesabı çabuk görendir.


“Allah hesabı çabuk görendir.” mealindeki Kur’an’ın ifadesi, kâfirlere derhal ceza verecek veya müminlere hemen mükafat verecek manasına gelmez. Bilakis, Allah’ın sonsuz ilmiyle her şeyi kuşattığını, kimin ne kadar sevaba medar iyilikleri veya cezaya medar ne kadar kötülükleri olduğunu tek tek bildiğini ve bu sebeple kıyamet günü bir anda onların hesabını göreceğini ifade etmektedir.

Gavs-i Sani Hazretleri, ilmi ve tecrübeleriyle, belki ümid ve korku arasında öyle niyaz ediyor ki, sofilerinin hesabıda Allah'ın izni ve Keremiyle çarçabuk görülsün ve cennette buluşsunlar :)

İnşallah
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Tabi temizlenmek istemeyeni zorla nasıl temizlersin?

Allah'a kalsın işi sen hata yapacağına kadın hata yapsın.

Kadının doğru söyleme ihtimali her zaman önemlidir.

Peki bir adam daha evvel birini öldürüyor ve o esnada bunu 4 kişi görüyor ve olayı mahkemeye götürüyorlar. Adam ben öldürmedim diyor, 4 kişi ise hayır gözlerimizle gördük öldürdü diyor. Ama senin anladığın Kurana göre bu adamın: " Ben öldürmedim, suçsuzum." demesi geçerlidir ve bu adam salınıyor.

Sonra aynı adam 2 gün sonra birini daha öldürüyor bu sefer 8 kişi görüyor, adam yine ben öldürmedim diyor.

Şimdi bu adam Kurana göre kısas yapılarak öldürülmeli mi yoksa bu katil elini kolunu sallaya sallaya çıkıp başkalarını öldürmesi için tekrar salınmalı mı?




Yani çelebi hevana göre Kuranı yorumladığın zaman kendini ne kadar derin bir pisliğe attığını anla. Aklını kullan.
 

çelebiler

Kıdemli Üye
Katılım
4 Ocak 2013
Mesajlar
7,457
Tepkime puanı
211
Puanları
0
Peki bir adam daha evvel birini öldürüyor ve o esnada bunu 4 kişi görüyor ve olayı mahkemeye götürüyorlar. Adam ben öldürmedim diyor, 4 kişi ise hayır gözlerimizle gördük öldürdü diyor. Ama senin anladığın Kurana göre bu adamın: " Ben öldürmedim, suçsuzum." demesi geçerlidir ve bu adam salınıyor.

Sonra aynı adam 2 gün sonra birini daha öldürüyor bu sefer 8 kişi görüyor, adam yine ben öldürmedim diyor.

Şimdi bu adam Kurana göre kısas yapılarak öldürülmeli mi yoksa bu katil elini kolunu sallaya sallaya çıkıp başkalarını öldürmesi için tekrar salınmalı mı?




Yani çelebi hevana göre Kuranı yorumladığın zaman kendini ne kadar derin bir pisliğe attığını anla. Aklını kullan.
Hukuk anlattın gibi işlemez.Örneklendirdiğin olaylar da birbirine denk değil.
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Hukuk anlattın gibi işlemez.Örneklendirdiğin olaylar da birbirine denk değil.

Şahitlerin sözü kadın zina edince geçersizdir diyen biri, bir adamın cinayet işlediğinde ben suçsuzum demesinde de geçersiz olmalıdır.


Kadın iftiraya bile uğramışsa 100 sopa ile cezalandırılır. Ama adam öldürmemişse ve şahitler öldürdü diyorsa adam canıyla bu iftirayı öder. Dediğim gibi aklını kullan aklını...
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
İslamda şahitlik müessesesi ya vardır ya da yoktur.

Kafana göre şurda vardır, kafana göre burda yoktur diye hüküm çıkarmak heva dinine girer.
 

Dut_agaci

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
7,219
Tepkime puanı
330
Puanları
0
Web sitesi
www.Menzil.Net
Bu pek öyle kurgulandığı gibi Cebrail sıktı, şöyle böyle yerine müthiş ince bir anlatım var dinlemek, tefekkür etmek lazım, Kuran anlamak isteyenler için kolaylaştırılmıştır ama bu basit ve lap diye ilk okuduğun Allah'ın muradı demek değildir, ince ve tefekkür ederek bir okuma, kıraat gerektirir.

Peki.

Sizin bir çoğuna "uydurma" dediğiniz hadis-i şerifler bir kenara.

Sizin inandığınız, senetli, delilli, sepetli SAHİH olarak ravilerinden kaynaklı hadis-i şeriflerin herhangi birisinde "Allah cc Rasulü (sav) elindeki belgeden, deriden, taştan, kağıttan açtı ve bize okudu" gibi bir rivayet gördünüz mü ?

Efendimiz (sav) madem okuma bilmekteydi, neden ashabı güzin'e bir belge okuduğu bize bildirmiyor ?

Kur'an-ı Kerim'de bir ayeti kerime varmı ? Varsa lütfen gösterin "mü'minlere oku" diye bir ayet biliyor musunuz ?
 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
Gavs-i Sani Hazretlerinin (Kuddise Sirruh) söylediğiniz sohbetini dinlemedim diye hatırlıyorum. Var dediğinize göre vardır.

Bunun da izâhını muhakkak Mübarekler kendileri yaparlar. Yada bizim anlayabilmemiz için belirli ilim kazanmamız lazımdır.

Yine sizin tarikatçı diyerek reddettiğiniz / red edeceğiniz bir mürşidi kamil Ebu Abdullah Hâris El Muhasibî (k.s.) ayet ve hadislerden derlediği kitabında, Allahü Telanın razi olduğu, iman ile geçen muttâkilerin gökten düşen yıldırımlar gibi hesaplarının çarçabuk görüleceğini beyan etmiştir.


Rabbül Âlemin, evveldir, âhirdir, zahîrdir, bâtındır...


Biz yaratılmadan, yada kıyamet koptuktan sonraki halimizi bilir.


Zaman ve mekandan münezzehtir.

Cenab-ı Hak maide suresi 4. Ayeti kerimede buyrulur:

4 - Sana, kendilerine neyin helal kılındığını soruyorlar. De ki: "Size iyi ve temiz şeyler helal kılındı." Allah'ın size öğrettiğinden öğreterek yetiştirdiğiniz avcı hayvanların sizin için tuttuklarını yiyin ve üzerine Allah'ın adını anın (besmele çekin), Allah'tan korkun. Muhakkak Allah, hesabı çabuk görendir.


“Allah hesabı çabuk görendir.” mealindeki Kur’an’ın ifadesi, kâfirlere derhal ceza verecek veya müminlere hemen mükafat verecek manasına gelmez. Bilakis, Allah’ın sonsuz ilmiyle her şeyi kuşattığını, kimin ne kadar sevaba medar iyilikleri veya cezaya medar ne kadar kötülükleri olduğunu tek tek bildiğini ve bu sebeple kıyamet günü bir anda onların hesabını göreceğini ifade etmektedir.

Gavs-i Sani Hazretleri, ilmi ve tecrübeleriyle, belki ümid ve korku arasında öyle niyaz ediyor ki, sofilerinin hesabıda Allah'ın izni ve Keremiyle çarçabuk görülsün ve cennette buluşsunlar :)

İnşallah
Valla kardeş hiç öyle bir şey demiyor o ifade 'Vallahi Seriül Hisab' o öyle hesabın uzun uza diye, dallı budaklı olmadığını herşeyin delilli ispatlı çarçabuk görüleceğini ve Allah'ın bu konuda haşa aciz olmadığını gösterir.

Abdülbaki Erol, evraklarını hiç onlar hesap yüzü görmeden biz onların yerine halledelim, cennetteki makamlarına yerleştireliö diyor.

Veli demiyorum, sahabe demiyorum, peygamber böyle bir şey söyleyebilir mi, Allah tehdit ediyor, Bizim adımıza uyduranların şah damarını koparır günahkar ve yalancı perçeminden yakalarız diyor, ne büyük bir tehdit.
Ben sizin için diyorum güzel kardeşim bunlar çok tehlikeli ifadeler, bu sohbet anlatılırken etrafındakiler inşaallah, subhanallah yürekten buna inanarak amin diyorlar, böyle bir halin vaki olacağına kanaat getirmek Kur'ana yeniden iman gerektir.
Çünkü İslam denen dinde bu anlatılanın adı katıksız şirktir...hiç kusura bakma, bu konuda tavizkar olamayız kim yaparsa yapsın isterde babamız olsun, ilkeler üzerinden konuşmak durumundayız.
 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
@Çelebiler, Lafonsen gibi tiplerin mantığında hukuk şekli, yüzeysel bir şeydir, asla hukukun, hakkın önceliği gibi bir durum söz konusu değildir.
Bu adamlar bir kadınla bir adamın aynı işyerinde mahrem olarak çalışabilmesi için adamın kadından süt emerek süt annesi olması dolayısıyla nikahın düşmesini çözüm olarak üreten patalojik tiplerdir, e ne de olsa fetva, bunlarla hak hukuk konuşulur mu ya hu, ne tarihsellik bilirler, ne anakronizm, ne medeniyet değerleri, ne içtihad, ne istişare ne şura bir şey bilirler herşeyi aşura yapmayı, karıştır gitsin, çöp yumağı
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,878
Tepkime puanı
2,059
Puanları
113
Konum
Mars
Gerçek derviş benim itirazı olan var mı?

beni anlayabilmeniz için önce ilim sahibi olmanız gerekiyor.

yani beni anlamanız için belli bir ilim kazanmanız gerek!!
 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
Gerçek derviş benim itirazı olan var mı?

beni anlayabilmeniz için önce ilim sahibi olmanız gerekiyor.

yani beni anlamanız için belli bir ilim kazanmanız gerek!!
Senden şüphemiz mi var mübarek, Hallaç 1 sen 2 ne şüphe. [emoji72]
 

çelebiler

Kıdemli Üye
Katılım
4 Ocak 2013
Mesajlar
7,457
Tepkime puanı
211
Puanları
0
Şahitlerin sözü kadın zina edince geçersizdir diyen biri, bir adamın cinayet işlediğinde ben suçsuzum demesinde de geçersiz olmalıdır.


Kadın iftiraya bile uğramışsa 100 sopa ile cezalandırılır. Ama adam öldürmemişse ve şahitler öldürdü diyorsa adam canıyla bu iftirayı öder. Dediğim gibi aklını kullan aklını...

Tabi sana göre.Yani işin aslı bu anlattığın gibi değil.
 

çelebiler

Kıdemli Üye
Katılım
4 Ocak 2013
Mesajlar
7,457
Tepkime puanı
211
Puanları
0
İslamda şahitlik müessesesi ya vardır ya da yoktur.

Kafana göre şurda vardır, kafana göre burda yoktur diye hüküm çıkarmak heva dinine girer.
Sen şahitliği tersinden anlıyorsun.Şahit getirirsen herşeyi yapabilirsin değildir şahitlik.
 

Dut_agaci

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
7,219
Tepkime puanı
330
Puanları
0
Web sitesi
www.Menzil.Net
Valla kardeş hiç öyle bir şey demiyor o ifade 'Vallahi Seriül Hisab' o öyle hesabın uzun uza diye, dallı budaklı olmadığını herşeyin delilli ispatlı çarçabuk görüleceğini ve Allah'ın bu konuda haşa aciz olmadığını gösterir.

Abdülbaki Erol, evraklarını hiç onlar hesap yüzü görmeden biz onların yerine halledelim, cennetteki makamlarına yerleştireliö diyor.

Veli demiyorum, sahabe demiyorum, peygamber böyle bir şey söyleyebilir mi, Allah tehdit ediyor, Bizim adımıza uyduranların şah damarını koparır günahkar ve yalancı perçeminden yakalarız diyor, ne büyük bir tehdit.
Ben sizin için diyorum güzel kardeşim bunlar çok tehlikeli ifadeler, bu sohbet anlatılırken etrafındakiler inşaallah, subhanallah yürekten buna inanarak amin diyorlar, böyle bir halin vaki olacağına kanaat getirmek Kur'ana yeniden iman gerektir.
Çünkü İslam denen dinde bu anlatılanın adı katıksız şirktir...hiç kusura bakma, bu konuda tavizkar olamayız kim yaparsa yapsın isterde babamız olsun, ilkeler üzerinden konuşmak durumundayız.

Allahü Teala herşeye gücü yetendir :)

Muhammed Aleyhisselam (sav) ümmetine ikrâmı boldur.
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,878
Tepkime puanı
2,059
Puanları
113
Konum
Mars
ucu bucağı açık kelimeler yok mu? pehhh
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,878
Tepkime puanı
2,059
Puanları
113
Konum
Mars
ne oldu beğenmediniz mi? hiç beklemiyordunuz değil mi?
 

çelebiler

Kıdemli Üye
Katılım
4 Ocak 2013
Mesajlar
7,457
Tepkime puanı
211
Puanları
0
Gavs-i Sani Hazretlerinin (Kuddise Sirruh) söylediğiniz sohbetini dinlemedim diye hatırlıyorum. Var dediğinize göre vardır.

Bunun da izâhını muhakkak Mübarekler kendileri yaparlar. Yada bizim anlayabilmemiz için belirli ilim kazanmamız lazımdır.

Yine sizin tarikatçı diyerek reddettiğiniz / red edeceğiniz bir mürşidi kamil Ebu Abdullah Hâris El Muhasibî (k.s.) ayet ve hadislerden derlediği kitabında, Allahü Telanın razi olduğu, iman ile geçen muttâkilerin gökten düşen yıldırımlar gibi hesaplarının çarçabuk görüleceğini beyan etmiştir.


Rabbül Âlemin, evveldir, âhirdir, zahîrdir, bâtındır...


Biz yaratılmadan, yada kıyamet koptuktan sonraki halimizi bilir.


Zaman ve mekandan münezzehtir.

Cenab-ı Hak maide suresi 4. Ayeti kerimede buyrulur:

4 - Sana, kendilerine neyin helal kılındığını soruyorlar. De ki: "Size iyi ve temiz şeyler helal kılındı." Allah'ın size öğrettiğinden öğreterek yetiştirdiğiniz avcı hayvanların sizin için tuttuklarını yiyin ve üzerine Allah'ın adını anın (besmele çekin), Allah'tan korkun. Muhakkak Allah, hesabı çabuk görendir.


“Allah hesabı çabuk görendir.” mealindeki Kur’an’ın ifadesi, kâfirlere derhal ceza verecek veya müminlere hemen mükafat verecek manasına gelmez. Bilakis, Allah’ın sonsuz ilmiyle her şeyi kuşattığını, kimin ne kadar sevaba medar iyilikleri veya cezaya medar ne kadar kötülükleri olduğunu tek tek bildiğini ve bu sebeple kıyamet günü bir anda onların hesabını göreceğini ifade etmektedir.

Gavs-i Sani Hazretleri, ilmi ve tecrübeleriyle, belki ümid ve korku arasında öyle niyaz ediyor ki, sofilerinin hesabıda Allah'ın izni ve Keremiyle çarçabuk görülsün ve cennette buluşsunlar :)

İnşallah
"Var dediğine göre vardır" mantığıyla mı Allah birşeyleri kabul edip dost edinmemizi istiyor.Üstte konuştuklarımız neydi?

Bu söylediğin bize Kitaplar gönderen deliller sunan Allah'ın rızasına uygun mudur?
 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
Allahü Teala herşeye gücü yetendir :)

Muhammed Aleyhisselam (sav) ümmetine ikrâmı boldur.
Vallahü Alâ Külli şeyin Kadir, ama kudreti ilkelerine bağlıdır.
Bu ilkeleri bize vahyi ile haber vermiştir, zerre miskal hayır da şer de yapan karşılığını görecek diyorsa, o gün kimsenin kimseyi aklamaya gücü yetmez diyorsa kudreti bunu gerektirir,
O zaman şunları da diyebilirsin
Allah isterse kafir ve müşriği de cennetine koyar, elbette yapabilir kimse Allah'a mani olamaz, bu mülkünden bir şey eksiltmez ama yapmayacağını Sünetullah dediği ilkelere bağlamıştır.

Allah isterse çocuk edine bilir, buna kudreti yeter, ama bunu yapar mı, yapmayacağını bize bildirdi, demekki Sünnetullah bu.

Onun için Allah'a olmayacak şeyleri isnad edersek halimiz harab olur.

Araf 7-

Elbette kendilerine peygamber gönderilen kimseleri de, gönderilen peygamberleri de mutlaka sorguya çekeceğiz!

Diyorsa bitmiştir, sen sorgusuz seni cennete götürürüm diyorsan Allah ile harb ediyorsun başka açıklaması yok, bunlar işte Kur'an uzaklaşmanın tesirleri kardeşim yanlış anlama beni.
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Üst