Dut_agaci
Kıdemli Üye
Güzel kardeşim bir örnek vereceğim sadece sana.
Gavsi Sani diye nitelendirdiğiniz Abdulbaki Erol bir sohbetinde;
"Biz istiyoruz ki sofilerimiz hesap yüzü görmesin, Allah'ın huzuruna çıkmasın, utanmasın, onlar Allah'ın huzuruna çıkmadan biz onların işlemlerini yapalım, evraklarını tamamlayalım cennetteki makamlarına yerleştirelim"
Diyor... Daha da uzun,devamı var dinledim. Peygamberin böyle bir vasfı yok, en sevdiğine, kızına Ey Fatıma kendi derdine yan, babana güvenme diyor, o gün kimseden kimseye hayır olmaz, diyor.
Onu geçtim peygamber algısını Allah'ü teâlânın bize bak nasıl aktarıyor:
Bismillahirrahmanirrahim.
AHKAF - 9
De ki:- Ben, peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size neler yapılacak bilmiyorum. Ben, ancak bana vahyedilene tabi oluyorum. Ben, apaçık bir uyarıcıdan başka bir şey değilim.
Sizin şeyhiniz nasıl böyle bir vaadde bulunur, bu hakkı nerden elde eder, hesap görmeyen kulu Allah nerede zikretmiştir, Peygamber dahi hesaba çekilecektir, sizin şeyhinizin özelliği ne ki, peygamberler hesaba çekilirken kendileri çekilmemeyi garanti etmişler bir de sofilerini hesaptan kurtarıyorlar.
Buyur açıkla, pek öyle senin söylediğin gibi Kur'an sünnet gitmiyor işler.
Gavs-i Sani Hazretlerinin (Kuddise Sirruh) söylediğiniz sohbetini dinlemedim diye hatırlıyorum. Var dediğinize göre vardır.
Bunun da izâhını muhakkak Mübarekler kendileri yaparlar. Yada bizim anlayabilmemiz için belirli ilim kazanmamız lazımdır.
Yine sizin tarikatçı diyerek reddettiğiniz / red edeceğiniz bir mürşidi kamil Ebu Abdullah Hâris El Muhasibî (k.s.) ayet ve hadislerden derlediği kitabında, Allahü Telanın razi olduğu, iman ile geçen muttâkilerin gökten düşen yıldırımlar gibi hesaplarının çarçabuk görüleceğini beyan etmiştir.
Rabbül Âlemin, evveldir, âhirdir, zahîrdir, bâtındır...
Biz yaratılmadan, yada kıyamet koptuktan sonraki halimizi bilir.
Zaman ve mekandan münezzehtir.
Cenab-ı Hak maide suresi 4. Ayeti kerimede buyrulur:
4 - Sana, kendilerine neyin helal kılındığını soruyorlar. De ki: "Size iyi ve temiz şeyler helal kılındı." Allah'ın size öğrettiğinden öğreterek yetiştirdiğiniz avcı hayvanların sizin için tuttuklarını yiyin ve üzerine Allah'ın adını anın (besmele çekin), Allah'tan korkun. Muhakkak Allah, hesabı çabuk görendir.
“Allah hesabı çabuk görendir.” mealindeki Kur’an’ın ifadesi, kâfirlere derhal ceza verecek veya müminlere hemen mükafat verecek manasına gelmez. Bilakis, Allah’ın sonsuz ilmiyle her şeyi kuşattığını, kimin ne kadar sevaba medar iyilikleri veya cezaya medar ne kadar kötülükleri olduğunu tek tek bildiğini ve bu sebeple kıyamet günü bir anda onların hesabını göreceğini ifade etmektedir.
Gavs-i Sani Hazretleri, ilmi ve tecrübeleriyle, belki ümid ve korku arasında öyle niyaz ediyor ki, sofilerinin hesabıda Allah'ın izni ve Keremiyle çarçabuk görülsün ve cennette buluşsunlar
İnşallah