Gerçek bir olay ama fıkradan daha komik:)))

BAMTELİ

Üye
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
164
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Konum
İSTANBUL
Bu olay Kayseri'nin Bünyan ilçesi'nde yasandı. Olay
Alfred Hitchcock'un meşhur korku filmlerini bile çok
gerilerde
bırakacak
kadar
tüyler ürpertici.

Gece bindiğiniz otomobilde direksiyonda
kimse yoksa ne

yapardınız?

Kendisi Bünyanlı olmayan, politikayla uğraşmis ve
halen
Kayseri'de
yaşayan işadamı, 22 Şubat 2005 tarihinde Bünyan
sınırında, Kayseri
Malatya
kara yolu üzerinde, bir benzin istasyonuna girer.
Lokantaya oturur ve
orada kalabalık toplulukla birlikte bir ufak rakı içer.
Yürüyüş
mesafesindeki Bünyan'a gitmek için,
lokantadan çıkar.
Ancak
dışarısı hem zifiri karanlik hem de korkunç bir kar-tipi
fırtınası
baslamıştır. Benzin istasyonuna yaklaşık 300 metre
mesafedeki,
Bünyan'a dönüs yolu kenarına varır. Oradan geçen bir
arabaya binip,
Bünyan'a ulasma derdindedir. Fırtına daha da
şiddetlenir. Adam bir-kaç adım ötesini bile görememektedir.
Gelip-geçen bir araba da yoktur.
Nihayet karanlıklar
içerisinde, hayalet gibi yavas yavas
yaklasan bir
arabanin iki farıni farkeder. Arabanin, tam önünde
yavaslamasıyla birlikte
hemen arka kapıyı
açar ve arabaya biner. Kapıyı kapatır, araba yeniden
hareket eder.

İçeridekilere merhaba demek ister. Ama o da ne?
Arabada kimse olmadığı gibi, direksiyonda da kimse yok.
Birden
paniğe kapılır. Korkuyla, hemen arabadan atlayıp, oradan
kosarak
uzaklasmak ister ama hem araba hızlanmış, hem de korku ile
dizleri
baglanmış,
hareket edemez hale gelmiştir. Araba keskin bir viraja
dogru yaklaşır. Adam
dua etmeye baslar.
Tüm günahlari için tövbe eder. Arabayı durdurması için Allaha
yalvarır. Tam bu esnada,
pencereden bir el uzanır ve direksiyonu kıvırarak sert virajdan
arabanın dogru yola dönmesini sağlar. Her tehlikeli dönemece
yaklaştıkça, Allah'a yalvarış ve yakarışı artar ve her seferinde de
bir el dişarıdan uzanıp, direksiyonu çevirir.
Sonunda kendisini biraz toparlar, ayaklarını kımıldatır. "Ya Allah
koru
beni..." deyip, kapıyı açmasıyla birlikte, kendisini arabadan
dişarı
fırlatır. Bir kaç takla attıktan sonra, şarampolde
kendisine gelir.
Defalarca üç Kulfu-bir Elham okuyarak, Bünyan'a yürüyerek
ulaşırr ve
bir kahvehaneye girer. Üstübaşı ıslak ve şok haldedir.
Kendisini tanıyanlar hemence
sobanın başına alırlar. Eline bir çay
verirler. Bir müddet sonra kendisine gelip, sesi
titreyerek, başına gelen doğa üstü ve korkunç olayı anlatır. Olayı
dinleyenler inanmak istemeseler de, anlatan kişinin aklı başında ve
toplumsal sorumluluk taşıyan bir
pozisyonda olduğunu
bildiklerinden, herkeste derin bir sessizlik olusur.


Yaklaşık yarım saat sonra, aynı kahvehaneye Koyunabdal Köyü'nden
iki kişi girer. Bir masaya oturur ve iki bardak çay söylerler. Bu
arada,
gelenlerden birisi, diğerine şunları söyler :

-Ahmet baksana, şu sobanin başında oturan gerizekalı, bizim araba
yolda kalınca, biz arabayı iterken, arabaya binip-inen öküz değil
mi?
 

uzAyli

İhvan Forum Üye
Katılım
23 Ağu 2006
Mesajlar
7,903
Tepkime puanı
2,001
Puanları
0
Yaş
123
Konum
Uzay
vayyyy :D gercektende cok komik olmus yaa...hihihi:O
 

AdımcA

Akşam ... Yine Akşam ...
Katılım
9 Haz 2006
Mesajlar
2,420
Tepkime puanı
8
Puanları
0
nıhaha hohaha :O
hakikaten güzelmiş bu bea. :clap2:
 
Üst