mostar
Profesör
- Katılım
- 6 Ara 2009
- Mesajlar
- 1,011
- Tepkime puanı
- 244
- Puanları
- 0
Firar nereye kadar?
Firar nereye kadar? 08 Aralık 2010 - 12:10:48
Türkiye’de satış rekorları kıran Elif Şafak, Aşk’tan arta kalanlara “Firarperest” adını verdi…
Elif Şafak, HABERTÜRK Gazetesi’nde ilgiyle okunan köşe yazılarını “Firarperest” adıyla kitap haline getirdi. Kasım ayında raflarda yerini alan kitap, kısa süre geçmeden en çok okunanlar listesinde başı çekmeye başladı. Şafak’ın, Gazetede Perşembe ve Pazar günleri yazdığı yazılardan oluşan eser, 64 farklı yazıdan ve 230 sayfadan oluşuyor. “Anarşist Aşklar” yazısıyla eseri okumaya başlayan okur, yazarın en güzel bulduğu kelimelerden “Edep” le kitabı kapatıyor. Kitapta farklı olarak, konuların temasına göre M.K. Perker’in çizimleri mevcut. Bu kitabı farklılaştırmakla birlikte, hafızada kalmasını kolaylaştırıyor. Kitabın mayasını oluşturan metin şu şekilde:
"İnsan ki eşrefi mahlukattır, içindeki semavi özü keşfetmekle yükümlüdür. Çıkacaksın yollara, kendine doğru git gidebildiğin kadar. Keşif boynumuzun borcudur. Kendimizi keşfetmek, aşkı keşfetmek, dünyayı keşfetmek, Öteki'ni keşfetmek
...
"Çakılı kalmamak sırf alışkanlıklardan ötürü demir attığın koylara. Çıkmak oralardan, geçmek dalgakıranların beri tarafına, bilmediğin memleketlere varmak, tatmadığın yemekler yemek, sözlerini anlamadığın şarkılarla içlenmek, risk almak, dağılmak ve parçalanmak ve hasret çekmek buram buram, gurbetin tadına bakmak ve kendini yabancının gözünden görmek, şaşırmak yeniden, şaşırmak bir çocuk gibi dünyanın hallerine, çeşitliliğine, güzelliğine, acımasızlıklarına... şaşırmak ölene kadar... şaşırma kabiliyetini hiç yitirmemek... budur son tahlilde Âdemoğullarına, Havvakızlarına kendilerini keşfettirten serüven."
Arjantin’de Mevlana Okumak
Kitapta ilgi çeken başlıklardan biri de bu. Mevlana ve Arjantin. Birbirlerinden ne kadar uzak olsalar da, Mevlana’nın manyetik bir çekimi olduğunu yazmış satırlarına. Arjantin’in bir dağ köyünde köylü bir kadının Mevlana’yı keşfetmesi, bugünün seküler tavrına manidar bir gönderme.
Bir Genç Kızın İntiharı
Elif Şafak’ın günce tarzını taşıyan, ibretlik ve mesaj içeren bu yazısı, Halim köprüsünde intihar eden bir genç kızın haleti ruhiyesini anlamaya, anlatmaya çalışmış. Bu durum, Şafak’a yeni bir roman kapısı açacağa benziyor. Gençlerin ergenlik döneminde ki sorunlarını, eleştirel ve didaktik gözlemlemek gerektiğini belirtirken, küresel bir sorunu bir anne gözüyle ele almış.
Mor Harflerle Yazılmış Bir Yazı
“Gecenin bir saati, şehrin bıçkın yüzü, kenar semti. Pavyonların önünde taksiler bekliyor, sokak aralarında alacaklılar kavga ediyor, sarhoş bir adam ağaç altına kusuyor, tam şu anda birileri birilerini dolandırıyor, yalanlar söyleniyor, sahte kahkahalar atılıyor, hüznün üstü örtülüyor, makyaj makyaj üstüne. Şehir bu saatte hiç olmadığı kadar hırçın ve kızgın. Ve tüm bu keşmekeşenin ortasında bir hayat kadını yürüyor tek başına. Rimeli akmış ağlamaktan. Hırpalanmış. Yaşamak istemiyor. Bu gece intiharı düşünüyor”
Şehrin buğulanmış havasından bunalmış, şehrin ruhuna çöken garip simyanın şehir insanı üstünde tahakkuk eden hallerini anlatıyor. Otobüste bir adamın şehirden öte ola bira yazıya gözlerinin takılışı; üniversiteli bir genç kızın, mor yazılarla portakal kokan bir yazıyla, her şeyi unutabilmesi, bir hayat kadının intihara teşebbüsü sonrası farklılaşan hayatı. İşte hepsi ve daha fazlası, Elif Şafak’ın Firarperest kitabında. Hayatın ve hayatın dışında kalmış şeyleri okuyup, düşüneceksiniz Kitabın öylesin geniş bir yelpazesi var ki, burada yazmamızın mümkünatı yok. Ama okurken, bir yudumda okuyacağınızı, hayat perdesini kaldırıp edebiyatın yarı açık kalmış bir camından yaşamak denen şeyi göreceğinizi söyleyebiliriz. İlgi çeken ve kitabın sütünlarını oluşturan başlıklar şu şekilde: “Kırk Metrekare Dünya – Yazarları Sevmeyen Yazarlar – Huzursuz Ruh – Kalem Ehli ve Kalp Ehli – Kadınlar ve Futbol – Bu bir U2 Yazısıdır – Baba Ben Eşcinselim”
Yazar, öylesine konulara değiniyor ki; kalem susmaya görsün. Sonuç olarak şunu anlayabiliyoruz: Elif Şafak beklentileri boşa çıkarmıyor ve yüz binlerce kitabının satması boşa değil. 7’den 70’mişe, işçiden iş adamına , fakirinden zenginine, toplumun bütün katmanlarını sarmalamış. İşte bütün bunlar, aşktan firar eden kitap; Firarperest’te.
Orhan Özekinci
Firar nereye kadar? 08 Aralık 2010 - 12:10:48
Türkiye’de satış rekorları kıran Elif Şafak, Aşk’tan arta kalanlara “Firarperest” adını verdi…
Elif Şafak, HABERTÜRK Gazetesi’nde ilgiyle okunan köşe yazılarını “Firarperest” adıyla kitap haline getirdi. Kasım ayında raflarda yerini alan kitap, kısa süre geçmeden en çok okunanlar listesinde başı çekmeye başladı. Şafak’ın, Gazetede Perşembe ve Pazar günleri yazdığı yazılardan oluşan eser, 64 farklı yazıdan ve 230 sayfadan oluşuyor. “Anarşist Aşklar” yazısıyla eseri okumaya başlayan okur, yazarın en güzel bulduğu kelimelerden “Edep” le kitabı kapatıyor. Kitapta farklı olarak, konuların temasına göre M.K. Perker’in çizimleri mevcut. Bu kitabı farklılaştırmakla birlikte, hafızada kalmasını kolaylaştırıyor. Kitabın mayasını oluşturan metin şu şekilde:
"İnsan ki eşrefi mahlukattır, içindeki semavi özü keşfetmekle yükümlüdür. Çıkacaksın yollara, kendine doğru git gidebildiğin kadar. Keşif boynumuzun borcudur. Kendimizi keşfetmek, aşkı keşfetmek, dünyayı keşfetmek, Öteki'ni keşfetmek
...
"Çakılı kalmamak sırf alışkanlıklardan ötürü demir attığın koylara. Çıkmak oralardan, geçmek dalgakıranların beri tarafına, bilmediğin memleketlere varmak, tatmadığın yemekler yemek, sözlerini anlamadığın şarkılarla içlenmek, risk almak, dağılmak ve parçalanmak ve hasret çekmek buram buram, gurbetin tadına bakmak ve kendini yabancının gözünden görmek, şaşırmak yeniden, şaşırmak bir çocuk gibi dünyanın hallerine, çeşitliliğine, güzelliğine, acımasızlıklarına... şaşırmak ölene kadar... şaşırma kabiliyetini hiç yitirmemek... budur son tahlilde Âdemoğullarına, Havvakızlarına kendilerini keşfettirten serüven."
Arjantin’de Mevlana Okumak
Kitapta ilgi çeken başlıklardan biri de bu. Mevlana ve Arjantin. Birbirlerinden ne kadar uzak olsalar da, Mevlana’nın manyetik bir çekimi olduğunu yazmış satırlarına. Arjantin’in bir dağ köyünde köylü bir kadının Mevlana’yı keşfetmesi, bugünün seküler tavrına manidar bir gönderme.
Bir Genç Kızın İntiharı
Elif Şafak’ın günce tarzını taşıyan, ibretlik ve mesaj içeren bu yazısı, Halim köprüsünde intihar eden bir genç kızın haleti ruhiyesini anlamaya, anlatmaya çalışmış. Bu durum, Şafak’a yeni bir roman kapısı açacağa benziyor. Gençlerin ergenlik döneminde ki sorunlarını, eleştirel ve didaktik gözlemlemek gerektiğini belirtirken, küresel bir sorunu bir anne gözüyle ele almış.
Mor Harflerle Yazılmış Bir Yazı
“Gecenin bir saati, şehrin bıçkın yüzü, kenar semti. Pavyonların önünde taksiler bekliyor, sokak aralarında alacaklılar kavga ediyor, sarhoş bir adam ağaç altına kusuyor, tam şu anda birileri birilerini dolandırıyor, yalanlar söyleniyor, sahte kahkahalar atılıyor, hüznün üstü örtülüyor, makyaj makyaj üstüne. Şehir bu saatte hiç olmadığı kadar hırçın ve kızgın. Ve tüm bu keşmekeşenin ortasında bir hayat kadını yürüyor tek başına. Rimeli akmış ağlamaktan. Hırpalanmış. Yaşamak istemiyor. Bu gece intiharı düşünüyor”
Şehrin buğulanmış havasından bunalmış, şehrin ruhuna çöken garip simyanın şehir insanı üstünde tahakkuk eden hallerini anlatıyor. Otobüste bir adamın şehirden öte ola bira yazıya gözlerinin takılışı; üniversiteli bir genç kızın, mor yazılarla portakal kokan bir yazıyla, her şeyi unutabilmesi, bir hayat kadının intihara teşebbüsü sonrası farklılaşan hayatı. İşte hepsi ve daha fazlası, Elif Şafak’ın Firarperest kitabında. Hayatın ve hayatın dışında kalmış şeyleri okuyup, düşüneceksiniz Kitabın öylesin geniş bir yelpazesi var ki, burada yazmamızın mümkünatı yok. Ama okurken, bir yudumda okuyacağınızı, hayat perdesini kaldırıp edebiyatın yarı açık kalmış bir camından yaşamak denen şeyi göreceğinizi söyleyebiliriz. İlgi çeken ve kitabın sütünlarını oluşturan başlıklar şu şekilde: “Kırk Metrekare Dünya – Yazarları Sevmeyen Yazarlar – Huzursuz Ruh – Kalem Ehli ve Kalp Ehli – Kadınlar ve Futbol – Bu bir U2 Yazısıdır – Baba Ben Eşcinselim”
Yazar, öylesine konulara değiniyor ki; kalem susmaya görsün. Sonuç olarak şunu anlayabiliyoruz: Elif Şafak beklentileri boşa çıkarmıyor ve yüz binlerce kitabının satması boşa değil. 7’den 70’mişe, işçiden iş adamına , fakirinden zenginine, toplumun bütün katmanlarını sarmalamış. İşte bütün bunlar, aşktan firar eden kitap; Firarperest’te.
Orhan Özekinci