FETÖ'nün KPSS -sınav soruları- Hırsızlığı

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Soruların çalındığı gerekçesiyle iptal edilen 2010 KPSS’sinde 120 sorunun hepsine birden doğru yanıt vererek ‘ful çeken’ler arasında ünlü gazeteci M.B.’nin yengesi A.B.’nin de bulunduğu ortaya çıktı. Hile karışan sınavda derece yapan A.B, ne hikmetse, düzenlenen ikinci sınava girmedi.

A.B’nin erkek kardeşinin eşi A.A. da 120 soruda 118 net yaptı. Sınav iptal edildi, ikincisinde ancak 60 doğru yapabildi.

Paralel yargı tarafından örtbas edilmek istenen ancak soruşturma savcısının değiştirilmesi ile üzerindeki incelemeler derinleşen ‘2010 KPSS dosyası’, yeni skandallara gebe. ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, bu örgüt faaliyeti çerçevesinde nitelikli dolandırıcılık ve örgütlü olarak sahtecilik’ suçlarından başlatılan soruşturma kapsamında, Eğitim Bilimleri sınavında 120 sorudan 110 ve üzeri doğru yapan 2 bin 676 aday mercek altına alındı.

FOYASI ÇIKAR DİYE…

Adayların içinde dikkat çekici isimler var. Bunlardan ikisi, ünlü gazeteci M.B’nin yengesi A.B. ile onun kardeşinin eşi A.A. Gazeteci M.B’nin yengesi A.B.’nin, iptal edilen 2010 KPSS’ye girdiği ve Eğitim Bilimleri’nde 120 sorunun hepsini doğru yanıtladığı ortaya çıktı.

Cemaatin dershanelerinde öğretmenlik yapan A.B’nin, dikkat çekmemek için ikinci sınava girmediği tespit edildi. Gazeteci M.B’nin kardeşi Y.B’nin eşi olan A.B, ilk sınavda gösterdiği bu ‘büyük başarıya’ rağmen 31 Ekim 2010 tarihinde yapılan ikinci sınava girmedi. İptal edilen sınavda Eğitim Bilimleri bölümündeki soruların hepsine doğru yanıt veren A.B, eğer ikinci sınava girse büyük bir düşüş yaşayacaktı. Böyle olunca da M.B. ile olan yakınlığı ve sınavdaki şaibeli durum ortaya çıkacaktı. Bu durumu göz önüne alan A.B. dikkat çekmemek için ikinci sınava girmedi.

DERSHANEDE ÖĞRETMEN

2010 KPSS’deki paralel oyunu gözler önüne seren A.B’nin, İzmir’de cemaatin bir dershanesinde öğretmenlik yaptı ortaya çıktı. Eşi Y.B’nin de 2010 yılına kadar cemaatin dershanelerinde öğretmenlik yaptığı, şimdi ise devlet okulunda öğretmen olduğu öğrenildi. İptal edilen sınavda şüpheli olan adayların birçoğunun cemaat dershanelerine gittiği ortaya çıkmıştı.

Diğeri çuvalladı

Şaibeli KPSS’de Eğitim Bilimleri bölümünde 110 ve üzeri doğru yapan adayların birçoğu karı-koca, akraba ve aynı mahallede oturan kişilerdi.
Soruşturmada dikkat çeken A.B’nin kardeşi H.İ.A’nın eşi A.A’nın da sınava girdiği ve bu sınavda dikkat çekici bir başarı elde ettiği ortaya çıktı. A.A, 10 Temmuz’da yapılan KPSS’deki Eğitim Bilimleri’nde 120 sorudan 118 soruya doğru yanıt verirken, sadece 2 soruyu yanlış yaptı. Aynı kişi, 31 Ekim’de yapılan sınavda ise beklediğini bulamadı. İlk sınavdaki başarısının aksine A.A, ikinci sınavda ise 120 sorunun 60’ını doğru, 53’ünü yanlış yaptı. İlk sınav ile karşılaştırıldığında ortaya çıkan bu düşüş, iptal edilen KPSS’nin ne kadar şaibeli olduğunu da gözler önüne serdi.

http://www.medyagundem.com/paralel-cetenin-kpss-hirsizligindaki-sok-baglantilar/
 

Dut_agaci

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
7,219
Tepkime puanı
330
Puanları
0
Web sitesi
www.Menzil.Net
Duanur

Yoksa bu M.B. Mehmet Baransu olmasın mı ?

Haram lokma yememişlerin Baransu ?
 

Dut_agaci

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
7,219
Tepkime puanı
330
Puanları
0
Web sitesi
www.Menzil.Net
Psikolojileri bozuldu da ondan. Normal bir insan oturur bir düşünür ben kimi savunuyorum diye. Hüseyin Gilerce gibi.

Hepimiz hata yapabiliriz.

Mayamız buna müsait.

Ancak hata yaptığımızda, bizi uyaranları da yaftalamamak lazım.

Sonuç itibariyle herkesin rotası bir : devletimizin bekâsı.

Dua ediyoruz, Allah cc selametinden, doğru yolundan, doğru insanlardan ayırmasın.

Siyasetle iştigal insanlar, hata yapmaz mı ? Hamuduyla götürmez mi ?

İnan denk geldimmi affetmezler, kim olursa olsun.

Ancak şunu niye sormuyoruz ?

Nasıl yaşarsam, o şekilde yönetilirim !
 

Dut_agaci

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
7,219
Tepkime puanı
330
Puanları
0
Web sitesi
www.Menzil.Net
Bu söz çok önemli. Doğru olursak doğru kişileri seçeriz.

Hz.Ali Efendimize (ra) soruyorlar.

-Ebubekir ve Ömer zamanında fitne fücur bu kadar çok değildi.
Sen ve Osman zamanında pek çoğaldı, nedendir ?

Cevap :
-Ebubekir ve Ömer'in arkadaşları, ben ve Osman gibi kişilerdi.
Ali ve Osman'ın arkadaşları ise sizin gibi kişiler !
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Hz.Ali Efendimize (ra) soruyorlar.

-Ebubekir ve Ömer zamanında fitne fücur bu kadar çok değildi.
Sen ve Osman zamanında pek çoğaldı, nedendir ?

Cevap :
-Ebubekir ve Ömer'in arkadaşları, ben ve Osman gibi kişilerdi.
Ali ve Osman'ın arkadaşları ise sizin gibi kişiler !

doğrudur
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
sınav soruları hırsızlığıyla ilgili bomba

KPSS ve üniversite sınavlarında Gülen Cemaati’ne soruların sızdırıldığını iddia eden eski Zaman gazetesi yazarı Etyen Mahçupyan, “Ülkenin batısında bir dedikodu veya spekülasyon olan suçlamalar, doğuda yıllardır başa çıkılamayan birer gerçeklik. Bu bağlamda yerel bürokrasinin Hizmet mensuplarıyla doldurulmasına neden olan güvenlik soruşturmaları vesınav avantajı yaratan sızdırmalar, muhafazakâr kesimde sıradan bilgiler…”diye yazdı.
“Dershanelerin bir diğer işlevinin de bazı öğrencilerin ‘sınav öncesinde’ seçilmesini garanti etmek olduğunu inkâr etmek kolay değil” diyen Etyen Mahçupyan, şöyle devam etti:

“8 Ocak tarihli Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı toplantısında bir iş kadını da vardı… Konuşmaların bir noktasında söz alarak oğlunun Hizmet dershanelerinden birine devam ettiğini ve onları tedirgin eden bir mesele olduğu söyledi. Meramını mealen şöyle ifade etti: “Dershaneden çok memnunuz. Oğlumun aldığı ahlaki eğitim ve terbiyeye diyecek hiçbir şey yok… Ancak geçenlerde lisedeki öğretmeni bu yıl Hizmet dershanelerinin eskisi gibi avantajlı olmayacağını söylemiş. ‘Bu sene farklı olacak, başarı garanti değil’ demiş. Oğlum gelip bana sordu. Eğer bir avantajı olmayacaksa nasıl olacak? Yaptığımız fedakârlığın karşılığını alamayacaksak eğer, ne yapacağız?”

Bu sözler sessizlikle ve gülümsemeyle karşılandı. Söz konusu hanım bir süre sonra yine araya girerek aynı cümleleri sarf etti. Ama yine herhangi bir cevap alamadı. Bu olay dünkü yazımda da zikrettiğim üzere köşe yazarları Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay’ın, ayrıca hukukçu Ergun Özbudun’un önünde yaşandı. Dinleyenlerin bu sözlerin içeriğini anlamadıklarını hayal etmek bile zor.”
Etyen Mahçupyan’ın ‘Hizmet geleceği hak etmek istiyorsa…’ başlıklı yazısı şöyle:

CEMAAT KENDİSİYLE YÜZLEŞMEDİ

Kavga dönemlerinde olayın içinde olan, kendisini taraflardan birinin parçası olarak hissedenlerin nesnel olabilmeleri kolay değildir. AKP ile Hizmet arasındaki gerilim de iki tarafta aşırı bir öznelleşme üretmiş durumda. Zaman’da yazarken bir yazımda söylemiştim… Hangi taraf kendisiyle dolaylı da olsa yüzleşebilirse, o avantajlı olacaktı. Hükümet bunu becerdi. Bakanlar istifa etti. Kimse 17 Aralık dosyalarının tümüyle ‘palavra’ olduğunu söylemedi. Toplumun üçte ikisi ise ortada yolsuzluk olduğunu düşünüyor. Ancak bu olgu terazinin kefesinde yer almasına karşın, AKP muhafazakâr kesimden yüksek oy almayı sürdürüyor, çünkü terazinin öteki kefesi de dolu. Hükümet bu gerilimde siyasi bir üstünlük yakalamış durumda ve bunun nedeni de Hizmet’in dolaylı bile olsa kendisiyle yüzleşmekten kaçınması.

SINAV SORULARINI SIZDIRDILAR

Asıl rahatsız edici olan ise Hizmet’in organik parçası olmadığı halde, siyasi amnezi geçirmeyi tercih edip, bugün hâlâ ahlak vaazları verenler. 17 Aralık sonrasında yerel seçimlere kadar her hafta hayallerini süsleyen seçim sonuçlarını gerçek olarak sunanlar, AKP’nin ‘bittiğini’ büyük bir özgüvenle söyleyenler, bugün hâlâ geleceğe ilişkin siyasi tahlil yapıp saygı görmeyi bekleyebiliyorlar. Bir köşe yazarının her hafta AKP’yi devirecek yeni bir neden öne sürdüğünü, “bildiğim tek bir şey varsa, o da 30 Mart sonrasında Erdoğan yok” diye iddia etmesini unutarak mı şimdi o yazıları okuyacağız?

Ama ‘Hizmet meselesi’ sadece hükümetin düşürülmesi girişimiyle bağlantılı değil. Türkiye’nin doğusuna doğru gittiğinizde bunu çok daha net görebiliyor, Kürt coğrafyasında birikmiş olumsuz tepkinin nedenini anlayabiliyorsunuz. Ülkenin batısında bir dedikodu veya spekülasyon olan suçlamalar, doğuda yıllardır başa çıkılamayan birer gerçeklik. Bu bağlamda yerel bürokrasinin Hizmet mensuplarıyla doldurulmasına neden olan güvenlik soruşturmaları vesınav avantajı yaratan sızdırmalar, muhafazakâr kesimde sıradan bilgiler…

CEMAAT DERSHANELERİNDE ‘KAZANMA’ GARANTİSİ

Dershanelerin bir diğer işlevinin de bazı öğrencilerin ‘sınav öncesinde’ seçilmesini garanti etmek olduğunu inkâr etmek kolay değil. 8 Ocak tarihli Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı toplantısında bir iş kadını da vardı… Konuşmaların bir noktasında söz alarak oğlunun Hizmet dershanelerinden birine devam ettiğini ve onları tedirgin eden bir mesele olduğu söyledi. Meramını mealen şöyle ifade etti: “Dershaneden çok memnunuz. Oğlumun aldığı ahlaki eğitim ve terbiyeye diyecek hiçbir şey yok… Ancak geçenlerde lisedeki öğretmeni bu yıl Hizmet dershanelerinin eskisi gibi avantajlı olmayacağını söylemiş. ‘Bu sene farklı olacak, başarı garanti değil’ demiş.

Oğlum gelip bana sordu. Eğer bir avantajı olmayacaksa nasıl olacak? Yaptığımız fedakârlığın karşılığını alamayacaksak eğer, ne yapacağız?”

Bu sözler sessizlikle ve gülümsemeyle karşılandı. Söz konusu hanım bir süre sonra yine araya girerek aynı cümleleri sarf etti. Ama yine herhangi bir cevap alamadı. Bu olay dünkü yazımda da zikrettiğim üzere köşe yazarları Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay’ın, ayrıca hukukçu Ergun Özbudun’un önünde yaşandı. Dinleyenlerin bu sözlerin içeriğini anlamadıklarını hayal etmek bile zor. Belki o zamana dek bir ihtimal olarak düşündükleri bir olay, canlı kanıtıyla karşılarında durmaktaydı. Ama görünen o ki bu yaşanan da hiçbir etki yaratmadan geçip gitti ve ‘masumların varlığını yok etmek isteyen hırsızlar’ klişesi etrafa saçılmaya devam etti.
Mesele insanların bildiğini ille de söylemesi değil. Herkes içinde çalıştığı, ekmek yediği kurumu kollamak ister. Hatta oradan ayrılsa bile doğal dürtüsü kendisine kapısını açmış olan insanlara zarar vermemektir. Dolayısıyla susmanın mahkûm edilmesi ahlaki olmaz. Ancak bile bile doğru olmayanın söylenmesinin ve buradan bir siyaset üretilmesinin ahlaki olmadığını anlamak için fazla ‘gelişmiş’ olmak gerekmiyor.

BUNLARI YAZIYORUM ÇÜNKÜ…

Son iki yazı Hizmet içindeki ve çevresindeki bazı kişilerin etik sınırı aşmaları ve bunu müdanasız bir tavırla yapmaları nedeniyle yazıldı. Yalan üzerine ne doğru bir siyaset ne de doğru bir ahlaki kurgu inşa edilebilir. Bunu AKP yaptığında nasıl kendisini zül altına sokuyorsa, aynı şey Hizmet için de geçerli.

Şeffaflıktan korkar hale gelmişseniz, başkasının sizi deşifre ve istediği şekilde afişe etme yolunu da açarsınız. Hizmet’e gönül verenlerin geçmişle aralarına çizgi çekmemesi durumunda geleceği nasıl hak edecekleri, önlerinde ontolojik ve ahlaki bir mesele olarak duruyor…

http://www.medyagundem.com/mahcupyandan-son-gulen-orgutu-bombasi/
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
2010 yılında ortaya çıkartılan örgütlü KPSS hırsızlığına ilişkin çarpıcı ayrıntılar sürüyor.

17 Aralık operasyonunu yapanlardan, 1 Eylül 2014’te İstanbul Emniyeti’nde paralel yapılanmaya yönelik 3’üncü dalga operasyonda gözaltına alınan ve giydiği ‘SI-FIR’ yazılı tişörtle şov yapan İstanbul Mali Şube’de görevli Başkomiser İ. A.'nın eşi A.A'nın, soruların çalındığı 2010 KPSS’sinde Eğitim Bilimleri sınavından 120’de 117 yaptığı ortaya çıktı. Eğitim Bilimleri sınavı iptal edildiği için öğretmen olamayan A.A., Genel Kültür ve Genel Yetenek sınavında yaptığı 115 net ile Şubat 2011’de TRT’ye memur olarak atanmayı başardı! İ.A.'nın eşi A.A., iptal edilen Eğitim Bilimleri sınavına nedense ikinci kez girmedi.

OYSA DERECE YAPMIŞTI!

A.A., KPSS’de öğretmenlerin atamasının yapıldığı P10 puan diliminde Türkiye 160’ıncısı oldu. Ancak soruların çalındığının tespiti üzerine Eğitim Bilimleri kısmı yenilendi. A.A. yenilenen sınava girmeyip Genel Kültür ve Genel Yetenek bölümünden aldığı P3 dilimi puanıyla TRT’de memur olmayı tercih etti. Arpacı Şubat 2011 itibarıyla TRT’de görev yapmaya başladı.

Soru çalmak haram mı?

Gözaltına alındığında ‘sıfır’ yazılı tişörtle şov yapan ve serbest bırakıldığında Çağlayan Adliyesi önünde ağlayarak dürüstlükten dem vuran Başkomiser İ.A., şu ifadeleri kullanmıştı: “14 Aralık 2013 günü yani maaşımızı almadan bir gün önce Yakup Saygılı müdürümüzün odasında ben, büro amirim, sevgili devrem Arif İbiş operasyonla ilgili değerlendirme yapılırken Yakup müdürümüz şöyle bir şey sordu. ‘Arkadaşlar cebinizde kaç para var’. Yakup müdürümüz cebindeki 15 lirayı çıkardı masaya koydu.

Büro amirim İbrahim Şener, ‘maalesef cebimde para yok’ dedi. Ben 25 lirayı koydum. Arif devrem de 20 lira çıkardı. Yakup müdürümüz sonra, ‘biz her ay ayın 15’inin gelmesini iple çekerken birileri bu devletin malını bir şekilde çalıp götürüp sefa sürüyorsa biz bu operasyonu yapmalıyız’ dedi. Hayatında hiç haram lokmo yememiş insanlar olarak biz bu operasyonu yapmak zorundaydık. Kim haram para yemişse, kim bu devletin 1 lira parasını çalmışsa mutlaka ama mutlaka bunun bir gün hesabını hukuk karşısında verecektir.”

Nedense hep tanıdık

Soruları çalındığı için iptal edilen 2010 KPSS’de ful çeken isimlerin paralel yapı ile bağlantılı olması dikkat çekiyor. 110 ve üzeri puan alan 2 bin 676 aday arasında paralel ihanet çetesine yakınlığıyla bilinen ünlü gazeteci M.B’nin yengesi ve yengesinin akrabası da bulunuyordu. M.B’nin yengesi A.B, 120 sorunun tamamını doğru cevaplamış, ancak sınav iptal edilince ikincisine girmemişti.

http://www.haber10.com/haber/562556/#.VHgqltKsUZ4

 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
necip fazil kurt @necipfazilkurt · 12 sa. 12 saat önce

Sorumuzu tekrarlayalım:M.Baransu'nun yengesi A.Baransu 120'de 120 yaptığı 2010 KPSSsi iptal edildikten sonra yenilenen sınava neden girmedi?

M. Baransu'nun 2010 KPSS'sinde tam net yapan yengesi dışında, 120'de 118 net yapan başka bir yakını var mıdır?
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Avanak Avni'nin istihbarataı iyi çalışmıyor artık , Bak kuşçubaşı ne diyor Avanak Avni dersine iyi çalış

Kuşcubaşı Eşref‏@kuscu_e 12 sa.12 saat önce

Paralel Çete'nin emmiyet içindeki son artıkları kapı dinleyerek yapılacak operasyonları deşifre ediyorlar.Zahmet kurtaralım mı?

15 gün içinde süpriz bir günde başlayıp 2 gün sürecek paralel örgüre operasyonlar gerçekleşecek.

Özellikle KPSS ve Polis okulu sorularını çalan ve örgüte veren kişiler tutuklanacak.

Kapı dinleyerek yapılacak operasyonu deşifre edip kendilerini birşey zanneden haşhaşiler alın 15 gün önceden operayonu haber verdik.
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
2010 KPSS sorularını sızdıran kişi YENİ ZELLANDA'YA KAÇTI

TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Abdullah Çavuşoğlu, KPSS sorularını sızdıran kişiyi açıkladı. Çavuşoğlu, bu kişinin Mustafa Asil olduğunu ve Yeni Zelenda'ya kaçtığını söyledi.

http://www.haber10.com/haber/576545/
 
Üst