korakademik
Ordinaryus
- Katılım
- 17 Ağu 2009
- Mesajlar
- 2,236
- Tepkime puanı
- 63
- Puanları
- 0
Fatiha Sûresi
Bu sûreye, muhteşem Kur'ân sarayının kapısını açan hüviyeti dolayısıyla "Fâtiha" isminin ve harika Kur'ân ağacının dalları, budakları, çiçek ve meyvelerinin asıl ve kökü olması itibariyle de "Ümmü'l-Kur'ân";"Ümmü'l-Kitab" ve "el-Esâs" isimlerinin verilmesi pek münasip düşmüştür.
Sûre, harflerinin seçimi, duraklarındaki âhenk, iç musikisindeki uyum ve mânâ derinliğindeki üstünlükle tam bir hârikadır. Bu surenin ayetleri ve cümleleri hatta kelimeleri arasındaki mantıkî bağın güzelliği dikkatle takip ederek elle tutulur şekilde fark edenler için çok cazip ve çok çarpıcıdır. Bu yazıda, inci gibi incelik dizilmiş ve işlenmiş edebi nakışlar, enginleşen mânâ derinlikleri imkân nisbetinde gösterilmeye çalışılmıştır. Bazen (na'büdü'nün nun'unun elife tercihinde olduğu gibi) harf tercihlerinden doğan incelikler, ifade ettikleri mânâlar itibariyle nefes kesecek hüviyettedir.
Sırât-ı müstakim'in mâhiyetinin izahı ise, tutum ve davranış olarak bütün faaliyetlerimize ölçü getirecek seviyededir. Hidayet ve dalâletin, keza gazaba uğramanın Kur'ân'da veciz şekildeki ifadesi altında yatan gerçekler, değişik yönleri ile birer birer ele alınmıştır.
Fatiha sûresi, Kur'ân-ı Kerimin ilk süresidir. "Bir yeri veya bir şeyi açan" mânâsına gelen fâtih sıfatından isme nakledilmiştir; sonundaki tâ nakl veya mübalağa belirtir, yoksa te'nîs alâmeti değildir. Kur'ân'ın -tabir caizse- mukaddimesi durumunda olduğundan Fâtihatu'l-Kitâb veya el Fâtiha, bu mübarek sûrenin adı olmuştur(1).
Yirmiden fazla ismi, daha doğrusu vasfı vardır. Bu da onun pek şerefli olduğunu gösterir(2).
Diğer sûrelerin aslı, kökü, tohumu ve Kur'ân'ın hülâsası durumunda olduğundan Ümmü'l-Kur'ân, Ümmü'l-Kitâb, el-Esâs; başlı başına yeterli olduğundan el-Vâfiye, el-Kâfiye; Arş-i ilâhînin altındaki hazineden indirilip(3) kelimenin tam mânâsıyla ulvî mânâlar hazinesi olduğundan el-Kenz; namazın her rek'atinde ve daha birçok vesile ile tekrarlanan yedi ayetli bir sûre olması itibariyle es-Seb'ul-mesânî, namazda okunması vacib olduğundan Sûretu's-Salât, hastalıklara şifâ olması itibariyle eş-Şifâ, eş-Şâfiye bu sürenin isimleri arasındadır.
Tam olarak inen ilk sûre olup Mekke'de ve risaletin başlangıç döneminde nazil olmuştur(4).7 ayettir.
Bu sûreye, muhteşem Kur'ân sarayının kapısını açan hüviyeti dolayısıyla "Fâtiha" isminin ve harika Kur'ân ağacının dalları, budakları, çiçek ve meyvelerinin asıl ve kökü olması itibariyle de "Ümmü'l-Kur'ân";"Ümmü'l-Kitab" ve "el-Esâs" isimlerinin verilmesi pek münasip düşmüştür.
Sûre, harflerinin seçimi, duraklarındaki âhenk, iç musikisindeki uyum ve mânâ derinliğindeki üstünlükle tam bir hârikadır. Bu surenin ayetleri ve cümleleri hatta kelimeleri arasındaki mantıkî bağın güzelliği dikkatle takip ederek elle tutulur şekilde fark edenler için çok cazip ve çok çarpıcıdır. Bu yazıda, inci gibi incelik dizilmiş ve işlenmiş edebi nakışlar, enginleşen mânâ derinlikleri imkân nisbetinde gösterilmeye çalışılmıştır. Bazen (na'büdü'nün nun'unun elife tercihinde olduğu gibi) harf tercihlerinden doğan incelikler, ifade ettikleri mânâlar itibariyle nefes kesecek hüviyettedir.
Sırât-ı müstakim'in mâhiyetinin izahı ise, tutum ve davranış olarak bütün faaliyetlerimize ölçü getirecek seviyededir. Hidayet ve dalâletin, keza gazaba uğramanın Kur'ân'da veciz şekildeki ifadesi altında yatan gerçekler, değişik yönleri ile birer birer ele alınmıştır.
Fatiha sûresi, Kur'ân-ı Kerimin ilk süresidir. "Bir yeri veya bir şeyi açan" mânâsına gelen fâtih sıfatından isme nakledilmiştir; sonundaki tâ nakl veya mübalağa belirtir, yoksa te'nîs alâmeti değildir. Kur'ân'ın -tabir caizse- mukaddimesi durumunda olduğundan Fâtihatu'l-Kitâb veya el Fâtiha, bu mübarek sûrenin adı olmuştur(1).
Yirmiden fazla ismi, daha doğrusu vasfı vardır. Bu da onun pek şerefli olduğunu gösterir(2).
Diğer sûrelerin aslı, kökü, tohumu ve Kur'ân'ın hülâsası durumunda olduğundan Ümmü'l-Kur'ân, Ümmü'l-Kitâb, el-Esâs; başlı başına yeterli olduğundan el-Vâfiye, el-Kâfiye; Arş-i ilâhînin altındaki hazineden indirilip(3) kelimenin tam mânâsıyla ulvî mânâlar hazinesi olduğundan el-Kenz; namazın her rek'atinde ve daha birçok vesile ile tekrarlanan yedi ayetli bir sûre olması itibariyle es-Seb'ul-mesânî, namazda okunması vacib olduğundan Sûretu's-Salât, hastalıklara şifâ olması itibariyle eş-Şifâ, eş-Şâfiye bu sürenin isimleri arasındadır.
Tam olarak inen ilk sûre olup Mekke'de ve risaletin başlangıç döneminde nazil olmuştur(4).7 ayettir.