1-İlk insan Hz. Âdem’in yaratılışı
Cenab-ı Hak, ilk insan Hz. Âdem’i topraktan yarattığını, muhtelif ayetlerde beyan buyurmaktadır. Bunlardan bazıları şöyledir:
Andolsun Biz insanı kuru bir çamurdan, değişmiş cıvık balçıktan yarattık[1].
Andolsun ki Biz insanı, çamurdan süzülmüş bir hülasadan (özden) yarattık[2].
Allah Âdemi topraktan yarattı. Sonra ona 'ol' dedi ve o da oluverdi[3].
Sâd suresinden, Şeytanın da Hz. Âdem’in topraktan yaratıldığına şahitlik ettiğini anlıyoruz:
Ben ondan (Hz. Âdem'den) daha hayırlıyım. Beni ateşten yarattın. Onu ise balçıktan yarattın[4].
Bu ayet-i kerimelerden, Hz. Âdem’in yaratılışının toprakla başladığını, daha sonra bunun çamur hâlini aldığını anlıyoruz. Bu çamur da süzülerek “çamur özü” hasıl olmuş, bundan da ilk insan Hz. Âdem yaratılmıştır.
İlk insanın bu yaratılışında, günümüzdeki insanın yaratılışında olduğu gibi tedricilik vardır. Yani, nasılki günümüzde, yaklaşık dokuz ayda bir insan, yavaş yavaş anne karnında şekilleniyorsa, topraktan çamura, çamurdan balçığa, balçıktan, tın tın öten bir yapıya, oradan da bu yapının yavaş yavaş insan şekline dönüştüğünü anlamak mümkündür.
Kur’an’da Hz. Âdem’in cennette yaratıldığı ve sonra dünyaya indirildiğinden bahsediliyor mu?
Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de Hz. Âdem ile Hz. Havva’nın cennette kendilerine yasak edilen ağacın meyvelerinden yemelerinden dolayı yeryüzüne indirildiklerini şöyle beyan buyurmaktadır:
(Allah buyurdu ki): Ey Âdem! Sen ve eşin cennette yerleşip dilediğiniz yerden yeyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın. Sonra zalimlerden olursunuz.
Derken şeytan, birbirine kapalı ayıp yerlerini kendilerine göstermek için vesvese verdi ve: “Rabbiniz size bu ağacı sırf melek olursunuz veya ebedî kalanlardan olursunuz diye yasakladı”, dedi.
Ve onlara: ben gerçekten size öğüt verenlerdenim, diye yemin etti.
Böylece onları hile ile aldattı. Ağacın meyvesini tattıklarında ayıp yerleri kendilerine göründü. Ve cennet yapraklarından üzerlerine örtmeye başladılar. Rableri onlara: “Ben size o ağacı yasaklamadım mı ve şeytan size apaaçık bir düşmandır, demedim mi?” diye nida etti.
(Âdem ile eşi ) Dediler ki: "Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik, eğer bizi bağışlamaz ve bize rahmetinle muamele etmezsen muhakkak ziyana uğrayacaklardan oluruz!"
(Allah) buyurdu: Birbirinize düşman olarak inin, sizin yeryüzünde bir süreye kadar kalıp geçinmeniz gerekmektedir.
Orada yaşayacaksınız, orada öleceksiniz ve yine oradan (dirilip) çıkarılacaksınız!" dedi[22].
Demek ki Hz. Âdem ve eşi Hz. Havva cenneten dünyaya gönderilmiştir. İnsanlar burada sınırlı bir hayat yaşadıktan sonra ölmektedirler. Kur’an-ı Kerim’de, ölen bu insanların tekrar diriltilip hesaba çekilecekleri, Allah’ın emir ve yasaklarına uyanların cennetle mükafatlandırılacağı, uymayanların da cehennemle cezalandırılacağı geniş şekilde beyan edilmektedir.
Kaynak: sorularlaislamiyet
Cenab-ı Hak, ilk insan Hz. Âdem’i topraktan yarattığını, muhtelif ayetlerde beyan buyurmaktadır. Bunlardan bazıları şöyledir:
Andolsun Biz insanı kuru bir çamurdan, değişmiş cıvık balçıktan yarattık[1].
Andolsun ki Biz insanı, çamurdan süzülmüş bir hülasadan (özden) yarattık[2].
Allah Âdemi topraktan yarattı. Sonra ona 'ol' dedi ve o da oluverdi[3].
Sâd suresinden, Şeytanın da Hz. Âdem’in topraktan yaratıldığına şahitlik ettiğini anlıyoruz:
Ben ondan (Hz. Âdem'den) daha hayırlıyım. Beni ateşten yarattın. Onu ise balçıktan yarattın[4].
Bu ayet-i kerimelerden, Hz. Âdem’in yaratılışının toprakla başladığını, daha sonra bunun çamur hâlini aldığını anlıyoruz. Bu çamur da süzülerek “çamur özü” hasıl olmuş, bundan da ilk insan Hz. Âdem yaratılmıştır.
İlk insanın bu yaratılışında, günümüzdeki insanın yaratılışında olduğu gibi tedricilik vardır. Yani, nasılki günümüzde, yaklaşık dokuz ayda bir insan, yavaş yavaş anne karnında şekilleniyorsa, topraktan çamura, çamurdan balçığa, balçıktan, tın tın öten bir yapıya, oradan da bu yapının yavaş yavaş insan şekline dönüştüğünü anlamak mümkündür.
Kur’an’da Hz. Âdem’in cennette yaratıldığı ve sonra dünyaya indirildiğinden bahsediliyor mu?
Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de Hz. Âdem ile Hz. Havva’nın cennette kendilerine yasak edilen ağacın meyvelerinden yemelerinden dolayı yeryüzüne indirildiklerini şöyle beyan buyurmaktadır:
(Allah buyurdu ki): Ey Âdem! Sen ve eşin cennette yerleşip dilediğiniz yerden yeyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın. Sonra zalimlerden olursunuz.
Derken şeytan, birbirine kapalı ayıp yerlerini kendilerine göstermek için vesvese verdi ve: “Rabbiniz size bu ağacı sırf melek olursunuz veya ebedî kalanlardan olursunuz diye yasakladı”, dedi.
Ve onlara: ben gerçekten size öğüt verenlerdenim, diye yemin etti.
Böylece onları hile ile aldattı. Ağacın meyvesini tattıklarında ayıp yerleri kendilerine göründü. Ve cennet yapraklarından üzerlerine örtmeye başladılar. Rableri onlara: “Ben size o ağacı yasaklamadım mı ve şeytan size apaaçık bir düşmandır, demedim mi?” diye nida etti.
(Âdem ile eşi ) Dediler ki: "Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik, eğer bizi bağışlamaz ve bize rahmetinle muamele etmezsen muhakkak ziyana uğrayacaklardan oluruz!"
(Allah) buyurdu: Birbirinize düşman olarak inin, sizin yeryüzünde bir süreye kadar kalıp geçinmeniz gerekmektedir.
Orada yaşayacaksınız, orada öleceksiniz ve yine oradan (dirilip) çıkarılacaksınız!" dedi[22].
Demek ki Hz. Âdem ve eşi Hz. Havva cenneten dünyaya gönderilmiştir. İnsanlar burada sınırlı bir hayat yaşadıktan sonra ölmektedirler. Kur’an-ı Kerim’de, ölen bu insanların tekrar diriltilip hesaba çekilecekleri, Allah’ın emir ve yasaklarına uyanların cennetle mükafatlandırılacağı, uymayanların da cehennemle cezalandırılacağı geniş şekilde beyan edilmektedir.
Kaynak: sorularlaislamiyet