Erdoğan'ı desteklemek vaciptir, farzdır, dinimizin icabıdır!!!

Hakperest

Kıdemli Üye
Katılım
13 May 2013
Mesajlar
10,139
Tepkime puanı
3,185
Puanları
113
Konum
:::::YerKüre:::::
akp iktidardan inmeseydi, çözüm süreci denilen, ihanet devam edermiydi....

çözüm süreci ihanet değildir
aslında çözüm süreci hala devam etmektedir

savaşılan kürtler değil
pkk ve yardakçılarıdır
bu yardakçıların en tehlikelisi de paralel
ve batı kuklalarıdır

kimisini inlerinden çıkaracağız
kiminin inini de başlarına yıkacağız
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
çözüm süreci ihanet değildir
aslında çözüm süreci hala devam etmektedir

savaşılan kürtler değil
pkk ve yardakçılarıdır
bu yardakçıların en tehlikelisi de paralel
ve batı kuklalarıdır

kimisini inlerinden çıkaracağız
kiminin inini de başlarına yıkacağız

bu dediğin süreç, neden hdpkk ile yapıldı o vakit...
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul


AGD'NİN ÇÖZÜM SÜRECİ önerilerinden bazıları buyurun er meydanına:)İhanet görmeyenler altına imza atabilir.

Anadil yaşamın her alanında kullanılabilen en temel haktır. Bu hakkın kullanılması ülkede birçok dilin daha küçük yaşta öğrenilmesine ve dünyaya rahatlıkla açılabilen nesillerin oluşmasına sebep olacaktır. Çünkü farklı dillerde konuşan topluluklar arasında en temel ekonomik ilişkiler dil öğrenimini doğallaştırır ve kolaylaştırır.

.İnanç ve düşünce özgürlüğü önündeki engeller kaldırılmalıdır.
a-İnsanlar inandıklarını ifade edebilmelidirler.
b-İnsanlar inandıklarını kısıtlama olmaksızın öğrenebilmelidirler.
c-İnsanlar inandıkları değerler etrafında örgütlenebilmelidirler.
d-İnsanlar inandıklarını yaşaya bilmelidirler.


. Kürtleri Türkleştirme, Alevileri Sünnileştirme, Sünnileri Hanefileştirme, Hanefiliği de resmi ideolojiye uyumlu hale getirme gibi mekanizma değil özgürleşerek bir arada yaşama şeklinde bir mekanizma işletilmelidir.

.Bölgede yaşayan gayrimüslim unsurların tüm temel hak ve özgürlükleri teminat altına alınmalıdır.
.Geçmişte yaşanmış mağduriyetlerin tamamı giderilmeli, bunun yanında insanların tamamına da temiz bir sayfa, yeni bir başlangıç imkânı verilmelidir.

.Her türlü özerklik ve yerinden yönetim, her özerk bölgenin ve yerinden yönetimin ırkçı emperyalizmin tasallutuna karşı, zayıflıktan ötürü, mecburiyetten de olsa, iş birliği yapmak içerisinde olması ile bir anlam ifade eder. Yoksa daha büyük baskı ve tahakkümün altında insanların kapitalist sistemde Kürtçe, Arapça, Farsça ya da başka bir dilde konuşan asgari ücretli köleler haline getirilmesi ile sonuçlanır.i
şu anki sistem ile eğitim ve öğretim ile devlet okullarında anadilde eğitim, ihanettir, ülkeyi bölmektir... daha ilerisi, aleviler sunnileştirilmedir...
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,397
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
bu dediğin süreç, neden hdpkk ile yapıldı o vakit...
Kim olmalıydı peki?Çözüm sürecinde muhattap chp mi,mhp mi ,milli görüş mü,.O bölgede kim var?Sırrı Süreyya açıkladı .Bu da sizin açıkladığınız .
asgari ücretlAGD'NİNÇÖZÜM SÜRECİNE İLİŞKİN 15 MADDELİK TEKLİFİ1-Öncelikle insanların temel hak ve özgürlüklerini teminat altına alan, bölge ya da etnisite merkezli değil mutlak adalet merkezli, hakkı üstün tutan, inançların gereğini yaşamaya imkân veren, dünyanın her yerinde bir anlam ifade eden kısa ve net bir anayasa hazırlanmalıdır. Anayasa da temel prensip kendin için istediğini diğerleri için de istemek, kendin için istemediğini diğerleri için de istememek olmalıdır.
2-Bölgedeki tüm gruplar öncelikle faize dayalı küresel sömürü sisteminin, enerji kaynaklarını ve enerji nakil yollarını kontrol eden küresel sömürü sisteminin tasallutundan kurtulmanın gayreti içerisinde olmalıdır. Bunun en önemli aşaması çatışma ortamının son bulması ve sürdürülebilir diyaloglar için çaba sarf etmektir.
3-Anadil yaşamın her alanında kullanılabilen en temel haktır. Bu hakkın kullanılması ülkede birçok dilin daha küçük yaşta öğrenilmesine ve dünyaya rahatlıkla açılabilen nesillerin oluşmasına sebep olacaktır. Çünkü farklı dillerde konuşan topluluklar arasında en temel ekonomik ilişkiler dil öğrenimini doğallaştırır ve kolaylaştırır.
4-İnanç ve düşünce özgürlüğü önündeki engeller kaldırılmalıdır.
a-İnsanlar inandıklarını ifade edebilmelidirler.
b-İnsanlar inandıklarını kısıtlama olmaksızın öğrenebilmelidirler.
c-İnsanlar inandıkları değerler etrafında örgütlenebilmelidirler.
d-İnsanlar inandıklarını yaşaya bilmelidirler.
e-İbadet etme hakkı en temel haktır.
Baskı, tahakküm, işkence ve her türlü dayatmaya karşı inanç özgürlüğü koruma altına alınmalıdır. Ahlak ve maneviyatı önceleyen bir eğitim sistemine geçilmelidir. Medreselerin birleştirici ve kucaklayıcı fonksiyonun icra edebilmesinin önündeki engeller kaldırılmalıdır. Üniversite–Medrese işbirliği tesis edilmelidir. Mesleki eğitim lise yıllarında verilmeli, lise mezunları iş bulabilmeli, üniversite bilim ve düşünce üreten kuruluşlar haline dönüştürülmelidir. Bir ırkı ya da bir mezhebi ayrıcalıklı gören süreç eğitim değil dayatmadır. Aynı şekilde kişilerin ırklarını ya da mezheplerini dikkate almayan bir süreç de eğitim değil dayatmadır. Kuran alfabesi öğretimi, Kuran alfabesi ile ana dilde yazabilmenin eğitimi her sınıfta ve seviyede olmalıdır. Anadilde eğitimin yanında Arapça, Farsça gibi bölgenin diğer dillerinin eğitimi de seçmeli olarak verilmelidir.
5- Kürtleri Türkleştirme, Alevileri Sünnileştirme, Sünnileri Hanefileştirme, Hanefiliği de resmi ideolojiye uyumlu hale getirme gibi mekanizma değil özgürleşerek bir arada yaşama şeklinde bir mekanizma işletilmelidir.
6-Bölgede köylerin boşaltılması insanın topraksızlaşmasına ve toprağın insansızlaşmasına yol açmıştır. Tarım ve hayvancılığı bitme noktasına getirmiştir. İşsizliği ve göçü artırmıştır. Köye dönüş, tarım ve hayvancılık desteklenmelidir. Yabancı yetiştiricilere karşı bölge üreticisi korunmalıdır.
7- Faize dayalı bankacılık sistemin bölgeye yerleşmesinin önüne geçilmelidir. İnsanların otomobil ve konut kredisi yolu ile geleceklerini ipotek vermek durumunda kalmaları da bir sömürüdür.
8-Asgari ücretin açlık sınırının altında olması tüm ülke için bir emek sömürüsüdür.
9- Ülke genelinde üretime yönelik bir yatırımın yapılmamasının sıkıntısı bölgede de hissedilmektedir. Bölgenin olimpik havuzlara, stadyumlara, kültür saraylarına, gençlik merkezlerine ihtiyacı olabilir ama bunları çok önemli yatırımlar addedip, üretime yönelik bir yatırım yapılmamasının adına sömürge tipi kalkınma denilir. Mutlaka bölgede sanayi yatırımları, tarım ve hayvancılık ürünlerinin değerlendirildiği yatırımlar yapılmalıdır.
10-Bölgenin yeraltı kaynakları küresel sömürü sisteminin çıkarları doğrultusunda değil başta bölgede yaşayan insanlar olmak üzere tüm insanlığın hayrına olacak şekilde kullanılmalıdır.
11-Fırat ve Dicle'nin suyu, bölgenin diğer tatlı su kaynakları küresel sömürü sisteminin tasallutundan kurtarılmalıdır. Su yine başta bölgede yaşayan insanlar olmak üzere tüm insanlığın hayrına olacak şekilde kullanılmalıdır.
12-Sosyal devlet olmanın yolu kaçak elektriğe göz yummak, kömür dağıtmak, makarna dağıtmak değil, elbette yoksulu, yoksunu gözetmekle birlikte insanlara istihdam sahaları, iş alanları açmaktan geçer.
13-Bölgede yaşayan gayrimüslim unsurların tüm temel hak ve özgürlükleri teminat altına alınmalıdır.
14-Geçmişte yaşanmış mağduriyetlerin tamamı giderilmeli, bunun yanında insanların tamamına da temiz bir sayfa, yeni bir başlangıç imkânı verilmelidir.

15-Her türlü özerklik ve yerinden yönetim, her özerk bölgenin ve yerinden yönetimin ırkçı emperyalizmin tasallutuna karşı, zayıflıktan ötürü, mecburiyetten de olsa, iş birliği yapmak içerisinde olması ile bir anlam ifade eder. Yoksa daha büyük baskı ve tahakkümün altında insanların kapitalist sistemde Kürtçe, Arapça, Farsça ya da başka bir dilde konuşan asgari ücretli köleler haline getirilmesi ile sonuçlanır.i köleler haline getirilmesi ile sonuçlanır.
ÇÖZÜM SÜRECİNDEN ANLAŞILAN 10 MADDEHDP heyeti adına konuşan Sırrı Süreyya Önder, sürece ilişkin Hükümetle ortak aldıkları şu maddeleri sıraladı:
1. Demokratik siyaset tanımı ve içeriği
2. Demokratik çözümün ulusal ve yerel boyutlarının tanımlanması
3. Özgür vatandaşlığın, yasal ve demokratik güvenceleri
4. Demokratik siyasetin devlet ve toplumla ilişkisi ve bunun kurumsallaşmasına yönelik başlıklar
5. Çözüm sürecinin sosyo ekonomik boyutları
6. Çözüm sürecinde demokrasi güvenlik ilişkisinin, kamu düzenini ve özgürlükleri koruyacak şekilde ele alınması
7. Kadın, kültür ve ekolojik sorunların yasal çözümleri ve güvenceleri
8. Kimlik kavramı, tanımı ve tanımlanmasına dönük çoğulcu demokratik anlayışın geliştirilmesi
9. Demokratik cumhuriyet, ortak vatan ve milletin demokratik ölçütlerle tanımlanması, çoğulcu demokratik sistem içerisinde yasal ve anayasal güvencelere kavuşturulması
10. Bütün bu demokratik hamle ve dönüşümleri içselleştirmeyi hedefleyen yeni bir anayasa
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,397
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
Ben de senin gibi düşünüyorum. Olur olmaz ayrı mesele.

AGD NİN çözüm önerisi .Ben bir şey söylemiyorum.


5- Kürtleri Türkleştirme, Alevileri Sünnileştirme, Sünnileri Hanefileştirme, Hanefiliği de resmi ideolojiye uyumlu hale getirme gibi mekanizma değil özgürleşerek bir arada yaşama şeklinde bir mekanizma işletilmelidir.
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,681
Tepkime puanı
367
Puanları
83
Pkk'dan izin alarak Nur/Cudi mahallelerini ziyaret eden Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Hdp/Dbp'yi de ziyaret etti. Ancak Hüda-par'ı es geçti! CnnTürk ekranlarında "türkiye'deki felaketin sorumlusu akparti'dir" diyen Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Pkk'yı aklama yolunu seçti. Ahh Necmeddin Erbakan Hocam, Muhsin Başkanım.... Kemikleriniz sızlıyor!
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Sözü uzatmadan:

Allah teala, milletimize zaman zaman Müslüman idareyi nasip ediyor. Ençok hizmet edeni, en çok serbestlik sağlayanı da Ak parti olmuştur.

Hatalar, aldanmalar, başaramadıkları, noksan elbette olacaktır.

Tamamı elde edilemeyenin tamamını bırakmak akıl işi değil. Allah, şükretmeyenlerin nimetini azaltır. Allah, nankörleri sevmez.

Müslümanlar, aklımıza başımıza alıp küfran-ı nimet olmayalım ve 1 Kasım'da hepimiz AK partiyi destekleyelim. Parti parti, fikir fikir parçalanmayı bırakalım artık.

Aksi halde bugünlerimizi ararız. Yılı yıldan iyi beklerken, günü günden kötü buluruz. Tercübemiz, yaşımız, hislerimiz, duyduklarımız bunu söylüyor.

Fi emanillah.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
İşte politkada bir insan manyaklaşırsa böyle ucube ve eksantrik laflar etmeye başlar! Bundan önce de psikiyatriden raporlu Kadir Mısıroğlu böyle bir laf etmişti ! Çok daha önce Milli Görüş Partilerinin doğal ldieri de benzer laflar ediyordu! Bunların ne dediğinden haberleri dahi yok azizim yok !
Politika sarhoşu bunlar !
 
Katılım
14 Eki 2006
Mesajlar
1,777
Tepkime puanı
67
Puanları
0
bu seçim siyaseti aşmıştır

Evet doğru tesbit.. meseleyi sadece siyaset olarak görenler futbol maçı izlediğini zannedenler için bir partinin fanatik taraftarından südur etmiş maksadını aşan cümleler olabilir fakat meselenin ehemmiyetini anlayabilenler için teşbih te hata olmasın bir şeyhülislam ın fetvasi hükmünde görülmesi gereken bir hadise..
 

talib

Kıdemli Üye
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
21,906
Tepkime puanı
1,076
Puanları
0
Konum
İstanbul
Müslümanım diyen, müslüman çoğunluğun olduğu yerde olur. Ha ben CHP'liler ile HDP ile aynı taraftarım diyen de olabilir.

<Mûsâ, “Ey Rabbim! Dileseydin onları da beni de bundan önce helâk ederdin. Şimdi içimizden birtakım beyinsizlerin işledikleri günah sebebiyle bizi helâk mı edeceksin? Bu, sırf senin bir imtihanındır. Onunla dilediğin kimseyi saptırırsın, dilediğini de doğruya iletirsin. Sen, bizim velimizsin. Artık bizi bağışla ve bize acı. Sen, bağışlayanların en hayırlısısın” dedi.>
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
"Bir de Musa tayin ettiğimiz vakitte huzurumuzda bulunmak üzere kavminden yetmiş er seçmişti. Ne zaman ki bunları o sarsıntı yakaladı. Musa dedi ki: «Rabbim, dileseydin bunları ve beni daha önce helak ederdin. Şimdi bizi, içimizdeki o beyinsizlerin yaptıkları yüzünden helak mı edeceksin? O da sırf Senin imtihanın; Sen bununla dilediğini sapıklığa bırakır, dilediğine hidayet kılarsın! Bizim velimiz Sensin; artık bizi bağışla, bize merhamet eyle; bağışlayanların en hayırlısı Sensin!" Araf /155
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
"Kuşkusuz biz ona yolu gösterdik; ister şükredici olsun, ister nankör." 76/3
 

levent48

Kıdemli Üye
Katılım
12 Şub 2012
Mesajlar
3,518
Tepkime puanı
142
Puanları
0
Tabakalanmış fare derisinde namaz kılmak caiz midir?

Tartışma Moğollar gelirken Horasan alimlerinin tartışmasına benziyor.

Arkadaşlar bir an için olay Norveç'te yaşanıyor hissine kapıldım...Ya hu ortalık patlamak üzere...

Rusya Suriye'ye çöktü sonu NATO ile savaş...Ne kadar "anlaştılar" denilse de kafirin anlaşması temmuzda kar yağması gibidir buhar olur.Hitler'le anlaşma yaptılar üç ay sonra II dünya savaşı patladı...

Seçim konusu artık siyasetten çıkmış milletin ve ümmetin güvenlik meselesi olmuştur...

Herkesin saçmalama hakkı var ama bu sefer saçmalamanın bedeli çok ağır olacak haberiniz olsun...

II.Abdülhamit'i indirenler sonradan çok zırladılar ama akibetleri hüsran oldu...Bedeli 100 yıldır hem millet hem ümmet ödeyegeldi...

Bu seçim millete ikinci şanstır...İyi kullanmak lazım.

Eni sonu bir savaş yaşayacağız...Bu savaşı İsmet Paşa gibi Lozan müzakerelerini Haham Haim Naum'a(Koç'un ve Aydın Doğan'ın dedesidir) teslim edecek derecede gafil idarecilerle mi yoksa milli kadrolarla mı göğüsleyeceğiz...İşte oylayacağımız mesele budur...
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,397
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
İçimizdeki adamlar hala Türkiye 'nin Suriye politikasından bahsediyor!
İran ın Suriye de kaybettiği askerin belki onda birini biz kendi topraklarımızda kaybettik.Hala şehit cenazeleri sevicileri ortalığı kızıştırıyor!

Abd,Rusya,İran her gün ölen askerlerinin yaygarasını sosyal medyada nasıl yaptıklarına ibretle şahit oluyoruz:confused1:Şaka bir yana ölenlerin esamesi okunmuyor.Gel gör ki Türkiye deki vaziyet ortada!

Bu coğrafyada toz pembe hayalleri olanlar varsa ,kusura bakmasınlar da artık çölün ortasındaki deve kuşu taklidi yapmaktan vazgeçsinler!Ütopyalarını bir zahmet bir başka bahara ertelesinler.

Ülke içinde senin muhafazakar düşüncenin karşısında kemik bir %35-40 arası kitle varken hala %1 leri veli nimetten sayan zihniyet ,armudun sapı üzümün çöpü ile uğraşıyor.Kendini muhafazakar gören toplum bile kendi içinde parçalara ayrışmış vaziyette.İktidardaki muhafazakarları desteklemeyince ,iktidar partisi parçalanırsa zannediyorlar mı ki tekrar dirilecekler?


Oy vermeyen muhafazakar gidiyor MUHAMMED MURSİ için ,RABİA MEYDANI için göz yaşı döküyor.Gazetelerinde her gün destek bildirisi yayınlıyor,sosyal medya da ,sokaklarda protesto etmeye uğraşıyor!Sen oy vermemeye devam et sonra kendin ,sevdiklerin içinde bol bol gözyaşı dökecek vaktin olur elbet!Madem Türkiye de o hale gelsin diye bekliyorsun.O zaman Mısır ın neden o hale geldiğini daha iyi anlarsın..........
 
Üst