Aşk Şairi
Kıdemli Üye
Başbakan Erdoğan, Arap Bankalar Birliği tarafından ‘Yılın Lideri Ödülü’ne layık görüldü. Erdoğan törendeki konuşmasında vizelerin kaldırıldığı ülkelere ‘Biz de kendi aramızda Schengen’i kuralım’ çağrısı yaptı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, çalışma ziyareti gerçekleştirdiği Lübnan’da Arap Bankalar Birliği tarafından ‘2010 Liderlik Ödülü’ verildi. Törende konuşan Başbakan Erdoğan, Arap dünyasına “Biz niye kendi aramızda Schengen vizesinin benzerini yapamıyoruz? Nedir bu anlamsızlık, nedir bu korku?” diye seslendi. Konuşmasına Mevlana’nın tüm insanlığı kucaklayan hoşgörü anlayışının sınırları aştığını belirterek başlayan Erdoğan, farklı mekanlarda ve farklı zamanlarda yaşayan Lübnan’ın efsanevi şairi Halil Cibran ile Mevlana’nın farklı kelimelerle de olsa aynı şeyleri söylediğini hatırlattı.
BOŞVERİN, GELİN ÜZÜM YİYELİM
Erdoğan “Mevlana’nın anlattığı bir başka anlamlı kıssayı da burada hatırlatmak isterim. Bir Türk, bir Farisi ve bir Arap yola çıkıyorlar. Her üçünün de canı üzüm çekiyor. Farisi, ‘Ben engür isterim’ diyor. Arap, ‘Hayır, ıneb alalım’ diyor. Türk ise ‘boşverin bunları, üzüm alıp yiyelim’ diyor ve aralarında tartışıyorlar. Oysa her üçü de farklı dillerde aynı şeyi istiyorlar. Bu geniş coğrafyada, bu yeryüzü parçasında, bizler farklı dilleri konuşuyor olabiliriz. Farklı dilleri konuşuyor olsak da unutmayınız ki bizim tarihimiz bir, kültürümüz bir, değerlerimiz bir ve en önemlisi de hissiyatımız bir” dedi.
Erdoğan son dönemde Türkiye’nin arka arkaya Suriye, Lübnan, Libya ve Ürdün ile vizeleri karşılıklı olarak kaldırdıklarını anımsatarak, “Hiç bir şey kaybetmedik. Hiç bir zararını görmedik. Hiç bir mahsurla karşılaşmadık. Tam tersine, aramızdaki bu vizelerin ne kadar anlamsız olduğunu, vizeleri kaldırınca çok daha net bir şekilde gördük” diye konuştu. Erdoğan “Biz vizeleri kaldırmadık, halklarımız arasındaki yüz yıllık hasreti kaldırdık. Halklarımız kucaklaşıyor” dedi. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnsanlar akın akın birbirlerini ziyaret ediyor.İşadamlarımız serbestçe gidip geliyor, işbirliği imkanlarını geliştiriyor. Sadece bir ülke değil, bütün bir bölge, bütün bir bölgenin insanları hep birlikte kazanıyor, hep birlikte bu yeni dönemden istifade ediyor. AB ‘Schengen’ diyor. Peki biz niye kendi aramızda bir benzerini rahatlıkla yapamıyoruz? Nedir bu anlamsızlık nedir, bu korku, nedir bu çekince? Bunu anlamak mümkün değil. Şimdi bütün bunlardan kimse gocunmasın, rahatsızlık duymasın. Hiç kimse, bu yakınlaşmayı, bu kucaklaşmayı, bu hasret gidermeyi farklı yerlere çekmeye kalkışmasın.” • AJANSLAR
Sıcak paraya kontrol olmazsa sonra siz kontrole girersiniz
Erdoğan, Lübnan’daki konuşmasında sıcak paraya önlem sinyali de verdi. Erdoğan “2008 yılı küresel finansal krizinin ana merkezi bankacılık ve finans sektörü. Bu açıdan, Türk bankacılık sektörünün güçlü sermaye yapısı, düşük kredi, kur ve likidite riski, krizin ekonomi üzerindeki olumsuz yansımalarını sınırlandırdı. Sıcak para akışını kontrol altına almak şart. Yani bunu kontrol dışı tutarsanız ondan sonra siz kontrole girersiniz. Sizin durumunuz daha felaket olur” dedi. Hükümetin faiz politikasını da anlatan Erdoğan ‘’Enflasyon faizin sebebi değildir. Tam aksine faiz enflasyonun sebebidir. Faizi ne kadar yükseltirseniz enflasyonu o kadar artırırsınız. Faizi ne kadar aşağı çekerseniz enflasyonu da o kadar aşağı düşürürsünüz. Şimdi biz bunun neticelerini alıyoruz” dedi.
Seçim ekonomisi yok
Önceki gün kredi derecelendirme kuruluşlarından Fitch’in Türkiye’nin görünümünü yükselttiğini hatırlatan Erdoğan şunları söyledi: “Devamlı bir yükseliş var. Niye? Mali disiplinden taviz yok, veremeyiz. Başbakanlığım döneminde 5 seçim geçirdik. Hiçbir zaman seçim ekonomisi uygulamadık, uygulamayız. Niye? Çünkü seçim ekonomisini uyguladığımız zaman, bu halkıma zulmetmektir. Şimdi bakıyorum bazıları çıkıyor, ‘Biz şu kadar vereceğiz, öğretmene şu kadar, emekliye bu kadar vereceğiz.’ Dürüst ol, dürüst. Her zaman siyasetin de dürüst olanını yapacaksın. Yoksa altında sadece sen ezilmezsin, halkı da ezersin.’’
Türk bankaların performansı ödül getirdi
Türk bankaların performansı ve krizdeki öngörüsü Erdoğan’a “2010 Liderlik Öngörü Ödülü” getirdi. Erdoğan, Arap Bankalar Birliği tarafından ‘Yılın Lideri’ ödülüne layık görüldü. Ödül törenine Lübnan Başbakanı Saad Hariri’nin yanı sıra devlet erkanı, banka yöneticileri ve çok sayıda davetli katıldı. Erdoğan ödülü Arap Bankalar Birliği Başkanı Adnan Yunus’un elinden aldı.
Dalga geçenler şimdi hak veriyor
Erdoğan 8 yıl boyunca ekonomide çok köklü yapısal reformlar gerçekleştirdiklerini ifade etti. Erdoğan “Kriz başladığı zaman bu kardeşinizin bir ifadesi oldu. ‘Küresel finans krizi Türkiye’yi teğet geçecektir’ dedim. O zaman finans sektörü olsun, reel sektör olsun adeta bu ifademle dalga geçtiler. Şimdi teğet geçtiği ortaya çıkınca ‘Başbakan haklı çıktı’ demeye başladılar” diye konuştu.
Birlikte Sayda’da hastane açtılar
Başbakan Erdoğan, Lübnan’daki temasları sırasında Sayda’da Türkiye tarafından yapılan Travma ve Rehabilitasyon Merkezi’nin açılışını yaptı. Erdoğan, açılışta yaptığı konuşmada Arapça ifadeler de kullandı. Lübnan Başbakanı Saad Hariri’nin de katıldığı törende Erdoğan, kendisini izleyen coşkulu kalabalığa “Sayda güzel, Türk hastanesi güzel” anlamında Arapça olarak “Sayda tayyib, el musteşfa el Turki tayyib” dedi. Erdoğan, Türkiye’nin Lübnan’da şu ana kadar 55 okul açtığını ve 15 okul için de çalışmaların sürdüğünü bildirdi. Erdoğan, “Lübnan’ın yeniden inşası konusunda görevlerimizi biliyor ev adımlarımızı ona göre atıyoruz. Biz biriz, beraberiz, bu birliği ve beraberliğimiz bozmak isteyenler asla fırsat vermemeliyiz” dedi.
Lübnan’la serbest ticaret dönemi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Lübnan’a gerçekleştirdiği çalışma ziyaretinde, Türkiye ile Lübnan arasında ortaklık anlaşması imzalandı. İki ülke arasında bir ‘Serbest Ticaret Alanı’ oluşturulmasını öngören ortaklık anlaşmasına, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ile Lübnan Ekonomi ve Ticaret Bakanı Muhammed Safadi imza attı. Başbakan Erdoğan ile Lübnan Başbakan Saad Hariri’nin gözetiminde imzalanan anlaşma kapsamında ayrıca ‘Ortaklık Konseyi ve Ortaklık Komitesi’ oluşturuldu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, çalışma ziyareti gerçekleştirdiği Lübnan’da Arap Bankalar Birliği tarafından ‘2010 Liderlik Ödülü’ verildi. Törende konuşan Başbakan Erdoğan, Arap dünyasına “Biz niye kendi aramızda Schengen vizesinin benzerini yapamıyoruz? Nedir bu anlamsızlık, nedir bu korku?” diye seslendi. Konuşmasına Mevlana’nın tüm insanlığı kucaklayan hoşgörü anlayışının sınırları aştığını belirterek başlayan Erdoğan, farklı mekanlarda ve farklı zamanlarda yaşayan Lübnan’ın efsanevi şairi Halil Cibran ile Mevlana’nın farklı kelimelerle de olsa aynı şeyleri söylediğini hatırlattı.
BOŞVERİN, GELİN ÜZÜM YİYELİM
Erdoğan “Mevlana’nın anlattığı bir başka anlamlı kıssayı da burada hatırlatmak isterim. Bir Türk, bir Farisi ve bir Arap yola çıkıyorlar. Her üçünün de canı üzüm çekiyor. Farisi, ‘Ben engür isterim’ diyor. Arap, ‘Hayır, ıneb alalım’ diyor. Türk ise ‘boşverin bunları, üzüm alıp yiyelim’ diyor ve aralarında tartışıyorlar. Oysa her üçü de farklı dillerde aynı şeyi istiyorlar. Bu geniş coğrafyada, bu yeryüzü parçasında, bizler farklı dilleri konuşuyor olabiliriz. Farklı dilleri konuşuyor olsak da unutmayınız ki bizim tarihimiz bir, kültürümüz bir, değerlerimiz bir ve en önemlisi de hissiyatımız bir” dedi.
Erdoğan son dönemde Türkiye’nin arka arkaya Suriye, Lübnan, Libya ve Ürdün ile vizeleri karşılıklı olarak kaldırdıklarını anımsatarak, “Hiç bir şey kaybetmedik. Hiç bir zararını görmedik. Hiç bir mahsurla karşılaşmadık. Tam tersine, aramızdaki bu vizelerin ne kadar anlamsız olduğunu, vizeleri kaldırınca çok daha net bir şekilde gördük” diye konuştu. Erdoğan “Biz vizeleri kaldırmadık, halklarımız arasındaki yüz yıllık hasreti kaldırdık. Halklarımız kucaklaşıyor” dedi. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnsanlar akın akın birbirlerini ziyaret ediyor.İşadamlarımız serbestçe gidip geliyor, işbirliği imkanlarını geliştiriyor. Sadece bir ülke değil, bütün bir bölge, bütün bir bölgenin insanları hep birlikte kazanıyor, hep birlikte bu yeni dönemden istifade ediyor. AB ‘Schengen’ diyor. Peki biz niye kendi aramızda bir benzerini rahatlıkla yapamıyoruz? Nedir bu anlamsızlık nedir, bu korku, nedir bu çekince? Bunu anlamak mümkün değil. Şimdi bütün bunlardan kimse gocunmasın, rahatsızlık duymasın. Hiç kimse, bu yakınlaşmayı, bu kucaklaşmayı, bu hasret gidermeyi farklı yerlere çekmeye kalkışmasın.” • AJANSLAR
Sıcak paraya kontrol olmazsa sonra siz kontrole girersiniz
Erdoğan, Lübnan’daki konuşmasında sıcak paraya önlem sinyali de verdi. Erdoğan “2008 yılı küresel finansal krizinin ana merkezi bankacılık ve finans sektörü. Bu açıdan, Türk bankacılık sektörünün güçlü sermaye yapısı, düşük kredi, kur ve likidite riski, krizin ekonomi üzerindeki olumsuz yansımalarını sınırlandırdı. Sıcak para akışını kontrol altına almak şart. Yani bunu kontrol dışı tutarsanız ondan sonra siz kontrole girersiniz. Sizin durumunuz daha felaket olur” dedi. Hükümetin faiz politikasını da anlatan Erdoğan ‘’Enflasyon faizin sebebi değildir. Tam aksine faiz enflasyonun sebebidir. Faizi ne kadar yükseltirseniz enflasyonu o kadar artırırsınız. Faizi ne kadar aşağı çekerseniz enflasyonu da o kadar aşağı düşürürsünüz. Şimdi biz bunun neticelerini alıyoruz” dedi.
Seçim ekonomisi yok
Önceki gün kredi derecelendirme kuruluşlarından Fitch’in Türkiye’nin görünümünü yükselttiğini hatırlatan Erdoğan şunları söyledi: “Devamlı bir yükseliş var. Niye? Mali disiplinden taviz yok, veremeyiz. Başbakanlığım döneminde 5 seçim geçirdik. Hiçbir zaman seçim ekonomisi uygulamadık, uygulamayız. Niye? Çünkü seçim ekonomisini uyguladığımız zaman, bu halkıma zulmetmektir. Şimdi bakıyorum bazıları çıkıyor, ‘Biz şu kadar vereceğiz, öğretmene şu kadar, emekliye bu kadar vereceğiz.’ Dürüst ol, dürüst. Her zaman siyasetin de dürüst olanını yapacaksın. Yoksa altında sadece sen ezilmezsin, halkı da ezersin.’’
Türk bankaların performansı ödül getirdi
Türk bankaların performansı ve krizdeki öngörüsü Erdoğan’a “2010 Liderlik Öngörü Ödülü” getirdi. Erdoğan, Arap Bankalar Birliği tarafından ‘Yılın Lideri’ ödülüne layık görüldü. Ödül törenine Lübnan Başbakanı Saad Hariri’nin yanı sıra devlet erkanı, banka yöneticileri ve çok sayıda davetli katıldı. Erdoğan ödülü Arap Bankalar Birliği Başkanı Adnan Yunus’un elinden aldı.
Dalga geçenler şimdi hak veriyor
Erdoğan 8 yıl boyunca ekonomide çok köklü yapısal reformlar gerçekleştirdiklerini ifade etti. Erdoğan “Kriz başladığı zaman bu kardeşinizin bir ifadesi oldu. ‘Küresel finans krizi Türkiye’yi teğet geçecektir’ dedim. O zaman finans sektörü olsun, reel sektör olsun adeta bu ifademle dalga geçtiler. Şimdi teğet geçtiği ortaya çıkınca ‘Başbakan haklı çıktı’ demeye başladılar” diye konuştu.
Birlikte Sayda’da hastane açtılar
Başbakan Erdoğan, Lübnan’daki temasları sırasında Sayda’da Türkiye tarafından yapılan Travma ve Rehabilitasyon Merkezi’nin açılışını yaptı. Erdoğan, açılışta yaptığı konuşmada Arapça ifadeler de kullandı. Lübnan Başbakanı Saad Hariri’nin de katıldığı törende Erdoğan, kendisini izleyen coşkulu kalabalığa “Sayda güzel, Türk hastanesi güzel” anlamında Arapça olarak “Sayda tayyib, el musteşfa el Turki tayyib” dedi. Erdoğan, Türkiye’nin Lübnan’da şu ana kadar 55 okul açtığını ve 15 okul için de çalışmaların sürdüğünü bildirdi. Erdoğan, “Lübnan’ın yeniden inşası konusunda görevlerimizi biliyor ev adımlarımızı ona göre atıyoruz. Biz biriz, beraberiz, bu birliği ve beraberliğimiz bozmak isteyenler asla fırsat vermemeliyiz” dedi.
Lübnan’la serbest ticaret dönemi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Lübnan’a gerçekleştirdiği çalışma ziyaretinde, Türkiye ile Lübnan arasında ortaklık anlaşması imzalandı. İki ülke arasında bir ‘Serbest Ticaret Alanı’ oluşturulmasını öngören ortaklık anlaşmasına, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ile Lübnan Ekonomi ve Ticaret Bakanı Muhammed Safadi imza attı. Başbakan Erdoğan ile Lübnan Başbakan Saad Hariri’nin gözetiminde imzalanan anlaşma kapsamında ayrıca ‘Ortaklık Konseyi ve Ortaklık Komitesi’ oluşturuldu.
