Erbakan'ın söylediklerine bakın...

.::zeynep::.

{MİLLİ GÖRÜŞ}
Katılım
25 Eyl 2009
Mesajlar
711
Tepkime puanı
152
Puanları
0
Konum
Karaman
Numan Kurtulmuş'un boşaltmak zorunda kaldığı Saadet Genel Başkanlığı koltuğuna Necmettin Erbakan'ın 84 yaşında aday olması "Ömür biter yol bitmez" tekerlemesinden öteye boyutlarda ele alınmalıdır.

Turan Güneş anlatmıştı.

Sırrı Atalay'la sohbet ederlerken Turan Güneş "Ne zaman siyasetten emekli olacağız" diye sorar.
Atalay ona "Siyasetten gönül rızası ile emeklilik yoktur. Siyasetçi resen emekli edilinceye kadar bu mesleği sürdürür" diye cevap verir.

İnsanın yaşama ilişkin en büyük bilinmezi ne zaman öleceğini bilmemesi değil midir?

Yani Sayın Erbakan'ın yaşına ve bedensel yeteneklerindeki zayıflıklarına bakarak Saadet'in başına geçmesini "El insaf" diyerek yorumlamak pek doğru olmaz.

Celal Bayar'la Çiftehavuzlar'daki evinde son sohbeti yaptığımda o 100 yaşını geçmişti.

Bana Demokrat Parti'nin kurulması sürecinde, 1946 başında Çankaya'da Cumhurbaşkanı ve "Milli Şef" İsmet İnönü ile yaptığı pazarlığı anlattı.

İnönü'nün uyarıları İnönü

"Güneydoğu'da Demokrat Parti'nin örgütlenmesi ocak bucak düzeyinde olmamalı. Kürtçülüğü alevlendirirsiniz" benzeri uyarılarda bulunmuş.

Bayar bunları anlatırken "İzin verirseniz bunları yazayım ve hemen haberleştireyim" dedim.
Sağ elini kaldırarak itiraz etti,

- Olmaz, ileride bunları ben kitaplaştıracağım, dedi. "İleride" diyen kişi 100 yaşını geçmişti.

Yani mesele insanın yaşının ne olduğu meselesi değildir.

Yaşama heyecanı daha önceliklidir.

Ömer Asım Aksoy Türk Dil Kurumu'nun Genel Yazman'ıydı ve Türk Dili dergisinde öz Türkçe kelimelerle dolu yazılar yazardı.

1970'lerin sonunda bir tanıdığım Bülent Ecevit'e "Ömer Asım Aksoy'un yazılarını okuyor musunuz" diye sormuş.
Ecevit de "Okuyorum, Sayın Aksoy çok yetenekli bir genç" demiş.

1898 doğumlu Aksoy, demek ki o sıralarda 70'li yaşlardaydı.

Erbakan'ın değişmezliği

Sadece yazılarından tanıdığı Aksoy, üslubu ile Ecevit'e genç görünüyordu demek ki.

Erbakan'ın üslubuna gelince.

Bu üslup hep aynı.

Dün Saadet Kongresi'nde söylediklerine bakın:

"- Bizi AB'ye almayarak okşaya okşaya yutuyorlar. Tarihin en şerefli milletini zincirle AB'nin kapısına bağlamışlar, bunlar hangi milletin çocuğu? Milli Görüş boşu boşuna çıkmamıştır. Batı'ya köle olmaya isyan eden bir düşüncenin adıdır Milli Görüş.

- AKP ve diğer partiler, hepsi birbirinin benzeridir. Bunlar vergi koyup zam yapıp emperyalistlere ödüyorlar. Siyonizmin tahsildarıdırlar. AKP ve CHP birbirinin benzeridir. Tutturmuşsunuz AB diye, niye sizi almıyorlar? Hâlâ anlamadınız mı? Niçin İslam birliğini kurmuyorsunuz? Abiniz istemiyor ondan mı? İnşallah biz geleceğiz AB'nin üstünü çizeceğiz.

Yetenekli genç

- 1945 yılında çok partili hayata geçildi. Bu tarihten itibaren liberal, sağcılık ve solculuk ortaya çıktı. Bunların tamamı batı taklitçileridir. Size soruyorum Sultan Fatih solcu muydu, liberal miydi? Tabii ki Milli Görüşçüydü."
Erbakan bunları 40 yaşındayken de, 60 yaşındayken de aynen böyle söylemiyor muydu?


Yani şimdi 84 yaşında olması önemli değil.

O hâlâ yetenekli bir genç!

Mehmet BARLAS
 
Üst