Erbakan'dan Akşam'a MGK ile ilgili açıklama

Saadet Partisi Genel Başkanı Prof.Dr Necmettin Erbakan Akşam Gazetesi Ankara temsilcisi Çiğdem Toker ve Radikal Gazetesi yazarı Murat Yetkin'in sorularını yanıtladı. Erbakan 28 Şubat'ta yaşanılanları anlattı.

Erbakan, 28 Şubat'ın ardından, kendisine söz vermesine karşın Demirel'in başbakanlık görevini Mesut Yılmaz'a vermesinden söz ederken, 'Gördünüz
işte ondan sonra Türkiye 15 yılını kaybetti' dedi

Akşam Gazetesi Ankara temsilcisi Çiğdem Toker'in ilk izlenimleri:

85 yılla birlikte taşıdığı sağlık sorunlarına karşın, yanına yaklaştığımızda olanca nezaketiyle doğrulup ayağa kalkmaya çalışıyor. 'Nereye gidiyor bu ülke?' sorusuyla başlayıp Oktar'ın kitabından pasajlar aktarıyor. (Siyonizm sözcüğünü Erbakan'dan ilk duyduğum siyah-beyaz TRT'li yıllar geliyor aklıma. Galiba ilkokuldayım!)

Kitabı anlatırken sık sık, yanından ayırmadığı anlaşılan 1 dolarlık banknotun üzerindeki piramidi, o piramidin derin anlamlarını anlatıyor. Radikal'in Ankara Temsilcisi Murat Yetkin ile sorularımıza 'Önce ben bir anlatayım sonra bağlayacağım' diyor. Ülkenin nereye gittiği sorusu, bizi 'talebeleri' hakkındaki görüşlerini açıklamaya götürüyor.

Erbakan, doğrusu kısmen bilinen ama yaygın olarak imzaladığı düşünülen 28 Şubat kararlarını imzalamadığını da açıkladı.
İmza ettiği konunun, MGK'da getirilen kararların, başta insan hakları olmak üzere anayasaya uygun olup olmadığı açılarından incelenmesinin 'sevk' olduğunu söyledi.

KARARLARI İMZALAMADIM
O tarihi günleri anlatırken ilginç bir de anekdot paylaştı: 'Komutanlar son MGK'da bana teşekkür ettiler. En yüksek memur zammını sizin döneminizde aldık. Sizden şikayetimiz yok. Ama Türkiye'de irtica ilerliyor, çarşaflılar çoğalıyor dediler.'

Erbakan'la sohbetimiz, Türk siyasetinin yaşayan diğer çok önemli figürü, siyaset yolculuğunun sık sık kesiştiği eski arkadaşı, Süleyman Demirel'e hala kırgın olduğunu da gösterdi. 28 Şubat'ın ardından, kendisine söz vermesine karşın, Demirel'in ertesi gün başbakanlık görevini Mesut Yılmaz'a vermesinden 'Gördünüz işte ondan sonra Türkiye 15 yılını kaybetti. Batık bankalar...' diye söz ederken yüzündeki ifade çok şey anlatıyordu.

Sohbetin sonuna geldiğimizde gördük ki, hepsi yapısal olarak birbirinden farklı üç darbe gören, iki kez siyasetten yasaklanan, yıllarca yargılanan, 85 yaşındaki Erbakan'ın Milli Görüş heyecanı, tastamam yerinde duruyor.
Böyle olmasa SP'de herkesi şaşırtan bu sonuç nasıl ortaya çıkardı ki.
Hatırı sayılır bir kesime 'sürreel' gelen bu heyecanın sandığa nasıl yansıyacağını görmek için ise yedi ay bekleyeceğiz.

AKP'Yİ NAHUM DOKTRİNİ KULLANIYOR
İktİdar partisi yönetimindeki 'talebeleri'nin Siyonizm safına geçtiğini ancak bunu kötü niyetli yapmadıklarını, zaten Siyonizmin yeryüzündeki en önemli başarısının fark ettirmeden hedefe ulaşmak olduğunu söylüyor 'Hoca'.
AKP hükümetinin Illumünati'yi esas alan Nahum Doktrini için kullanıldığını, Türkiye'nin de şu anda Büyük İsrail ülküsünü hedef alan 7 aşamalı planın beşinci aşamasına geldiği görüşünde: Yoksullaştırma, İşsizlik, Borca Esaret, Dinden Uzaklaştırma, Bölünme aşamalarının geçildiğini, şu anda 'Çarpıştır' aşamasında olduğumuzu, eğer önlem alınmazsa son aşamada İsrail'in Türkiye'yi yutacağını anlatıyor...

SP Genel Başkanı, yedi ay sonra yapılacak genel seçimlere işte bu planı yıkmak üzere hazırlandıklarını, zaten seçimlerin AKP ile partisi arasında geçeceğini söyledi. Erbakan, aylık olarak yaptırdıkları anketlerin sonuncusunda, oy oranlarının yüzde 5.9 çıktığını, ancak seçime kadar bu oranı çok yukarıya çekmek konusunda iddialı olduklarını da açıkladı.
İktidara geldiklerinde ise 'Siyonizmin' dünyaya hükmetme aracı ABD Doları'nı bırakıp İslam dinarına geçileceğini paylaştı.

Akşam-Ajans5