Erbakan Hoca’nın İgnelemeleri...

Bu mekanda oluştan anlaşılan; SP‘nin siyasetinin özünde - geleğinde olduğu gibi - „Maneviyat ve Mücadele“ olduğuna vuruğudur…

Bu iki değer; SP’nin farklı siyaset anlayışına sahip olduğunu göstermektedir.

Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Saadet Partisi‘nin seçim startının verildiği toplantıda yaptığı konuşmada yine önemli konulara değindi.

Türkiye’deki siyasi, ekonomik ve toplumsal durumu değerlendirdi. Dünya’nın gidişatını ortaya koydu. İnsanlığın içinde bulunduğu durumu tahlil etti.

Her zaman olduğu gibi önemli sorunları orta koydu, tahlil etti, fakat çözüm üretmeyi de ihmal etmedi.

Sayın Erbakan konuşmasında „Tatlı – Sert“ bir görüntü verdi. „Olgun siyasetçi“ örneğini sergiledi. „İtici ve iğretici“ olmayan üslup kullandı. Konuşmasının yine için doluydu...

Sayın Erbakan‘nın konuşmasındaki çoğu cümleleri sarfederken, kedi mütevazi ve nezaketinden dolayı onları sırf „Nasihat“ olarak takdim etmiş olsa bile, o cümleler içerisindeki ikazlar birer „İgneleme“ olarak algılanmalıdır.

Sayın Erbakan gerçekten igneliyor, fakat aynı zamanda da incitmemeye çaba sarfediyor.

Kimleri mi?

- Sorumluluğunun bilincinden uzak olan siyasileri…

- Uyurgezer oldukları halde, uyanık olduklarını zannedenleri…

- Sorunların çözümüne yönelik üretim yapamayan şovcu siyasileri…

- Siyasette „şuurlu seçmen“ özelliğini sahip olması gerekenleri…

Siyasette „Hipnoteze“ olmak; doğruya kulak tıkamak, onu anlamamaktır. Hakikatı görememektir.

Sayın Erbakan haksızlıkta etmiyor… Elindeki igneyi başkasına çevirirken kendi tabanına, teşkilatına ve düşüncesine bağlı STK‘lara da „Çuvaldızı“ çevirmeyi ihmal etmiyor.

Sayın Erbakan‘ın çuvaldızı kendi cephesine çevirmesinin nedeni; onların daha fazla çalışmaları içindir, daha fazla gayretleri içindir… Çünki o biliyor ki, siyasi partilerin başarısının temelinde; partinin kendi tabanı ve düşüncesine uyğun hizmet yapan sivil toplum kuruluşlarının gayretli çalışmaları yatar...


Sayın Erbakan boş konuşmamaya, siyaseti magazinleştirmemeye gayret ediyor...

Sözlerini söylerken daha iyi anlaşılsın diye „Bilge“ şahsiyetlerin hayatlarından kesitler sunuyor.

Siyaseti yozlaştırmamaya çalışıyor...

Siyasetin ibadet boyutuna vurgu yapıyor...

Siyaseti ibadete angeje ederek, ona manevi değer yüklemeye çalışıyor...

Sayın Erbakan herzaman olduğu gibi yine „Ahlak ve Maneviyatı“ ilk sıraya koymayı ihmal etmiyor. İnsanların huzur ve barış içinde yaşamasının temelinde bu değerin olduğunu yine vurguluyor.

Sayın Erbakan’nın ortaya koymaya çalıştığı tablo; sadece ülkemizdeki insanımızın değil, tüm insanlığın gerçek yaşantısının izahından başka biryeş değildir…

Sayın Erbakan elindeki igneyi genele çavirerek; onların üzerinde oluşan siyasi büyüyü bozmaya ve gerçekleri anlamalarına çalışıyor. Elindeki çuvaldızı kendi tabanına ve teşkilat mensuplarına çevirerek; onların daha fazla hizmet için azimlerini artırmaya çalışıyor…

Neticede sayın Erbakan kendi üzerine düşen görevini yapıyor. Bundan sonra sıra, onun gayretinden payını almak zorunda olanlara geliyor…

Velhasıl kelam: Sayın Erbakan siyasi atmosfer gereği: ne zaman ve kime, igne mi çuvaldız mı, çevireceğini iyi biliyor…

„Siyasi olgunluk“ gerçekten başka birşey!

Dr. Mehmet Karacabey