Tahsin EMİN
Kıdemli Üye
- Katılım
- 7 Şub 2012
- Mesajlar
- 11,757
- Tepkime puanı
- 490
- Puanları
- 83
İnşallah "İdeal Müslüman" başlıklı konu ekseninde bazı şeyleri ifade edeceğim. Ama şu kadarını söyliyeyim:
Ben de Kur'an'dan öğrendiğimi...
Peygamber'den öğrendiğimi...
Ve belki de - benim için - (bilmediğimden / eksikliğimden dolayı) alimlerin disiplinize ettiği (Kur'an ve Sünnet) İslam Fıkhı'ndan öğrendiğimi, ifade edeyim...
İslam Şeriati'nin bütün kaide ve kuralları İslami bir toplumla (Halifesi (devlet başkanı, reis, imam-ı kebir, başbakan vs.) hayata geçirilir...
Orada yönetim Kur'an ve Sünnet'le şekillenir... Ve mahkemelerde de Kur'an ve Sünnet geçerlidir...
Hayat, yaşam, vakitler, okullar, hastaneler, cadde ve sokaklar bu iki değerle tezyin edilir...
Böyle bir toplum (devlet) şekillenmişse gücü de varsa,
Etrafında Yahudi ve Hıristiyanlar'ı imana davet eder, etmezlerse İslam Devleti'ne cizye karşılığında itaatleri istenir...
Kafirler varsa etrafta, onlara da İslam davet edilir karşı çıkarlarsa onlarla savaşılır ya da onlar direk savaş açar ve onların kelleleri gövdelerinden ayrılır ve o topraklar İslam topraklarının hakimiyetine bırakılır...
Yani incelik şudur:
Yeryüzü Allah'ındır...
Yönetimi de Allah'ındır...
Müslümanlar Allah'ın rızasının emrine göre yeryüzünün tamamını!!! Allah'ın yönetimine tahsis edileceklerdir ki,
Bu husus Kur'an'ın da bir emridir...
Bugün İslami güçlü bir devlet olsa,
Kafir de olsa... Yahudi ve Hıristiyan da olsa...
İslam'ın kutsal kıldığı değerlere karşı, hiçbir kimseye müsamaha göstermez...
Hiçbir kimse Peygamber'le alay edemez... O'nu hakir görüp aşağılayamaz... O'na küfredemez... Allahü Teala, Kur'an, İslam ve diğer Müslümanın olmazsa olmaz değerleri...
Eğer böyle bir şey olursa, İslam Devleti (toplumu) o kişilerin ya da devletin icabına bakar...
Ve imana da davet etmeden topunu kılıçtan geçirir... Çünkü, bu ameliye büyük bit fitnenin de habercisidir ve İslam'da da asla caiz değildir...
Böyle devletten yoksun isek durum ne olacaktır:
Bunda da fevrilik gündemdedir:
Fransa'da olduğu gibi... IŞİD'in yapılanması başlangıçta "islam toplumunu" ifade eder nitelikteydi ama onların (biz öyle iman ediyoruz onlar bunu sahiplenmiyorlar) Müslümanlara yönelik katı tutumları ve mücadeleleri ve dahi savaş ilan etmeleri ferdi yapılanmaya doğru kayan yönleri oldu...
Böyle hareketler genelde İslam camiasına, Müslümanlara ne bileyim İslami hareketlere zarar veriyor gibi gözüküyor...
Ama ister istemez bu türlü hadiseler çok iyi ve güzel niyetlerle de ikame ediliyor, her güzel yapan Müslümanı da fitneci olarak ifade etmek doğru değildir...
Mesela Fatih'te polis cübbeli, sarıklı, şalvarlı insanları resmen caddelerde enseliyordu, bu arkadaşları "fitneci" olarak lanse edemeyiz ki, demek o arkadaşlar o elbiselerle mutlu, kime ne... Değil mi..?
Diyeceğim o ki, İslam, Müslümanlar ekseninde devletleştirilmelidir...
Ben yukarıda alimleri bu manada eleştirdim... Günümüzde İslam'ı toplum bazında yaşama noktasında mücadele eden 5 bilemedin 10 tane bir isim biliyorum başka da bilemiyorum...
Onların tamamı da "devleti yıkmak ve İslamlaştırmak" suçlarından cezaevlerinde uzun müddet yattılarda...
Mesela bu anlamda hiçbir tarikat şeyhinin (alim diyorlar) ceza aldığı vaki değildir çünkü öyle bir dertleri yoktur, bana gözüken odur yanılabilirim...
Hatta İskenderpaşa'da bir külliye'de (Esad ÇOŞAN'ın cemeati) bir yemek duası yapmıştım, olacak ya orada lisanımdan şöyle de bir cümle düştü: "Ve devleti'ş Şeria" Bu cümledemden dolayı orada bayağı zılgıt yedim...
Tabi, şu da söyleniyor, bütün fevri hareketlerin arkasında İsrail vardır... Bu fevri hareketlerin İslamlıkla falan alakası yoktur...
Biz bunların doğruluğunu bilemiyoruz...
SONUÇ
İslam toplumu, İslam'ın olmazsa olmazlarına küfretmeye, onlarla dalga geçmeye asla müsaade etmez...
Ben de Kur'an'dan öğrendiğimi...
Peygamber'den öğrendiğimi...
Ve belki de - benim için - (bilmediğimden / eksikliğimden dolayı) alimlerin disiplinize ettiği (Kur'an ve Sünnet) İslam Fıkhı'ndan öğrendiğimi, ifade edeyim...
İslam Şeriati'nin bütün kaide ve kuralları İslami bir toplumla (Halifesi (devlet başkanı, reis, imam-ı kebir, başbakan vs.) hayata geçirilir...
Orada yönetim Kur'an ve Sünnet'le şekillenir... Ve mahkemelerde de Kur'an ve Sünnet geçerlidir...
Hayat, yaşam, vakitler, okullar, hastaneler, cadde ve sokaklar bu iki değerle tezyin edilir...
Böyle bir toplum (devlet) şekillenmişse gücü de varsa,
Etrafında Yahudi ve Hıristiyanlar'ı imana davet eder, etmezlerse İslam Devleti'ne cizye karşılığında itaatleri istenir...
Kafirler varsa etrafta, onlara da İslam davet edilir karşı çıkarlarsa onlarla savaşılır ya da onlar direk savaş açar ve onların kelleleri gövdelerinden ayrılır ve o topraklar İslam topraklarının hakimiyetine bırakılır...
Yani incelik şudur:
Yeryüzü Allah'ındır...
Yönetimi de Allah'ındır...
Müslümanlar Allah'ın rızasının emrine göre yeryüzünün tamamını!!! Allah'ın yönetimine tahsis edileceklerdir ki,
Bu husus Kur'an'ın da bir emridir...
Bugün İslami güçlü bir devlet olsa,
Kafir de olsa... Yahudi ve Hıristiyan da olsa...
İslam'ın kutsal kıldığı değerlere karşı, hiçbir kimseye müsamaha göstermez...
Hiçbir kimse Peygamber'le alay edemez... O'nu hakir görüp aşağılayamaz... O'na küfredemez... Allahü Teala, Kur'an, İslam ve diğer Müslümanın olmazsa olmaz değerleri...
Eğer böyle bir şey olursa, İslam Devleti (toplumu) o kişilerin ya da devletin icabına bakar...
Ve imana da davet etmeden topunu kılıçtan geçirir... Çünkü, bu ameliye büyük bit fitnenin de habercisidir ve İslam'da da asla caiz değildir...
Böyle devletten yoksun isek durum ne olacaktır:
Bunda da fevrilik gündemdedir:
Fransa'da olduğu gibi... IŞİD'in yapılanması başlangıçta "islam toplumunu" ifade eder nitelikteydi ama onların (biz öyle iman ediyoruz onlar bunu sahiplenmiyorlar) Müslümanlara yönelik katı tutumları ve mücadeleleri ve dahi savaş ilan etmeleri ferdi yapılanmaya doğru kayan yönleri oldu...
Böyle hareketler genelde İslam camiasına, Müslümanlara ne bileyim İslami hareketlere zarar veriyor gibi gözüküyor...
Ama ister istemez bu türlü hadiseler çok iyi ve güzel niyetlerle de ikame ediliyor, her güzel yapan Müslümanı da fitneci olarak ifade etmek doğru değildir...
Mesela Fatih'te polis cübbeli, sarıklı, şalvarlı insanları resmen caddelerde enseliyordu, bu arkadaşları "fitneci" olarak lanse edemeyiz ki, demek o arkadaşlar o elbiselerle mutlu, kime ne... Değil mi..?
Diyeceğim o ki, İslam, Müslümanlar ekseninde devletleştirilmelidir...
Ben yukarıda alimleri bu manada eleştirdim... Günümüzde İslam'ı toplum bazında yaşama noktasında mücadele eden 5 bilemedin 10 tane bir isim biliyorum başka da bilemiyorum...
Onların tamamı da "devleti yıkmak ve İslamlaştırmak" suçlarından cezaevlerinde uzun müddet yattılarda...
Mesela bu anlamda hiçbir tarikat şeyhinin (alim diyorlar) ceza aldığı vaki değildir çünkü öyle bir dertleri yoktur, bana gözüken odur yanılabilirim...
Hatta İskenderpaşa'da bir külliye'de (Esad ÇOŞAN'ın cemeati) bir yemek duası yapmıştım, olacak ya orada lisanımdan şöyle de bir cümle düştü: "Ve devleti'ş Şeria" Bu cümledemden dolayı orada bayağı zılgıt yedim...
Tabi, şu da söyleniyor, bütün fevri hareketlerin arkasında İsrail vardır... Bu fevri hareketlerin İslamlıkla falan alakası yoktur...
Biz bunların doğruluğunu bilemiyoruz...
SONUÇ
İslam toplumu, İslam'ın olmazsa olmazlarına küfretmeye, onlarla dalga geçmeye asla müsaade etmez...