dost
- Konbuyu başlatan süva-ri
- Başlangıç tarihi
aleyna08
Üye
Hissettin mi DOSTLUĞU? Demiş biri
Bilgin demiş;
Karşılığı olmadan verilir mi hiç yürekteki sevgi?
Dostluk dediğin; tek bir ruhun, iki ayrı bedende dirilmesi¦:friends:
Bilgin demiş;
Karşılığı olmadan verilir mi hiç yürekteki sevgi?
Dostluk dediğin; tek bir ruhun, iki ayrı bedende dirilmesi¦:friends:
bekekec
Üye
- Katılım
- 15 Eki 2006
- Mesajlar
- 42
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 37
Hakİkİ Dosta Dost Olanlara
Dostluk, müsbet veya menfî vasıflardaki müştereklikten kaynaklanır.
***
İki din kardeşi, birbirini yıkayan iki el gibidir. Tıpkı Muhâcir ve Ensar
gibi…
***
Dostluk, iki gönül arasındaki cereyan hattıdır. Bu cereyanla, yâni muhabbet neticesinde sevilenin her hâli, sevgisi nisbetinde sevene
sirâyet eder.
***
Bir kimsenin sevdiğiyle beraber olması demek; onunla sözde, özde
ve davranışta aynı duyuş, düşünüş, hissediş ve yaşayış hâlinde olması, yâni “sevdiğini” gösterecek aynîlikler ve beraberliklerin mevcut
bulunması demektir.
***
Allâh için gerçek dostluk, bedenleri ayrı olan iki varlığın bir kalbde
yaşamasıdır.
***
Tenlerin ayrılığı, canlara ayrılık getirmez. Aksine gönülleri birbirine
daha da yakınlaştırır, bir bütün eyler.
***
İlâhî ünsiyetin yolu muhabbettir. Sevilenleri taklittir.
***
Sevenler, sevdiklerini dâimâ gönüllerinde taşırlar ve aslâ
hatırlarından çıkarmazlar.
***
Kul, ancak mâsivâ engellerini aştığı takdirde muhabbet ve
dostluğun gerçek hazzını yaşayabilir.
***
Kalblerdeki muhabbet, bütün mahlûkâtı kuşatıcı mâhiyette olursa,
sahibini kâmil bir mü’min, diğer bir tâbirle hakîkî bir âşık, yâni
Hak Dostu eyler.
***
Tabiatta gizlenen dost yüzünü göremeyen gönüller âmâdır.
Tabiatla konuşamayan insanın rûhu dilsizdir.
***
Hakk’ın dostluğuna nâil olanlar, dostluğun güler yüzünü yalnız
insanda değil, dünyâya hayat hâlinde serpiştirilmiş bütün nebâtatta ve
hayvânatta bile müşâhede ederler.Hakk’a muhabbetle dolu bir
mü’min yüreğinin, Rabbin bütün mahlûkâtını şefkat ve merhametle kucaklaması îcâb eder.
***
Dostluğun merkezine Allâh ve Rasûlü’nü yerleştirenler,
bütün mahlûkât ile dost olurlar.
***
Dostluğun kaynağına ulaşan Mevlânâ ve Yûnus gibi Hak dostları, insanların da dostları olarak herkes tarafından, hattâ kurdu ve
kuşuyla bütün bir kâinat tarafından sevilen, nur yüzlü, mütebessim
birer cennet gülleridir.
***
Tabiattaki kudret akışları ve ilâhî muhabbet tecellîleri, fânîleri
Büyük Dost’a, yâni Cenâb-ı Hakk’a ulaştıran ulvî birer basamaktır.
Bu basamakları aşanlar, gerçek dostluğun lezzetini tadarlar.
***
Kalbin mâsivâdan, -yâni Hak’tan uzaklaştırıcı her şeyden muhâfaza edilmesi ve dâimâ hayır telkinlerine muhâtap kılınması için, rûhâniyetlerinden feyiz alınabilecek gönül ehli sâlih ve sâdıklarla
ünsiyet zarûrîdir.
***
Muhabbeti lâyıkına, husûmeti de müstahakkına tevcih edebilmek,
sahibini âbâd ederken, aksine, muhabbeti nâ-lâyıkına, husûmeti ise
gayr-i müstahakkına tevcih, bunu yapanı, bu tevcihlerdeki şiddet nisbetinde bedbaht kılar.
***
Sevenler, sevdiklerinden geleni hoş karşılamak mecbûriyetindedirler. Gönlü aşk ile dolu olan kul, Rabbinden gelen her şeyi sevgisi nisbetinde gönülden kucaklar.
***
Allâh yolu, gönülleri harâb etmekten değil, ihyâ ve âbâd etmekten geçer.
***
Bakış ve görüşlerin seviye kazanması, kâinat sayfalarındaki esrar ve hikmeti gerçek mânâsıyla telâkkî edebilmek, ancak gönül âleminde derinleşerek gerçek dostluğu yaşayabilmeye muvaffak olabilen ilâhî aşk ve vecd kahramanlarının işidir.
Dostluk, müsbet veya menfî vasıflardaki müştereklikten kaynaklanır. ***
İki din kardeşi, birbirini yıkayan iki el gibidir. Tıpkı Muhâcir ve Ensar
gibi…
***
Dostluk, iki gönül arasındaki cereyan hattıdır. Bu cereyanla, yâni muhabbet neticesinde sevilenin her hâli, sevgisi nisbetinde sevene
sirâyet eder.
***
Bir kimsenin sevdiğiyle beraber olması demek; onunla sözde, özde
ve davranışta aynı duyuş, düşünüş, hissediş ve yaşayış hâlinde olması, yâni “sevdiğini” gösterecek aynîlikler ve beraberliklerin mevcut
bulunması demektir.
***
Allâh için gerçek dostluk, bedenleri ayrı olan iki varlığın bir kalbde
yaşamasıdır.
***
Tenlerin ayrılığı, canlara ayrılık getirmez. Aksine gönülleri birbirine
daha da yakınlaştırır, bir bütün eyler.
***
İlâhî ünsiyetin yolu muhabbettir. Sevilenleri taklittir.
***
Sevenler, sevdiklerini dâimâ gönüllerinde taşırlar ve aslâ
hatırlarından çıkarmazlar.
***
Kul, ancak mâsivâ engellerini aştığı takdirde muhabbet ve
dostluğun gerçek hazzını yaşayabilir.
***
Kalblerdeki muhabbet, bütün mahlûkâtı kuşatıcı mâhiyette olursa,
sahibini kâmil bir mü’min, diğer bir tâbirle hakîkî bir âşık, yâni
Hak Dostu eyler.
***
Tabiatta gizlenen dost yüzünü göremeyen gönüller âmâdır.
Tabiatla konuşamayan insanın rûhu dilsizdir.
***
Hakk’ın dostluğuna nâil olanlar, dostluğun güler yüzünü yalnız
insanda değil, dünyâya hayat hâlinde serpiştirilmiş bütün nebâtatta ve
hayvânatta bile müşâhede ederler.Hakk’a muhabbetle dolu bir
mü’min yüreğinin, Rabbin bütün mahlûkâtını şefkat ve merhametle kucaklaması îcâb eder.
***
Dostluğun merkezine Allâh ve Rasûlü’nü yerleştirenler,
bütün mahlûkât ile dost olurlar.
***
Dostluğun kaynağına ulaşan Mevlânâ ve Yûnus gibi Hak dostları, insanların da dostları olarak herkes tarafından, hattâ kurdu ve
kuşuyla bütün bir kâinat tarafından sevilen, nur yüzlü, mütebessim
birer cennet gülleridir.
***
Tabiattaki kudret akışları ve ilâhî muhabbet tecellîleri, fânîleri
Büyük Dost’a, yâni Cenâb-ı Hakk’a ulaştıran ulvî birer basamaktır.
Bu basamakları aşanlar, gerçek dostluğun lezzetini tadarlar.
***
Kalbin mâsivâdan, -yâni Hak’tan uzaklaştırıcı her şeyden muhâfaza edilmesi ve dâimâ hayır telkinlerine muhâtap kılınması için, rûhâniyetlerinden feyiz alınabilecek gönül ehli sâlih ve sâdıklarla
ünsiyet zarûrîdir.
***
Muhabbeti lâyıkına, husûmeti de müstahakkına tevcih edebilmek,
sahibini âbâd ederken, aksine, muhabbeti nâ-lâyıkına, husûmeti ise
gayr-i müstahakkına tevcih, bunu yapanı, bu tevcihlerdeki şiddet nisbetinde bedbaht kılar.
***
Sevenler, sevdiklerinden geleni hoş karşılamak mecbûriyetindedirler. Gönlü aşk ile dolu olan kul, Rabbinden gelen her şeyi sevgisi nisbetinde gönülden kucaklar.
***
Allâh yolu, gönülleri harâb etmekten değil, ihyâ ve âbâd etmekten geçer.
***
Bakış ve görüşlerin seviye kazanması, kâinat sayfalarındaki esrar ve hikmeti gerçek mânâsıyla telâkkî edebilmek, ancak gönül âleminde derinleşerek gerçek dostluğu yaşayabilmeye muvaffak olabilen ilâhî aşk ve vecd kahramanlarının işidir.
Dost Dediğin
DOST DEDİĞİN;
Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile Seni Sevmeli...
Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı...
Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile Sana Dayanmalı...
Dost dediğin; fanatik olmalı;
Bütün dünya seni üzdüğünde Sana moral vermeli.
Güzel haberler aldığında seninle dans etmeli,
Ve ağladığında, seninle ağlamalı...
Ama hepsinden daha çok;
Dost matematiksel olmali;
Sevinci çarpmalı...
Üzüntüyü bölmeli...
Geçmişi çıkarmalı...
Yarını toplamalıi...
Kalbinin derinliklerindeki ihtiyacı hesaplamalı...
Ve her zaman bütün parçalardan daha büyük olmalı...
İşi bitince seni bir tarafa atmamalı...
DOST DEDİĞİN;
Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile Seni Sevmeli...
Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı...
Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile Sana Dayanmalı...
Dost dediğin; fanatik olmalı;
Bütün dünya seni üzdüğünde Sana moral vermeli.
Güzel haberler aldığında seninle dans etmeli,
Ve ağladığında, seninle ağlamalı...
Ama hepsinden daha çok;
Dost matematiksel olmali;
Sevinci çarpmalı...
Üzüntüyü bölmeli...
Geçmişi çıkarmalı...
Yarını toplamalıi...
Kalbinin derinliklerindeki ihtiyacı hesaplamalı...
Ve her zaman bütün parçalardan daha büyük olmalı...
İşi bitince seni bir tarafa atmamalı...
Berke
Kıdemli Üye
Dost anlatmakla tarif edilemez,
Dostu dostu olamayan bilemez.
Dost seninle üzülüp ağlayan,
Sen gülmeden asla gülemez.
Dostu dostu olamayan bilemez.
Dost seninle üzülüp ağlayan,
Sen gülmeden asla gülemez.
Lodos_Rüzgarı
שยรlคtค ๔๏ğгย'...
DoST!....
DosTLuK,açılan üzüntüsü yarasına gözyaşıyla merhem olabilmektir!...
DosTLuK,açılan üzüntüsü yarasına gözyaşıyla merhem olabilmektir!...
Lodos_Rüzgarı
שยรlคtค ๔๏ğгย'...
Dost DediğinDost dediğin
Dostun yüreğinden geçeni bilmeli
Dost dediğin
Dostunu karşılıksız sevmeli
Dost dediğin
Verecekse almadan vermeli
Dost dediğin
Yüreği kan ağlarken, dost için gülmeli
Dost dediğin
Kara toprak gibi sadık kalabilmeli
Dost dediğin
Sığınacak yerin yoksa kucağını açabilmeli
Dost dediğin
Güne sıcak bir güneş olup doğabilmeli
Dost dediğin
Geceye parlayan yıldız olabilmeli
Dost dediğin
Sırtını yasladığın asırlık bir çınar
Dost dediğin
Gerektiğinde bir kalkan olabilmeli
Dost dediğin
Kahpe kurşuna göğsünü siper yapabilmeli
Dost dediğin
Velhasıl dost olduğunu bilmeli
Dost dediğin
İki yüreği bir beden sayabilmeli
Ben herkese dost demem
Benim dostum
Yüreğimin sesini uzaklardan duyabilmeli
Dost o zaman dosttur
Dostun yüreğinden geçeni bilmeli
Dost dediğin
Dostunu karşılıksız sevmeli
Dost dediğin
Verecekse almadan vermeli
Dost dediğin
Yüreği kan ağlarken, dost için gülmeli
Dost dediğin
Kara toprak gibi sadık kalabilmeli
Dost dediğin
Sığınacak yerin yoksa kucağını açabilmeli
Dost dediğin
Güne sıcak bir güneş olup doğabilmeli
Dost dediğin
Geceye parlayan yıldız olabilmeli
Dost dediğin
Sırtını yasladığın asırlık bir çınar
Dost dediğin
Gerektiğinde bir kalkan olabilmeli
Dost dediğin
Kahpe kurşuna göğsünü siper yapabilmeli
Dost dediğin
Velhasıl dost olduğunu bilmeli
Dost dediğin
İki yüreği bir beden sayabilmeli
Ben herkese dost demem
Benim dostum
Yüreğimin sesini uzaklardan duyabilmeli
Dost o zaman dosttur
Lodos_Rüzgarı
שยรlคtค ๔๏ğгย'...
Dost Dost Diye Yanıyorum
Dostluklar kolay kolay kurulmuyor biliyorum.
Dost dost diye yanıyor bu yüreğim.
Gerçek bir dostuma, canımı bile veririm.
Dost dost diye yanıyor bu yüreğim.
Ustam Veysel gibi, nicesine sarıldım,
Dost gibi görünmelerine nasıl da kandım,
Gerçek yüzlerini görünce, kor gibi yandım.
Dost dost diye yanıyor bu yüreğim.
Dost dostuna asla ihanet etmez.
Dostun o sıcacık sevgisine dünyalar yetmez.
Dostun sevgiside kolay kolay bitmez.
Dost dost diye yanıyor bu yüreğim.
Dost demek, karşılıksız güzel bir sevgidir.
İyi günde, kötü günde de kadir kıymet bilinir.
Gerçek bir dostla, ölüme bile gidilir.
Dost dost diye yanıyor bu yüreğim.
Bir başka olur, dostların birbirini sevmesi,
Her zaman yanında olup sana güven vermesi,
Adam gibi bir dostun, yeter bir tanesi.
Dost dost diye yanıyor bu yüreğim.
Bir dostun özüde bir, sözüde birdir,
Acı söylesede, benim iyiliğim içindir.
Dostun değerini, ancak dostu olan bilir.
Dost dost diye yanıyor bu yüreğim.
Dostun dostluğuna hiç derman yetmez.
Şeytan bile, bir dostluğa ömür biçemez.
Bir dosttu öldürsen bile, asla dostundan vazgeçmez.
Dost dost diye yanıyor bu yüreğim.
AZRA MERYEM
Üye
- Katılım
- 8 Ocak 2010
- Mesajlar
- 15
- Tepkime puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 33
Ey dost denildiğinde.............
dost dediğin....... Seni sen olduğun için sevendir yüreğinin sesini uzaklardan dinleyendir .......
dost dediğin....... Seni sen olduğun için sevendir yüreğinin sesini uzaklardan dinleyendir .......
Enes
İhvan Forum Üye
ey dost;
lütfen konuları doğru kategoriler altında açar mısınız...
zira bu konu "kurumsal bilgilendirme başlığı" olan "ihvan'dan" başlıklı kategoriye hiç uygun değil...
Genel Edebiyat kategorisine bunu "focus"layalım...
lütfen konuları doğru kategoriler altında açar mısınız...
zira bu konu "kurumsal bilgilendirme başlığı" olan "ihvan'dan" başlıklı kategoriye hiç uygun değil...
Genel Edebiyat kategorisine bunu "focus"layalım...
en yakın dostum siğaramdı onu 35 yıl hep gösümde taşıdım o da kalbimden vurdu
anladımki ben bana bile dost değilmişim kendi kendmi yıllarca zehirlemişim
en gözde düşmanda dostta kendiniz siniz kendinize sorun kendinize dost ola bildiniz mi????????
anladımki ben bana bile dost değilmişim kendi kendmi yıllarca zehirlemişim
en gözde düşmanda dostta kendiniz siniz kendinize sorun kendinize dost ola bildiniz mi????????
dostluk
Kıdemli Üye
Cahil ile dost olma:İlim bilmez irfan bilmez,söz bilmez; üzülürsün.
Saygısızla dost olma:Usul bilmez,adap bilmez, sınır bilmez;üzülürsün.
Aç gözlü ile dost olma: İkram bilmez, kural bilmez, doymak bilmez;üzülürsün
Görgüsüzle dost olma:Yol bilmez, yordam bilmez,kural bilmez; üzülürsün.
Kibirliyle dost olma:Hal bilmez, ahval bilmez,gönül bilmez; üzülürsün.
Ukalayla dost olma:Çok konuşur, boş konuşur, ......k...em konuşur; üzülürsün.
Namertle dost olma: Mertlik bilmez, yürek bilmez,dost bilmez; üzülürsün.
İlim bil,irfan bil, söz bil.İkram bil, kural bil, doyum bil.
Usul bil, adap bil, sınır bil.Yol bil, yordam bil.
Hal bil, ahval bil, gönül bil.
Çok konuşma, boş konuşma, kem konuşma.
Mert ol, yürekli ol.Kimsenin umudunu kırma.
Sen seni bil; ömrünce bu yeter sana.
(Şeyh Edebali)
Saygısızla dost olma:Usul bilmez,adap bilmez, sınır bilmez;üzülürsün.
Aç gözlü ile dost olma: İkram bilmez, kural bilmez, doymak bilmez;üzülürsün
Görgüsüzle dost olma:Yol bilmez, yordam bilmez,kural bilmez; üzülürsün.
Kibirliyle dost olma:Hal bilmez, ahval bilmez,gönül bilmez; üzülürsün.
Ukalayla dost olma:Çok konuşur, boş konuşur, ......k...em konuşur; üzülürsün.
Namertle dost olma: Mertlik bilmez, yürek bilmez,dost bilmez; üzülürsün.
İlim bil,irfan bil, söz bil.İkram bil, kural bil, doyum bil.
Usul bil, adap bil, sınır bil.Yol bil, yordam bil.
Hal bil, ahval bil, gönül bil.
Çok konuşma, boş konuşma, kem konuşma.
Mert ol, yürekli ol.Kimsenin umudunu kırma.
Sen seni bil; ömrünce bu yeter sana.
(Şeyh Edebali)