Doktora ayıp olmaz(!)

can feda

Profesör
Katılım
11 Ocak 2015
Mesajlar
1,014
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
dünya...
566252.jpg


Bir muhabbet esnasında anlatıyor arkadaşımız: “Akciğer filmi çektirmek için bekleme salonuna girdim. Birkaç teyze oturmuş sıra bekliyor. İçeri girdiklerinde bir baktım ki vücutlarının üst kısmı tamamen çıplak. Röntgen çektirmek için böyle olmaları gerektiğini sanıyorlar. Üstelik sağlık görevlisi de erkek. Şaşkınlığımı üzerimden daha atamadan sıra bana geldi. Röntgeni bir kadın personelin çekmesini istedim. Kadın görevli geldi. Aklıma takılan soruyu da ona hemen sordum: ‘Bu teyzelerin niçin üst kısımları açıkta?’ Verdiği cevap şaşırtıcıydı: ‘Bu duruma bir türlü engel olamıyoruz, kıyafetlerini çıkartmalarına gerek olmadığını söylememize rağmen yine de soyunuyorlar.’” Teyzelerimizin geçmişten kalma bir alışkanlık sebebiyle röntgen çektirirken bu vaziyeti almaları bize ilginç gelse de, ‘Sağlıkta mahremiyet olmaz.’ anlayışıyla bizim de hatalarımız olabiliyor. Mesela ‘Erkek doktor daha iyidir.’ düşüncesiyle bazen hemcinsimize görünme imkânımız olsa da karşı cinsteki sağlık görevlisine muayene oluyoruz. Tıpta mahremiyetin sınırları ise çoğumuz için muamma. Bu mevzuda aklımıza takılan sorulara cevap bulmak için Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Güneş’e misafir oluyoruz.
Bir kadın, erkek doktora hangi durumlarda muayene olabilir?
Bir kadının, erkek doktora muayene olması, hastalığın keyfiyeti, kadın doktorun bulunmaması, bulunsa bile doktorluk bilgisi ve becerisine göre değişkenlik arz ediyor. Ayrıca erkek doktorun kadın bir hastanın mahrem olan bir yerine bakma veya dokunma durumu olmaksızın tahliller üzerinden sonuç alınabilecek hallerde elbette hiçbir mahzur yoktur. Ama kadın hastanın mahrem olan yerlerine bakma ve/veya dokunma durumunda doktorluk bilgi ve becerisi eşit olan hallerde kadın doktoru tercih etmesi uygundur. Kadın doktora nispetle erkek doktorun bilgi ve becerisine daha fazla güven duyuyorsa, zaruret kapsamına gireceğinden dolayı doktor muayenesinin mubah olarak değerlendirilmesi gerekir. Hastalığın keyfiyeti doktorların durumuna göre değişiklik arz edeceğinden, kişinin kendi dini duygusu ve vicdanıyla kanaat getirmesi daha uygundur. Eğer eşit şartlarda, hatta gereksiz bir şekilde yine de erkek doktor tercih ediliyorsa, bunun dinen mahzurlu olduğu söylenebilir.
Erkek hastalar için durum nedir?
Dinî mahremiyet bakımından avret yerlerine bakma ve dokunma konusunda erkek ve kadın ayrımı yoktur. Söylediğimiz genel hükümler aynı zamanda erkek bir hastanın kadın tercihi için de geçerlidir. Elbette zaruretler, bu genel hükmün istisnasını oluşturur.
Bazılarımızda ‘Erkek doktor daha iyidir.’ önyargısı var. Bu hususu nasıl değerlendiriyorsunuz?
İslam hukuk usulünde, yüzde yüz bilgiye “yakin” denir. Bu derece olmayan bilgiye, “zann-ı galip” veya sadece “zan” denir. Zann-ı galip zanna göre “yakin”e daha yakın bir bilgiyi ifade eder. Yanlış olması daha muhtemel olanlara ise “vehim” denir. Bu tür durumlarda önyargılarla hareket etmek doğru değildir. En azından zann-ı galip veya zan mertebesinde bir kanaatimizin olması gereklidir. Ayrıca ‘Erkek doktor daha iyidir.’ şeklindeki genel hükümlerle değil, ilgili doktor alternatifi özelinde değerlendirmek daha uygundur.
Özel hastanelerde iğne yapılırken veya bir röntgen çektirirken hemcinsimizin bu işlemi yapmasını isteyebiliyoruz. Lakin bu, devlet hastanelerinde çoğu zaman pek mümkün olmuyor. Böyle bir durumda ne yapmak gerekiyor?
Eğer meslek bilgisi ve becerisi hususunda eşit şartlarda bir alternatifimiz yoksa, maddi olarak veya o an itibariyle başka bir tercih söz konusu değilse, iğne yapma veya röntgen çekme hükmünün de zaruret kapsamına girdiği söylenebilir. Zaruret kapsamına girdiğinden dolayı da dinen haram olan avret mahalline bakma veya dokunma durumunun mubah olarak değerlendirilmesi mümkündür.

Mahremiyet hususunda sadece hastalar mı yükümlü? Doktorun da hastalarına karşı bir mahremiyet sınırı var mı?

Avret yerlerine bakma veya dokunma hem hastalar hem de doktor için geçerlidir. Dinimizin belirlediği ilgili hükümler hem hasta açısından hem de doktor açısından hep zaruret kapsamında ve zaruret miktarıyla sınırlıdır. Zorunluluk olmadığı halde, zaruret miktarından daha fazla yerin açılmasını istemek veya dokunmak doktorun da tıbbı ve dini sorumluluğunu gerektirir. Doktor dinen, muayene ettiği hastayı Allah’ın bir emaneti olarak değerlendirmek durumundadır. Aksi takdirde hem mesleğine hıyanet etmiş hem dinen günah işlemiş olmaktan kurtulamaz. Böyle bir durumda, hastadan ziyade doktorun sorumluluğu söz konusudur.
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Kadın doktor varken kadının erkek doktora gitmesi elbet uygun değildir lakin hastanelere hastalar zar zor gidiyorlar sıra alıyorlar, sırada bekledikleri doktor erkekse, hasta da bir şey diyemiyor, doktor için de tın'dı, madem kadın doktor istiyorsun bana değil ona git, "çıkar mısın" diye de söyleniyor.
Bu uygulamaları devlet yapacak...
IŞİD'e çakacağınıza, biraz da devletinize çakın..!!!
Zaten bu konuda IŞİD'e çakamazsınız,
Hastaneler de ayrıştı,
Kadına hastalar kadın hastanelerinde kadın doktorlar tarafından muayene ediliyor ki bütün çalışanlar kadın.
Erkekler de erkeklerin bulunduğu hastanelerde tedavi ediliyor...
Bunlar da Amerikan projesi, İsrail projesi, Kafir projesi değil mi..?
Aklınıza şaşayım..!!!
 
Üst