'Diyanet kaldırılmalı'

  • Konbuyu başlatan Kaçak
  • Başlangıç tarihi
K

Kaçak

Guest
Adam din alimi ! değil ...
Adam belkide beynamaz bile yani ...
Ama nedense hep sempatik gelmiştir gözüme ...
Belkide cemaatten bilmiyorum ama , sevebilecegim bir cemaat üyesi olsa gerek ...
Adamın ne olup olmadığı değil ama Mert oldugunu söyleyebilirim ...
Korkusuzluğu gözlerinde saklı ...
Evet tespitte yerinde ...
Diyanet kaldırılmalı ...
Dini yapılanma hiyeraşik ve devletcil bir yapılan kurtarılmalı ...
İmamı Azamı imam yapan ne kadrolu oluşu , ne bir silsileden devşirilişi ...
Neyse çok söze gerek yok , buyrun ilgili haber ...




Anayasa Mahkemesi eski Rapotörü Osman Can’dan tartışılacak bir öneri geldi.
Son günlerde yaptığı çıkışlarla Türkiye'de gündem yaratan Anayasa Mahkemesi eski raportörü Doç. Dr. Osman Can, anayasa referandumunun sonuçları hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Zaman aşımının söz konusu olmadığını savunan Can, 12 Eylül darbecilerinin yargılanabileceğini belirterek, aldığı duyumlara göre darbecilere karşı açılan davaların anlamsızlaştırılmaya çalışıldığını öne sürdü.

Almanya'nın Köln kentinde devam eden kitap fuarına katılan Anayasa Mahkemesi eski raportörü Doç. Dr. Osman Can, referandumla geçici 15. maddenin kaldırılmasının hukuken yarattığı sonucun net olduğunu belirterek, darbecilerin teknikolarak yargılanabileceklerini söyledi. Davanın zaman aşımının söz konusu olmadığını belirten Can, 30 yıllık zaman aşımının referandumun yapıldığı 12 Eylül 2010 tarihinde başladığını savundu. Fuarda ?Darbe yargısının sonu? isimli kitabını okurlarına imzalayan Osman Can, daha sonra düzenlenen "Referandum'dan sonra Türkiye'nin yol
haritası? konulu konferansta şunları söyledi:

Zaman aşımı darbeciler için yeni
başladı

"Geçici 15. maddenin kaldırılmasının hukuken yarattığı sonuç benim açımdan çok nettir. Darbeciler 12 Eylül 2010 tarihinden itibaren 30 yıllık süre içinde yargılanabileceklerdir. Dava zaman aşımı onlar için daha yeni başladı, bu çok net. Anayasal engelin getirildiği bir yerde dava zaman aşımı milletvekilleri için nasıl işlemiyorsa bunlar için de getirilmiş olan bu geçici maddeyle başlayan dokunulmazlık süresinde zaman aşımı işlemez. 12 Eylül'den itibaren gerçekleştirdikleri anayasa ihlalleri insanlara karşı suçlar konusunda adalete hesap vereceklerdir. Cuntacıların, insanlık suçu işleyenlerin yargılanmasının yolu açıldı, ciddi şekilde dava açılma süreçleri başladı. Ergenekon meselesine paralel meselelere işaret eden ve başbakana önemli bir dosya ilettikten sonra öldürülen savcı Doğan Öz'ün eşi Sezen Öz de bir dava açma hazırlığında. Bu konuda dava açanlar çok fazla ve bu dava dilekçelerinden birinde benim de imzam var. Bu dosyalar savcıların önüne gelecek ve savcılar bu dosyaları değerlendirecek. Her savcı farklıdeğerlendirme yapabilir, takipsizlik kararı verdiği zaman siz bunun üzerine takipsizlik kararını kaldırmak üzere ağır ceza mahkemesine müracaat edeceksiniz. Türkiye'nin şu an itibariyle halen en gerici kurumu yargıdır, en antidemokratik kurumu yargıdır, en özgürlüklere karşı duyarsız olan kurumu maalesef yargıdır. Özgürlüklerinize güvence aramak istiyorsanız parlamento kararlarını çalıştırmanız daha doğru
olur. Bunu demokratik bir ülkede söylemekten pek fazla haz etmiyorum ama bu bir gerçek. Demokrasi bilinciyle ilgili konuları yargıda çözemezsiniz, bu sorunları çözmenin yolu parlamentodan geçer."

CUNTACILARIN DAVALARI KAPATILMAYA ÇALIŞILIYOR

Cuntacılara karşı açılan davalar konusunda farklı operasyonlar yapıldığı duyumunu aldıklarını belirten Doç. Dr. Osman Can, "Davaların bir şekilde Ankara'da toplanıp, orada anlamsızlaştırmak istiyorlar. Yani kurtulacaklar bunlar. Söz konusu olan sadece 5 tane general değil, bir de bunların döneminde hükümet edenler, bakanlar kurulu, bunların altında emirleri uygulayanlar, Diyarbakır ceza evinde işkence yapanlara kadar uzanacak bu davalar. Ankara'nın yargısının tepesinde buna yönelik tartışmalar olduğunun duyumunu aldık. Ankara'da toplayıp bütün davaları anlamsızlaştırmak istiyorlar. Aydın ve yazarlar her dava ait olduğu yerde açılır ve çözülür şeklinde buna karşı yazıp çizmeye başladılar" dedi.

Değiştirilmez yasaların 2'si hariç değiştirilebilir

Yapılan anayasa oylamasının sonuçlarının gelecekte halkın
büyük çoğunlukla yeni bir anayasa istediği şeklinde yorumlanması gerektiğini belirten Osman Can sözlerine şöyle devam etti: "Yeni yapılacak bir anayasada değiştirilemez ilkelerin bulunup bulunmaması gerekip gerekmediği Ya da bulunacaksa neyin değiştirilemez olup olmayacağına toplumsal talepler karar verecektir. Hiçbir siyasi parti, organ ya da örgüt 'hayır efendim bu değiştirilemez, olsun, mutlaka olsun' deme şansına sahip değildir. Benim kişisel düşünceme göre anayasada iki konuda değiştirilemezlik olabilir. Bir insan onuruna dokunulmazlık değiştirilemez, ikincisi bireyin bireysel, kültürel, toplumsal ve siyasal tercihlerine dokunulmazlık. Kendi kaderini, içinde bulunduğu kültürün kaderini, içinde bulunduğu siyasal kader hakkında karar verme yetkisi. İkisini de değiştiremezsiniz, onun dışında her şey değiştirilebilir."

DİYANET KALDIRILMALI

İnançlara
özgürlük verilmesi gerektiğinin de altını çizen Doç. Dr. Osman Can, gelecekte yapılması planlanan anayasada diyanetin kaldırılması gerektiğini belirterek şunları söyledi: "Diyanetin bu haliyle devam etmesi din ve vicdan özgürlüğü açısından büyük bir engel olmaya devam edecektir. Diyanet şu anda sadece Sünnilerin değil, Hanefi mezhebine ait olan bir kurumdur. Diyanetin kaldırılması meselesini birlikte değerlendirmediğimiz sürece, inançlara teminat ve cemaatlerin kendi örgütlerini kurması açısından sorunlar çok fazla ortadan kaldırılabilir değil. Önümüzdeki günlerde bunların da çok fazla tartışılabileceğini düşünüyorum. Laikliğin olduğu bir ülkede diyanet olmaz, diyanete hiç kimsenin ihtiyacı yok. Herkes kendi inancını çok özgür bir şekilde kendi kurduğu toplum içerisinde yaşayabilir. Bir devlet memurunun dininin ne olduğunu öğrenme dönemi geçti artık."

Referandum döneminde 'Yetmez ama Evet' cephesinin başını çeken ve yaptığı çıkışlarla AKP çevrelerinin takdirini kazanan Anayasa Mahkemesi eski raportörü Doç. Dr. Osman Can, bu kez AKP çevrelerini kızdıracak bir çıkış yaptı. Osman Can, Başbakan Erdoğan'ın türban tartışmasında referans gösterdiği Diyanet İşleri Başkanlığının tamamen kaldırılması gerektiğini savundu.

 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Ya ben bunu senelerdir söylüyorum medya kaale almıyordu.... şimdi seslenmesi nedense bir zevk verdi bana darısı uygulanmasında inşaallah :)
 

Duha

Profesör
Katılım
13 Ocak 2007
Mesajlar
794
Tepkime puanı
34
Puanları
0
Web sitesi
www.risaletalim.com
Diyanet kaldırılmamalı; tamir edilmelidir.
Her şeyden önce devlet güdümünde olmamalıdır. Zaten devlet güdümünde olması Laiklik ilkesine aykırıdır.

Bu asırda şahıstan ziyade şahs-ı menevi revaçata olduğu için Fetva Emini şahıs olamaz. Belki, ekserin itimat ettiği alim şahıslardan müteşekkil bir şura Fetva Emini olmak lazımdır.
vehakeza
 

Aşk Şairi

Kıdemli Üye
Katılım
11 Nis 2007
Mesajlar
3,286
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Web sitesi
www.haksairi.com
Diyanet kaldırılmamalı; tamir edilmelidir.
aynen katılıyorum
Dini kardeşliği birliği en güzel şekilde sağlayacak itibar edilecek en güzel şekilde düzenmeli
Diyanet bir devlet kurumundan öte Türkiyedeki en büyük cemaattir !!!

Diyanetin kaldırılması ne fayda verecekte bunu istiyorsunuz ?
Türkiyede camilerin çoğu diyanete bağlı ve imamlarının maaşlarını devlet ödüyor
kalkınca ne olacak hepsi iştenmi atılacak
veya
Sultan Ahmet camisi kime bağlancak imamı kim olacak hangi cemaate bağlı olacak
ve bu tüm camiler için geçerli



Diyanet şu anda sadece Sünnilerin değil, Hanefi mezhebine ait olan bir kurumdur. Diyanetin kaldırılması meselesini birlikte değerlendirmediğimiz sürece, inançlara teminat ve cemaatlerin kendi örgütlerini kurması açısından sorunlar çok fazla ortadan kaldırılabilir değil

yani diyor ki yeterince bölünüp parçalanamıyoruz diyanet kalkarsa rahatlıkla 73 fırka kendisini temsil eder özgürlük olur
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Bencede kaldırılmamalı.Bağımsız olmalı.
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
Tamam diyanet kaldırılsın, ben de okey diyorum.

diyanet tamamen kaldırılsın.

Ammmm:

Tüm camiler, kuran kursları vs. müslümanların idaresine bırakılmalı.

Asla ve asla irticaaaaa, laiklik elden gidiyorrrrr diye kimse tepinmesin.

Müslümanların camilerinin, kuran kurslarının masraflarını vs. karşılarlar, ama idarenin tamamı müslümanlara bırakılacak.

Buna var mı acaba diyanet düşmanları?
 
K

Kaçak

Guest
Diyanet düşmanı kim ola ki ?
Diyanet kökten kaldırılmalı ...
Hatta mumkunse tarih kitaplarından bile silinmeli adı namı şanı ...
Merkeziyetci din algısından kurtulmalı insanlar ki ...
Din topluma egemen olabilsin ...
Yoksa komutla kıyafet giydirilir ama din asla ...
 

|SEÇKiN|

Profesör
Katılım
25 May 2010
Mesajlar
812
Tepkime puanı
133
Puanları
0
Konum
İstanbuL
iyi o zaman kaldıralım muhteremler... güzel!
de, yukarıda bir arkadaşımızın bahsettiği gibi, sultanahmeti, fatih camiini, süleymaniyeyi kime, kimlere bırakacaksınız?
hangi cemaate, hangi tarikate? maaş almadığı halde buralada beş vakit kime ezan okutturup, kime cumayı, bayramı kıldırabileceksiniz?
kime beş vakit camide nöbet tutturup hizmetlerini ifa ettirebileceksiniz? bu memlekette bu kadar cemaat, tarikat, mezhep, grup, fırka varken
kaldırın bi diyaneti de görün, bi de kurban derisi toplamasından, müslümanlardan rant paylaşımına, kıldan tüyden işlere varana dek birbirlerini adeta boğazlamak için nasıl da bir fitne kazanına düşürüleceklerini o zaman anlayacaksınız...

osman can, evet iyi adam... müspet düşünmesini bilen, güc'ün karşısında eğilmeyen, inandıkları için gerektiğinde bedel ödemesini dahi göze alabilecek evsafta namuslu bir aydın. eyvallah. lakin fildişi kulelerde oturup aşağıda olanlara racon kesme işi değil bu... çok daha evvelinde kendisiyle yapılan bir röportajda ateist olduğunu beyan etmişti kendisi. her ne hikmetse bu ülkenin bir ateistleri bir alevileri bir de entel takılan müslümanları karşı çıkıyor diyanetin varlığına... bunun sebebi ne olabilir acaba? diyanetin sünni çizgide olması mı? bu ülkede mantar gibi türeyen vehhabi, irancı, ve bilmem ne akımların pompaladığı propagandalar mı?

muhterem kardeşlerim, birşeyi kaldırmak istediğinizde meydana gelecek boşluğun nasıl bir sonuca yol açacağını, oluşacak fay hattının nasıl çatlaklara, yarılma, bölünme, parçalanma, kavga ve gürültülere sebebiyet vereceğini önce bir tahayyül edin, sonra tarafınızı belirlersiniz.
 

ibrahimi

Has Uşak
Katılım
19 Haz 2006
Mesajlar
23,463
Tepkime puanı
1,831
Puanları
0
Yaş
37
Konum
forvet arkası
ilahiyat fakülteleriyle bağdaştırmak gerekir.
toptan kaldırmak yanlış olur.güvenecek bir makam gerekli çünkü.mesela ben diyanetin takviminden başkasına pek güvenmem.bunun gibi..
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
sayın seyyah: diyanetin kaldırılmasına bugün ter ter tepinenler, diyanet kaldırılsın diyenler razı olmazlar siz rahat olun. diyanet kaldırılırsa camiler, kuran kursları vs. cemaatlerin, tamamen inananların kontrolünde olur, devlet kontrolü devre dışı kalır diye ödleri kopar.

Onların diyanet kaldırılsın sözüne tamam kaldırılsın ama camilere, kuran kurslarına kimse karışmayacak diyerek cevap verdiklerinde gerçek yüzleri ortaya çıkıyor.

ne dersiniz haksız mıyım?
 

Aşk Şairi

Kıdemli Üye
Katılım
11 Nis 2007
Mesajlar
3,286
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Web sitesi
www.haksairi.com
. diyanet kaldırılırsa camiler, kuran kursları vs. cemaatlerin, tamamen demiyelimde bir çoğu çıkarcıların kontrolünde olur ve bölünmüşlük artar
yetmedimi bu kadar bölünmüşlük parça parma bölük bölük olmamız
 

SeTTaR

Profesör
Katılım
1 Eyl 2009
Mesajlar
1,148
Tepkime puanı
135
Puanları
63
Konum
Biryerlerde
Bence kaldırılmamalı,din işlerini yürüten resmi bir kuruluşa ihtiyaç var.Diyanetin halk üzerindede bir hayli etkisi var,fetva makamı olarakta görülüyor.
 

forumdayim

Profesör
Katılım
7 Eyl 2009
Mesajlar
1,156
Tepkime puanı
29
Puanları
0
Konum
almanya
önce diyanet isleri baskanligini kim kurmustur ve sebebi nedir... bunu bilirsek... sonucu arayip bulmamiz daha kolay olur...

biz biliyoruzki diyanet isleri baskanligini kuran zihniyet chp zihniyetidir...
sadece diyanet degil, imamhatipleride o zihniyet kurdu...gerekceleri din adamlarini ve dindarlari kontrollerinde tutmak rejime uygun müslüman yetisdirmek icindir...
ayrica müslümanlarin , fitrelerine ,zekatlarina, haccina, kurbanina el atmak suretiyle cok büyük vurgun vurduklarida bir gercek...
bizim istegimiz ne olursa olsun devlet bu yagli firsati hic bir sekilde elinden birakacagina ihtimal vermiyorum...

ama yinede bizim diyanete hic sicak bakmadigimizida belirtmek istiyorum... yine biz biliyoruzki sözde sünni sözde hanefi müslümanlara hizmet verdigi iddea edilen bu kurum, aslinda sünniligi yozlastirmak sulandirmak ve bozmak asil görevidir... bunu anlamak icin verdikleri fetvaya hic bir sünni cemaat itibar etmiyor... ya kim itibar ediyor, dinden haberi olmiyan nefislerinin hosuna giden cahil müslümanlar....

bizim arzumuz belki biraz ütopya olacak ama yinede belirteyim...
dini, cemaatlere birakip, sadece birbirlerinin arasinda hosgörülü davranmalari icin gözcülük yapmasi bizim icin yeterlidir...
 
Üst