Dinmiyor Şiddet

Mustafa Cilasun

Kıdemli Üye
Katılım
25 Nis 2008
Mesajlar
3,805
Tepkime puanı
155
Puanları
0
Konum
Kayseri
Web sitesi
twitter.com
11781684_1028573073844314_6815388750496059096_n.jpg







Her…

Yanımda türlü dert
Ey can haydi meramını hikâye et
Dinmeyecektir insanlık adına şikâyet
Ey hak neden bu kadar zillet, ümmette ki adavet
Bölüp parçaladılar, nifak sokarak tefrika çıkardılar, dinmiyor şiddet
Ey akıl, ey irade, ey vicdan, ey kemaliyet, ey münevverlik, ey insaniyet nerdesin, kuşatıyor hiddet

Mustafa Cilasun
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Dinmez.. O şiddet biziz, biz.. Ne bölen var ne de parçalayan var. Biziz, hepisi biz.. Biz buyuz.. İlkel, medeniyetsiz, akılsız biz.. Nefsî farkındalığa ulaşmadığımız sürece hep dış güçler demeye devam edeceğiz biz..

Ey akıl, ey irade, ey vicdan, ey kemaliyet, ey münevverlik, ey insaniyet nerdesin, kuşatıyor hiddet, diyorsun. Bu değerlerin hepisi bilinmeyen şeyler değil. Hepisi tarif edilmiş ve ortada duruyor. Biz bunları yüklenmiyoruz...

ABD, Ortadoğuyu işgal ettiğinde sizce direk olarak kendi kurşunuyla kaç kişi öldürmüştür? Çok değil, bakma sen 3,5 milyon dendiğine. Bu sayı, bizim birbirimizi katlettiğimiz sayıdır. Faturasını ABD'ye çıkartıyoruz. Çünkü kritik yok, öz eleştiri yok.. Doğal olarak 'tabi canım ABD' diyoruz.. Ama gerçekten öyle midir? Yani öyle kolayca doğal olarak bunu dememiz sizce doğal mıdır?

ABD, Almanya ve Japonya'yı da işgal etmişti. Onlar bu duruma kızıp birbirlerini mi katlettiler? Neşriyat denen bir şey var. Bize modernizim gelmiştir lakin oturmamıştır. Neyi nasıl ve nerede kullanacağımızı bilmiyoruz. İlkeliz çünkü.. Matbuatı ele alalım mesela.. Bir işgal sözkonusu ve zulüm var. Niye neşriyat yapılmıyor? Yasaklansa bile el altından yapar, örgütlenmelere gidersin.. Mantıklı ve tutarlı eleştiriler yaparsın falan filan.. Bu yapılmıyor, üstelik birbirlerine giriyor bizim millet.. Buradada mı 'tabi dış güçlerin yerel ajanları bizi birbirimize düşürüyor' diyeceğiz. E düşme! Düşen kim? Sen ben, yani gene biz değil miyiz?

Biziz abi, sen boşver, bütün kabahat bizde..

Bak mesela ortalıkta resimler dolaşıyor, öldürülen IŞİD militanlarının cesetleri falan.. Neymiş efendim, boynunda haç sembollü kolye çıkmış falan filan.. Bu resme bakıp şu çıkarım yapılıyor: E tabi, belliydi zaten, bunlar ingiliz canım.. Müslüman bunu yapmaz zaten falan filan.. Bir kişi de demiyor ki: Ulan herifler bu işi ajanlara yaptırmış olsalar sakal bıraktırıyor, sarık taktırıyor da boynunda ki haçı mı çıkarmayı unutacak? Bu kadar basit bir denklemi dahi kuramıyor aptallığımız.. Niye? Öz eleştiri olmasın da ne olursa olsun..

Yok ya, bizden bir halt olmaz.. Çok ciddi bir katliam süreci üzerimizden geçmeden toplumun düşünmeye başlıyacağını sanmıyorum.. Bunu dilediğim anlamına gelmez bu. Ben sadece doğal süreçlerden bahsediyorum. Tarihte bu hep böyle olmuş çünkü.. Kitleler hantaldır.. Değişimi asla kabul etmez, buna karşı direnir.. Bu yüzden açlık, kan ve gözyaşının ıslah edici unsurlar olarak yaratılmış olması hikmete şayandır.. İnsan bunu yaparsa zulüm olur. Bunu kader yapar.. Adam etmek istediği topumun üzerine bu ağını örer kader.. Acı ama hakikat budur.. Akıllı olanlar muradullahı gözlemler, bunun başa geleceğini sezimler ve o toplumdan uzaklaşır. Uzaklaşması gerekir zira içimizde ki aptallar yüzünden bizi helak eyleme, şeklinde bir dua, aynı zamanda hamle de bekler. O hamle, avazın çıktığı kadar topluma nasihat etmektir. Lakin anlamazlarsa kendini ayrıırsın, gidersin başka diyara.. Hadi bana eyvallah dersin.. Var mı başka yolu? Bu gidişte bile nüans vardır. Yunus aleyhisselam gibi tebliğin ortasında değil, Lut aleyhisselam gibi belanın eşiğinde gidersin, arkana bile bakmadan..
 
Üst