alanyali07
Kıdemli Üye
- Katılım
- 11 May 2008
- Mesajlar
- 6,968
- Tepkime puanı
- 845
- Puanları
- 0
Ayrıca şunu da ilave edelim Cübbeli Hoca Bediüzzaman ve Risale-i Nurlar hakkında pek bir malumata sahip değildi,bunu kendisi de itiraf etmiştir geçen sene ki "özür" bahsinde :
"Netice olarak şunları söylemek istiyorum: Beni bilen, tanıyan, sohbetlerimi dinleyen, bunları kayda geçiren ve söylediklerime itibar edenlerden istirham ediyorum ki, Bediüzzaman Hazretleri hakkında şimdiye kadar aktardıklarımı nazar–ı itibara almasınlar. İstifhamların oluşmaması için, silsinler, bugüne kadar olanları yok saysınlar. Zira onlar, bana ait şeyler değil; başkasının nakil sözleriydi. Kendi görüşümü ve hükmümü bugün açıklıyorum: Üstad Hazretlerinin söz ve izahları arasında dinin esasına ve Ehl–i Sünnet itikadına ters düşen herhangi bir noktaya rastlamadım. Kendine has yorum farkıyla, söyledikleri hak ve hakikat şeylerdir."
Cübbeli Hocanın bu yanlış malumatlarından birisi de anlaşılıyor ki Ali Haydar efendi ile olan mevzu hakkında..Yukarda aktardığım gibi Emin Saraç Hocaefendi bizzat birinci ağızdan naklediyor :"Ali Haydar Efendi demişti ki; "Bediüzzaman İstanbul'a ilk geldiğinde(1907) birçok ulema gibi ben de gittim. Kapısında "Burada her soruya cevap verilir, kimseye soru sorulmaz" yazılıydı. Mutavvel'den(Dersiamlık imtihanı bu kitaptan yapılırdı) çok zor bir sual hazırladım. Tereddütsüz ve çok isabetli, en doğru cevabı verdi. Gördüğüm en zeki insanlardandır."
"Netice olarak şunları söylemek istiyorum: Beni bilen, tanıyan, sohbetlerimi dinleyen, bunları kayda geçiren ve söylediklerime itibar edenlerden istirham ediyorum ki, Bediüzzaman Hazretleri hakkında şimdiye kadar aktardıklarımı nazar–ı itibara almasınlar. İstifhamların oluşmaması için, silsinler, bugüne kadar olanları yok saysınlar. Zira onlar, bana ait şeyler değil; başkasının nakil sözleriydi. Kendi görüşümü ve hükmümü bugün açıklıyorum: Üstad Hazretlerinin söz ve izahları arasında dinin esasına ve Ehl–i Sünnet itikadına ters düşen herhangi bir noktaya rastlamadım. Kendine has yorum farkıyla, söyledikleri hak ve hakikat şeylerdir."
Cübbeli Hocanın bu yanlış malumatlarından birisi de anlaşılıyor ki Ali Haydar efendi ile olan mevzu hakkında..Yukarda aktardığım gibi Emin Saraç Hocaefendi bizzat birinci ağızdan naklediyor :"Ali Haydar Efendi demişti ki; "Bediüzzaman İstanbul'a ilk geldiğinde(1907) birçok ulema gibi ben de gittim. Kapısında "Burada her soruya cevap verilir, kimseye soru sorulmaz" yazılıydı. Mutavvel'den(Dersiamlık imtihanı bu kitaptan yapılırdı) çok zor bir sual hazırladım. Tereddütsüz ve çok isabetli, en doğru cevabı verdi. Gördüğüm en zeki insanlardandır."