Ehh göreceğiz bakalım kim nereye geç kalmış, halep orda arşım burada Kur'an ortada.
Cübbeli'den itiraf; 'Ben iyi bir nane değilim!'
- Konbuyu başlatan PUTKIRAN
- Başlangıç tarihi
abdullah birisi
Kıdemli Üye
aranızdaki anlaşmazlıklarda, kime gidin buyuruyordu, Allah u Teala Kur an ı Keriminde...
- Katılım
- 30 Eyl 2013
- Mesajlar
- 6,183
- Tepkime puanı
- 473
- Puanları
- 83
Şu an İsmailağa'da, adına ''Golden Calf Syndrome (Altın Buzağı Sendromu veya Buzağı Günahı)'' denilen kitlesel bir pataloji yaşanmaktadır. Bilindiği üzre Hz. Musa (a.s) Tur-i Sînâ'ya çıkınca îmansızlığını gizleyen Sâmirî isimli nankör bir yahûdî, Hazret-i Mûsâ'nın yokluğunu fırsat bilerek halktan altın topladı ve bir buzağı yaptı. Ben-i İsraili kandırarak bu buzağıya taptırdı. Sâmirî bu yolla rant elde etmeyi hedeflemişti çünkü bu gibi işlerde puttan ziyade put üzerinden rant kuranları görmek gerekir. Bu Sâmirî denilen herifte bir acaip! Demek ki israiloğulları Mısır'da Firavun'un zulmü altında çalıştırılırken bu hergele Firavun'un devlet sistemini iyi analiz etmiş. İşleyen çarkların ana dinamiğini görmüş. Kitle psikolojisini öğrenmiş, bu alanda kendini yetiştirmiş.
Kameramızın kadrajını Firavun dönemi Mısır'a çeviriyoruz. Hayal edin! Henüz Exodus (göç) başlamamıştır. Ben-i İsrail köle olarak çalışıyor. Mısır'ın kızgın kumları üzerinde, yüksekçe bir tepelikte bir Ehram (piramit) taşının dibinde oturan biri var. Bu kişi Sâmirî. Mahrem yerleri hariç bütün vücudu çıplak. Lakin vücudunu kaplayan toz toprak ve güneşin yaktığı deriye baktığınızda çıplaklığı hiç göze çarpmıyor. Bildiğiniz köle işte. Beline bağladığı eski bir bez parçasıyla yüzünün terini silerken avucuna sıkıştırdığı bir dilim arpa ekmeğini kemirmektedir. Ekmek taş gibi kurudur. Sâmirî ekmeği öyle kemiriyor ki bu manzarayı bizzat Firavunun kendisi görse o ekmeğe iştahı gelir. Fakat bu manzaraya aldanmayın. Sâmirî'nin o tepelikten gördüğü manzara müthiş. Devasal ehramlara sıraya girmiş taşlar ağır ağır yürümektedir. İnsanlar karınca gibi küçücüktür. Sâmirî kendi kendine 'nasıl yani?' diyor. Sistemi sorguluyor.
İki çeşit insan vardır. Birisi Sevr mağarasında, diğeri de ehram taşının dibinde. İkisi de tepelikte. Aralarında ki tek fark 3000 yıllık zamandır. Mekan desen ikisi de kızgın çöllerde. Tefekkür desen ikisinde de var. Bu dış cephe farkı. Şimdi gelelim işin aslolanına. Allah'ın baktığı cepheye gelelim biz. Kalp cephesi yani! Asıl fark orada. Birisi kendisi için anlamak davasında, diğer ise insan için anlamak davasındadır. Hak ile batıl arasında ki en bariz fark budur işte..
Sen en son ne zaman ve hangi konuda gittin Allah'ın Resulune bir örnekle bakalım.?
abdullah birisi
Kıdemli Üye
geliyormusun gelmiyormusun, sen onu söyle...
Forumdaki konularda karşılıklı "düet" yapmayın!
Millet buradaki laf salatası tutkunlarının şowlarını izlemek zorunda değildir !
Şu hâle bakın ki, bu absürd duruma yönetimdekiler bile katılmaktadır ! Hayret !
Millet buradaki laf salatası tutkunlarının şowlarını izlemek zorunda değildir !
Şu hâle bakın ki, bu absürd duruma yönetimdekiler bile katılmaktadır ! Hayret !
Allah şefaatlerinden ayırmasın
Cidden anlama konusunda problem var abi sen de.
Sahih sünnetin başımın üstünde yeri var.
Ama ikimizin sahih anlayışı farklı.
Çok basit örnek,
Mesela sen kabir de yatan bir müslüman yanında yatan bir şakiiden dolayı azab görür sahih hadistir diyosun, ben de Allah kimse kimsenin günahını yüklenmez, hadis Kurana muhalif olamaz diyorum. Olsa olsa bu söz yanlış anlamıştır yahut farklı bir inançtan girmiştir diyorum.
Ben hadis inkarcısı oluyorum sen ehli sünnet mi oluyosun böyle?
İyi hayırlı olsun, ya peygambere iftira ediyorsan bunu düşündün mü hiç?
Kabir azabına özel bir merakın varsa Bayındır var diyor, O'nu dinler misin
Kaptan
Mecra Yazarı
Dusunmek mi? Sakin ha abdullah birisi Yahayy'a kulak verip dusunmeye kalkisma, zaten yapmassin biliyorum.
Amaaan sende canim, nasilsa birileri bizim icin dusunuyo iyisi mi sokusturmalari yutalim gitsin.
Kaptan
Mecra Yazarı
İnsan onyargili olunca iste ancak bu kadar nasip(siz)leniyor.
Azap kavramina getirdigi aciklamayi dinlemediniz mi? Keza mezun olmus ve diplamayi bekleyen ogrenci ve mahkemeyi bekleyen zani ornegini?
Neyse
deren
semure
- Katılım
- 11 Haz 2012
- Mesajlar
- 2,393
- Tepkime puanı
- 262
- Puanları
- 0
Kabir azabına özel bir merakın varsa Bayındır var diyor, O'nu dinler misin
hiçbir hocaya saygısızlık yapmam.kötü konuşmam.müslümanım diyen herkim olursa olsun benim kardeşimdir. almam gerekeni alırım.fakat kesin inandığım bir konuda aksi birşeyler söylüyorsa mesafeyi korurum.hem bence günümüzde kabir azabı yoktur isa as gelmeyecek diye inanılmış doğruları gündeme getireceğinize gençlik almış başını gidiyor onlarla ilgilenilse geleceğimiz gençliğimiz daha güzel olacak.boş zamanlarınızda okullara gidin özellikle lise gençliğini yakından takip edin. hla ve hareket inançlarını görseniz oturup ağlarsınız.
Ne oldı şimdi de hadis inkarcısı mı oldun?
Çarşamba gününün uğursuzluğu Hz Ali ve Enese dayandırılan bir hadis ile söyleniyor. Kurtubi, Beyzavi, nesefi Suyuti gibi bir dünya muhaddis nakletmiş bunu.
Cübbeli söyleyince hadis hadis olmuyor mu?
bi husben
Kıdemli Üye
- Katılım
- 7 Mar 2007
- Mesajlar
- 5,664
- Tepkime puanı
- 322
- Puanları
- 83
Kardeşim, yaklaşım güzel ancak eksik gibi geliyor bana.
"İnandığım", dan kastın nedir?
Gerçekten karineleri ile kani olduğun, yani şuana kadar inceleme araştırma, delillendirme yapıp kanaat getirdiğin mi?
Mezhebimde böyle o yüzden inandığım dediğin mi?
Eğer birincisi ise sonsuz saygım var, inanç konusunda kimseyi kınayamayız, ama delilsiz burhansız, sadece eline verilen buna inanacaksın reçetesinden konuşanlar için taassub ehlinden başka söylenecek söz yok, ayrıca bulduğuma iman ettim, mezhebimde ne yazıyorsa ona iman ettim diye bir iman zaten ehli sünnete göre de iman değildir.
İman bilinçli olarak, ne olduğu bilinerek kabul edilen, teslim olunandır.
Eğer karinelerini araştırıp böyle iman ediyorum diyorsan da, eğer muhalif görüş bir delil ortaya atıyorsa yine kulak vermen daha doğru olmaz mı, bir dinle, belki sana henüz hiç ulaşmamış, yahut bilerek ulaştırılmamış deliller var elinde.
Hz İbrahim de babasını bulduğu yola uysa Hz İbrahim olamazdı, akletmek imanın ilk şartıdır, akletmeyenin dini de yoktur. Tersi olsa en mükemmel mümin hayvanlar olurdu, tamamen fıtrat üzere yaşıyorlar çünkü.
Müslüman tüm sözleri dinleyen , en güzel söz olan Allah'ın sözüne kulan verendir, değil mi?