Ben Ahmet Mahmut ÜNLÜ Hocaefendi kadar büyük (ve ince) ilme sahip çok az alim gördüm..Sorulan her soruyu, araya saniye dahi girmesine izin vermeksizin inanılmaz hızlı bir hazır/cevaplıkla yanıtlayan, hem de Ayet-i Kerime'ler ve Hadis-i Şerif'leri hatta İslam Alimleri'nin beyanlarını dahi Arapça, Osmanlıca ve Farsça farketmez derecesinde anında telaffuz ederek delillendiren ve dahi söylediği ve ortaya koyduğu hakikatler içerisinde zerre Ehl-i Sünnet harici görüş ve safsataya yer vermeyen böyle bir alimin (hangi tv kanalı olursa olsun) televizyona çıkıp ilmini insanların istifadesine sunması, kamuoyunda istisnasız her kesim tarafından ilgiyle karşılanıp seyredilmesi, yankı uyandırması elbette yanlış olamaz..
Kaldı ki kendisinin de beyan ettiği üzere; yaptığı her işte olduğu gibi programa çıkma konusunu da Efendi Hz'lerine danışarak O'nun (ks) izni ve emirleriyle ve hatta istihare yapılmak suretiyle o programlara katılıyor olması, yaptığı işin meşruiyeti açısından "yeterli"dir kanaatindeyim..ölçü ve mantık ta bunu emreder diye düşünüyorum..
Ben; yapılan bir eylemin İslami açıdan meşru olup olmaması konusunda 5 kritere bakarım:
1-Kur'an, 2- Sünnet, 3-İcma-i Ümmet, 4-Kıyas-ı Fukaha...Bunlar aynı zamanda Edille-i Şer'iyye, yani dinin delilleridir...
Bir ölçü daha vardır ki; bu 4 delile aykırı olmayan bir eylemin yararı var zararı yoksa, ya da yararı zararından çok daha fazlaysa o eylemin dinen bir mahsuru yok demektir...
Bundan önceki Fatih Altaylı ve Murat Bardakçı ile birlikte katıldığı programları sonuna kadar izledim..Bu programlar televizyon tarihinde hiç görülmemiş şekilde büyük yankı uyandırdı, üstelik tüm kesimlerde...ve hepimiz o programlarda şuna şahit olduk ki, Hocaefendi ile alay etme girişiminde bulunan bu iki şahıs müspet veya menfi seyreden tüm kesimlerce ayıplandı, tüm insanların gözünde küçük düştüler..Hocaefendi'nin sözleri, anlattığı hükümler, sorulan sorulara verdiği cevaplar inanılmaz derecede ilgi ile seyredildi, kabul gördü...Ben o tarihlerden bu yana zaman zaman konusu geçtiğinde dine uzak insanların hatta din düşmanı seviyesindeki kişilerin dahi Ahmet Mahmut ÜNLÜ Hocaefendi'ye karşı bir sempatilerinin oluştuğunu farkettim..eminim bunu herkes farketmiştir..Dolayısıyla Fatih ALTAYLI ve Murat BARDAÇI insanların gözünde küçük düşmeleriyle kaldılar..Programlar sayesinde milyonlarca kişinin en azından o an için dine meyilleri arttı, belki onbinlerce insan dine daha sıcak bakar oldular...
Tüm bu sebeplerden dolayı; Kur'an ayetlerini kendi kafamıza göre yorumlayıp dile dolayarak koskoca Ayet-i Kerimeler'i Ahmet Mahmut ÜNLÜ Hocaefendi'ye yapıştırmayalım lütfen..içimizdeki tasavvuf düşmanlığını bu yolla ortaya koymanın, bu şekilde rahatlamanın kimseye bir faydası olmaz kanaatindeyim...