Ceylan Çalışkan’ın Nur Derslerinden Tespit Ettiği Notlar

gumus_Tesbih

Paylaşımcı
Katılım
8 Eki 2006
Mesajlar
382
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
Konum
van
Ceylan Çalışkan’ın Nur Derslerinden Tespit Ettiği Notlar
1- Bir Nur Talebesini makam-ı sıddıkiyete götüren iki yol vardır:

a- Sadâkat

b- Fedakârlık



2- İhlâs, kelimelerin ruh-u ma’nevisidir. İhlâs olmadığı zaman kelimeler, eğitim mermisi gibi, hedefi bulsa da te’sir etmez. Onun için attığın fikir mermileri hedefi bulamıyor, te’sirsiz kalıyor.



3- Risale-i Nur’un yolu sırr-ı ihlâstır, kulluktur. Bu hakikatları başta iç dünyamızı ma’mur etmek için kullanacağız. İçimizdeki putları kırmak için kullanacağız.



4- Bütün peygamberlerin, evliyaların ve kutubların yolu, ihlâs yoludur.



5- İhlâsa ma’ni olan önemli bir şey yok! İhlâsa ma’ni olan, önemsiz şeylerdir: Lüzumsuz, kederli, hodfurûşâne, sakîl, riyakârane bazı hissiyât-ı süfliyedir.



6- Hizmette başarılı olmak için; Anlatılan hakikatın muhatabın kalbine yerleşmesinin iki sebebi var: Biri, sebeb-i zâhiri; Diğeri, sebeb-i ma’nevî.



Sebeb-i zâhirinin bazı şartları şunlardır:

a- Fiziki yapı, endam ve sima güzelliği ve bakımı,

b- Libas, giyiniş. Her insan bir muhitte giyinişi ile karşılanır, fikirleri ile ağırlanır.

c- Yaş,

d- Şahsiyet,

e- Lisan hakimiyeti. Yâni, müdellel konuşması, terkib kabiliyeti, cümle kurması, mantıkî konuşması, beliğ ve fasîh konuşması için ilim şarttır.



Sebeb-i ma’nevinin (Hakikî sebeb) sebebleri şöyledir:

a- İhlâs: İ’vazsız sırf Rıza-yı ilâhi için konuşmak,

b- Fenâ, Hakikatta fâni olmak. Nefsini ıslâh edemeyen , başkasını ıslâh edemez. Önce nefsini tezkiye et ki, tezkiyeye vesile olasın. Anlattın anlattın, te’sir etmedi. Diyeceksin ki, "İhlâssız anlatmışım, ma’nen kirliyim.",

c- Salâhat: Takva sahibi oldukça sözün müessiriyeti artar. Fakat takva azaldıkça lâfızlar kalbden çıkmaz. Islatsa ıslatsa dili ıslatır, kalbden gelmez. Onun için ma’nevî hayatın temiz ve tâhir olması şarttır.



7- Az olduğumuza üzülmeyeceğiz! Çünkü, keyfiyeten az değiliz. Kâinat kuruldu kurulalı bu, böyledir. Cemâdat fazla, nebatat az. Nebatat fazla, hayvanat az; Hayvanat fazla, insanlar az; Kâfirler fazla, müslümanlar az; Amiler fazla, veliler az; Veliler fazla, asfiyalar az; asfiyalar fazla, enbiyalar az.
 
Üst