Çeçen direnişi unutuldu !

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Cecen_direnisi_unutuldu_1.jpg



Çeçen direnişi unutuldu

24 Aralık 2013 Salı 02:32

Müslümanlar ne yazık ki Çeçenistan’ı unuttu, Direnişi gündemimizden çıkarıldı.Fakat onlar kendilerini asla terk etmeyecek olana birer birer teslim ediyorlar canlarını.


Kafkasya’nın yiğit evlatlarının ülkesi Çeçenistan bugün kimin aklında? Kim hatırlıyor? Şamil Basayev, Cahar Dudayev, Emir Hattab gibi unutulmaz komutanlar yetiştiren, işgalci Rus ordusuna karşı destansı bir direniş sergileyen bir avuç Müslüman’ın güzel ülkesi Çeçenistan bugün neredeyse tamamen Müslümanların gündeminden düşmüş durumda.

Rahmi Yolcu


İmam Mansur, İmam Gazi Muhammed, İmam Şamil, İmam Hamzat Bek, Muhammed Emin, Cahar Dudayev, Aslan Maşadov, Şamil Basayev, Abdulhalim Sadullayev ve diğerleri… Çeçen Direnişini anlayabilmek için bu isimlerin hayatlarına bakmak yeterli. Zillete mahkûm yaşamaktansa onurlu direnişlerini şehitlikle taçlandıran yürekli insanların ülkesi Çeçenistan bugün unutulmuş halde. İşgalci Rus Ordusu’na karşı halen devam eden cihad hareketi Müslümanların gündeminden son yıllarda düşürüldü. I. ve II. Çeçen – Rus Savaşları’nda Ümmetten yeterli desteği aldığı için destansı zaferlere imza atan Çeçenler, devam eden süreçte adeta yalnızlığa terkedilmiş şekilde mücadelelerini açlık ve yokluk içerisinde sürdürüyorlar.

Müslümanlar Suni Gündemler ile Oyalanıyor


Müslümanların küresel emperyalist güçler tarafından suni gündemler ile oyalandığı günümüzde, Çeçen Direnişi yokluklar içerisinde var olma mücadelesi veriyor. Sadece Çeçenistan’da da değil Kafkaslar’ın her yerinde Dağıstan’da, İnguşetya’da, Kaberdey’de, Balkar’da Karaçay ve Çerkes’te Ruslara karşı iman güçleriyle savaşan mücahidleri en fazla kahreden şey ise Müslümanlar tarafından kendi hallerine terkedilmeleri. Dokko Umarov liderliğindeki mücahidler her gün Rus Ordusu’na ve onun kuklası Kadirov’un güçlerine saldırılar düzenliyor ve onlara ciddi kayıplar verdiriyor. Fakat maddi sıkıntılar içerisinde hiçte adil olmayan şartlarda yapılan mücadele mücahidleri zorluyor. Çeçen halkının isteği Müslümanların yeniden kendilerini hatırlamaları ve yardımlarını eskisi gibi devam ettirmeleri. Çünkü direnişin devam edebilmesi için parasal yardımın kesilmemesi gerekiyor.

300 Yıllık Direniş’in En Kötü Zamanları


Çeçenistan, Rusya’ya karşı 300 yıllık direniş tarihinin en kötü zamanlarından birisini yaşıyor. Son 15 yıl içerisinde 15 bin kişinin yaşamını yitirdiği, on binlerce kişinin ise mülteci durumuna düştüğü Çeçenistan’da direnişin sembol isimlerinin birçoğu ise şehit düştü. Çeçenistan’da Rusya’nın kuklası işbirlikçi Kadirov yönetimi ülkenin büyük çoğunluğuna hâkim durumda. Lojistik imkanları kesilen mücahitler sadece düşmanla değil, açlık ve yoklukla da mücadele ediyorlar. Son yıllarda İslami kesimin dahi gündeminden düşen Çeçen Direnişi var olma mücadelesin de belki de son demlerini yaşıyor. Belki de yakın bir zamanda tarih sahnesinden çekilecek olan Çeçen Direnişi Müslümanlara çok şey öğretti. Unutulan, terkedilen küçücük bir coğrafyada onlar, kendilerini asla terk etmeyecek olana birer birer teslim ediyorlar canlarını.

Zulüm Hiç Bitmedi


Ruslar sadece Çeçenistan’da değil, Kafkasya’da ve diğer yerlerde de Müslümanlara zulmediyor. Sakal uzatan mü’min erkekler gözaltına alınıp dayak yiyor. Hicap giyen bacılara sözlü saldırı ve keyfi gözaltılar yapılıyor. Kur’an ve Sünnet’ten başka hiçbir şeyi kabul etmeyenler “radikal” damgası yiyip fişleniyor. Çeçenistan’da zulüm hala sürüyor. Her gün birçok sivil kaçırılıp katlediliyor. Müslüman erkek ve kadınlar yoğun bir baskı altında tutuluyor. Rusya, 11 Eylül sonrası oluşan süreci kendi lehine çevirmede başarılı oldu. Rusya tarafından 11 Eylül saldırıları sonrası Çeçen Direnişi, Müslüman halkların ve daha da önemlisi İslamcı hareketlerin gündemlerinden tamamen düşürüldü. Rus devletinin Afgan ve Irak işgallerinde Batı karşıtı bir tutum sergilemesi, Hamas’ı ile iyi ilişkiler geliştirmesi, Ramazan Kadirov hükümeti ile Çeçenistan’ın sanki refah içerisinde yüzüyormuşçasına lanse edilmesi Çeçenleri emperyalistler eliyle Müslümanların gündeminden düşürdü.
Çeçenistan’daki içler acısı durum hakkında gazetemize açıklamalarda bulunan İmkânder Başkanı Murat Özer, Çeçenistan meselesinin İslam dünyasının tamamını ilgilendirdiğini belirterek, “Eğer Müslümanlar bir küfür devletinin egemenliği altında kalmayı tercih ediyorlarsa, alışveriş merkezleri, yeni yeni konutlar ve lüks mekanlarda zevk-u sefa içerisinde yaşamayı kabul ediyorlarsa o zaman Çeçenistan’da bir işgalden söz edemeyiz. Fakat eğer tüm Kafkaslar’da insanlar, Rus bayrağı dalgalanmasından, Rus askerleri tarafından kontrol alında tutulmaktan, kukla yöneticiler tarafından idare edilmekten, pasaportlarında Rus vatandaşı yazmasından rahatsız oluyorlarsa ve bunu bir zillet olarak görüyorlarsa orada işgal devam ediyor demektir. Dağıstan’da, İnguşetya’da, Kaberdey’de, Balkar’da Karaçay ve Çerkes’te on binlerce köylü ve mücahid var. Bunlar hâlâ işgalci Rus Ordusu’na karşı direniyor. Zilleti kabul etmeyen bu insanlar dağlarda Ruslarla savaşıyor. Köylüler yemek yapıp mücahidlere taşıyor. Bu yüzden Ruslar tarafından zulüm görüyorlar” dedi.

İşgal yoksa 400 bin Rus askerinin orada ne işi var?


Rus Ordusu’nun üçte birinin halen Çeçenistan’da bulunduğunu ifade eden Murat Özer, “Eğer işgal yoksa 400 bin Rus askerinin orada ne işi var? Neden Rus Ordusu’nun üçte biri Çeçen topraklarında bulunuyor. Oysa Çeçenistan çok küçük bir coğrafyada yer alıyor. Rusya ise dünyada en fazla toprağa sahip olan ülkelerin başında geliyor. Buna rağmen küçücük bir ülkeye Rus ordusunun üçte biri konuşlanmış durumda. Kafkaslar’daki Müslümanlar tüm olumsuzluklara rağmen direnişlerine devam ediyorlar”diye konuştu.

Bitmeyen bir savaş


İmam Mansur’la başlayan Kafkasya’nın Müslüman halklarının savaşı bugüne kadar aralıksız olarak devam etti. Rusya 17. Yüzyılda yoğunlaştırdığı saldırılarını işgalle sürdürmüş ve bu kanlı işgalin neticesi olarak bölgede yaşayan onlarca farklı halk İslam çatısı altında birleşerek Rusya’ya karşı mücadeleye girişmişlerdir. Halen Rusya’nın yumuşak karnı olarak nitelenen bu sorununda neticeye ulaştırdığı bir savaşı yoktur, 30-35 milyonluk Kafkas Halklarının çok büyük kayıplar vermesine karşın devasa büyüklükteki bu güce karşı onca yokluğa rağmen mücadelelerini sürdürmeleri sadece ve sadece inançlarının getirdiği bir güçtendir. SSCB’nin dağılmasıyla birlikte Cevher Dudayev’in liderliğinde bağımsızlığını ilan eden Çeçenler yürüttükleri I. Çeçen savaşından galip çıkarak şanlı bir zafere imza attılar. Hazar-Karadeniz hattında çok önemli bir coğrafi bölge olan Kafkasya’daki çıkarlarından vazgeçmek Rusya için kabul edilemez bir durumdu. Bu sebepledir ki aynı yıllarda bağımsızlığını ilan eden ülkelerin aksine Çeçenistan ve genel olarak Kafkasya toprakları Rusya’nın gözden çıkaramadığı, enerji geçiş yollarında bulunması dolayısıyla mutlaka sahip olması gereken bölgelerden birisi olarak belirdi. 1999 yılında başlayan ikinci Rus işgalinin temel gerekçesi de buydu. Büyük Rusya’yı tekrar kurmak arzusundaki yeni Rus Çarları yüzbinlerce askerle bölgeyi işgal etmeye başladılar ve bu işgal sebebiyle başlayan Çeçen Savaşı 2013 yılı itibariyle tüm yokluklara rağmen hâlâ devam etmektedir.
Ruslaştırılmaya çalışılan Çeçenistan

Rusya’nın sınırsız desteğini alan Ramazan Kadirov kurduğu yeni Grozni ile Çeçen halkına savaşın ve mücadelenin yersiz olduğunu anlatmaya çabalamaktadır. Arkasına aldığı Putin desteğiyle açtığı alışveriş merkezleri, havalimanları, pavyonlar, lüks konutlar ile dünyanın gözünü boyamaya çalışan Ramazan Kadirov, diğer yandan onurlu bir şekilde mücadelelerini sürdüren halka etmediğini bırakmıyor. Mücahidlere ve onları destekleyenlere her türlü zulmü reva gören Kukla Kadirov, Rusya’nın da desteğini alarak baskılarını sürdürüyor. Çeçenistan’ın merkezi Grozni’de yükselen camiler de kukla yönetiminin sözde dine verdiği değeri simgeliyor. Maddi manada Rusya’dan her türlü desteği alan Ramazan Kadirov hükümeti Çeçenistan’daki değişimi bu camiler üzerinden anlatmak üzere uçaklarla Grozni’ye taşınan ilahiyatçı akademisyenleri, siyasileri ve gazetecileri cep telefonlarına düşen “Rusya’ya hoş geldiniz” mesajıyla karşılıyor. Gelenlere şehirler gezdirilerek “savaşa gerek yok, halkımız refah içinde, bakın camilerimiz de var. Kimseye namaz kılmayın diyen de yok. Şu halde kimsenin bir derdi olmamalı” diyerek dünya kandırılıyor. Yazıktır ki bu duruma aldanan ve Türkiye’ye dönüşlerinde kanal kanal dolaşarak Kadirov’un meziyetlerini sıralayan, Çeçen mücahidlere mücadeleye son vermeleri çağrısında bulunan ilahiyatçı akademisyenlerimiz ve gazetecilerimiz de çıkmakta. Bunlar gidip gördükleri ve Rusya’nın projesi olan değişimlerle Çeçenistan’da her şeyin bittiğini sanıyorlar. Oysa zulüm hiç bitmedi. Sadece bize unutturuldu…


Müslümanlar çabuk unuttu


Çağın Müslümanlar için getirdiği en büyük sorun muhakkak unutmak olmalı! Bizi kapitalist bir hegemonyaya hapseden günümüzün hâkim medeniyeti her birimizi geçmişimizden koparan bir unutkanlığa sürükleyiveriyor. Üzerimize çöreklenen sefahat hali, dünyevi zevklerin evlerimize getirdiği rahatlık hemen burnumuzun dibinde olan biteni görmemizi engelliyor. Aslında görmek ve duymak istemiyoruz. Rahatımız bozulsun, keyfimiz kaçsın istemiyoruz. 300 yıldır dinlerinin, namuslarının derdiyle toprağa düşen on binlerce Kafkasya’lı mücahidden bugüne miras kalan şey onurlu tarihleridir. Bugün Kafkasya’da işgalci Rus güçlerine ve onların kukla yönetimlerine karşı mücadeleye devam eden Müslümanların derdi işte bu şerefli tarihin üzerlerine yüklediği ağır sorumluluktur. Savaşla, yıkımla, esaretle, sürgünle amaçlarına ulaşamayan zalimler, çıkarlarını korumak adına kukla yöneticiler peydahlayarak işgallerini farklı bir boyutta sürdürmek gayreti içerisindedirler. Müslümanların başına emperyalistler tarafından bela edilen kukla yöneticilerin bir benzeri de kuşkusuz Çeçenistan’ın başına Ruslar tarafından getirilen Kadirov. Çeçenistan’da Rusya neye ne kadar izin veriyorsa onlar yapılmaktadır. Devlet dairelerindeki Putin resimleri, Kadirov’un Putin’le sarmaş dolaş fotoğrafları şehirleri süslüyor. Bu durum onurlu bir tarihe sahip olan Çeçenler ve tüm Kafkasya halkları için kabul edilemez bir durum olarak dikkat çekiyor.

http://www.milligazete.com.tr/haber/Cecen_direnisi_unutuldu/302476#.UrmQ4fRdXT9





 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Ne zaman hatırlandı ki unutulsun !
 

Dut_agaci

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
7,219
Tepkime puanı
330
Puanları
0
Web sitesi
www.Menzil.Net
Kadirov geldi, aramıza buzlar düştü.

Değilse Cevher Dudayev, sanki bizim evin üyesiydi...
 
Üst