Çarşaf illa çarşaf mı olacak?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Bedrin_Aslanı

Profesör
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
1,792
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Şehit Hızır Ali Muratoğlu Hocaefendinin 29/05/1995 tarihinde yaptığı bir sohbetini kelime kelime naklediyoruz:


Bize çok sorulan sorulardan biride illa çarşaf mı olacak? Başka şey giyilse olmaz mı?
Cilbab ne demektir, önce onu açıklayalım...
Ahzab suresi 59.ayette geçen celabiib kelimesi cilbab kelimesinin cemisidir.
Size Taç cilt=3 sayfa 167- 168 den hadisler okuyacağım.
Ma telbisühül mer'etü fevkal hımarı vel kamisı yestürul bedene küllehu

CİLBAB ÖYLE BİR ŞEY Kİ, KADIN ONU BAŞ ÖRTÜ VE GÖMLEĞİN ÜZERİNE GİYİYOR. VE BEDENİN HEPSİNİ ÖRTÜYOR.

Bu cilbab öyle bir şeyki baştan aşağı tüm vücudu kaplıyor..
Sen ise baş örtüsü ile dışarı çıkıyorsun.

Ebu Bekir r.a kızı Esma r.a üzerinde ince bir elbise olduğu halde peygamberin yanına geldi. Resulullah sav ondan yüz çevirdi. Ve Ya Esma! Kadın buluğa erince ( yüzüne ve ellerine işaret ederek) ancak şurası ve burası müstesna hiç bir yerinin görülmesi caiz değildir.

Şu delillerde vardır: Muhakkak kadının tüm bedenini örtmesi farzdır. Ancak elleri ve yüzü müstesna. Fitneden emin olunduğu vakit o kadının eline ve yüzüne bakmak caizdir. Bu maliki mezhebinin görüşüdür.
ŞAFİİ, HANEFİ VE HANBELİ MEZHEBİNİN GÖRÜŞLERİ İSE KADININ ELLERİNE VE YÜZÜNE BAKMAK FİTNEDEN EMİN OLSA BİLE HARAMDIR. ÇÜNKÜ ORALAR FİTNE YERİDİR. BU FETVE İHTİYATLI OLMAK İÇİN EN GÜZELDİR...

iŞTE ÇARŞAFIN FIKIH FETVASI BUDUR. OInun için Mahmut Efendi Hz çarşafı anlatmakta dili yaprak oluyor. 100 sene önceki nenelerimiz sağ olsada onlara sorsak. Onlar, biz sokağa çıktığımız zaman genç bile olsak ihtiyar şeklinde çıkardık derlerdi.

Hanımının sokakta mini etek giymesine müsade eden bir adamdan duymuştum. Yanında ki arkadaşına diyor ki, şu hanımlarımıza bak ki, sokağa çıktıklarında en kısa elbiselerini giyiyorlarda, bizim yanımızda pijama giyiyorlar.

BİR KADIN SOKAĞA ÇIKINCA ŞEYTAN ÖNÜNE GEÇER..SEN GÜZELSİN, ŞUSUN, BUSUN DİYEREK ONU ŞİŞİRİR. ALLAH Ahzab suresi 33.ayetinde buyuruyor ki, EVVELKİ CAHİLİYE ZAMANI GİBİ AÇILIP SAÇILMAYIN...

Bir müslüman kadın dışarı çıkarken şöyle yapayımda beğenileyim niyeti olursa işte o teberrüc olur. Ve dinimizde yasaktır. Efendimizin sav hanımlarına emir, bütün hanımlarada emirdir.

KIZLARIMIZ KADINLARIMIZ BEN DİNİMİZE GÖRE EV İŞİ YAPMAK ZORUNDA DEĞİLİM DİYORLAR.
BİR ERKEK HANIMINA BEN SENDEN RAZIYIM DERSE, CENNET ONA VACİB OLUR. SORUYORLAR, BULAŞIK YIKAMAYA, EV SÜPÜRMEYE MECBUR MUYUM? İŞRAK NAMAZI, TEHECCÜT NAMAZI KILMAYA MECBUR MUSUN? bİR CEMAATE GİTTİN, İŞRAK NAMAZINI SANA SORDULAR..SENDE FARZ VEYA VACİB DEĞİLDİR.SÜNNETTİR DEDİN.KILAN KİŞİYE ŞU KADAR SEVAP VARDIR DİYE ANLATTIN. İŞTE İŞRAK YADA TEHECCÜT NAMAZINI KILMAYI BİLİYORSAN, O BULAŞIĞI YIKAMAYIDA DÜŞÜNÜRSÜN. NİYETİNİ BİLİRSEN YAPTIĞIN İŞLERDE ÇOK SEVAP ALACAKSIN.İŞTE EVİNİ SÜPÜRMEK, TEMİZ TUTMAK, SÜNNETTİR, MÜSTEHAPTIR.YAPMAKLA ÇOOOK SEVAP ALRSIN. ŞUURLU BİR MÜMİNE NERDE NE YAPACAĞINI İYİ BİLENDİR...

İsra suresi 37.ayette buyuruluyor ki, VE YERYÜZÜNDE MÜTEKEBBİRANE BİR HALLE YÜRÜME.. ŞÜPHE YOKKİ SEN NE YERİ YARABİLİRSİN, NE DE BOYCA DAĞLARA YETİŞEBİLİRSİN.

Şimdi hanımlar ayaklarını vura vura gidiyorlar. Kadının ayağına ses çıkarmayan ayakkabı giymesi lazımdır. Hoca efendi öyle yaparsak gülünürüz diyorlar. ALLAH SENİ BEĞENSİN. ALLAH SENİ SEVSİN. BÜTÜN DÜNYA BOZULSA SEN BOZULMA. AHİRETTE SULTAN OLACAKSIN. DÜNYADA ONLARDAN AYRI OL Kİ, AHİRETTE DE AYRI TUTULASIN.

BİR İNSAN DESE Kİ HOCA EFENDİ BU ANLATILAN EMİRLER DOĞRU, LAKİN BEN YAPAMIYORUM. YAPMAYA GAYRET EDECEĞİM.BUDA BİR KEMALDİR.

YANLIŞ FETVALAR VEREREK KİTAP YAZANLARLA MÜCADELEYE GEREK YOKTUR, HİDAYETİ YARADAN ALLAH'TIR. BİZ DOĞRUYU SÖYLEYECEĞİZ. KABUL EDENLER KENDİ KARLARINA, KABUL ETMEYENLER İSE KENDİ ZARARLARINADIR...

(ALLAH'IM! HER NE CİHETTE OLURSA OLSUN, NE TÜR GÜNAH VE HARAMA GİRMİŞ OLURSAK OLALIM, SEN BİZLERİ FAZLU KEMİNLE YARLIĞA..BİZİ AFFET..BİZE ACI...YAĞMURUN TOZU ALIP GÖTÜRDÜĞÜ GİBİ, DEJENERE OLMUŞLUĞUMUZU RUHUMUZDAN AKIT...
Rabbim şehit olmadan evvel bu sohbeti yapmış olan şehidimize tabi olup,
ahirette şefaat etmesine imkan verecek ameller yapmamızı nasib etsin. )

ALINTIDIR​
 

Bedrin_Aslanı

Profesör
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
1,792
Tepkime puanı
3
Puanları
0
GENÇLER BEN BEKARIM GENCİM, NE OLACAK DEMESİNLER. BİR İSLAMA UYAN GENCİMİZ SEBEBİYLE KAİNAT AYAKTA DURUR. RABBİMİZİN EMİRLERİNİ YERİNE GETİRMEMEKTENSE, VALLAHİ ÖLÜM BİZİM İÇİN DAHA HAYIRLIDIR. DİNİNİ MUHAFAZA EDEBİLMEK İÇİN AİLESİYLE UĞRAŞAN GENÇLERİMİZ VAR. BİZLER ONLARIN HÜRMETİNE YAŞIYORUZ.

MEDİNE-İ MÜNEVVEREDE BİZE BUYURULDU Kİ,

ÇOK TEVBE EDİN.
GIYBET YAPILMASIN.
KUR'AN ÇOK OKUNSUN.
NAFİLELERE ÖNEM VERİLSİN.
EMRİ BİL MARUF YAPILSIN.
ARANIZDA BUĞZ OLMASIN.


HANIM KIZLARIMIZ ÇARŞAFLARINA RİAYET ETSİNLER. SABREDİN. CENNETTE ÖRTÜNMEK YOK. KAFİRLERE BENZEMEYİN. HUD SURESİ 113. AYETTE MEVLA NE BUYURUYOR:

SAKIN ONLARA MEYL ETMEYİN. HEYBETİNİZ GİDERDE, SİZE ATEŞ YAPIŞIR. KAFİRLER NEDEN ONLARA BENZEMENİZİ İSTİYORLAR. KORKUYORLARDA ONDAN, ÇÜNKÜ HEYBETLİ GÖRÜNÜYORSUNUZ.

YA RABBİ KULLARINA BİR TAKIM TENBİHLERDE BULUNDUM. DUA EDİYORUM, ONLARA TENBİHLERİMİ TUTMALARINI NASİB EYLE. YA RABBİ SANA EMANET! YA RABBİ SANA EMANET!!!​

MAHMUT USTAOSMANOĞLU HAZRETLERİ (k.s)​

http://www.halidiye.comdan alıntı...
 

feyza:)

İstanbulî
Katılım
7 Haz 2006
Mesajlar
4,872
Tepkime puanı
359
Puanları
0
Konum
İsTanbuL
Web sitesi
www.incebirdokunus.com
(ALLAH'IM! HER NE CİHETTE OLURSA OLSUN, NE TÜR GÜNAH VE HARAMA GİRMİŞ OLURSAK OLALIM, SEN BİZLERİ FAZLU KEMİNLE YARLIĞA..BİZİ AFFET..BİZE ACI...YAĞMURUN TOZU ALIP GÖTÜRDÜĞÜ GİBİ, DEJENERE OLMUŞLUĞUMUZU RUHUMUZDAN AKIT...
Rabbim şehit olmadan evvel bu sohbeti yapmış olan şehidimize tabi olup,
ahirette şefaat etmesine imkan verecek ameller yapmamızı nasib etsin. )


Aminn .. Allah razı olsun ..
 

meyve

Asistan
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
762
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Feyza kardeşim çarşafla ilgili bir yazı ileten arkadaşa tşk etmişsiniz fakat görüyorum ki avatarınızda tesettürsüz bir bayan resmi mevcud! Tezat bir durum yok mu sizce de? Yanlış anlaşılmasın tenkid değil sadece acizane uyarı...

Eklenmiş olan yazıya gelince ben bu konuda yeterince paylaşım yaptım diğer bölümlerde, daha fazla yazmaya lüzum görmedim.

Selametle...
 

islamveinsan

Doçent
Katılım
28 Eyl 2006
Mesajlar
1,360
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
Suvas
Şu delillerde vardır: Muhakkak kadının tüm bedenini örtmesi farzdır. Ancak elleri ve yüzü müstesna. Fitneden emin olunduğu vakit o kadının eline ve yüzüne bakmak caizdir. Bu maliki mezhebinin görüşüdür.

* Hem bu görüş hanefi ve şafii mezhep imamlarının görüşü de olsa bugün evin içerisinde fitneden emin değiliz.... Yine çarşaf zarureti hasıl oluyor...

ŞAFİİ, HANEFİ VE HANBELİ MEZHEBİNİN GÖRÜŞLERİ İSE KADININ ELLERİNE VE YÜZÜNE BAKMAK FİTNEDEN EMİN OLSA BİLE HARAMDIR. ÇÜNKÜ ORALAR FİTNE YERİDİR.

Hidayeti Allah verir,
Her bakan göremez,
Her gören anlamaz,
Her anlayan idrak edemez,
Her idrak eden hayatina tatbik edemez..
Selametle...
 

feyza:)

İstanbulî
Katılım
7 Haz 2006
Mesajlar
4,872
Tepkime puanı
359
Puanları
0
Konum
İsTanbuL
Web sitesi
www.incebirdokunus.com
Feyza kardeşim çarşafla ilgili bir yazı ileten arkadaşa tşk etmişsiniz fakat görüyorum ki avatarınızda tesettürsüz bir bayan resmi mevcud! Tezat bir durum yok mu sizce de? Yanlış anlaşılmasın tenkid değil sadece acizane

ne alaka şimdi ???
evet tesekkür ettim doğru olan onayladığım fikirler içeriyo çünkü yazı ..karsı çıkcak değilim ... kaldı ki awatarım bi kenara ben çarsaflı değilim .. yazıya tesekkür etmiyim mi çarsaflı değilim diye ..böyle tuhaf ayrıntılara takılmayalım lutfen ..
 

Bedrin_Aslanı

Profesör
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
1,792
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Mahmut Ustaosmanoğlu(ks) hocaefendiden naklediyoruz:

Evlatlarım! Altuntaş İmam Hatip Müdürü anlatıyor;
Resulullahı sav rüyamda gördüm. Beyaz bir elbise giymiş olduğu halde bana dedi ki BEN TELEVİZYON OLAN EVE GİRMEM uyanınca hemen tv yi evden attım.

Bu nuzır şeyi evden çıkarmak için illa Resulullah'ı sav rüyada görmek mi lazım?Bir hadisi şerifte Resulullah sav buyuruyor:
ÜMMETİMDEN BİR TAKIM KAVİMLER OLACAK.ZİNAYI, İPEĞİ, ŞARABI, ÇALGIYI HELAL SAYACAKLAR.

ÇALGI DİNLEMEK GÜNAHTIR. O MECLİSTE OTURMAK FASIKLIKTIR. O ÇALGI İLE LEZZETLENMEK KÜFÜRDÜR.

SESİNİ YÜKSELTEREK TÜRKÜ SÖYLEYEN BİR KİMSEYE ALLAH İKİ ŞEYTAN GÖNDERİR. BU ŞEYTANLARDAN BİRİ ONUN ŞU OMUZUNA, DİĞERİDE ÖBÜR OMUZUNA OTURURLAR. BU ŞEYTANLAR O KİMSE SUSUNCAYA KADAR ONU AYAKLARIYLA DEPRENDİRMEYE DEVAM EDERLER.

Kur'an'ı bırakıpta çalgı türkülerle meşgul olanlar ahirette Kur'an'ı kerim tarafından Mevlaya şikayetçi olacaklar.

ALINTIDIR​
 

Bedrin_Aslanı

Profesör
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
1,792
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Bir şeyin şerri çokmenfaatı az ise onu red etmek lazımdır.Yok hükmündedir.
Tv beytullahı gösterse dahi seyretme.
Onların gayesi haramı göstermektir.
İslam kanalı dediğiniz o kanallarda ABD filmleri güzel oynanıyor.

İmamı Rabbani hz diyor ki,
Bir işte fetvayı önce kendine danış.
Şu an Resulullah sav hayatta olup, benim yerimde olsa idi bu işi yapar mıydı yapmaz mıydı?
Yapardı dersen yap, yapmazdı dersen yapma.
Yine karar veremediysen o zaman şöyle sor.
Bu amelim sağıma mı soluma mı yazılacak?
Doğruluk temelimizde var.
Biraz işletsek anlarız...

Şehit Hızır Ali Muratoğlu Hocaefendi

ALINTIDIR​
 

turkuaz18

Üye
Katılım
3 Kas 2006
Mesajlar
40
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
48
Konum
İSTANBUL
Web sitesi
www.marufkoyu.org
Muhterem Başörtülü Hanımefendi Kardeşlerim,

Bendeniz İlahiyat Fakültesi mezunu, evli ve iki çocuk babası bir kardeşinizim. Hergün binlerce insanın geçtiği işlek bir yol üzerinde bir dükkanım var. Bu yüzden birçok farklı insan görüyor ve yine birçok insanla görüşüyorum.

Sizlere bu mektubu yazmamın sebebi hergün gördüğüm insanların içinde yer alan yüzlerce başörtülü kardeşimin bazılarında tesbit ettiğim giyinme yanlışları hakkında sizleri uyarmak istememdir.
Buna cür`et etmemin sebebi de Yüce Rabbimiz Allah`ın şu ayeti ve önderimiz Hz. Muhammed`in (s.a.v.) şu sözleridir:

* "Sizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir."
(Al-i İmran Suresi Ayet 104)

* "Sizden birisi bir kötülük görürse onu eli ile değiştirsin, buna gücü yetmezse dili ile değiştirsin, buna da gücü yetmezse kalbi ile bu durumu kötü görsün; ki bu da imanın en zayıfıdır." (Hadis-i Şerif)

* "Ya iyiliği emreder, kötülüğü menedersiniz; ya da başınıza Allah`tan gelecek bir musibeti beklersiniz." (Hadis-i Şerif)

* "Muhakkak ki din nasihattır." (Hadis-i Şerif)

Muhterem Kardeşlerim,
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, bazı İslam düşmanlarının iftiralarının aksine bu din, kadını hor gördüğünden değil; tam aksine onu herkesin istediği şekilde göremeyeceği nadide bir mücevher gibi kabul ettiğinden, onu kem gözlerden korumak istediğinden yani ona değer verdiğinden dolayı örtünme emrini getirmiştir. Şu bilinmelidir ki İslam`dan başka hiçbir sistem, hangi inançtan olursa olsun, sonuçta bütün insanların ulaşmak istediği en değerli yer olan Cennet`i, "anneler`in ayağının altında" kabul edecek kadar; "Sizin en iyiniz kadınlarına karşı en iyi olanınızdır." diyecek kadar ve doğum sırasında ölen kadını "şehid" kabul edecek kadar kadınlara değer vermemiştir.

Başörtüsü ve örtünme emri, farz olduğu "müslümanlar" tarafından kesin olarak bilinen bir emirdir; bu konuda hiç bir şüphemiz yoktur ve müslümanlar bu emri severek yerine getirirler. Çünkü onlar Allah`ın ve Rasulunün emirlerine sıkı sıkıya bağlıdırlar ve "şiddeti her tarafa yayılacak olan büyük bir günün azabından" korkarlar.

Son senelerdeki başörtüsü tartışmaları, bazı bilgisiz veya kötü niyetli kişilerin yanlış veya kasıtlı yorumları halkımızdan bazı kesimleri yanıltma ve sanki İslam`da örtünme emri yokmuş gibi bir hava estirme amacı gütmektedir. Birtakım yeni yetme İlahiyatçı veya din adamı görüntüsündeki şahıslar dünyada tek akıllı kendileri kalmış gibi Allah`ın ve Peygamberi`nin bu kesin emrini ilgili ayet ve hadisleri kendi hevesleri doğrultusunda yorumlayarak yozlaştırmaya çalışmaktadırlar. Bu kişilere sormak gerekir; örtünme emrini (hâşâ) Peygamberimiz`den başlayarak asırlar boyunca bütün Sahabe, herbiri yüzlerce eser vermiş bütün İslam alimleri ve sonra bütün Müslümanlar yanlış anladı da; üç-dört kitap yazmayla profesör olan bu yeni yetmeler mi doğru anlıyor(?) Tabii ki hayır... Hadi bir anlık bütün dînî emir ve kavramları bir tarafa bırakalım, din diye birşey yok farzedelim; bu durumda bile başörtüsü bizim için vazgeçilmezdir. Çünkü başörtüsü bizim örfümüzde, kültürümüzde, tarihimizde kayıtlıdır, kazılıdır: İşte Anadolu Kurtuluş Savaşı`nda kağnıyla cepheye mermi taşıyan başörtülü ninelerimiz, işte köyüne saldıran düşmana satırla girişen Nene Hatunlar, işte örtüye uzanan bir düşman eli sebebiyle Maraş`tan Güneydoğu Kurtuluş hareketini başlatan Kahraman Maraş halkı ve işte "İstiklal Marşımızın yazarı" büyük şair, büyük insan Mehmet Akif Ersoy ve onun iki dizesi...:
Kızımın iffeti batmakta rezîlin gözüne;
Acırım tükrüğe billâhi tükürsem yüzüne!
Başörtüsüne karşı duran bir Anadolu insanı bırakın dinine karşı olmayı, kendi milliyetine ve kültürüne karşıdır demektir, bir zamanlar Maraş`ta örtüye el uzatan düşmanla aynı safta demektir... Bu girişin ardından tekrar esas konumuza dönelim.

Çok Değerli Başörtülü Hanım Kardeşlerim,

Örtünme emrinin amaçları arasında siz değerli hanım kardeşlerimizi kem gözlerden, hain bakışlardan korumak ve yabancı erkeklerin dikkatinin üzerlerinize çekilmemesini sağlamak olmasına rağmen, bazı kardeşlerimiz bu emri yerine getirmeye çalışırken yaptıkları hatalarla bu amaçların tersinin gerçekleşmesine sebep oluyor ve maalesef örtünüyoruz sandıkları halde örtünmüyorlar.

Bu durum da sizleri seven ve saygı duyan biz erkek din kardeşlerinizi üzüyor. Çünkü siz bizler için çok değerlisiniz. Sizler bizim ya anamız, ya bacımız, ya kızımız ya da hanımımızsınız. Bizler sizin yalnızca Allah`ın emrini tutarak örtünmenizden dolayı sizlerle gurur duyuyoruz, sizler bizim namusumuz ve Fatih`leri doğuran ve doğuracak en değerli varlıklarımızsınız, bizler sizin saçınızın bir telini bile esen rüzgardan sakınırız, kıskanırız.
Şimdi burada öncelikle konumuzla ilgili olan ve eğer müslümansak bizleri bağlaması gereken, hanımların giyinmesi ile ilgili bir ayeti, Peygamberimizin sözleri olan hadislerden birkaçını ve O`nun ocağında yetişmiş değerli hanımı Hz. Aişe`nin iki sözünü sizlere hatırlatmak istiyorum:

1- Ayet: "Mü`min kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları hariç, zinetlerini açmasınlar. Başörtülerini yakalarının üzerine koysunlar... Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar..." (Nûr Suresi Ayet 31.)

2- Hadis: Hz. Aişe`den rivayet edildiğine göre bir gün kızkardeşi Esma ince bir elbise ile Rasulullah`ın huzuruna girmişti. Hz Peygamber bunun üzerine hemen ondan yüzünü çevirdi ve şöyle buyurdu: "Ey Esma! Şüphesiz kadınlar erginlik çağına ulaşınca onun şu ve şu yerlerinden başkasının görünmesi uygun değildir." Hz Peygamber bunu söylerken yüzünü ve ellerini işaret etti. (Ebu Davud Libas 31.)

3- Hadis:"Ümmetimin son dönemlerinde giyimli fakat çıplak bir takım kadınlar olacak, bunların başlarının üstü deve hörgücü gibi bulunacaktır. Onlar cennete giremez, cennetin kokusunu bile alamazlar." (Ebu Davud Libas 125, Cennet 52.)
4- Hadis: Birgün Peygamberimiz bir arkadaşına Mısır`da dokunmuş bir keten kumaş vermiş, yarısından kendine gömlek diktirmesini, diğer yarısından ise hanımının giysi yapmasını istemiştir. Ancak daha sonra şöyle buyurmuştur: "Hanımına git söyle altına bir gömlek diksin. Çünkü vücut şeklinin ortaya çıkmasından korkarım." (El Kurtubî, El Cami`, XIV, 156.)

5- Peygamberimizin Hanımı Hz. Aişe`nin Sözleri: Temim Oğulları kabilesinden bir takım kadınlar Hz Aişe`yi ziyarete gelmişlerdi. Üstlerinde ince giysiler vardı. Hz Aişe onlara şöyle dedi: "Eğer sizler mü`minler iseniz, bunlar inanmış hanımların giysileri değildir. Eğer mü`min değilseniz o zaman durum değişir."

Yine birgün onun huzuruna, ince başörtülü bir gelin getirilmişti. Bunun üzerine O şöyle dedi: "Nûr Suresine inanan bir kadın bunu örtünmez." (El Kurtubî, El Cami`, XIV, 157.)

6- Hadis: "Bir kadın koku sürünerek dışarı çıkar ve koku ulaşsın diye bir topluluğun yanına giderse zinaya bir adım atmış olur." (Tirmizi, Edeb, 35; Nesâî, Zîne, 35)

7- Hadis: "Kadınlardan erkeklere benzeyenlerle; erkeklerden kadınlara benzeyenler bizden değildir." (Buhârî, Libas, 61)

Muhterem Başörtülü Kardeşlerim,

Şimdi sizlere bu mektubu yazma sebebim olan noktalara değinmeye geçebilirim. Burada bazı hanım kardeşlerimizin özellikle yaz aylarında düştükleri örtünme ve giyinme yanlışlarını madde madde sayarak sizleri uyarmak istiyorum:

A- SOKAKTA GİYİLEN ELBİSEDE YAPILAN YANLIŞLIKLAR:

1- İçi gösteren astarsız ve ince gömlek, elbise, özellikle etek (şifon ve organze türü):

Bazı kardeşlerimiz sokakta dış elbise olarak, güneş ışığı veya dükkanların ışıkları vurduğu zaman ve hatta ışık vurmadan bile içini gösteren ince elbise veya ceket altı etek giyiyorlar. Bu da çok vahim sonuçlara neden oluyor ve maalesef bazen içiniz görünüyor. Bu tür giyinme hatası geçen yaz mevsiminde had safhada idi bu yaz da öyle olacağa benziyor. Kardeşlerimiz bu tavırlarıyla yukarıda saydığımız 2, 3, 4 ve 5. hadislere aykırı davranıyorlar. Lütfen bu yanlışa düşmeyin.

2- Dar ve vücuda yapışan elbise, tişört ve gömlek:

Sokakta dış elbise olarak bu tür şeyler giyilince vücut hatları belli oluyor ve erkeklerin dikkatini çeker bir hale geliyor. Bu tür giyinişler de örtünme emrinin genel amaçları ile yukarıdaki 3. ve 4. hadislerin emirlerine aykırı. Lütfen sokakta dış elbise olarak bu tür şeyleri giymeyin.

3- İçi göstermese ve dar olmasa bile kumaşının türü sebebiyle vücuda yapışan ve vücut hatlarını belli eden elbise ve etek. (Buzy, ipekli türü vb.):

bir üst maddedeki mahzurlar bu tür giyinişte de mevcut. Lütfen sokakta dış elbise olarak bu tür şeyleri giymeyin.

4- Pantolon:

Bazı başörtülü hanım kardeşlerimiz dış giysi olarak beline kadar bir üst elbise veya ceket giydiği halde belden aşağısı açıkta kalacak şekilde altına pantolon, hatta bazen dar pantolon ve hatta ne kadar acıdır ki bazen de bulucin giyiyorlar. Bu da vücut hatlarını belli ediyor ve dikkat çekiyor. Üstelik başörtülü bir hanımın böyle giyinmesi daha çok dikkat çekiyor ve İslam`la alakası olmayan insanların bile "Şuna bak bir de başörtüsü takıyor!" demesine neden oluyor. Onların öyle demesi bir yana bu tür giyinişler örtünme emrinin genel amaçları ile çelişki halinde. Bir de bu tür bir giyiniş yukarıdaki 7. hadiste geçen Peygamber Efendimizin şiddetli yasağının sınırlarını zorluyor. Lütfen bu tür olumsuzluklara sebep ve bir erkek giysisi olan pantolonu sokakta giymeyiniz.

5- Kısa kollu elbise:

Hayret edilecek bir şekilde son zamanlarda bu tür giyinişlere de rastlıyoruz. Özellikle bazı genç hanım kardeşlerimiz de üstlerine delikli, dantelli veya saydam bir üst giyisisi alıyor ve kısa kollu giyisisi bunun altından görülüyor. Oysa örtünme emrinin gerçekleşmesi için kolların kapalı olması gerekiyor. Yukarıdaki 2. hadiste Peygamberimiz, hanımların yabancı erkeklere karşı yalnızca yüz ve ellerinin açık kalacabileceğini söylüyor. Lütfen bu noktaya dikkat edin ve bu tür yanlışlara düşmekten kaçının.

6- Yırtmaçlı etek:

Anlaşılması çok güç ama bazı kardeşlerimiz de dış elbise olarak altlarına yırtmaçlı etek giyiyorlar. Gene anlaşılması çok güçtür ki bu yırtmaç bazen diz kapaklarına kadar bile çıkabiliyor. Kardeşlerim! Böyle örtünme olur mu? Yanlış yapıyorsunuz! Yoksa son zamanlardaki tesettür tartışmaları, televizyon ve tesettür defileleri vs. bizlere temel bazı şeyleri, bazı değerleri unutturdu mu? Kardeşlerim bu tarzda bir giyinmeyle ayete de hadise de, örtünme emrinin amaçlarına da muhalefet ediyorsunuz. Tesettürlü bir hanımınefendinin böyle bir giyiniş tarzı olamaz. Lütfen bu hataya düşmeyiniz.

7- Manto ve pardesü türlerinden:
1-İçini gösteren, 2-Çok aşırı süslü, 3-Çok dikkat çekici renkli (mesela kırmızı), 4-Dar, 5-Uzun yırtmaçlı, 6-Parlak deri, 7-Bele doğru daralan (Rus modeli):

Bu tür pardesü ve mantolar da dikkatleri üzerinize çekmenize veya bazen vücut hatlarınızın belli olmasına sebep oluyor. Oysa örtünme emrinin amaçları arasında bunları önlemek var. Lütfen pardesü ve mantonuzun böyle olmamasına özen gösterin.
B- BAŞÖRTÜSÜ YANLIŞLARI:
1- İçini gösteren ince türde baş örtüsü:
Yine arkadan ışık vurunca ve hatta bazen vurmadan bile içini gösteren başörtüler takılıyor. Bu durum da yukarıda 5. maddede Hz. Aişe`nin söylediği gibi dinin bu emrine açık bir muhalefet oluyor. Lütfen sokakta takacağınız başörtünüzü seçerken ve takarken içini göstermeyecek kalınlık ve kalitede olmasına dikkat edin.
2- Boynu örtmeyen baş örtüsü:
Bu yanlış uygulamaya da oldukça çok rastlanıyor. Yalnızca çene altında veya ensede bir düğüm atılınca boyun açık kalıyor ve yukarıdaki 1. ayette geçen "Başörtülerini yakalarının üzerine koysunlar" emri gerçekleşmiyor. Lütfen başörtünüzün ucunu boynunuzu da kapatacak şekilde yakanızın üzerine sarkıtın.

3- Saçı tam örtmeyen, saçtan arkaya kayan ve saçın önünü dışarı çıkaran baş örtüsü:

Bu yanlışa bir üst 2. maddedeki gibi başını bağlayan kardeşlerimiz düşüyor ve örtünme emri tam olarak gerçekleşmiyor. Lütfen başörtünüzü güzel ve sağlam bağlayarak veya altına tülbent takarak kaymamasını ve saçınızın hiçbir tarafının görünmemesini sağlayınız.
4- Aşırı süslü, dikkat çekici renkte (mesela kırmızı) ve yaldızlı başörtüsü:
Bu tür başörtüsü de dikkatleri ve bakışları üzerinize çekiyor. Oysa ki bu sonuç örtünme emrinin hedeflerinden değil. Lütfen sade veya aşırı süslü olmayan başörtülerini tercih edin.
5- Pardesü veya elbisenin içinde bırakılmak ve boyun veya ense üzerinde düğümlenmek suretiyle sıktırılan, böylece başın veya saçın şeklini ortaya çıkaran başörtüsü:
Yukarıda saydıklarım kadar tehlikeli olmasa da bu uygulama özellikle genç hanım kardeşlerimiz arasında oldukça yaygın. Hele bazı kardeşlerimiz başörtülerini böyle bağlamakla birlikte bir de saçlarını topuz yapıyor veya yukarıya doğru topluyorlar. Bu durumda başları 3. hadiste geçen tabirle "deve hörgücü"ne benziyor. Takdir edersiniz ki bu da çok dikkat çekici oluyor ve örtünmenin amacını bir ölçüde tehlikeye düşürüyor. Bu kardeşinizi dinlerseniz lütfen böyle yapmayın ve ayette geçtiği gibi başörtünüzü yakanızın üzerine koyarak sarkıtın derim.

C-AKSESUAR VE AYRINTI YANLIŞLARI:

Bunları şöyle sıralayabiliriz:

Bazı genç hanım kardeşlerimin kullandıkları;
-Özellikle nakışlı eşarp altı alın süsleri,

-Dış elbisenin üzerine giyilen çok süslü ve dikkat çekici delikli, dantelli, saydam veya çok parlak deriden ceketler,

-Cafcaflı ve parlak çantalar,

-Aşırı süslü, dikkat çekici, uzun topuklu veya çok yüksek tabanlı ayakkabılar,

-Tıbbî zorunluluğu olmayan ve gösteriş niyetiyle takılan güneş gözlükleri,

-Yukarıdaki 6. hadise aykırı olarak aşırı tarzda parfüm sürünme ve makyaj.

Çok Değerli Genç Hanımefendi Kardeşlerim!

Gençlik çağında olmanız sebebiyle güzel görünmek ve beğenilmek istediğinizi biliyorum. Ancak inanın ki siz kardeşlerimin güzel olmak ve beğenilmek için bu süslü şeylerin hiçbirine ihtiyacınız yok. Çünkü sizin yüzünüzde Allah`ın verdiği bir nur var, sizin yüzünüzde Peygamberimizin "İmandandır" dediği "Hayâ"nın yani utanmanın güzelliği, berraklığı, temizliği var. Ben, şu dizelerde sizleri görüyorum:
O YÜZ, HER HATTI TEVHİD KALEMİNDEN BİR SATIR;
O YÜZ Kİ, GÖZ DEĞİNCE ALLAH`I HATIRLATIR...

bu güzelliği ve nuru siz göremeseniz de biz görüyoruz; siz bilemeseniz de biz biliyoruz. Hatta öyle ki bu nurunuz bazı karanlık odakları ve yarasaları da rahatsız ediyor... Bu güzelliğiniz, bu nurunuz yıkılmak, yok edilmek isteniyor...

Kardeşlerim, tabii ki temiz, uyumlu ve size yakışanı giyeceksiniz, tabii ki paspal olmayacaksınız. Temizlik ve düzen zaten bizim dinimizin emirleri arasında. Ama bir müslümanın çoğu işinde olması gerektiği gibi orta yolu kaybetmeyeceğiz. Bahsettiğim türlerde yanlış giyinerek dikkat çekme sınırına geçmeyeceğiz. Ve genç kardeşlerim şunu da bilin ki eğer evleneceğiniz erkek, sizi sadece görünüşünüzden ve güzelliğinizden dolayı beğenecekse bu durumun ileride sizin için bir felaket olma ihtimali vardır. Çünkü güzellik birgün gidebilir veya birgün sizden daha güzel bir insan çıkabilir; eğer o kişi sırf güzelliğinize bakıp da sizi tercih etmişse böyle bir durumda sizden uzaklaşması ihtimali de yüksektir. Buna karşılık beğenilmenizi ve tercih edilmenizi sağlayan sizin temizliğiniz, sadeliğiniz, iç güzelliğiniz, hayânız, terbiyeniz ve ahlâkınız olursa -Allah`ın izniyle- ömür boyu hiç bitmeyecek güzellikler başlar.
Eğer imanlı ve dindar beyler istiyorsanız bu niyette olmanızı tavsiye ederim. Çünkü sizi arayacak olan müslüman ve dindar erkekler de Peygamber Efendimizin şu hitabıyla karşı karşıyadır ve ona göre hareket edeceklerdir: "Kadın dört şeyi için nikâhlanır: Malı, güzelliği, soyu ve dini için. Sen dindar olanını tercih et..."

Kardeşlerim, bendeniz buna inandım, böyle yaşadım, böyle dua ettim, böyle aradım ve Allah da bana tam istediğim gibi bir hanım verdi...Umarım size de salih beyler nasib eder.

Değerli Başörtülü Hanım Kardeşlerim,
Bu söylediklerimi lütfen "İyi dost acı söyler." sözü çerçevesinde, sizleri seven bir kardeşinizin uyarısı olarak alın. Benim kimseye bir kastım veya ithamım yok. Allah ve Rasulunu tasdik eden herkes müslümandır. Ancak Allah`ın bir emrini yerine getirirken bunu doğru uygulamak lazım; yoksa bilmeden zararlı çıkılabilir veya hedeflenen fayda elde edilmez. Dediğim gibi sizler bizim için çok değerlisiniz. Onun için bu kadar şey söyledim. Değerli olmasanız "hadi canım banane" der geçerim. Ama bunu yapamıyorum, çünkü sizler bizim umudumuzsunuz.

Son olarak sizlerden iki ricam var;

Birincisi, lütfen kitap okuyarak veya alim insanların katıldığı hanım toplantılarına katılarak, İslamî radyoların programlarını dinleyerek bilginizi artırın ve dinimizi doğru öğrenin, doğru öğrenilmesini sağlayın. Dünya hayatınız ile ilgili bilgilerin yanında ahiret hayatınız için de bilgiler öğrenin. Benim burada anlattıklarım bazı yanlışlara dikkat çekmektedir, sizin başörtüsü ve diğer meseleler ile ilgili bilmediğiniz bir konu varsa ayrıntılı bilgi için güvenilir ilmihal kitaplarına başvurun ve bilgiyi tam kaynağından öğrenin.

İkincisi ve en önemlisi; lütfen burada yaptığım uyarıları tanıdığınız başörtülü arkadaşlarınıza da ulaştırın ve bunların mümkün olduğu kadar çok insana ulaşmasını sağlayın ki bu yanlış uygulamalar sona ersin.

Mektubuma burada son verirken hepinize en içten saygılarımı sunuyor ve sizleri Allah`a emanet ediyorum. Umarım siz de bana dua eder ve: "Allah`ım bu kardeşimize ilim yolunu nasib et ve onun ilmini artır." dersiniz.



Yukarıdaki Yazı Alıntı Olup altına imzamı atıyorum
 

hazanca

Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
28
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ALLAH razı olsun kardeşim. RABBİM banada nasip eder inş.



barrrrb15ixfo2fh7.gif
 

sümeyye

Üye
Katılım
20 Eyl 2006
Mesajlar
114
Tepkime puanı
5
Puanları
0
s.a arkadaslar..

bu ne güzel bi sohbettir..

içime işledii, ben de carsafı giymeye yeni yeni karar vermiş kendimi hazırlamaya çalışan bi kardesinizim..dualarınıza ihtiyacımm vvar

bu sohbeti okumam çok güzel oldu Rabbim yardımcımız olsun

vesselam
 

meliha

Paylaşımcı
Katılım
24 Ara 2006
Mesajlar
133
Tepkime puanı
0
Puanları
0
çok güzelşeyler nakletmişsin inşallah devamınıda bekliyorum
efendibabamın sohbetlerini ben hiç dinlemedim ve bubenim enbüyük arzudu
duaedin inşallah

rabbim enkısa zamanda çarşafını giymeyi nasipetsin
inan çok güzelbir duygu
selametle
 

doğuhan

Profesör
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
1,425
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Yaş
37
Konum
orta dünyalar
sorabilir miyim?
niye çarşaf ?
amaç örtünme ise ,Allah örtülecek yerleri belirlemişse,bu kadar detay niye,bu örtünme illa çarşaf olacak mantığını nasıl bulduğunuzu anlıyamadım.
Çarşaf giyen kardeşlere bir şey demiyorum ama çarşaf olmazsa olmaz mantığını anlıyamıyorum.Rasulullah döneminde çarşaf giyildiğine dair bir kanıt ta göremiyorum.
Amacım tartışmak değil,ispatlı delil li konuşulursa memnun olurum
 
F

fesuhul_lisan

Guest
s.a kardeşim Allah ın izniyle size delil :nur s. 31.ayet
Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.
Ahzab 59 ayet de bu açıkça belirtilmiştir..
“Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına (bir ihtiyaç için dışarı çıktıkları zaman) dış örtülerini üstlerine almalarını söyle. Onların tanınması ve incitilmemesi için en elverişli olan budur. Allah bağışlayandır, esirgeyendir.
Ümmiseleme (r.a) demiştir ki: (Cilbablarından üzerini sıkı örtsünler) “ayeti indiği zaman, Ensar kadınları üzerlerine siyah elbiseler giyerek öyle bir dinginlikle çıkmışlardı ki sanki başları üzerinde kuşlar vardı.”
Ahzab 59 ayet de sokakta tanınmayacak şekilde örtünmeleri belirtilmiştir. Tanınmayacak şekilde örtünme ifadesi ise, kadının yüzünün tamamen kapatılması manasına gelir. Gözlerin bir peçe ile kapatılıp kapatılmaması tartışmalıdır. Bu konu hernekadar bazı yenilikçi İslami çevrelerce, ayet içinde geçen incinme ifadesine dayanarak, kadının o zamanki şartlar altında, müşrikler tarafından tanınarak incitilmemeleri için tamamen örtünmesi gerektiği, bu gün ise, Müslüman kadınlar için böyle bir tehlikenin bulunmaması nedeni ile, yüz kısmının tamamen örtünmesinin gerekli olmadığı şeklinde bir yorum getirilmek istenirsede, bu mantık olarak yanlıştır. Öncelikle, kadın bu şekilde örtünerek zaten müşrik kesime karşı, hernekadar suratı görülmese de, giyim şeklinden kendisini Müslüman bir kadın olarak tanıtmaktadır ki, salt Müslüman olmasından dolayı incitilecekse, bu şekilde incinmesi daha kolay olacaktır. Ayrıca, Ahzab 59 veya başka bir ayette, başkaları tarafından incitilmeyecek güne kadar tamamen kapansınlar şeklinde de bir ifade yoktur. Madem ki, iddia edildiği gibi kuran evrenseldir, Müslüman olan kadınlarda, Kuran'a göre tamamen kapanmak zorundadırlar.
 

johncoffey07

Asistan
Katılım
26 Eki 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Konum
THE EARTH
sorabilir miyim?
niye çarşaf ?
amaç örtünme ise ,Allah örtülecek yerleri belirlemişse,bu kadar detay niye,bu örtünme illa çarşaf olacak mantığını nasıl bulduğunuzu anlıyamadım.
Çarşaf giyen kardeşlere bir şey demiyorum ama çarşaf olmazsa olmaz mantığını anlıyamıyorum.Rasulullah döneminde çarşaf giyildiğine dair bir kanıt ta göremiyorum.
Amacım tartışmak değil,ispatlı delil li konuşulursa memnun olurum


KATILIYORUMM:shake2[1]: :shake2[1]: :shake2[1]:
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst