mostar
Profesör
- Katılım
- 6 Ara 2009
- Mesajlar
- 1,011
- Tepkime puanı
- 244
- Puanları
- 0
BU, ÇAY İÇİN DEĞİL!
Bütün kadınlar haydi toplanın!
Bir toplantıya katıldım, bütün önyargılarım değişti..
07 Kasım 2010 Pazar 11:09
ÇayKadınların yaptıkları ev toplantılarına hep önyargıyla bakmışımdır. Kadınlar bir araya gelir, pasta böreklerini yer. Sonra ne yapabilirler ki? Şunun şurası, bunun burası… Hep böyle düşünürdüm, ta ki annemle o toplantılardan birine katılana kadar.
İçimde bitmiyor Rahman Sûresi
Somurtarak girdiğim evin sahibesinin güler yüzü içimi ısıtıyor. Herkesin yüzünde bir hoşgörü, gözlerinde içtenlik var. Gelecek olanların tamamlanmasıyla teyzelerden biri ‘Bismillah’ deyip açıyor Mushaf’ı. Başlıyor Rahman’a. “Er rahman. Alleme’l Kur’ane. Halekal insane...” Güzel teyzem sesini Kur’an’la süslüyor. “Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani” ayeti okundukça içim titriyor. “O hâlde Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?” Rahman sûresinin son ayeti okunuyor da içimde bitmiyor o soru: “O hâlde Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?”
Çatalİşte huzur tam da bu!
Okunan sûrelerin ardından gözler buğulanıyor. Hepimiz, adımız sanımız ne kadar farklı olsa da, yüzlerimiz birbirine benzemese de kardeş oluyoruz. Kur’an bizi kardeş kılıyor. İşte huzur denilen şey tam da o anda yaşadığım duyguydu.
Çaylarımızı yudumlarken güzel teyzelerimden biri okuyor:
“Seccaden kumlardı
Devirlerden, diyarlardan
Gelip göklerde buluşan
Ezanların vardı.”
Öyle şaşırıyorum ki. Zaten buğulu olan gözler Arif Nihat’ın Naat’ı ile yaşarıyor. Hele o mısralar yok mu herkesi en hassas yerinden vuruyor: “Nerde kaldın ey Resûl,
Nerde kaldın ey Nebi?”
Necip Fazıl KısakürekNecip Fazıl’ın ruhuna armağan
Şimdiye kadar neden annemin peşine takılmadım diye hayıflanırken bir teyzenin indirdiği hatmin duası başlıyor. Ev sahibesinin evine bolluk bereket isteniyor Mevla’dan. Âminler geliyor dualara. Üstad Necip Fazıl’ın, Arif Nihat’ın, kalemini Hak yolunda kullanan şairlerimizin, yazarlarımızın ruhuna armağan ediliyor hatim. Sezai Karakoç’ un ömrüne bereket dileniyor Rabb’den. Böyle güzel bir duaya iştirak etmek apayrı bir güzellik, bambaşka bir tat.
Şükür Rabb’e
Bugün sanki benim için özel hazırlanmış bir hediyeydi. Şairlerimize dua eden, şiir okuyan, sesini Kur’an’la süsleyen güzel teyzelerimizin, ablalarımızın olduğunu görmek çok çok mutlu etti beni. Eve gelince hemen arkadaşları arayıp bu toplantıyı anlatıyorum şevkle. Biz de yapalım aynısından, diyoruz. Bugün için şükürler olsun Rabb’e.
Emine Şimşek
Bütün kadınlar haydi toplanın!
Bir toplantıya katıldım, bütün önyargılarım değişti..
07 Kasım 2010 Pazar 11:09
ÇayKadınların yaptıkları ev toplantılarına hep önyargıyla bakmışımdır. Kadınlar bir araya gelir, pasta böreklerini yer. Sonra ne yapabilirler ki? Şunun şurası, bunun burası… Hep böyle düşünürdüm, ta ki annemle o toplantılardan birine katılana kadar.
İçimde bitmiyor Rahman Sûresi
Somurtarak girdiğim evin sahibesinin güler yüzü içimi ısıtıyor. Herkesin yüzünde bir hoşgörü, gözlerinde içtenlik var. Gelecek olanların tamamlanmasıyla teyzelerden biri ‘Bismillah’ deyip açıyor Mushaf’ı. Başlıyor Rahman’a. “Er rahman. Alleme’l Kur’ane. Halekal insane...” Güzel teyzem sesini Kur’an’la süslüyor. “Febieyyi alai rabbikuma tukezzibani” ayeti okundukça içim titriyor. “O hâlde Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?” Rahman sûresinin son ayeti okunuyor da içimde bitmiyor o soru: “O hâlde Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?”
Çatalİşte huzur tam da bu!
Okunan sûrelerin ardından gözler buğulanıyor. Hepimiz, adımız sanımız ne kadar farklı olsa da, yüzlerimiz birbirine benzemese de kardeş oluyoruz. Kur’an bizi kardeş kılıyor. İşte huzur denilen şey tam da o anda yaşadığım duyguydu.
Çaylarımızı yudumlarken güzel teyzelerimden biri okuyor:
“Seccaden kumlardı
Devirlerden, diyarlardan
Gelip göklerde buluşan
Ezanların vardı.”
Öyle şaşırıyorum ki. Zaten buğulu olan gözler Arif Nihat’ın Naat’ı ile yaşarıyor. Hele o mısralar yok mu herkesi en hassas yerinden vuruyor: “Nerde kaldın ey Resûl,
Nerde kaldın ey Nebi?”
Necip Fazıl KısakürekNecip Fazıl’ın ruhuna armağan
Şimdiye kadar neden annemin peşine takılmadım diye hayıflanırken bir teyzenin indirdiği hatmin duası başlıyor. Ev sahibesinin evine bolluk bereket isteniyor Mevla’dan. Âminler geliyor dualara. Üstad Necip Fazıl’ın, Arif Nihat’ın, kalemini Hak yolunda kullanan şairlerimizin, yazarlarımızın ruhuna armağan ediliyor hatim. Sezai Karakoç’ un ömrüne bereket dileniyor Rabb’den. Böyle güzel bir duaya iştirak etmek apayrı bir güzellik, bambaşka bir tat.
Şükür Rabb’e
Bugün sanki benim için özel hazırlanmış bir hediyeydi. Şairlerimize dua eden, şiir okuyan, sesini Kur’an’la süsleyen güzel teyzelerimizin, ablalarımızın olduğunu görmek çok çok mutlu etti beni. Eve gelince hemen arkadaşları arayıp bu toplantıyı anlatıyorum şevkle. Biz de yapalım aynısından, diyoruz. Bugün için şükürler olsun Rabb’e.
Emine Şimşek