Brezilya geçmişiyle hesaplaşırken CHP'miz

Dergaz

Profesör
Katılım
31 Ara 2007
Mesajlar
1,685
Tepkime puanı
28
Puanları
0
Yaş
38
Konum
Ne fark eder ki
Araştırmacı gazeteciniz iş başında... CHP lideri Deniz Baykal durduk yerde Brezilya'nın adını andı. CHP'lilerin bir ara ekonomisini 'örnek' diye sunduklarını hatırlıyorum Brezilya'nın; bu defa askerlerin sivillere karşı tavrı açısından 'örnek' bir ülke olarak sunuldu Brezilya.
Dediği şuydu Baykal'ın: "TSK'nın yüreğine yönelik bir soruşturma haftalardır sürdürülüyor. Bu soruşturmanın altında bir itham var. İthamın hedefi falan kişi, filan kişi olmaktan çıkmıştır. İthamın ve şüphenin hedefi, kurum haline gelmeye başlamıştır. Brezilya'da silâhlı kuvvetlere yönelik bir soruşturma girişimi olmuş, komutanlar 'derhal istifa ediyoruz' demişler. Onun üzerine soruşturma konusu da askıya alınmış."
Buradan en azından iki sonuç çıkıyor: 1. Baykal (CHP) kozmik odadaki dahil askerlerle ilgili araştırma ve soruşturmaları benimsemiyor, bunlara karşı... 2. Baykal (CHP) bizde de istifa tehdidini kullanarak bu gelişmeleri önlemeye komutanları davet ediyor.
Araştırmacı gazeteciniz bu noktada devrede.
1964 ile 1985 arasını sürekli askeri darbelerle geçirmesi bakımından bize benzeyen bir ülke Brezilya. Bir başka benzerlik de son yıllarda giderek yükselen yıldızı ülkenin; bugün 'bölgesel bir güç' kabul ediliyor...
Farklı yönü ise şu: Brezilya'da sol bir iktidar var. Cumhurbaşkanı makamında oturan kısaca 'Lula' diye anılan Lula da Silva eski bir sendikacı. 2006 yılında ikinci kez cumhurbaşkanı seçildi.
Lula da Silva 21 Aralık (2009) günü 'Gerçek Komisyonu' kurmayı amaçlayan bir yasa tasarısını Meclis'e sundu. Komisyon 20 yıla yakın sürmüş askeri diktatörlük döneminde hayatlarını kaybeden 400, işkenceye tâbi tutulan 20 bin kişinin dosyasını açacak, kirli eylemlerin fâillerini tespit etmeye çalışacak.
Bizim 1982 Anayasası'nın geçici 15. maddesinin askeri dönemi sorgulama dışı bırakması gibi, Brezilyalı askeri diktatörler de kendilerini benzer bir yasal zırhla donatmışlar. Sadece birkaç general için değil, 1964'ten itibaren askeri yönetimlerde görev almış herkes için... İşkenceler ve infazların hesapları sorulamıyor Brezilya'da ve Lula'nın girişimi bu durumu ortadan kaldırma amaçlı.
Herhangi bir sol partinin iktidar olduğu herhangi bir ülkede ilk yapması gereken bir iş; bütün sol partilerin muhalefetteyken iktidarları yapmak üzere sıkıştırması beklenecek bir girişim...
Kimden duyduysa CHP lideri Brezilya örneğini, biraz eksik duymuş... Askerler istifa tehdidini "Bizden hesap sorulamaz" kanaatinde oldukları için yapmamışlar. Askerlerin itirazı, iktidarın geçmişe dönük hesap sorma girişimini tek tarafı yapmak istemesi; yeni kurulacak komisyonun silâhlı sol grupların askeri yönetime karşı eylemlerini de soruşturmasını istemiş askerler...
Onlar adına konuşan bir emekli general, "Generaller ile albayları mahkeme karşısına çıkartacaklarsa Dilma (Rousseff) ile Franklin Martins'i de orada görmek isteriz" demiş... Adını andığı iki kişi, askeri yönetim döneminde sol adına silâhlı eylemlere karışmış, şimdilerde Lula'nın en yakınında bulunan isimler...
Bir ilginç ayrıntı da şu: 'Gerçek Komisyonu' girişimine istifa mektubuyla mukabele edenler arasında Lula'nın savunma bakanı da bulunuyor. İstifaları kabul etmeyen Lula, "Merak etmeyin, korktuğunuz olmayacak" demiş askerlere, ama özellikle eski askerlerin endişesi sürüyormuş. Bir eski asker, "Lula bunu hep yapıyor" demiş ve eklemiş: "Konuyu ortaya atıyor, krizi kendisi çıkartıyor, boğucu atmosferin etkisi altında bırakıyor bizleri..."
Buraya kadar anlattıklarımdan, bırakın genel başkan konumundaki birini, CHP'ye oy veren sıradan bir vatandaşımızın bile "Brezilya gibi yapsın askerler, geçmişin araştırılmasına dirensinler, sonuç alınamıyorsa istifa etsinler" temennisini çıkarması mümkün mü?
Solcu birinin Lula'nın yaptığına sahip çıkması beklenir. Askeri vesayet altındaki bir ülkede, elinde silâh var diye kirli ölümler ve işkenceleri yapanlardan şimdi hesap sorulmasında Deniz Baykal'ın yadırgayacağı ne var Allah aşkına?
Hesap sorma işinde komşuları Arjantin, Uruguay ve Şili'den hayli geç kalmış Brezilya; o ülkelerde askeri yönetimlerin aşırılıklarıyla hesaplaşıldı, sorumlular cezalandırıldı. Mazlumların haklarını savunan Brezilyalı sivil gruplar, kurulacak komisyonun soruşturma kapsamını yeterince geniş tutmayacağı kuşkusunu duyuyorlar.
Bu bilgileri aktardığım kaynak Brezilya'da bu güne kadar geçmişin kirli eylemleri sebebiyle tek bir askerin bile yargılanmadığını bildiriyor. Askeri yönetim döneminin arşivleri de kamuoyuyla paylaşılmıyormuş. Müsaadenizle, araştırmacı gazeteciniz yazısını bir soruyla bitirecek: Acaba bizde 12 Mart (1971) ve 12 Eylül (1980) işkencehanelerinden geçmiş CHP içerisindeki veya tabanındaki 'sol' kadrolar Deniz Baykal'ın Brezilya benzetmesinden mutlu mudur?


kaynak
 
Üst