Baskan okuduysan eger yuzuklerin efendisinin cevirisi gibi bir tarz olursa essiz olur.
Aslina sadik kalmak guzel ama anlam cevirisi sanki daha mantikli. Baska versiyonu var mi onu da bi okuyalim?
1941 yılında Maarif Vekili Hasan Âli Yücel'in emriyle yapılan bir çeviri var. İş Bankası'ndan çıkan Mustafa Tüzel'in çevirisi.
Buradan PDF olarak indirebilirsin:
http://dushunce.az/files/documents/friedrich-nietzsche-boyle-buyurdu-zerduc59ft.pdf
Türkçe çevirilerde ilk sayfada bulduğum hatalar: “dağlık yer” “dağlara” diye çevrilmiş. Orada Nietzsche kasıtlı olarak çoğul eki kullanmıyor. Çünkü Zerdüşt'ün terk ettiği yurt ve göl aslında iç dünyasındaki yurt ve göldür. Çekildiği yer ise dağlık bir yerdir. Dolayısıyla o dünya bir tefekkür iklimidir.
İkinci hata, “Glück” kelimesini “mutluluk” olarak çevirmişler. Aslında “Stern, Stirn, Gestirn” kelimesi Almancada etimolojik olarak “alın” kelimesinden türetilmiş. Bu bağlamda “büyük alın” gibi bir anlam da var işin içinde. Yıldızlarla olan baht bağlantısı var orada. Kendi bahtı ile Güneş'in bahtı arasında ilinti kuruyor. Güneş'in karşısına geçerek bir nev'i kendi alnı ile Güneş'in alnını (büyük alın) karşı karşıya getiriyor. Dolayısıyla “Glück” kelimesinin en uygun karşılığı “saadet” olacaktır.
Üçüncüsü, “aşağıya çıkmalıyım” diye geçen cümle “aşağı inmek” olarak çevrilmiş. Birebir çevirdiğin zaman “aşağı çıkmak” olarak çevrilmesi gerekir. Orada ince bir husus var. Hikmet hocası Aristoteles “aşağıya inmek aslında yücelmektir, yeniden doğmaktır” der. Oraya vurgu yapıyor. Güneş'in batması aslında yeni diyarlara doğmaktır demek istiyor. Zaten sonrasında o manayı güçlendiriyor.
“Üstcömert” kelimesini cömertlerin cömerti diye çevirmişler. Orjinal kavram “Überreich”.. Aslında burada, ileride bahsedeceği Übermensch/Üstinsan modeline bir ön hazırlık yapıyor.