Bizim Tarafımız Belli, Siz Kendinize Mukayyet Olun!

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Bizim Tarafımız Belli, Siz Kendinize Mukayyet Olun!


Asılsız siyasî te’viller tam bir komediye dönüştü, İslamcı seçmene -ki, İslamcılar seçmenlik limanına demirlemiş durumdalar- verilen Kırım Hanı örneği bugüne kadar duyduğumuz en berbat analojilerden biri. Sanki Viyana’yı kuşatıyoruz. Türkiye’deyiz hâlbuki, seçim de Viyana kuşatması değil, laik-demokratik düzende iktidar tayini sadece. İnsanları kandırmak için daha makul şeyler söylemek lazım, ola ki “kararsız İslamcı seçmen” arasından inananlar çıkar.


Ümmetin maslahatı için… “Kendim için bir şey istiyorsam namerdim” hesabı. Hakikat eninde sonunda yetişip yalanı geçecek, herkes bunu aklının bir köşesine yazsın. Yalan söyleyenler, yalan söyledikleriyle kalacaklar.


Önce durum tespiti yapıyorlar: “Önce tarafları belirleyelim: Türkiye’de İslami ve İslami olmayan partiler arasında bir yarış yok. Buna anayasal olarak imkân da yok.” Sonra çağrıda bulunuyorlar: “Tarafınızı belli edin.” İlk cümleye bakıp kimi seçelim?! Bu İslamcı “akılla” yol yürüyen helak olur.


Utanmasalar “Şeriat için AK Parti’ye oy verin” diyecek olan akıldan noksan insanlar var. Gelinen son nokta itibariyle bu ülkenin bağımsız muhalif Müslümanlarından başka Tevhid ve Adalet için yol yürüyecek hiç kimse kalmadı. Müslümanlar laik-demokratik düzenin oy deposu mesabesindeki köleleri değil. Oy verme işleminde kullanılan mührün altında “Tercih” yazıyor, biz tersinden okuyoruz onu: Hicret! Sistemden beriyiz.


Yürürlükte olan düzen itibariyle sistem partilerinden herhangi birini tercih eden kimse dinini pazarlık konusu yapmış, dini üzerine bir nevi kumar oynamış, dolayısıyla onu riske atmış olur. Bize düşen bayrağı düşürmemek, ama olduğumuz yerde, ama ilerleyerek, ama üç adım geride.


Halka sözümüz yok, halk kendini rahatlatacak çözümler arar, sistem içi araçları kullanır, işine gelen kim ise onu iktidar yapar. Çıkarını bugün A partisinde, yarın B partisinde görür. Bundan dolayı da kınanamaz, zira önünde sistem dışı bir seçenek yoktur.


Bir de işin aslını bilenler vardır ki, bunlar her şeyin farkında olmalarına karşın bin bir türlü asılsız tefsir ve te’ville gayri meşru olanı meşru gösterip insanları aldatırlar ve sisteme hizmet ederler. Oysa onlar işin tabiatı gereği akıntının tersine kürek çekmekle emrolunmuş kimselerdir. İşte budur yoldan çıkış!


İktidar âşığı İslamcı “akıl” bizi sadece iktidara muhalif, defaatle ‘kirli’ olarak nitelendirdiğimiz muhalefete ise dost zannedecek kadar şaşkın.


Bir: AK Parti gitsin, yerine başkası gelsin diye bir derdimiz yok.

İki: Bizim muhalefetimiz şu veya bu partiye değil, bir bütün olarak mevcut sisteme muhalifiz.


Üç: AK Parti sayesinde bir İslam inkılabı süreci yaşanıyormuş havası yaratılmasına itirazımız var, eleştirilerimizin daha çok AK Parti üzerinde yoğunlaşması ise onun sistemi işleten parti olmasından.


Dört: İslamcı “aklın” bağımsız kalmayı başarabilmiş muhalif Müslümanları sisteme eklemleme çabasına itirazımız var.

Beş: “İktidar el değiştirirse başımıza felaket gelir” türünden yapay korkulara itibar etmiyoruz. Zaten başımıza gelmeyen felaket kalmadı, muhafazakâr modernleşmeci AK Parti hükümetinin icraatları Cumhuriyet dönemindeki felaketler zincirine yeni halkalar ekledi.


Altı: Ümmetin kaderi AK Parti’ye bağlı değil, günün birinde bir seçim kaybedip iktidar koltuğunu terk edecek olan bir partiden söz ediyoruz neticede. Burası laik-demokratik sistem, uyanın bizahmet.


“Ahmak muhalif olmayalım!” Duyan da “akıllı muhalif” konuşuyor zannedecek. Ahmak olmayan “Ümmetin maslahatı için” deyip muhafazakâr modernleşmeci bir partinin arkasına takılmaz. Acı ama gerçek, kırk yılın radikalleri günümüzün müstahdemleri oldular, ganimet uğruna mevzilerini terk ettiler, “Ümmetin maslahatı için oy verin” diyecek kadar düştü seviye, bundan âlâ ahmaklık mı olur?! Tepeyi terk etmemekle yükümlüyüz.


Davutoğlu’na Başbakanlığın Hz. Peygamber tarafından verildiğini söyleyen saray soytarısı Haşhaşîlere taş çıkartacak cinsten.

Şu bir gerçek ki, Türkiye’de siyaset dinin içini boşalttı. Cemaat mi, yoksa istihbarat örgütü mü olduğu belli olmayan -ne idüğü belirsiz- bir yapı Hz. Peygamber’i kamyonete bindirdi. Başbakan neredeyse her konuşmasında dâr-ı bekâya göçmüş ulu şahsiyetlerden aldığı icazetleri sıraladı.

Saray soytarıları meydanlarda Başbakanlığın Hz. Peygamber tarafından verildiğini anlattılar. Cumhurbaşkanı bir miting sırasında “Bakın bunu Diyanet yayınladı” diye Kur’an-ı Kerîm meali salladı. Bir diğer fitne fesat partisinin lideri ise kameraların karşısında Ermenilere Fatiha okudu. İslam bolca propaganda malzemesi lakin pratikte yok. Bizim bir dinimiz var ve siyaset onu din olmaktan çıkardı.


“AK Parti iktidardan düşerse meydan fitne fesatçılara kalır” diyen “akla” sormak lazım: Sizin fitne fesatçılarınız diğerlerininkinden daha mı hayırlı?! Geçen gün Şehzade Camii’nin önünden geçerken gözüm mezar taşlarına ve türbelere ilişti, seçim propagandası yapayım derken iktidar uğruna en pespaye yalanları söylemekten dahi çekinmeyenlerin ölümden ahiretten gafil akılsızlar olduklarını bir kez daha anladım.


Uzun lafın kısası, bizim tarafımız belli, siz kendinize mukayyet olun. Hak ile bâtılı birbirine karıştırmayacağız, iktidar putunun önünde eğilmeyeceğiz, kirli muhalefete de asla arka çıkmayacağız!


Bildiğimiz, öğrendiğimiz, ele avuca gelir bir-iki şey varsa onlardan biri -belki de en önemlisi- Hakikat’i maslahata kurban etmemek. “Seçim üzeri aman falan partiye, şuna buna zarar gelmesin” diye düşünen varsa yazıklar olsun. Parti, seçim, oy oranı, iktidar ya da iktidar olma hayalleri Hakikat’in karşısında “Hakikat” ise, Allah o seçimin, partinin, oy oranının, iktidarın ya da iktidar olma hayallerinin belasını versin.


Oyum Şeriat’ın, sıfatan tükürim kıvıranın!

Atilla Fikri Ergun
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
0
Konum
KOCAELİ
Şu ülkede ne kadar da çok laf ve lakırdı seven insan var ya !
Oyu Şeriatınmışmış!
Sevsinler senin oyunu!
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
son cumleyi okudun sadece degil mi :)
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
0
Konum
KOCAELİ
son cumleyi okudun sadece degil mi :)
Red Bak!
Sana ve senin giblere ve yazılarından alıntısını yaptığın isimlere şöyle bir cevap verdim !
Oku da nasiplen !

O zaman ne diye hayat sürdüğün yere küfran-ı nimet ediyorsun?
Değiştirmeye güç ve takat yetiremediğin bir hususu papağan gibi sayıklamanın ne alemi var ? Ve bunun kime ne faydası var ?
Bu ülkeyi daru'l harp olarak görenler veya öyle zannedenler, günlük fitre miktarı yemek giderlerinin haricindeki bütün kazançlarını İslâm'ın yani, Şeriatın hakim olması için, harp emirine (halife kabul ettikleri kişiye) vermelerinin farz olduğunu biliyorlar mı? Bu papağanlardan böyle davranan bir kişi dahi var mı ortalıkta ?.. Varsa gösterin ayaklarının suyunu içeyim !
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Red Bak!
Sana ve senin giblere ve yazılarından alıntısını yaptığın isimlere şöyle bir cevap verdim !
Oku da nasiplen !

O zaman ne diye hayat sürdüğün yere küfran-ı nimet ediyorsun?
Değiştirmeye güç ve takat yetiremediğin bir hususu papağan gibi sayıklamanın ne alemi var ? Ve bunun kime ne faydası var ?
Bu ülkeyi daru'l harp olarak görenler veya öyle zannedenler, günlük fitre miktarı yemek giderlerinin haricindeki bütün kazançlarını İslâm'ın yani, Şeriatın hakim olması için, harp emirine (halife kabul ettikleri kişiye) vermelerinin farz olduğunu biliyorlar mı? Bu papağanlardan böyle davranan bir kişi dahi var mı ortalıkta ?.. Varsa gösterin ayaklarının suyunu içeyim !

:)

ne yani ekmegimizi laik kafirler mi veriyor
mülk kimin, rizki veren kim?

yapma be fakiri abi, sen bari yapma

bak sana bir alinti vereyim de oku ve nasiplen :


Nasıl peygamberimiz mekke cahiliye düzeni içinde doğdu ve yaşadı ise biz de bu toplum ve ülke içinde var olduk ve bu nedenle burada yaşarken her ne görüşten olursa olsun tüm fikir sahibi kişi ve yapılar ile iletişim etkileşim ve her türlü alışveriş içinde bulunacağız.

Peygamber içinde bulunduğu toplumun vahye aykırı unsurları ile mücadele ederken yine aynı toplum düzeninin vahye aykırı olmayan uygulamalarına hem itiraz etmemiş hem de kullanmıştır.

Bu nedenle biz bu devlet yapısı içinde fikren inanç olarak azınlık statüsündeyiz. Biz bu devlet ile islama aykırı olmayan konularda devlet vatandaş ilişkisi olan hizmet arz ve talebi noktasında hareket serbestiyeti olduğunu düşünüyorum.

Misal, İslamın ruhuna mantığına uygun olan imam nikahı değil resmi nikah salonu modeli en ideal olandır. Bu ve benzeri islama aykırı olmayan özellikle hizmet alanında iletişimde bulunmakta bir beis yoktur.

Sonuçta devlet hizmet sunuyor karşılığında her alanda aldığı vergiler ile hizmetinin karşılığını ödemiş oluyoruz. Bu bir Müslüman ile gayri müslimin islama uygun olduğu müddetçe ticari ilişki içinde olması gibidir.

Ne zaman ki fikir alanından eylem ve toplu mücadele safhasına geçildiğinde hem toplum hem devlet ile bazı kırılmalar kopmalar yaşanacaktır....
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
54
Ne yazarsan yaz. Ne kadar savunursan savun. Oy vermeyi engellemekle tersinden CHPye çalışıyorsun. Bu manada hepimizden daha şedid bir siyaset ehlisin. Aklın yok mu? Mantığın işlemiyor mu? Varsa düşün, ölç, biç; neye hizmet ettiğini kendin de bulacaksın.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
54
Evet tarafınız belli. Batıla hizmet için çalışıyorsunuz. Net.
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
:)

Tevhit ilkemden beni saptıracak her türlü ŞEYTANİ YORUMLARA KAPALIYIM demis bir abimiz.

Duyurulur.

11390098_807045099391339_1454177296960231157_n.jpg
 

Ahter

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eki 2009
Mesajlar
5,252
Tepkime puanı
186
Puanları
0
Konum
antalya
Kimse şeriat getirsin diyee AKP ye oy vermez.Böyle düşünen varsa, akıl sağlığı yerinde değildir.AKP kemalist sistemi tasfiye etsin, müslümanların İslamı teb liğ de önündeki takozlar (mesela 5816 sayılı kanun gibi)kaldırılsın bizce yeter!!Ne Erdoğanı nede AKP yi sınıırsızca yüceltir, nede yerin dibine batırırız...Erdoğan ve ekibi, bizce mevcut sistemi tasfiye edecek işe memurdur, islami sistemi inşa edecek vazifeleri yoktur.O iş büyük zatların görevidir..Allah her iş için birini yaratmıştır.
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Allah elçisine Şirk siyasetinin tüm kapılarını kapattıktan sonra ortada mı bıraktı ? Hayır.
Ona devlet nasip etmedi mi ? Bizim çakma Müslümanlara ne oluyor ki Allah'a güvenmiyorlar.
Nebevi teslimiyete yanaşmıyorlar. İman bu kadar mı ucuzladı ? demis bir abimiz

ne dersiniz


 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
54
Geçen silinen konuda Ayet-i Kerimeden bile haberin olmadığı göstermişdin. Amma haya edeceğine, bir alim pozunda ahkam kesmeye devam ediyorsun. Çünkü sen İslam'ı herkesten daha iyi bilmektesin. Kimsenin aklına ihtiyacın yok.
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz


Oyum Şeriat’ın, sıfatan tükürim kıvıranın!

Ben de bu yazıya tüküreyim o halde :) La havleee
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
0
Konum
KOCAELİ
Allah elçisine Şirk siyasetinin tüm kapılarını kapattıktan sonra ortada mı bıraktı ? Hayır.
Ona devlet nasip etmedi mi ? Bizim çakma Müslümanlara ne oluyor ki Allah'a güvenmiyorlar.
Nebevi teslimiyete yanaşmıyorlar. İman bu kadar mı ucuzladı ? demis bir abimiz

ne dersiniz

Red ! Müslüman olmaya ne zaman karar vereceksin?
Yoksa, müslümanların yolundan bambaşka bir yol tutturmak senin en önemli hobin mi?

 
Üst