berraksu
Aşafatlı
- Katılım
- 2 Eyl 2006
- Mesajlar
- 3,652
- Tepkime puanı
- 85
- Puanları
- 0
- Yaş
- 35
Ey ölümlü fani nefsim! Elbette bir gün nefesin kesilecek. Hem de hiç ummadigin
bir anda, hiç beklemedigin bir yerde. Iste o zaman umutlarin tükenecek,
dünyan kararacak, göz kapaklarin hiç açilmamak üzere kapanacak, aglasanlari
duyamayacak kadar sagirlasacaksin. Kalbinden hiçbir ses gelmeyecek, nabzin
etrafindaki vaveylaya inat, hiç atmayacak. O kibirle, gururla, firavun gibi tozlari
savurdugun ayaklarinin mecali kesilecek, nice günahlar isledigin ellerin iki
yaninda mihlanmis gibi duracaklar. O hain gülüsün ile, hiç solmayacakmis gibi
duran meymenetli yüzün burusup pörsüyecek ve nühusetli bir eda ve abus bir
çehre ile terkedeceksin o çok sevip, ugruna en kiymetli seylerini tereddütsüz
feda ettigin dünyani... Ve terkedileceksin dostlarin tarafindan, küreklerinden
atilan topragin altinda birakilarak! Ne neslin, ne malin, ne canin, ne rütben, ne
de dünyevi dostlarin hiçbir teselli veremeyecekler sana. O dem sesler
kesilecek, tek renkli dünyana göç edeceksin! Bagirmak isteyeceksin
bagiramayacaksin, pisman oldugunu defalarca haykirmak isteyeceksin, dilin
tutulacak. Geri dönmek isteyeceksin, 'Bir kez daha!' diyeceksin. Kapilarn simsIki
kapali oldugunu göreceksin. Hiçkira hiçkira aglamak isteyeceksin, gözünden tek
damla yas akmadigini göreceksin. Kendi kendine hayiflanip, bes para kiymeti
olmayacak serzenislerde bulunacaksin. Habire; sen vardim dedin, yok oldun
iste! Sen oldum dedin öldün be iste.
Sen bildim dedin unutuldun iste. Gözün varken görmedin, kulagin varken
dinlemedin, kalbin varken hissetmedin, aklin varken anlamadin. Simdi hepsini
kaybettin. Sana hizmet eden bütün arzularin; artik senin nankörlügün,
vefasizligin, emanete hiyanet etmekligin yüzünden senden sikâyet etmeye
baslayacaklar.
Ey miskin nefsim! En ufak bir menfaatin için, en habis Seytanlarin ayaklarni
öpecek kadar zillete düsüyorsun. Sonsuz ve hakiki bir menfaat için neden
basini secdeye götürmekte tereddüt ediyorsun? Hangi cesaretle kullugun
izzetini elinin tersiyle itiyorsun? Karanlik ve soguk cehennem atesinin seni
yakmayacagina dair elinde bir senet mi var? O karacik ve daracik kabre
konulmamak için bir taahhüt mü aldin yoksa? Titre nefsim, titre! Titre de
kendine gel! çünkü ölüm gelince titreyemeyeceksin!!!
bir anda, hiç beklemedigin bir yerde. Iste o zaman umutlarin tükenecek,
dünyan kararacak, göz kapaklarin hiç açilmamak üzere kapanacak, aglasanlari
duyamayacak kadar sagirlasacaksin. Kalbinden hiçbir ses gelmeyecek, nabzin
etrafindaki vaveylaya inat, hiç atmayacak. O kibirle, gururla, firavun gibi tozlari
savurdugun ayaklarinin mecali kesilecek, nice günahlar isledigin ellerin iki
yaninda mihlanmis gibi duracaklar. O hain gülüsün ile, hiç solmayacakmis gibi
duran meymenetli yüzün burusup pörsüyecek ve nühusetli bir eda ve abus bir
çehre ile terkedeceksin o çok sevip, ugruna en kiymetli seylerini tereddütsüz
feda ettigin dünyani... Ve terkedileceksin dostlarin tarafindan, küreklerinden
atilan topragin altinda birakilarak! Ne neslin, ne malin, ne canin, ne rütben, ne
de dünyevi dostlarin hiçbir teselli veremeyecekler sana. O dem sesler
kesilecek, tek renkli dünyana göç edeceksin! Bagirmak isteyeceksin
bagiramayacaksin, pisman oldugunu defalarca haykirmak isteyeceksin, dilin
tutulacak. Geri dönmek isteyeceksin, 'Bir kez daha!' diyeceksin. Kapilarn simsIki
kapali oldugunu göreceksin. Hiçkira hiçkira aglamak isteyeceksin, gözünden tek
damla yas akmadigini göreceksin. Kendi kendine hayiflanip, bes para kiymeti
olmayacak serzenislerde bulunacaksin. Habire; sen vardim dedin, yok oldun
iste! Sen oldum dedin öldün be iste.
Sen bildim dedin unutuldun iste. Gözün varken görmedin, kulagin varken
dinlemedin, kalbin varken hissetmedin, aklin varken anlamadin. Simdi hepsini
kaybettin. Sana hizmet eden bütün arzularin; artik senin nankörlügün,
vefasizligin, emanete hiyanet etmekligin yüzünden senden sikâyet etmeye
baslayacaklar.
Ey miskin nefsim! En ufak bir menfaatin için, en habis Seytanlarin ayaklarni
öpecek kadar zillete düsüyorsun. Sonsuz ve hakiki bir menfaat için neden
basini secdeye götürmekte tereddüt ediyorsun? Hangi cesaretle kullugun
izzetini elinin tersiyle itiyorsun? Karanlik ve soguk cehennem atesinin seni
yakmayacagina dair elinde bir senet mi var? O karacik ve daracik kabre
konulmamak için bir taahhüt mü aldin yoksa? Titre nefsim, titre! Titre de
kendine gel! çünkü ölüm gelince titreyemeyeceksin!!!